hazırlamak - Turkish English Dictionary
History

hazırlamak



Meanings of "hazırlamak" in English Turkish Dictionary : 82 result(s)

Turkish English
Common Usage
hazırlamak prepare v.
General
hazırlamak poise v.
hazırlamak cause v.
hazırlamak work on v.
hazırlamak prime v.
hazırlamak coach v.
hazırlamak knock up v.
hazırlamak dispose v.
hazırlamak do v.
hazırlamak design v.
hazırlamak brace v.
hazırlamak get v.
hazırlamak to table v.
hazırlamak equip v.
hazırlamak pack v.
hazırlamak cater for v.
hazırlamak get up v.
hazırlamak make v.
hazırlamak stage v.
hazırlamak lay v.
hazırlamak gird v.
hazırlamak cook v.
hazırlamak accustom v.
hazırlamak engross v.
hazırlamak set v.
hazırlamak make ready v.
hazırlamak groom v.
hazırlamak steel v.
hazırlamak brew v.
hazırlamak organize v.
hazırlamak concoct v.
hazırlamak set by v.
hazırlamak arrange v.
hazırlamak lay out v.
hazırlamak fix v.
hazırlamak produce v.
hazırlamak work up v.
hazırlamak prepare v.
hazırlamak make up v.
hazırlamak make something up v.
hazırlamak install v.
hazırlamak organise v.
hazırlamak ready v.
hazırlamak confect v.
hazırlamak be primed v.
hazırlamak busk v.
hazırlamak till [dialect] v.
hazırlamak tift [dialect] v.
hazırlamak meeten v.
hazırlamak bown [scotland] v.
hazırlamak bowne v.
hazırlamak yerk v.
hazırlamak gird v.
hazırlamak girt v.
hazırlamak greith v.
hazırlamak ingirt [obsolete] v.
hazırlamak dite [obsolete] v.
hazırlamak custom v.
hazırlamak order v.
hazırlamak prep v.
hazırlamak provide [obsolete] v.
Phrasals
hazırlamak fit out v.
hazırlamak fit up v.
hazırlamak go about v.
hazırlamak get up v.
hazırlamak pull something together v.
hazırlamak cue up v.
hazırlamak arrange for v.
Colloquial
hazırlamak work v.
hazırlamak ready up v.
Idioms
hazırlamak make up v.
hazırlamak lay on v.
Trade/Economic
hazırlamak issue v.
hazırlamak draw v.
hazırlamak make up v.
Technical
hazırlamak setup v.
hazırlamak prepare v.
hazırlamak set up v.
Tobacco
hazırlamak provide v.
Archaic
hazırlamak yark v.
hazırlamak instruct v.
hazırlamak ingross v.

Meanings of "hazırlamak" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

Turkish English
Common Usage
alaşım hazırlamak alloy v.
General
öğrencileri iş piyasasına girmeye hazırlamak için tasarlanmış eğitim programı school-to-work transition n.
şarabı içime hazırlamak için ısıtma ve tatlandırma mulling n.
görevi sofrayı hazırlamak/toplamak ve kapıya bakmak olan hizmetçi parlourmaid n.
görevi sofrayı hazırlamak/toplamak ve kapıya bakmak olan hizmetçi parlormaid n.
entrika hazırlamak collogue n.
izleyiciyi daha sonraki bir olaya hazırlamak için oyuna kasıtlı eklenen sahne plant n.
balığı kurutmak veya hazırlamak için kullanılan zemin, platform veya hazne flake n.
(birini) belirli bir ilaç tedavisine hazırlamak üzere uygulanan madde preparative n.
(birini) belirli bir ilaç tedavisine hazırlamak üzere uygulanan madde preparatory n.
zemin hazırlamak lead up to v.
hazırlamak (bir şeyi biri için) mean for v.
hazırlamak (ilaç) dispense v.
kataloğunu hazırlamak catalog v.
altyapı hazırlamak set up a substructure v.
hazırlamak (kötü bir şey) brew v.
hazırlamak (masa) set v.
hazırlamak (kötü bir plan) brew v.
hazırlamak (bir plan vb'ni) work out v.
teklif hazırlamak prepare an offer v.
birini kötü bir habere hazırlamak brace someone for something v.
ilaç hazırlamak dispense v.
ayrıntılı bir şekilde hazırlamak elaborate v.
özenle hazırlamak elaborate v.
hazırlamak (kontrat/senet vb'ni) draw up v.
zemin hazırlamak pave the way for v.
yayına hazırlamak (yazı) subedit v.
önceden hazırlamak prearrange v.
hazırlamak (kahvaltı/öğle yemeği/akşam yemeği) fix v.
hazırlamak (ilaç vb) dispense v.
tezgah hazırlamak collude v.
masayı hazırlamak set table v.
çeyizini hazırlamak get downry ready v.
gizlice hazırlamak hatch v.
önceden hazırlamak preset v.
hazırlamak (bir kimseyi) fit for v.
bir şey için hazırlamak make ready for v.
parçalarını önceden hazırlamak prefabricate v.
ölüyü gömülmeye hazırlamak lay out v.
yayına hazırlamak edit v.
önceden hazırlamak predispose to v.
tasarı hazırlamak draught v.
kendini bir şey için hazırlamak brace oneself for v.
hazırlamak (bir öğün yemek) get v.
çift nüsha olarak hazırlamak indent v.
zemin hazırlamak (bir şey yapabilmek için) position oneself to do something v.
önceden hazırlamak predispose v.
müsveddesini hazırlamak draft v.
altyapı hazırlamak get the substructure ready v.
altyapı hazırlamak prepare a substructure v.
sefere hazırlamak put into commission v.
hazırlamak (masa vb) set v.
birbirine karıştırarak hazırlamak concoct v.
kışa hazırlamak winterize v.
rapor hazırlamak prepare a report v.
projesini hazırlamak project v.
kendini hazırlamak brace oneself v.
suikast hazırlamak conspire v.
katalog hazırlamak catalog v.
önceden hazırlamak precondition v.
sınava hazırlamak cram v.
hakkında rapor hazırlamak report on v.
önceden hazırlamak prefabricate v.
psikolojikman hazırlamak (birisini) psych someone up for v.
bavul hazırlamak pack v.
bavulunu hazırlamak pack v.
kendini birşeye iyice hazırlamak gird oneself for v.
kahvaltı hazırlamak prepare breakfast v.
zemin hazırlamak do groundwork for v.
rapor hazırlamak write up v.
demo hazırlamak prepare a demo v.
çeşitli yemekler hazırlamak prepare various foods v.
çalışma hazırlamak prepare a study v.
dosya hazırlamak prepare a file v.
sözleşme hazırlamak draw up an agreement v.
sözleşme hazırlamak draw up a contract v.
liste hazırlamak compile a list v.
liste hazırlamak make a list v.
liste hazırlamak draw up a list v.
madde hazırlamak (sözleşmede) make a provision v.
liste hazırlamak prepare a list v.
yayıma hazırlamak prepare something for publication v.
zemin hazırlamak give someone a ground v.
zemin hazırlamak precipitate v.
zemin hazırlamak form a basis v.
zemin hazırlamak provide a basis v.
zemin hazırlamak establish a ground v.
zemin hazırlamak trigger v.
bütçe hazırlamak prepare a budget v.
bütçe hazırlamak set a budget v.
bütçe hazırlamak draw up a budget v.
tez hazırlamak write a thesis v.
tez hazırlamak write up a thesis v.
şartname hazırlamak draw up a contract v.
tez hazırlamak do a thesis v.
yemek hazırlamak make food v.
yemek hazırlamak prepare food v.
(ilaç/reçete vb) hazırlamak dispense v.
komplo hazırlamak organize a conspiracy v.
masa hazırlamak set table v.
plan hazırlamak prepare a plan v.
plan hazırlamak draw up a plan v.
fatura hazırlamak prepare an invoice v.
masa hazırlamak lay table v.
salata hazırlamak prepare salad v.
reçete hazırlamak make up a prescription v.
istatistik hazırlamak prepare statistics v.
fatura hazırlamak make out an invoice v.
fatura hazırlamak issue an invoice v.
fatura hazırlamak raise an invoice v.
yayalar için hazırlamak pedestrianize v.
yayalar için hazırlamak pedestrianise v.
web sayfası hazırlamak prepare a website v.
web sayfası hazırlamak make a website v.
web sayfası hazırlamak build a website v.
vasiyetini hazırlamak make a will v.
vasiyet hazırlamak make a will v.
numune hazırlamak prepare sample v.
suyla doldurarak kullanıma hazırlamak prime v.
zemin hazırlamak lay the groundwork v.
(yemek) hazırlamak dress v.
birbirine karıştırıp hazırlamak concoct v.
anket hazırlamak prepare a questionnaire v.
(çay/kahve) hazırlamak brew v.
(ilaç/reçete) hazırlamak dispense v.
yazıyı yayına hazırlamak edit v.
yasa hazırlamak prepare a law v.
-e zemin hazırlamak pave the way for v.
bir işe hazırlamak groom v.
evreler halinde hazırlamak phase v.
sahte kanıt hazırlamak fabricate evidence v.
belge hazırlamak prepare a document v.
sunum hazırlamak prepare a presentation v.
gemiyi fırtınaya hazırlamak batten down the hatches v.
tez hazırlamak prepare a thesis v.
tez hazırlamak prepare a dissertation v.
tez hazırlamak write a dissertation v.
soru hazırlamak prepare question v.
sınav hazırlamak prepare an exam v.
valizini hazırlamak pack one's bags v.
ödev hazırlamak prepare homework v.
zemini hazırlamak pave the way for v.
zemini hazırlamak set the stage for v.
zemini hazırlamak prepare the grounds for v.
bir şeye zemin hazırlamak pave the way for v.
sosyal bir felakete zemin hazırlamak pave the way for a social disaster v.
şarabı içime hazırlamak için ısıtmak ve tatlandırmak mull v.
kahvaltı hazırlamak make breakfast v.
ortam hazırlamak pave the way for v.
temel hazırlamak/oluşturmak set ground for v.
zemin hazırlamak set ground for v.
çanta hazırlamak prepare a bag v.
sınav sorularını hazırlamak prepare exam questions v.
resmi rapor hazırlamak make a formal report v.
resmi rapor hazırlamak prepare a formal report v.
hakkında rapor hazırlamak prepare a report about v.
bavul hazırlamak pack up v.
bir metni basıma hazırlamak redact v.
bir metni basıma hazırlamak edit v.
sözleşme hazırlamak prepare an agreement v.
anlaşma hazırlamak prepare a contract v.
anlaşma hazırlamak prepare an agreement v.
akciğerlerin nasıl çalıştığı hakkında bir proje hazırlamak do a project on how the lung works v.
kendini bir şey söylemeye hazırlamak be all set to tell something v.
katılım ortaklığı belgesi hazırlamak prepare accession partnership document v.
rapor hazırlamak run a report v.
broşür hazırlamak prepare a brochure v.
sirküler hazırlamak circularize v.
pizza hazırlamak prepare pizza v.
pizza hazırlamak make pizza v.
tasarı hazırlamak draft v.
sirküler hazırlamak circularise v.
kataloğunu hazırlamak catalogue v.
katalog hazırlamak catalogue v.
müsveddesini hazırlamak draught v.
kışa hazırlamak winterise v.
valiz hazırlamak pack one's bags v.
valiz hazırlamak prepare luggage v.
yeniden hazırlamak prepare again v.
yeniden hazırlamak reprepare v.
bavul hazırlamak pack the bag v.
malzemeleri kullanarak hazırlamak confect v.
(birini) hayata hazırlamak prepare someone for life v.
program hazırlamak prepare a program v.
aylık rapor hazırlamak furnish a monthly report v.
aylık rapor hazırlamak prepare a monthly report v.
liste hazırlamak arrange a list v.
ders programı hazırlamak prepare a syllabus v.
video hazırlamak make a video v.
hazırlamak (bir durum/grup veya kullanım için) gear v.
işe hazırlamak unlimber v.
faaliyet için hazırlamak unlimber v.
göreve hazırlamak unlimber v.
kendini (bir şeye) hazırlamak accinge v.
yemek hazırlamak make a dish v.
çizelge hazırlamak table v.
liste hazırlamak table v.
balığı henüz canlı iken kesip hazırlamak calver [old-fashioned] v.
ham maddeyi yapılacak işleme hazırlamak taw v.
yeniden hazırlamak reaccustom v.
zemin hazırlamak catalyse v.
zemin hazırlamak catalyze v.
(evlenen çift) hediye listesi hazırlamak register v.
zor bir şeyi yapmaya kendini hazırlamak regather v.
yeniden hazırlamak regroom v.
(bir şeyi) belirli bir amaç için hazırlamak tew [obsolete] v.
zaman çizelgesi hazırlamak timetable v.
kendini hazırlamak address one's self to v.
yatağı hazırlamak make a bed v.
süsleyip hazırlamak toilet v.
(çay) demleyerek hazırlamak track [scottish] v.
(çay) demleyerek hazırlamak draw v.
kürkünü şekillendirerek (hayvanı) sergileme için hazırlamak trim v.
kullanıma hazırlamak trim [obsolete] v.
sınav hazırlamak set an exam [uk] v.
karşı entrika hazırlamak counterplot v.
karşı entrika hazırlamak hatch a counterplot v.
karşı entrika hazırlamak counterplot against v.
(az çabayla) hazırlamak whomp (up) v.
blok üzerinde hazırlamak block v.
kabataslak hazırlamak hash v.
gererek kullanıma hazırlamak brace v.
harekete hazırlamak buckle v.
yanıcı maddeleri yakmak üzere hazırlamak build v.
kendi sonunu hazırlamak hoise v.
farklı bileşenleri karıştırarak hazırlamak mix v.
(hayvan iskeletini veya cesedini) sergiye hazırlamak mount v.
kendini zorluğa hazırlamak gird v.
mücadeleye hazırlamak gird v.
geçici çözüm olarak hazırlamak rig v.
kendini hazırlamak go v.
hazırlamak ve düzenlemek graith [scotland] v.
(mermeri) parlatmaya hazırlamak için kaba bir aşındırıcıyla pürüzsüzleştirmek grit v.
(bir kimseyi) seçime hazırlamak groom v.
(bir kimseyi) toplantıya hazırlamak groom v.
etini yüzerek deri yüzeyini hazırlamak ground v.
aşırı özenle hazırlamak overelaborate v.
baskı makinesinin üzerindeki ambalajlama kısmına daha güçlü baskı elde etmek için eklenen malzemeyi hazırlamak overlay v.
fazla hazırlamak overprepare v.
gereğinden fazlasını hazırlamak overprepare v.
beşik kullanarak mezzotint plaka yüzeyini hazırlamak rock v.
ilaç hazırlamak dispence [obsolete] v.
hizmete hazırlamak instal [uk] v.
talep üzerine hazırlamak custom-make v.
şablon hazırlamak cut v.
bir ortama hazırlamak domiciliate v.
(belgenin) taslağını hazırlamak draft v.
(besi hayvanını) kanını akıtıp temizleyerek satışa hazırlamak dress v.
yeniden kullanıma hazırlamak dust v.
valiz hazırlamak pack v.
bir ürünü sevkiyata hazırlamak pack v.
(ürünü) gönderime hazırlamak pack v.
pakt hazırlamak paction [scotland] v.
(yolu, bölgeyi) başkaları için hazırlamak pioneer v.
taşlarla, eski deniz kabuklarıyla (istiridye yatağı) hazırlamak culch v.
fatura hazırlamak invoice v.
önceden hazırlamak plant v.
şehir geliştirme planı hazırlamak plat v.
(kitap, film) ortaklaşa yayına hazırlamak coedit v.
(yataklı vagonu) kullanım için hazırlamak park v.
süzerek (kahve) hazırlamak percolate v.
(konuşma) önceden hazırlamak precompose v.
(birini) hazırlamak precondition v.
(sınava, göreve) hazırlamak prep v.
ameliyata hazırlamak prep v.
cerrahi operasyona hazırlamak prep v.
(aracı) hazırlamak prep v.
önceden hazırlamak prepackage v.
zihinsel olarak hazırlamak prepare v.
zemin hazırlamak prepare v.
sözlü olarak hazırlamak prepare v.
kullanıma hazırlamak için önceden şekil vermek preshape v.
koleksiyon defteri hazırlamak scrap v.
… için metin hazırlamak script v.
zemin hazırlamak predispose v.
fransız usulü ile hazırlamak french v.
levha hazırlamak slab v.
kendi kendine konuşma hazırlamak soliloquy [rare] v.
kapan hazırlamak springe v.
tuzak hazırlamak springe v.
sondaj ekipmanlarını hazırlamak spud in v.
(sayfayı) hazırlamak stick v.
yaza hazırlamak summerise [uk] v.
yaza hazırlamak summerize [us] v.
akşam yemeği olarak hazırlamak sup v.
koreografisini hazırlamak choreograph v.
(yemek) hazırlamak get v.
(masa) hazırlamak lay v.
draftını hazırlamak draft v.
taslağını hazırlamak draft v.
(soru) hazırlamak set v.
Phrasals
atı koşuma hazırlamak tack up v.
(atları, katırları, öküzleri) seyahat için hazırlamak catch up v.
(ilaç, solüsyon vb.) hazırlamak put up v.
eldeki malzemelerden (yemek) hazırlamak pick up v.
olumsuz bir duruma hazırlamak brace up v.
acemice/beceriksizce yapmak/hazırlamak bungle up v.
yarım yamalak/baştan savma yapmak/hazırlamak bungle up v.
yalapşap/karman çorman yapmak/hazırlamak bungle up v.
karmakarışık yapmak/hazırlamak bungle up v.
acemice/beceriksizce yapmak/hazırlamak bungle something up v.
yarım yamalak/baştan savma yapmak/hazırlamak bungle something up v.
yalapşap/karman çorman yapmak/hazırlamak bungle something up v.
karmakarışık yapmak/hazırlamak bungle something up v.
özenle hazırlamak turn out v.
tezgah hazırlamak collude with (someone or something) v.
tezgah hazırlamak collude with someone or something v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast about for (something) v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast about v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast around v.
plan hazırlamak/tasarlamak cast about for v.
bir şeyler hazırlamak (yemek için vb) rustle something up v.
birini bir şeye karşı hazırlamak steel someone against something v.
birini ruhen bir şeye hazırlamak psych someone up v.
birini bir şeye hazırlamak pump someone up (for something) v.
birisini bir şeye (yarışma vb) hazırlamak/bir şey için (yarışma vb) yetiştirmek coach someone for something v.
darbe hazırlamak conspire against v.
çabucak yiyecek bir şeyler hazırlamak whip something up v.
çabucak yiyecek bir şeyler hazırlamak whip up something v.
fesat hazırlamak intrigue against v.
sonrasını hazırlamak lead up v.
sofra/yemek/öğün hazırlamak lay something for someone v.
(takımı vb) (psikolojik olarak) (maça vb) hazırlamak psych someone up v.
(ameliyata vb) birini hazırlamak work someone up v.
(yemek vb için) kolay bir şeyler hazırlamak rustle up something v.
(bir seyircileri) başka bir (daha sonra çıkacak olan ünlü) gruba hazırlamak warm someone up v.
yemek yapmak/hazırlamak cook something up v.
yayına hazırlamak edit out v.
(yemek vb için) kolay bir şeyler hazırlamak rustle something up v.
yalapşap/derme çatma/gelişi güzel yapmak/ hazırlamak slap something together v.
yalapşap/derme çatma/gelişi güzel yapmak/ hazırlamak toss something together v.
yalapşap/derme çatma/gelişi güzel yapmak/ hazırlamak throw something together v.
(bir spor takımını) (fiziksel olarak) maça hazırlamak warm someone up v.
bir şeyi izlemek ya da dinlemek için hazırlamak cue up v.
teklif/tasarı hazırlamak draft up v.
taslak hazırlamak draft up v.
taslak hazırlamak/oluşturmak draft up v.
müsveddesini hazırlamak draft up v.
belge/tasarı/taslak hazırlamak draw up v.
bir şeyin yazılı kopyasını hazırlamak transcribe (something) from (something) v.
naaşı cenazeye/gömülmeye hazırlamak lay out v.
birinin naaşını cenazeye/gömülmeye hazırlamak lay someone out v.
birini/bir şeyi bir şey olmaya hazırlamak set someone or something up as something v.
(bir şeyin) bir dilde yazılı kopyasını hazırlamak transcribe (something) in (something) v.
bir şeyi bir şeyle birlikte hazırlamak intersperse something with something v.
karıştırıp/çırpıp hazırlamak mix up v.
(birine/bir şeye) karşı bir şey hazırlamak mount against (someone or something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyle) hazırlamak prime (someone or something) with (something) v.
içerisinde biri/bir şey olan bir şey planlamak/hazırlamak arrange something with someone or something v.
içinde (bir şeyin) olduğu bir şey hazırlamak/planlamak arrange (something) with v.
-li bir şey hazırlamak/planlamak/organize etmek arrange with v.
ile bir şey hazırlamak/planlamak/organize etmek arrange with v.
çay, kahve hazırlamak/yapmak brew something up v.
(çay, kahve) hazırlamak/yapmak brew up (something) v.
bir şeye zemin hazırlamak build up to something v.
için hazırlamak coach for v.
(yarışmaya) hazırlamak/yetiştirmek/çalıştırmak coach for v.
'-i hazırlamak coach up v.
ile tezgah hazırlamak collude with v.
el bombasını patlamaya hazırlamak cook off v.
yemek yapmak/pişirmek/hazırlamak cook up v.
(biriyle) bir şey hazırlamak cook something up (with someone) v.
evrak hazırlamak draw something up v.
(birini bir şeye) en iyi şekilde hazırlamak fit (one) for (something) v.
birini bir şeye hazırlamak fit someone for something v.
(bir şeyi birine/bir şeye) göre hazırlamak fit (something) to (someone or something) v.
(bir şeyi birine/bir şeye) uygun olarak hazırlamak fit (something) to (someone or something) v.
bir şeyi bir şeye uygun hazırlamak/hale getirmek fit something to something v.
birini/bir şeyi (biri/bir şey için) hazırlamak gear someone or something up (for someone or something) v.
birini/bir şeyi (birine/bir şeye) hazırlamak gear someone or something up (for someone or something) v.
birini (bir şeye/bir şey için) hazırlamak get someone up (for something) v.
(birini bir işe/pozisyona) hazırlamak groom (someone) for (something) v.
(birini bir iş/pozisyon) için hazırlamak groom (someone) for (something) v.
bir işe hazırlamak groom as v.
bir işe/pozisyona hazırlamak groom for v.
bir iş/pozisyon için hazırlamak groom for v.
ile birlikte hazırlamak intersperse with v.
(biri/bir şey) için (bir şey/bir tuzak) hazırlamak lay (something) for (someone or something) v.
'-e karşı bir şey hazırlamak mount against v.
çekim için hazırlamak/yerleştirmek pose for (someone or something) v.
ile hazırlamak prime with v.
psikolojik olarak hazırlamak psych (someone or oneself) up v.
hakkında rapor hazırlamak/sunmak report about v.
(biri/bir şey) hakkında rapor hazırlamak/sunmak report about (someone or something) v.
(biri/bir şey) üzerine/hakkında rapor hazırlamak report on (someone or something) v.
(birine/kendine bir şey) için zemin hazırlamak set (someone or oneself) up for (something) v.
olmaya hazırlamak set up as v.
(birini/kendini) olumsuz/kötü (birine/bir şeye) karşı hazırlamak steel (someone or oneself) against (someone or something) v.
-e karşı hazırlanmak/hazırlamak steel against v.
(yaklaşan bir belaya/tehlikeye veya zorlu bir vaziyete) karşı kendini hazırlamak steel oneself for v.
-e karşı kendini hazırlamak steel oneself for v.
birini/bir şeyi bir şeye hazırlamak tee up v.
(bir şeye) hazırlamak train for (something) v.
(bir şey) için hazırlamak train for (something) v.
(bir şeye) hazırlamak train up to (something) v.
(bir şeyin) bir dilde yazılı kopyasını hazırlamak transcribe (something) into (something) v.
'-in yazılı kopyasını hazırlamak transcribe from v.
bir dilde yazılı kopyasını hazırlamak transcribe in v.
(bir şeye) zemin hazırlamak work up to (something) v.
(çalışanları, hastaları) hastaneden ayrılmadan önce giydirip hazırlamak dress out v.
yemek hazırlamak pick up v.
Colloquial
kendini hazırlamak inure oneself v.
yeniden kullanıma hazırlamak/sokmak dust off v.
özenle hazırlamak lay on v.
kendi sonunu hazırlamak kill oneself v.
çabucak hazırlamak hustle up [us] [canada] v.
(video oyunlarında) bir sonraki tura hazır hale getirmek/hazırlamak ready up v.
kendini zihnen göreve hazırlamak organize v.
kendini zihnen göreve hazırlamak organise v.
Idioms
sahne dekoru hazırlamak mount a play v.
cezayı önceden hazırlamak put a rod in pickle v.
haşlanmış yiyecek içeren yemek hazırlamak boil the pot v.
kahvaltı/öğle yemeği/akşam yemeği için bir şeyler hazırlamak fix (something) for breakfast/lunch/dinner v.
altyapı hazırlamak lay the groundwork v.
bir şey için ortamı hazırlamak open the way for something v.
bir malı/hizmeti satmak amacıyla ticari bir metin hazırlamak put together a pitch v.
bir şey için ortamı hazırlamak open the way to something v.
bahçeyi kışa hazırlamak put the garden to bed v.
bir şey için ortamı hazırlamak lay the way open for v.
bir şeyin zeminini hazırlamak prepare the ground for something v.
bir şey için zemin hazırlamak prepare the ground for something v.
bir şeye zemin hazırlamak set the stage for something v.
birini bir işe hazırlamak groom someone as something v.
bir işin istediği gibi olması için uygun zemin hazırlamak grease the skids v.
bir şeyin zeminini hazırlamak set the scene for something v.
bir şeyi/bir şeyler hazırlamak put something together v.
bir şeyin zeminini hazırlamak set the stage for something v.
karıştırarak hazırlamak make up v.
kendini zor bir şeye hazırlamak harden oneself to something v.
kendi sonunu hazırlamak hoist with one's own petard v.
kendini kötü bir şeye hazırlamak harden oneself to something v.
kendi sonunu hazırlamak be blown up by one's own bomb v.
kendi sonunu hazırlamak be headed for a fall v.
müşteriye bir ürünü satmak amacıyla bir konuşma/sunum hazırlamak put together a pitch v.
kendine bir şeyler almak/hazırlamak (içki vb) have oneself something v.
kendi sonunu hazırlamak be heading/riding for a fall v.
kendi sonunu hazırlamak place one's head in a noose v.
kendi sonunu hazırlamak put one's head in a noose v.
kendi sonunu hazırlamak stick one's head in a noose v.
kendini zor bir şeye karşı hazırlamak steel oneself for something v.
kendini hazırlamak gird up one's loins v.
kendini en kötüsüne hazırlamak expect the worst v.
kendini bir şey yapmak için yavaş yavaş hazırlamak work your way around v.
kendini olumsuz bir şeye hazırlamak steel oneself against v.
kendini olumsuz bir şeye hazırlamak prepare for v.
kendini olumsuz bir şeye hazırlamak brace oneself for v.
kendini olumsuz bir şeye hazırlamak steel onself for v.
sonunu hazırlamak cook one's goose v.
sayfayı hazırlamak make up v.
reçete hazırlamak make up v.
sayfayı baskıya/yazıcıya/yazdırmaya hazırlamak set type v.
zemin hazırlamak set the scene v.
(bir etkinlik vb için) giyinmek/kendini hazırlamak get oneself up v.
zemin hazırlamak prepare the ground v.
zeminini hazırlamak pave the way for something v.
(ilacı) hazırlamak make up v.
(kötü bir şeye) kendini hazırlamak brace yourself v.
zemini hazırlamak lay the way open for v.
zemin hazırlamak set the stage for v.
zemin hazırlamak pave the way for v.
zemini hazırlamak set the scene for v.
zemini hazırlamak prepare the way for v.
yem hazırlamak cut bait v.
balığı ince parçalara ayırarak yem hazırlamak cut bait v.
istenen/ideal sonuca zemin hazırlamak drop into place v.
kendini fiziksel ve zihinsel olarak zor bir göreve/aktiviteye hazırlamak eat (one's) wheaties v.
sorunlara zemin hazırlamak store up trouble for (oneself) v.
kahvaltı, öğlen yemeği, akşam yemeği için (bir şeyler) hazırlamak fix (something) for breakfast, lunch, dinner v.
davetlilerin getirdiği yemeklerden bir sofra hazırlamak be pot luck v.
siparişi hazırlamak make up v.
ölü bir bedeni gömülmeye hazırlamak lay (one) out in lavender [obsolete] v.
zemin hazırlamak offer affordance v.
zemin hazırlamak offer affordances v.
kendi ölümünü hazırlamak dig (oneself) an early grave v.
kendi ölümünü hazırlamak drive (oneself) to an early grave v.
(kendi) felaketini hazırlamak be cutting (one's) own throat v.
kendi felaketini hazırlamak be cutting your own throat v.
kendi sonunu hazırlamak be hoist with (one's) own petard v.
kendi sonunu hazırlamak be hoist with one's own petard v.
kendi sonunu hazırlamak be hoist/hoisted by/with your own petard [uk] v.
kendini bir şeye hazırlamak brace oneself for something v.
birini (bir şeye/bir şey için) hazırlamak build someone up (for something) v.
(birinin/bir şeyin) sonunu/çöküşünü hazırlamak drive a nail in (someone's or something's) coffin v.
(birinin/bir şeyin) sonunu/çöküşünü hazırlamak drive another nail in (someone's or something's) coffin v.
(birinin/bir şeyin) sonunu/çöküşünü hazırlamak put a nail in (someone's or something's) coffin v.
(birinin/bir şeyin) sonunu/çöküşünü hazırlamak put another nail in (someone's or something's) coffin v.
sonunu hazırlamak cook goose v.
kendi sonunu hazırlamak cook your goose v.
(kendini) hazırlamak get (oneself) in gear v.
kendini hazırlamak gird loins v.
kendini hazırlamak gird up loins v.
kendini hazırlamak gird your loins v.
kendini hazırlamak gird up your loins v.
kendini (kötü bir şeye) hazırlamak harden oneself to v.
kendini (zor bir şeye) hazırlamak harden oneself to v.
kendi sonunu hazırlamak head for a fall v.
kendi sonunu hazırlamak hoist by one's own petard v.
kendi sonunu hazırlamak hoist with one's own petard v.
yalapşap/derme çatma/gelişi güzel yapmak/ hazırlamak knock something together v.
yalapşap/derme çatma/gelişi güzel yapmak/ hazırlamak throw something together v.