lezyon - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

lezyon



Bedeutungen von dem Begriff "lezyon" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Medical
lezyon lesion n.
lezyon sore n.
Psychology
lezyon lesion n.

Bedeutungen, die der Begriff "lezyon" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 75 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
lezyon oluşturmak lesion v.
lezyon yaratmak lesion v.
karakteristik lezyon olarak papülleri olan papulous adj.
Phrasals
(yara, lezyon) kapanmak close up v.
Medical
ağzın sublingual bölgesinde morumsu lezyon purpuric lesion on the sublingual region of the mouth n.
akneiform lezyon acneiform lesion n.
bir prekanseröz lezyon leucoplakia n.
dışa doğru gelişmiş lezyon exophytic lesion n.
dev hücreli lezyon giant cell lesion n.
dildeki kemiksi lezyon osseous lesion in tongue n.
düzgün sınırlı lezyon well-circumscribed lesion n.
endobronşiyal lezyon endobronchial lesion n.
fonksiyon göstermeyen akciğer dokusundan oluşan konjenital bir lezyon congenital lesion of nonfunctional lung tissue n.
genital bölgede oluşan bir lezyon condyloma acuminatum n.
gözle görülebilen lezyon gross lesion n.
iyi huylu lezyon benign lesion n.
kabuklu lezyon crusted lesion n.
keskin sınırlı lezyon sharply-circumscribed lesion n.
kemikte litik lezyon osteolytic lesion n.
kaviter lezyon cavitary lesion n.
kuşkulu lezyon suspicious lesion n.
kurutlu lezyon crusted lesion n.
kontrast tutmayan lezyon non-enhancing lesion n.
kötü huylu lezyon malignant lesion n.
kortikal-subkortikal lezyon cortical/subcortical lesion n.
lezyon yerleşimi lesion localization n.
lezyon derinliği lesion depth n.
lezyon içine uygulama intralesional use n.
lezyon eksizyonu lesion excision n.
lezyon yoğunluğu lesion density n.
nodüler lezyon nodular lesion n.
orofaringeal lezyon oropharyngeal lesion n.
parenkimal lezyon parenchymal lesion n.
polipoid tipte lezyon polypoid type lesion n.
patolojik Lezyon pathological lesion n.
sağ ayak lateral malleolünde lezyon right lateral malleolar lesion n.
radyofrekans lezyon uygulanması radiofrequency lesioning n.
rezekte edilemeyen lezyon non-resectable lesion n.
sekel lezyon sequela lesion n.
servikal glandüler lezyon cervical glandular lesion n.
spesifik lezyon specific lesion n.
subjektif belirti vermeyen lezyon asymptomatic lesion n.
şüpheli lezyon suspicious lesion n.
soliter nodül veya endobronşiyal lezyon solitary nodule and endobronchial lesion n.
sonradan kazanılmış lezyon acquired lesion n.
submukozal lezyon submucosal lesion n.
şüpheli servikal lezyon görülen hasta patient with suspicious cervical lesion n.
uyarıcı lezyon stimulating lesion n.
vasküler lezyon vascular lesion n.
yer kaplayıcı lezyon space occupying lesion n.
zosteriform dağılımda yerleşim gösteren lezyon zosteriform-distributed lesion n.
hastalığa özgü (semptom, lezyon) tüm etkenler complex n.
(lezyon) lokalize olmak draw v.
küçülmüş (lezyon, enfeksiyon) obsolete adj.
belirsiz (lezyon, enfeksiyon) obsolete adj.
temizlenmiş (lezyon, enfeksiyon) obsolete adj.
(lezyon) fagedenom özellikte olan phagedenic adj.
(lezyon) hızla yayılan phagedenic adj.
(lezyon) fagedenom özellikte olan phagedenous adj.
(lezyon) hızla yayılan phagedenous adj.
Dentistry
endo-perio lezyon endo-perio lesion n.
perio-endo lezyon perio-endo lesion n.
Pathology
(mide vb.) duvar veya yüzeyde aşınmış krateriform lezyon niche n.
fokal ve segmental glomerüler lezyon focal and segmental glomerular lesion n.
kafa içi yer işgal eden lezyon intracraniai space-occupying lesion n.
kaşıntı, ciltte kızarıklık ve lezyon oluşumuna neden olan bir hastalık eczema n.
frambezi hastalığında birincil lezyon mother yaw n.
idrar kesesinde görülen nadir bir lezyon malacoplakia n.
fibröz bağ dokuyla çevrili veya fibröz bağ doku içinde bulunan bir kistik lezyon fibrocyst n.
(lezyon) fagedenom özellikte olan phagedaenic adj.
(lezyon) hızla yayılan phagedaenic adj.
Biology
ana lezyonun yanındaki küçük lezyon satellite n.
yavru lezyon satellite n.
Botanic
şeker pancarı köklerinde koyu renkli lezyon ve deformasyona neden olan bir mantar hastalığı black root n.
Archaic
(lezyon, doku) içini açmak incide v.