kaz - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kaz



Bedeutungen von dem Begriff "kaz" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
kaz goose n.
General
kaz fool n.
kaz dope n.
kaz idiot adj.
Colloquial
kaz honker [juvenile] n.

Bedeutungen, die der Begriff "kaz" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 292 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kaz palazı gosling n.
yolunacak kaz sucker n.
kaz kafalılar geese n.
kaz yağı goose grease n.
kaz sürüsü gaggle n.
kaz derisi goose skin n.
gri kaz ayağı grey goosefoot n.
yolunacak kaz touch n.
kaz sesi gaggle n.
koyu renkli kaz brant n.
kaz karabatağı darter n.
kaz sesi honk n.
kaz karabatağı snakebird n.
kaz tüyü goose down n.
gri yabani kaz greylag goose n.
kaz ayağı goosefoot n.
boz kaz greylag goose n.
erkek kaz gander n.
kaz ayağı familyası goosefoot family n.
boz kaz greylang goose n.
gri yabani kaz greylag n.
kaz yavrusu gosling n.
kaz ciğeri goose liver n.
akyanaklı kaz barnacle goose n.
göz etrafındaki kaz ayağı tabir edilen kırışık bölge crow's foot n.
kaz sürüsü a gaggle of geese n.
kaz sürüsü a bunch of geese n.
kaz sürüsü a flock of geese n.
gri yabani kaz graylag n.
koyu renkli kaz brent n.
(ördek, kaz gibi) su kuşu avcısı fowler n.
kaz kız goose girl n.
kuş/kaz tüyü ceket down jacket n.
kaz ayağı laughline n.
kaz ayakları laughter lines n.
kaz sesine benzer ses honk n.
(kaz, ördek) alçak vakvaklama sesi gabble n.
kaz palazı gesling [dialect] [uk] n.
kaz sürüsü gozzard n.
büyük kaz tüyü goose quill n.
kaz teleği goose quill n.
büyük kaz tüyünden yapılmış kalem goose quill n.
kaz derisi gooseskin n.
kaz çobanı gooseherd n.
kaz kümesi goosery n.
kaz kafalılık goosery n.
kaz çobanı gosherd n.
ebeveyn eşliğindeki bir dizi kaz yavrusu parade n.
kaz sesi çıkarmak gaggle v.
kaz sesi çıkarmak honk v.
kaz gibi yürümek goosestep v.
(kaz) ötmek honk v.
kaz gibi bağırmak honk v.
(kaz, ördek) hızlı ve alçak sesle vakvaklamak gabble v.
kaz kafalı thickheaded adj.
kaz kafalı stupid adj.
kaz gibi stupid adj.
kaz gibi anserine adj.
kaz ile ilgili anserine adj.
kaz kafalı anserine adj.
kaz kafalı anserous adj.
kaz kafalı goosish [obsolete] adj.
gözlerinin etrafında kaz ayağı kırışıklıkları bulunan crow-trodden adj.
kaz anlamı veren ön ek chen- pref.
kaz anlamı veren ön ek cheno- pref.
Proverb
komşunun tavuğu komşuya kaz, karısı da kız görünür the apples on the other side of the wall are the sweetest
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür the apples on the other side of the wall are the sweetest
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür apples on the other side of the wall are the sweetest
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür the grass is always greener on the other side of the fence
kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez you must lose a fly to catch a trout
kaz gelen yerden tavuk esirgenmez you must lose a fly to catch a trout
az kaz hate begets hate
uz kaz hate begets hate
boyunca kaz hate begets hate
kaz ise kazla never give a sucker an even chance
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür the grass is always greener
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür the grass is always greener (on the other side)
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür the grass is greener on the other side
Colloquial
horoz/kaz kafalı beetlebrain n.
kaz kafalı bubblehead n.
horoz/kaz kafalı dim bulb n.
kaz kafalı thick head n.
kaz kafalı goose n.
yolunacak kaz easy game n.
kaz gelecek yerden tavuk esirgememek roll the bones v.
kaz tüyü içeren kurşun geçirmez yelek giymiş goosed adj.
aptal kaz kafalı loggerheaded adj.
Idioms
yolunacak kaz easy pickings n.
yolunacak kaz soft touch n.
yolunacak kaz easy touch n.
kaz gelecek yerden tavuğu esirgememe a sprat to catch a mackerel [old-fashioned] [uk] n.
kaz gelecek yerden tavuk esirgememek (be) a sprat to catch a mackerel n.
kaz gelecek yerden tavuk esirgememek set a sprat to catch a mackerel v.
kaz gelecek yeri bilmek know which side one's bread is buttered on v.
kaz gelecek yerden tavuk esirgememek throw a sprat to catch a mackerel v.
kaz kafalı olmak be/go soft in the head v.
kaz kafalı olmak be soft in the head v.
kaz gelecek yeri bilmek know on which side your bread is buttered v.
kaz gelecek yeri bilmek know which side of (one's) bread is buttered v.
kaz gelecek yeri bilmek know which side of one's bread is buttered v.
kaz gelecek yeri bilmek know which side your bread is buttered v.
kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez throw out a herring to catch a whale expr.
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür a neighbor's hen is as big as a goose expr.
kaz kafalı soft in the head expr.
komşunun tavuğu komşuya kaz görünür the grass is greener on the other side of the hill expr.
kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez throw out a sprat to catch a mackerel expr.
tırmıkla kaz avlayacak kadar uzun tall enough to hunt geese with a rake expr.
Technical
kaz boyunlu vantilatör goose-neck ventilator n.
kaz boynu gibi kıvrımlı olan şey goose neck n.
kaz boynu römork goose neck n.
Textile
kaz ayağı houndstooth n.
kaz ayağı kumaş dogstooth check n.
kaz ayağı desenli kumaş dogstooth check n.
kaz ayağı kumaş dogs-tooth check n.
kaz ayağı desenli kumaş dogs-tooth check n.
kaz ayağı kumaş dog's-tooth check n.
kaz ayağı desenli kumaş dog's-tooth check n.
kaz ayağı kumaş dog-tooth check n.
kaz ayağı desenli kumaş dog-tooth check n.
kaz ayağı kumaş hound's-tooth check n.
kaz ayağı desenli kumaş hound's-tooth check n.
kaz ayağı deseni dogtooth n.
kaz ayağı deseni dogtooth check n.
Automotive
kaz boynu çeki demiri gooseneck hitch n.
kaz boynu römork gooseneck trailer n.
kaz boynu römork gooseneck n.
Mining
kaz ve ört yöntemi cut-and-cover n.
kaz yeşili goose green n.
Medical
kaz ayağı chenopodium antelmintiiicum n.
kaz ayağı goose foot n.
Anatomy
(kas) kaz tüyü biçimli penniform adj.
yarım veya kısmen kaz tüyü biçimli (kas) semipenniform adj.
Pharmaceutics
tıbbi kullanıma yönelik kaz veya domuz yağı axunge n.
Dermatology
kaz ayağı kırışıklığı crow's-feet n.
kaz ayağı kırışıklığı crows-foot n.
kaz ayağı kırışıklıkları crow's-foot n.
Veterinary
bir kaz hastalığı gargil n.
Gastronomy
füme kaz göğsü smoked goose-breast n.
kaz ciğeri ezmesi pate de foie gras n.
kaz ciğeri foie gras n.
kaz kızartması roasted yoose n.
kaz tüyü goose feather n.
yabani kaz wild duck n.
tavuk veya kaz yağı schmaltz n.
tavuk veya kaz yağı schmalz n.
tavuk veya kaz yağı shmalz n.
kaz eti goose n.
domuz, hindi, ördek veya kaz derisinin kızartılarak yağının lifli dokudan ayrılmasıyla kalan gevrek artık crackle n.
Biology
kaz gibi kuşların gerdanı gullet n.
(kas) kaz tüyü biçimli pennate adj.
Zoology
ak alınlı büyük kaz greater white-fronted goose n.
ak alınlı büyük kaz anser albifrons n.
ak alınlı büyük kaz white-fronted goose n.
ak yanaklı kaz barnacle goose n.
ak yanaklı kaz branta leucopsis n.
al kuşaklı kaz tadorna tadorna n.
al kuşaklı kaz sheldrake n.
boz kaz greylag goose n.
beyaz alınlı kaz white-fronted goose n.
boz kaz greylag n.
boz kaz graylag n.
boz kaz anser anser n.
kaz ve kuğunun da dahil olduğu ördekgiller ailesinden olan canlılar anserine n.
koyu renkli kaz brent n.
koyu renkli kaz brant goose n.
koyu renkli kaz brent goose n.
koyu renkli kaz brant n.
mavi kanatlı kaz blue-winged goose n.
kuzey kıyı bölgelerinde görülen koyu renkli ve kısa boyunlu küçük bir kaz barnacle goose (branta bernicla) n.
koyu renkli kaz rout [dialect] n.
ak yanaklı kaz barnacle (branta leucopsis) n.
ak yanaklı kaz barnacle goose (branta leucopsis) n.
Botanic
chenopodiaceae familyasından olan kaz ayağı bitkilerinin genel adı chenopod n.
kaz ayakları olarak bilinen bir bitki chenopodium n.
avrupa kökenli, kuzey amerika'da yetişen, yaprakları güçlü kokan bir kaz ayağı bitkisi stinking goosefoot (chenopodium vulvaria) n.
kaz teresine benzer, bazı sınıflandırmalarda bu cinse dahil edilen bir bitki cinsi genus turritis n.
kaz teresine benzer, bazı sınıflandırmalarda bu cinse dahil edilen bir bitki cinsi turritis n.
kaz otu silverweed n.
kaz otu goose grass n.
kaz otu potentilla anserina n.
kaz otu goose-tansy n.
kaz otu goose grey n.
kaz otu midsummer silver n.
kaz otu silver fern n.
kaz ayağı familyasından olan, ıspanak gibi tüketilmek üzere yetiştirilen bir bitki arrach (atriplex hortensis) n.
kaz ayağı familyasından olan, ıspanak gibi tüketilmek üzere yetiştirilen bir bitki orach n.
kaz ayağı familyasından olan, ıspanak gibi tüketilmek üzere yetiştirilen bir bitki orache n.
kaz ayağı familyasından olan, ıspanak gibi tüketilmek üzere yetiştirilen bir bitki garden orache n.
kaz ayağı familyasından olan, ıspanak gibi tüketilmek üzere yetiştirilen bir bitki red orache n.
kaz ayağı familyasından olan, ıspanak gibi tüketilmek üzere yetiştirilen bir bitki mountain spinach n.
kaz ayağı familyasından olan, ıspanak gibi tüketilmek üzere yetiştirilen bir bitki french spinach n.
kaz çimi goose grass (eleusine indica) n.
kaz çimi yard grass (eleusine indica) n.
kaz çimi yardgrass n.
kaz çimi wire grass n.
kaz çimi wiregrass n.
kaz ayağı ice plant n.
kaz otu goose-grass n.
kaz ayağı bitkisi pigface n.
kaz ayağı familyasından olan bir avustralya çalısı saloop bush (rhagodia hastata) n.
kaz çimi dog grass n.
uzun kabuklu bir kaz teresi türü sickle pod (arabis canadensis) n.
Breeding
damızlık kaz breeding goose n.
ergin kaz adult goose n.
kaz civcivi goose chick n.
kaz yumurtası goose egg n.
kaz ciğeri üretimi için yapılan zorla besleme işlemi gavage n.
küçük kaz grubu set n.
Literature
kaz ana masalında duvardan düştükten sonra parçaları asla birleştirilemeyen yumurta biçimli karakter humpty dumpty n.
Geography
kaz dağı ida n.
Geology
kaz ve doldur cut-and-fill n.
kaz ve kapa cut-and-cover n.
Military
kaz adımı yürüyüş goose-step n.
kaz adımı yürüyüş goose step n.
kaz adımı yürümek goose-step v.
kaz adımı yürümek goose step v.
Sport
kaz uçuşu alag n.
Mythology
altın yumurtlayan kaz golden goose n.
kaz dağı'nda yaşayıp sevgilisi paris tarafından helen uğruna terk edilen bir peri oenone n.
Latin
ak yanaklı kaz branta ieucopsis n.
Ornithology
gri tüyleri olan yeşilimsi siyah gagalı kaz türü cape barren goose (cereopsis novaehollandiae) n.
göz çevresi ve göğsünde belirgin kahverengi leke bulunan, kaz benzeri bir afrika kuşu nile goose (alopochen aegyptiaca) n.
kuzey amerika'da yaygın olarak görülen, siyah beyaz renkte küçük bir kaz northern diver (gavia immer) n.
ak yanaklı kaz tree goose (branta leucopsis) n.
kaliforniya'ya özgü bir kaz tule goose (anser albifrons gambelli) n.
kanada'nın aleut adalarında üreyen bir kaz aleutian canada goose (branta canadensis leucopareia) n.
kanada'nın aleut adalarında üreyen bir kaz aleutian cackling goose n.
kışları atlantik kıyılarında yuva yapan koyu renkli kısa boyunlu bir kaz american brant (branta bernicla hrota) n.
kışları atlantik kıyılarında yuva yapan koyu renkli kısa boyunlu bir kaz pale-bellied brant n.
tipik bir kaz cinsi anser n.
tipik bir kaz cinsi genus anser n.
beyaz kaz bald brant (chen caerulescens) n.
ak yanaklı kaz bargoose (branta leucopsis) [obsolete] n.
ala kaz bernicle (branta leucopsis) n.
beyaz yüzlü kaz bernicle (branta leucopsis) n.
ala kaz bernicle goose (branta leucopsis) n.
beyaz yüzlü kaz bernicle goose (branta leucopsis) n.
karaca kaz bernicle goose (branta bernicla) n.
kara kaz bernicle goose (branta bernicla) n.
karagerdan kaz bernicle goose (branta bernicla) n.
boynuhilalli kaz bernicle goose (branta bernicla) n.
kolyeli kaz bernicle goose (branta bernicla) n.
karaca kaz brent goose (branta bernicla) n.
kara kaz brent goose (branta bernicla) n.
karagerdan kaz brent goose (branta bernicla) n.
boynuhilalli kaz brent goose (branta bernicla) n.
kolyeli kaz brent goose (branta bernicla) n.
karaca kaz brent (branta bernicla) n.
kara kaz brent (branta bernicla) n.
karagerdan kaz brent (branta bernicla) n.
boynuhilalli kaz brent (branta bernicla) n.
kolyeli kaz brent (branta bernicla) n.
karaca kaz brant (branta bernicla) n.
kara kaz brant (branta bernicla) n.
karagerdan kaz brant (branta bernicla) n.
boynuhilalli kaz brant (branta bernicla) n.
kolyeli kaz brant (branta bernicla) n.
boz kaz wayz-goose n.
mavi kanatlı kaz whitehead n.
mavi kanatlı kaz white-head n.
avustralya'ya özgü boynunun arka kısmında uzun koyu kahverengi tüyleri olan bir kaz wood duck (chenonetta jubata) n.
dövüşen kaz brand goose (branta bernicla) n.
kuzey amerika'da görülen, yaygın grimsi kahverengi bir yabani kaz honker n.
uçmayan kaz sürüsü gaggle n.
beyaz cüce kaz chen rossii n.
bir kaz türü gansa n.
bir tür yabani kaz ganza n.
ak yanaklı kaz clake n.
ak yanaklı kaz clack goose n.
(cırtlak) kaz sesi clang n.
boz kaz anser cinereus n.
kaz yavrusu gull [dialect] [uk] n.
kaz yavrusu gully [dialect] [uk] n.
dişi kaz goose n.
pigme kaz goose teal n.
pigme kaz goslet n.
nettepus cinsi pigme kaz goslet n.
avrupa'ya özgü bir boz kaz türü fen goose n.
mahmuzlu kaz ferret-eye n.
küçük, bodur ve kısa boyunlu bir italyan beyaz kaz ırkı roman n.
nettapus cinsi kaz pygmy goose n.
mahmuzlu kaz spur-winged goose n.
kaz gibi anserous adj.
kaz ile ilgili anserous adj.
Slang
horoz/kaz kafalı bb brain n.
kaz kafalı conehead n.
kaz sesi çıkaran honker n.
kaz kafalı supergoose n.
kaz kafa dumbass n.
kaz kafalı gazizzey n.
kaz kafalı gazob n.
kaz kafa musclehead n.