kötü bir şekilde - Turkish English Dictionary
History

kötü bir şekilde



Meanings of "kötü bir şekilde" in English Turkish Dictionary : 13 result(s)

Turkish English
Common Usage
kötü bir şekilde badly adv.
General
kötü bir şekilde poorly adv.
kötü bir şekilde arrantly adv.
kötü bir şekilde in a bad way adv.
kötü bir şekilde bad adv.
kötü bir şekilde nakedly adv.
kötü bir şekilde unholily adv.
kötü bir şekilde unpleasingly adv.
kötü bir şekilde unrightfully adv.
kötü bir şekilde hellishly adv.
kötü bir şekilde illy adv.
Idioms
kötü bir şekilde in a bad light expr.
Slang
kötü bir şekilde like shit exclam.

Meanings of "kötü bir şekilde" with other terms in English Turkish Dictionary : 35 result(s)

Turkish English
General
kötü niyetli bir şekilde bakma knowing look n.
kötü bir şekilde etkilenmek be overcome with v.
kötü bir şekilde etkilenmek be overcome by v.
kötü bir şekilde sonuçlanmak turn out badly v.
kötü bir şekilde ilerlemek halt v.
çok kötü bir şekilde heinously adj.
kötü bir şekilde gizlenmiş ill-disguised adj.
çok kötü bir şekilde calamitously adv.
kötü niyetli bir şekilde sinisterly adv.
kötü niyetli bir şekilde balefully adv.
kötü kokulu bir şekilde frowzily adv.
kötü niyetli bir şekilde gloatingly adv.
kötü amaçlı bir şekilde blackly adv.
kötü niyetli bir şekilde unbenignly adv.
daha kötü bir şekilde worse adv.
daha kötü bir şekilde worser adv.
kötü niyetli bir şekilde ill adv.
kötü veya zararlı bir şekilde anlamlarını veren bir ön ek mis- pref.
kötü bir şekilde anlamı veren ön ek dys- pref.
Phrasals
(birine) karşılığını kötü bir şekilde vermek repay (one) with (something) v.
iyi/kötü bir şekilde bitirmek cap off v.
(birine) karşılığını kötü bir şekilde vermek repay (one) for (something) v.
Colloquial
beyzbolda topun kötü bir şekilde, genelde istenilenden daha yüksekten atılması blooper n.
iyi/kötü bir şekilde bitirmek cap it all v.
kötü bir başlangıç kötü bir şekilde sonuçlanır a bad beginning makes a bad ending expr.
Idioms
(birine) belli bir şekilde/iyi/kötü davranmak do somehow by someone v.
kötü bir şekilde ölmek meet a sticky end v.
kötü bir şekilde ölmek come to a sticky end v.
(birine) kötü bir şekilde ulaşmak go down badly (with somebody) v.
kötü bir durumdan en iyi şekilde sıyrılmak save the furniture [australia] v.
(birine) kötü bir haberi nazikçe/sakince/yumuşak bir şekilde vermek break it (to one) gently v.
Linguistics
kötü bir şekilde dile getirmek misword v.
Slang
kötü, bayağı ya da kalitesiz bir şekilde naffly adv.
Modern Slang
bir kadınla kötü bir izlenim bırakacak şekilde tanışma a bad way to introduce yourself to a woman n.
oskarlık oyunculuk (alaycı şekilde bir oyuncunun veya filmin kötü olduğunu belirtmek için) and the oscar goes to expr.