destruction - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

destruction

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "destruction" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 43 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
destruction n. tahribat
destruction n. imha
destruction n. yıkım
General
destruction n. mahv
destruction n. öldürme
destruction n. bela
destruction n. yok etme
destruction n. destrüksiyon
destruction n. afet
destruction n. harap etme
destruction n. mahvetme
destruction n. yıkım
destruction n. itlaf
destruction n. yıkılma
destruction n. yıkma
destruction n. telef
destruction n. yok olma
destruction n. tahrip
destruction n. helak
destruction n. yok edilme
destruction n. izmihlal
destruction n. facia
destruction n. felaket
destruction n. yıkılış
destruction n. harabiyet
destruction n. harap olma
destruction n. bozulma
destruction n. parçalanma
destruction n. çözülme
destruction n. dağılma
destruction n. fesih
destruction n. hükümsüz kılma
destruction n. prestij kaybı
destruction n. itibar kaybı
destruction n. rezil ve aşağılık duruma düşme
destruction n. tahrip edici etken
destruction n. mahvoluş sebebi
Law
destruction n. imha
Chemistry
destruction n. tahrip
Marine Biology
destruction n. yokedim
Military
destruction n. imha
destruction n. tahrip
destruction n. yok etme

Bedeutungen, die der Begriff "destruction" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 92 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
weapons of mass destruction n. kitle imha silahı
total destruction n. topyekun yıkım
weaponry of mass destruction n. kitle imha silahları
ratio of fire destruction n. yangın hasar oranı
destruction and reconstruction n. yok etme ve tekrar inşa
self destruction n. kendi kendine zarar verme
weapons of mass destruction n. kitle imha silahları
wanton destruction n. acımadan yıkıp yok etme
self-destruction n. özyıkım
self-destruction n. intihar
self-destruction n. kendi kendini yok etme
self-destruction n. kendini baltalama
self-destruction n. kendi kendine zarar verme
destruction of historical artifacts n. tarihi eserlerin tahribatı
destruction zone n. tahribat alanı
destruction range n. tahribat alanı
willful destruction n. istemli yıkım
weapons of mass destruction n. toplu yıkım silahları
proliferation of weapons of mass destruction n. kitle imha silahlarının yaygınlaşması
self-destruction n. özkıyım
lead to destruction v. tahribat yapmak
cause destruction v. tahribat yapmak
Proverb
pride goeth before destruction gururun ardından yıkım gelir
pride goes before destruction, a haughty spirit before a fall gururun ardından yıkım, kibirli ruhun ardından da düşüş gelir
Idioms
the primrose path (to ruin, destruction) n. zevk ve sefanın sürüklediği yıkım
the primrose path (to ruin, destruction) n. zevk ve sefanın sonunda yaşanan felaket
Trade/Economic
debt destruction n. borç yıkımı
destruction of goods n. eşyanın imhası
economic destruction n. ekonomik yıkım
destruction of goods n. malların imhası
destruction of the product placed on the market n. piyasaya arzın bertaraf edilmesi
destruction of the product placed on the market n. piyasaya arzın kısıtlanması (güvenli olmayan ürünün)
creative destruction n. yaratıcı yıkım
creative destruction n. yaratıcı yıkım
Law
destruction of goods n. eşyanın telef olması
self destruction n. kendi kendine fiziksel zararda bulunma
self destruction n. kendine zarar verme
destruction of premises n. mülklerin imha edilmesi
Politics
weapons of mass destruction n. kitle imha silahları
Insurance
total destruction n. tamamen tahrip olma
Technical
intentional destruction n. kasıtlı yıkım
intentional destruction n. kasıtlı tahribat
thermal destruction n. sıcaklığa bağlı yıkım/tahribat
Computer
intentional destruction n. kasıtlı tahribat
intentional destruction n. kasıtlı yıkım
Marine
coastal destruction n. kıyının yok olması
Medical
alveolar destruction n. alveoler destrüksiyon
destruction in distal airways n. distal hava yollarında destrüksiyon
fibro-obliterative inflammatory destruction n. fibroobliteratif inflamatuvar harabiyet
fibro-obliterative inflammatory destruction n. fibroobliteratif inflamatuvar zarar
transient ischemic neurologic destruction n. geçici iskemik nörolojik hasar
destruction of supernumerary digits n. fazla sayıdaki parmağın destrüksiyonu
blood cell destruction n. kan hücresi yıkımı
cartilage destruction n. kıkırdak yıkımı
macrophage destruction n. makrofaj tahribatı
tracheobronchial destruction n. trakeobronşiyal haraplanma
Psychology
psychological destruction n. psikolojik yıkım
Dentistry
tissue destruction n. doku yıkımı
Physics
exergy destruction n. ekserji tahribi
exergy destruction n. ekserji yok olması
Forestry
forest destruction n. orman tahribatı
Environment
habitat destruction n. doğal yaşam alanının kaybı
habitat destruction n. doğal yaşam alanının tahrip edilmesi/zarar görmesi
ecosystem destruction n. ekosistem yıkımı
ecosystem destruction n. ekosistem tahribi
coastal destruction n. kıyı tahribatı
destruction of the ozone layer n. ozon tabakasının yok edilmesi
destruction of the ozone layer n. ozon tabakasının tahribatı
environmental destruction n. çevresel tahribat
Military
destruction ambush n. imha pususu
destruction agreement n. imha anlaşması
destruction fire n. imha ateşi
mutual assured destruction n. karşılıklı garantili imha
mutual assured destruction n. karşılıklı kesin mahvolma
mutually assured destruction n. karşılıklı garantili imha
weapon of mass destruction n. kitle imha silahı
destruction by severing n. kaynakla indirim yöntemi
mass destruction weapons n. kitle imha silahları
chemical weapon destruction facility n. kimyasal silah imha tesisi
weapons of mass destruction (wmd) n. kitle imha silahları
mass destruction n. kitle imha
emergency destruction of nuclear weapons n. nükleer silahları acilen imha etme
emergency destruction of nuclear weapons n. nükleer silahların acil imhası
destruction radius n. tahrip yarıçapı
destruction fire n. tahrip ateşi
tank destruction n. tank avcılığı
destruction plan n. tahrip planı
mad (mutual assured destruction) n. karşılıklı garantili imha
mad (mutual assured destruction) n. nükleer saldırı durumunda saldırıya uğrayan tarafın misilleme yaparak karşı tarafı yok edeceği fikri üzerine kurulu bir nükleer caydırıcılık teorisi
mad (mutual assured destruction) n. nükleer silahları eşit derecede yıkıcı olan süper güçlerin birbirlerine ve karşı tarafın müttefiklerine saldırmaktan kaçınacağı teorisi
destruction fire mission n. imha ateş görevi
destruction fire mission n. nokta hedefini imha etmek için açılan ateş