istekli - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

istekli



Bedeutungen von dem Begriff "istekli" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 93 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
istekli willing adj.
istekli avid adj.
istekli eager adj.
General
istekli appetence n.
istekli applicant n.
istekli itching adj.
istekli intent adj.
istekli aspirant adj.
istekli anxious adj.
istekli inclinable adj.
istekli covetous adj.
istekli hellbent adj.
istekli ungrudging adj.
istekli solicitous adj.
istekli disposed adj.
istekli intense adj.
istekli agog adj.
istekli devout adj.
istekli wistful adj.
istekli strong adj.
istekli thirsty adj.
istekli cheerful adj.
istekli voracious adj.
istekli minded adj.
istekli hungry adj.
istekli ready adj.
istekli athirst adj.
istekli wishful adj.
istekli inclined adj.
istekli prurient adj.
istekli itchy adj.
istekli fain adj.
istekli sharp adj.
istekli aspirational adj.
istekli ambitious adj.
istekli earnest adj.
istekli forward adj.
istekli athirst for adj.
istekli desirous adj.
istekli keen adj.
istekli enthusiastic adj.
istekli amenable to adj.
istekli zealous adj.
istekli bouncy adj.
istekli dead-set adj.
istekli longing adj.
istekli unreluctant adj.
istekli eager adj.
istekli hard-driving adj.
istekli ahungry adj.
istekli affectioned adj.
istekli affectuous adj.
istekli affectionate [obsolete] adj.
istekli affectionated [obsolete] adj.
istekli thrusting adj.
istekli avidious [obsolete] adj.
istekli ungrudging adj.
istekli unjaded adj.
istekli bain [dialect] adj.
istekli voracious adj.
istekli willing and able adj.
istekli happy adj.
istekli high adj.
istekli hot adj.
istekli lickerous adj.
istekli bushy-tailed adj.
istekli disposited [obsolete] adj.
istekli fanatic adj.
istekli fanatical adj.
istekli contented [obsolete] adj.
istekli fawe [obsolete] adj.
istekli fell [scotland] adj.
istekli prepared adj.
istekli sharp-set adj.
istekli forward adj.
istekli forwardly adj.
istekli snell adj.
istekli solicitate adj.
istekli solicitate adj.
istekli subject adj.
istekli eagerly adv.
Colloquial
istekli game adj.
istekli pushed adj.
istekli rough and ready adj.
istekli (all) fired up adj.
istekli gung-ho adj.
istekli hot to trot adj.
Idioms
istekli fired up adj.
istekli bright-eyed and bushy-tailed adj.
Trade/Economic
istekli bidder n.
Archaic
istekli yare adj.
istekli yern adj.
istekli lief adj.

Bedeutungen, die der Begriff "istekli" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 188 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
istekli kimse enthusiast n.
evlenmeye istekli kimse suitor n.
istekli kimse man n.
evlenmeye istekli erkek marrying man n.
istekli ve coşkun kimse maven n.
istekli ve coşkun kimse mayvin n.
istekli ve coşkun kimse mavin n.
istekli olma fainness [dialect] n.
aşırı istekli kimse demon n.
istekli hale getirme contentation [obsolete] n.
istekli olma contentation [obsolete] n.
istekli olmak be disposed v.
istekli olmak be disposed to do something v.
istekli hale getirmek make willing v.
kendini çok istekli göstermek fall over oneself v.
cevap vermeye istekli olmak be responsive v.
istekli olmak be pumped (up) v.
birşeyi yapmakta çok istekli olmak fall over oneself to do something v.
(bir konuda) hevesli/istekli olmak be enthusiastic about v.
yapmaya istekli olmamak can't be bothered v.
istekli olmak cheer [obsolete] v.
kabul etmeye istekli görünmek nibble v.
çok istekli olmak burn v.
çok istekli olmak overburn v.
istekli olmak prefer v.
daha istekli kılmak sharpen v.
(istekli anlamında) er/ar will v.
çok istekli raring adj.
fazlasıyla istekli gung ho adj.
uyum sağlamaya istekli willing to comply adj.
geçmişten konuşmaya istekli reminiscent adj.
-e istekli athirst for adj.
çok istekli overzealous adj.
çok istekli anxious adj.
yardıma istekli cooperative adj.
-e istekli eager for adj.
-e istekli eager in adj.
-e istekli solicitous of adj.
çok istekli ambitious adj.
istekli/hırslı olmayan unaspiring adj.
(bir şeyi yapmaya) pek de hevesli/istekli olmayan less than desirous adj.
çok istekli adjuratory adj.
gücendirmeye istekli affrontive [obsolete] adj.
çok istekli agitated adj.
aşırı istekli overeager adj.
istekli olmayan unbouncy adj.
'-istekli -happy adj.
çok yazı yazmaya istekli writative adj.
yazmaya istekli writative adj.
kavgaya istekli hostile adj.
saldırmaya istekli hostile adj.
yaralamaya istekli hostile adj.
çok istekli glad adj.
kavgada istekli ve canlı desirous [obsolete] adj.
bir şeyi yapmaya istekli (kimse) on adj.
bir şeyi düşünmeye istekli open adj.
bir şeyle uğraşmaya istekli open adj.
aşırı istekli overenthusiastic adj.
aşırı istekli overforward adj.
aşırı istekli overinclined adj.
aşırı istekli overprompt adj.
aşırı istekli oversolicitous adj.
(partnerlerden biri) cinsel ilişkiye daha istekli olan imparlibidinous adj.
aşırı istekli impatient adj.
mali sorumluluk almaya hazır veya istekli olmayan irresponsible adj.
tavsiye alışverişine istekli counselable adj.
tavsiye almaya istekli counsellable adj.
araştırmaya istekli inquisiturient adj.
aşırı istekli bir biçimde overeagerly adv.
çok istekli bir biçimde overzealously adv.
istekli bir şekilde ungrudgingly adv.
istekli bir biçimde voraciously adv.
pek istekli on the tiptoe adv.
istekli bir şekilde wishfully adv.
istekli bir şekilde itchily adv.
istekli olarak wistfully adv.
aşırı istekli bir biçimde overenthusiastically adv.
istekli bir biçimde wishfully adv.
istekli bir şekilde solicitously adv.
istekli bir şekilde unreluctantly adv.
aşırı istekli bir biçimde over-enthusiastically adv.
çok istekli bir biçimde over-zealously adv.
istekli şekilde affectionately [obsolete] adv.
yenilik için istekli bir şekilde newfangly adv.
istekli bir şekilde avidiously [obsolete] adv.
istekli bir şekilde yare [obsolete] adv.
-e karşı istekli inclined to prep.
Phrasals
çok istekli olmak salivate (all) over (someone or something) v.
çok istekli olmak salivate over v.
çok istekli olmak slobber (all) over (someone or something) v.
Phrases
birini/bir şeyi desteklemeye istekli/gönüllü değil out of sympathy with somebody/something expr.
Colloquial
ünlü olmak için ne kadar aşağılayıcı veya küçük düşürücü olduğuna bakılmaksızın, bir şeyi yapmaya istekli olan kişi fame whore n.
çok istekli bir alıcı a real motivated buyer n.
istekli görünme fake enthusiasm n.
istekli öğrenci gunner n.
(düşünmeye/duymaya) istekli olmak leave open v.
bir şeye gönüllü/istekli olmak be up for something v.
katılmaya istekli olmak be up for something v.
(bir şey yapmaya) istekli olmak be down to (do something) v.
istekli olmak be game v.
(bir şeyi yapmaya) istekli olmak be happy to (do something) v.
'-e istekli olmak be happy to v.
istekli olmak be hot to trot v.
istekli olmak be about v.
istekli olmak be prepared v.
(bir şeye) istekli olmak be up to (something) v.
fazlasıyla istekli gung adj.
fazlasıyla istekli gung-ho adj.
hazır ve istekli ready and willing adj.
çok istekli/hevesli more than willing to expr.
pek istekli değil not in a hurry expr.
pek istekli değil not in any hurry expr.
yapmaya istekli olmak care to do expr.
çok istekli değil in no rush expr.
Idioms
sorumluluk almaya istekli/hevesli olma broad shoulders n.
aşırı derecede istekli an eager beaver n.
cinsel ilişki konusunda aşırı istekli olma enthusiastic consent n.
çok istekli itchy fingers n.
istekli olmak be a tiptoe v.
istekli olmak find in the heart v.
(bir şeyi yapmaya) hazır/istekli olmak/can atmak be the first (person) to (do something) v.
bir yere gitmek/bir olaya katılmak için çok istekli olmak be there with bells on v.
sorumluluk almaya istekli/hevesli olmak have broad shoulders v.
(bir şey yapmaya) istekli olmak care to (do something) v.
hevesli/istekli olmak be keen about v.
çok hevesli/istekli/meraklı olmak be nutty about (someone or something) v.
çok hevesli/istekli/meraklı olmak be nutty about v.
hevesli/meraklı/istekli olmak be keen about v.
bir şeyi yapmaya istekli olmamak not about to v.
bir şeyi yapmaya istekli olmamak not be about to do something v.
bir şeyi yapmaya çok istekli olmak have fire in one's belly v.
bir şeyi yapmaya çok istekli olmak have fire in the belly v.
doğası gereği istekli olmak can find it in one's heart v.
istekli olmamak have no heart v.
istekli olarak with a good grace v.
(birine) yardım etmeye istekli olmak get (someone's) back v.
(birini) savunmaya istekli olmak get (someone's) back v.
çok istekli olmak go gangbusters [us] v.
istekli olmakla olmamak arasında gidip gelmek be hot and cold v.
uzun süre bir şeyi sürdürmeye istekli olmak be in something for the long haul v.
çok istekli olmak be as keen as mustard [uk/australia] v.
gayretli ve istekli olmak be bright-eyed and bushy-tailed v.
bir şeyi yapmaya çok meraklı/istekli olmak be falling over yourself to do something v.
bir şeyi düşünmeye/göz önünde bulundurmaya istekli olmak be open to something v.
(bir şey yapmaya) istekli olmamak can't be bothered (to do something) v.
aşırı istekli olmak fall over yourself v.
doğası gereği istekli olmak find it in heart v.
bir şeye istekli olmak have one's heart set on something v.
'-e istekli olmamak have no heart for v.
(bir şeye) istekli olmamak have no heart for (something) v.
istekli olmak show willing [uk/australia] v.
evlenmeye/yüzük takmaya niyetli/istekli bent on a splice adj.
yuva kurmaya/düğün yapmaya niyetli/istekli bent on a splice adj.
çok istekli keen as mustard adj.
(bir şeye) hazır/istekli spoil for (something) adj.
(kavgaya, tartışmaya hazır/istekli spoil for (something) adj.
başarmak için çok istekli no flies on you expr.
çok istekli an eager beaver expr.
çok istekli as keen as mustard expr.
hazır, istekli ve yapabilir (durumda) ready, willing, and able expr.
bir şeyi yapmaya çok istekli/hevesli one's finger itches to expr.
(biri bir şeyi yapmaya) istekli (one) is about to (do something) expr.
uzun süre (bir şeyi) sürdürmeye istekli in (something) for the long haul expr.
istekli olarak with good grace expr.
Trade/Economic
istekli bir alıcı ile ilgisiz fakat istekli bir satıcının serbest bir biçimde alım satım işlemi konusunda anlaşmaya varabilecekleri fiyat arm's-length price n.
Politics
değişim için istekli dinamik ve genç kimse turk n.
Education
öğrenmeye istekli eager to learn adj.
Literature
evlenmeye istekli kimse lochinvar n.
istekli bir şekilde a-tiptoe adv.
Military
savaşa istekli olmayan noncombative adj.
Sport
kazanmaya istekli eager to win adj.
Theatre
istekli veya ilhamlı bir şekilde oynamak wail v.
Latin
istekli ve yeterlikli volens et potens adj.
Archaic
sohbet etmeye istekli olmayan unconversable adj.
istekli bir şekilde wishly adv.
Slang
çok istekli eager-beaver n.
çok istekli eager beaver n.
istekli öğrenci gweeb n.
istekli kimse easy make n.
istekli tavsiye wrap-up [australia] n.
daha istekli yapmak toast it up v.
istekli olmak be arsed v.
(aşırı) istekli/ hevesli hot to trot adj.
çok istekli rarin adj.
(biri) istekli değil (one) can't be arsed [uk] expr.
(bir şey yapmak için) istekli değil can’t be arsed (to do something) [uk] expr.
British Slang
aşırı istekli mad keen adj.
Modern Slang
için çok istekli all gay about adj.