geçen süre - Turkish English Dictionary
History

geçen süre



Meanings of "geçen süre" in English Turkish Dictionary : 7 result(s)

Turkish English
General
geçen süre elapsed time n.
Technical
geçen süre time elapsed n.
Computer
geçen süre time taken n.
geçen süre elapsed time n.
Informatics
geçen süre elapsed time n.
Telecom
geçen süre elapsed time n.
Automotive
geçen süre elapsed time n.

Meanings of "geçen süre" with other terms in English Turkish Dictionary : 45 result(s)

Turkish English
General
başkasının yerine geçen kimse (geçici bir süre için) substitute n.
ilk tamire kadar geçen süre time-to-first-fix n.
son yeniaydan beri geçen süre age of moon n.
(mecazi anlamda) göz açıp kapayıncaya kadar geçen süre blink n.
göz açıp kapayıncaya kadar geçen süre blink of an eye n.
iki olay arası geçen süre delay n.
vücutta geçen süre incarnation n.
iki olay arasında geçen süre interlapse n.
belirli bir mesafeyi kat etmek için geçen süre drive time n.
gök cismi etrafında bir tam tur dönüşü tamamlamak için geçen süre orbit period n.
başkasının yerine geçen (geçici bir süre için) substitute adj.
geçen süre bilgisini ifade eden bir kombinasyon -long suf.
Trade/Economic
siparişin verilmesinden teslim edilmesine kadar geçen süre delivery lead time n.
müşteri siparişinin işlenmesi ve siparişin tamamlanması arasında geçen süre customer wait time n.
Technical
arızasız geçen ortalama süre mtbf n.
arızasız geçen ortalama süre mean time between failure n.
başlama noktasından geçen süre seconds-since-boot threshold n.
başladıktan sonra geçen süre eşiği seconds-since-boot threshold n.
geçen süre göstergesi elapsed time indicator n.
yakıcının duruşu ve devreye kalkışı arasında geçen süre burner flame-failure response time n.
Telecom
geçen süre göstergesi elapsed time indicator n.
Aeronautic
tahmini yolda geçen süre estimated time en route n.
tahmini geçen süre estimated elapsed time n.
Medical
bir tümörün iki katına çıkması için geçen süre doubling time n.
indüksiyondan doğuma kadar geçen süre time from induction to delivery n.
tümör hücre sayısının iki katına çıkması için geçen süre potent n.
tümörün iki katına ulaşması için geçen süre tumor doubling time n.
Physiology
gebeliğin 28. haftasından doğuma kadar geçen süre third trimester n.
Physics
ışığın veya radyo sinyallerinin dünya ile bir gök cismi arasında seyahat etmesi için geçen süre one-way light time n.
Biology
ambardan ambara (geçen süre) dock to dock expr.
Astronomy
tam yörünge hareketinde geçen süre revolution n.
iki yeni ay arasında geçen düzensiz süre lunation n.
History
roma döneminde nüfus sayımları arasında geçen süre luster n.
roma döneminde nüfus sayımları arasında geçen süre lustre n.
Religious
iki gün doğumu arasında geçen süre jewish day n.
Military
amfibi birliklerin varışı ile görevin tamamlanması arasında geçen süre action phase n.
nükleer savaşta, saldırının başlamasından bitimine kadar geçen süre transattack period n.
birlikte geçen süre first line life n.
yolda geçen tahmini süre estimated time en route n.
fotoğraf pozları arasında geçen süre interval n.
iki silahın ateşlenmesi arasında geçen süre interval n.
silah ateşleme turlarında her bir ateşleme arasında geçen saniye cinsinden süre interval n.
ışığın ilk olarak gözlemlendiği zamandan nükleer ateşlemenin sesinin duyulduğu ana kadar geçen süre flash-to-bang time n.
Photography
deklanşöre basılmasından itibaren fotoğrafın kayda geçmesine kadar geçen süre shutter lag n.
Slang
katolik düğünlerinde nikahla düğün yemeği arasında boş geçen süre catholic gap n.