yeni bir soluk - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

yeni bir soluk



Bedeutungen von dem Begriff "yeni bir soluk" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 6 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yeni bir soluk a breath of fresh air n.
yeni bir soluk a new breath n.
Colloquial
yeni bir soluk a shot in the arm n.
Idioms
yeni bir soluk a new slant n.
yeni bir soluk a new lease of life [uk] n.
yeni bir soluk breath of fresh air n.

Bedeutungen, die der Begriff "yeni bir soluk" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 34 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Phrasals
yeni bir nefes/soluk getirmek breathe into v.
Proverb
değişiklik yapmak yeni bir soluk getirir a change is as good as a rest
Colloquial
yaşamda yeni bir soluk a new lease on life n.
yaşamda yeni bir soluk a new lease of n.
Idioms
yeni bir soluk getiren/katan şey a variation on the theme of (something) n.
yeni bir nefes/soluk getirmek breathe into (something) v.
yeni bir nefes/soluk getirmek breathe something into something v.
birinin hayatına yeni bir soluk/heyecan/yaşama nedeni getirmek give somebody a new lease of life v.
birinin hayatına yeni bir soluk getirmek give somebody a new lease of life v.
birinin hayatına yeni bir soluk/heyecan/yaşama nedeni getirmek give somebody a new lease on life v.
yeni bir soluk katmak bring a breath of fresh air v.
yeni bir soluk getirmek give a shot in the arm v.
yeni bir soluk getirmek make all the difference v.
yeni bir soluk katmak make all the difference v.
yeni bir soluk getirmek breathe new life into something v.
yeni bir soluk getirmek give a new impulse to v.
yeni bir soluk getirmek bring a breath of fresh air v.
yeni bir soluk katmak/getirmek make all the difference (in the world) v.
(bir şeye) yeni/taze bir soluk getirmek breathe (new) life into (something) v.
birinin hayatına yeni bir soluk getirmek give a new lease of life v.
birinin hayatına yeni bir soluk/heyecan/yaşama nedeni getirmek give a new lease of life v.
yeni bir soluk/nefes (gibi) (like) a breath of fresh air expr.
Botanic
yeni zelanda'ya özgü, soluk gümüşi kabuğu olan bir kayın ağacı silver beech (nothofagus menziesii) n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç biddy–biddy [new zealand] n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç biddy–bid [new zealand] n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç bid–a–bid [new zealand] n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç piripiri n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç lemonwood n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç tarata n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç taratah n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç white mapau n.
yeni zelanda'ya özgü, beyaz kabuklu ve soluk sarı renk çiçekli yaprak dökmeyen küçük bir ağaç pittosporum eugenioides n.
yeni kaledonya'ya özgü, konik tacı ve soluk yeşil orak şekilli yaprakları olan bir yağmur ormanı ağacı veya çalısı yellow-leaf sickle pine n.
yeni kaledonya'ya özgü, konik tacı ve soluk yeşil orak şekilli yaprakları olan bir yağmur ormanı ağacı veya çalısı falcatifolium taxoides n.