injunction - Turkish English Dictionary
History

injunction

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "injunction" in Turkish English Dictionary : 25 result(s)

English Turkish
General
injunction n. resmi emir
injunction n. ihtar
injunction n. emir
injunction n. kesin emir
injunction n. öğüt
injunction n. uyarı
injunction n. mahkeme emri
injunction n. uyarma
injunction n. karar
injunction n. tembih etme
injunction n. yasaklama
injunction n. emretme
injunction n. haksız uygulamayı durdurma emri
Trade/Economic
injunction n. başkalarına onarılmaz zararlara yol açtığı için bir kişi veya kurumun bir eylemi yapmaması konusunda mahkeme tarafından verilen karar
injunction n. ihtiyati tedbir kararı
injunction n. men
Law
injunction n. bir kuruma haksız bir uygulamayı durdurması için verilen emir
injunction n. emir
injunction n. haksız uygulamayı durdurma emri
injunction n. karar (birinin bir şey yapmasını/yapmamasını emreden, mahkemece verilen)
injunction n. mahkemece verilen karar
injunction n. mahkeme emri
injunction n. mahkemece emri
injunction n. tedbir mahiyetinde emir
injunction n. tedbir kararı

Meanings of "injunction" with other terms in English Turkish Dictionary : 43 result(s)

English Turkish
General
provisional injunction n. geçici mahkeme emri
provisional injunction n. ihtiyati tedbir
interim injunction n. geçici önlem
interlocutory injunction n. geçici önlem
secure an injunction against v. (mahkeme aracılığıyla) -e karşı yasaklama/durdurma kararı aldırmak
Trade/Economic
depository injunction n. depo kararı
order, writ, judgment, injunction, decree, determination or award n. emir, müzekkere, mahkeme kararı, men kararı, belirleme veya hakem kararı
interim injunction n. ihtiyati tedbir
Law
restrictive injunction n. birinin bir şey yapmamasını emreden mahkeme kararı
mareva injunction n. bir kişinin malvarlığını yurtdışına çıkarmasını yasaklayan karar
preventive injunction n. bir şeyin yapılmasını engelleyici mahkeme emri
mandatory injunction n. bir şeyin gerçekleştirilmesi konusunda mahkemece verilen emir
mandatory injunction n. emredici men’i müdahale emri
provisional injunction n. geçici mahkeme emir
anti-suit injunction n. farklı bir bölgede başka bir dava açmama emri
temporary injunction n. ihtiyati tedbir emri
interim injunction n. ihtiyati tedbir
interlocutory injunction n. ihtiyati tedbir kararı
temporary injunction n. ihtiyati tedbir kararı
interim injunction n. ihtiyati tedbir
interlocutory injunction n. ihtiyati tedbir emri
mandatory injunction n. istinaf konusu emir
mandatory injunction n. ihtiyati tedbir
preliminary injunction n. ihtiyati tedbir
perpetual injunction n. kesin mahkeme emir
permanent injunction n. kati mahkeme emri
restrictive injunction n. kesin mahkeme emri
restrictive injunction n. kısıtlayıcı mahkeme emri
final injunction n. kati mahkeme emri
restrictive injunction n. kati mahkeme kararı
interlocutory injunction n. mahkemenin aldığı ihtiyati tedbir kararı
preventive injunction n. önleyici mahkeme emri
final injunction n. davaya ilişkin kapatma kararı
final injunction n. davaya ilişkin kesin hüküm
permanent injunction n. davaya ilişkin kapatma kararı
permanent injunction n. davaya ilişkin kesin hüküm
freezing injunction n. sanığın varlıklarını yurt dışına kaçırmaması için bloke eden mahkeme kararı
super-injunction n. yayın yasağı hususunda yasağın kendisinden bahsedilmesini dahi kısıtlayan talimat
super-injunction n. yayın yasağı emri
impose an interim injunction v. ihtiyati tedbir koymak
have the injunction granted v. tedbir koydurmak
apply for an injunction v. tedbir talep etmek
Construction
injunction to stop building n. yapı tatil tutanağı