Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
katlanmak
Meanings of
"katlanmak"
in English Turkish Dictionary : 85 result(s)
Category
Turkish
English
Common Usage
1
Common Usage
katlanmak
put up with
v.
2
Common Usage
katlanmak
stand
v.
3
Common Usage
katlanmak
bear
v.
4
Common Usage
katlanmak
endure
v.
5
Common Usage
katlanmak
abide
v.
General
6
General
katlanmak
take it
v.
7
General
katlanmak
suffer
v.
8
General
katlanmak
lump
v.
9
General
katlanmak
go through
v.
10
General
katlanmak
take
v.
11
General
katlanmak
accept
v.
12
General
katlanmak
bend
v.
13
General
katlanmak
crease
v.
14
General
katlanmak
take one's medicine
v.
15
General
katlanmak
undergo
v.
16
General
katlanmak
double
v.
17
General
katlanmak
last out
v.
18
General
katlanmak
brook
v.
19
General
katlanmak
lump it
v.
20
General
katlanmak
acquiesce
v.
21
General
katlanmak
do with
v.
22
General
katlanmak
hang on
v.
23
General
katlanmak
fold
v.
24
General
katlanmak
stick out
v.
25
General
katlanmak
grin and bear it
v.
26
General
katlanmak
support
v.
27
General
katlanmak
dree
v.
28
General
katlanmak
stomach
v.
29
General
katlanmak
sustain
v.
30
General
katlanmak
endure
v.
31
General
katlanmak
sit down under
v.
32
General
katlanmak
digest
v.
33
General
katlanmak
face
v.
34
General
katlanmak
stick it
v.
35
General
katlanmak
stick
v.
36
General
katlanmak
tolerate
v.
37
General
katlanmak
sweat out
v.
38
General
katlanmak
collapse
v.
39
General
katlanmak
lap
v.
40
General
katlanmak
walk over
v.
41
General
katlanmak
cascade
v.
42
General
katlanmak
get (through/over)
v.
43
General
katlanmak
abrooke [obsolete]
v.
44
General
katlanmak
abear
v.
45
General
katlanmak
hold tack
v.
46
General
katlanmak
underbear
v.
47
General
katlanmak
hack
v.
48
General
katlanmak
lump
v.
49
General
katlanmak
go
v.
50
General
katlanmak
drie
v.
51
General
katlanmak
continue
v.
52
General
katlanmak
fold up
v.
53
General
katlanmak
subscribe
v.
Phrasals
54
Phrasals
katlanmak
carry through
v.
55
Phrasals
katlanmak
bring over
v.
56
Phrasals
katlanmak
stand under
v.
57
Phrasals
katlanmak
take up with
v.
58
Phrasals
katlanmak
take with [scottish]
v.
59
Phrasals
katlanmak
live with
v.
60
Phrasals
katlanmak
turn under
v.
61
Phrasals
katlanmak
bear up
v.
62
Phrasals
katlanmak
stand for
v.
63
Phrasals
katlanmak
live with something
v.
64
Phrasals
katlanmak
bear with
v.
65
Phrasals
katlanmak
face up to
v.
66
Phrasals
katlanmak
get along
v.
67
Phrasals
katlanmak
gut out
v.
68
Phrasals
katlanmak
fold down
v.
Colloquial
69
Colloquial
katlanmak
lump it
v.
70
Colloquial
katlanmak
cut it
v.
71
Colloquial
katlanmak
guts out
v.
72
Colloquial
katlanmak
gutses
v.
Idioms
73
Idioms
katlanmak
take (something) on the chin
v.
74
Idioms
katlanmak
have a bellyful
v.
75
Idioms
katlanmak
put up with
v.
76
Idioms
katlanmak
roll with it
v.
77
Idioms
katlanmak
take it on the chin
v.
78
Idioms
katlanmak
take it on the nose
v.
Law
79
Law
katlanmak
suffer
v.
Technical
80
Technical
katlanmak
lap
v.
Archaic
81
Archaic
katlanmak
abideth
v.
82
Archaic
katlanmak
ingender
v.
83
Archaic
katlanmak
comport
v.
84
Archaic
katlanmak
dure
v.
85
Archaic
katlanmak
prove
v.
Meanings of
"katlanmak"
with other terms in English Turkish Dictionary : 148 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
zahmete katlanmak
take trouble
v.
2
General
acıya katlanmak
put up with (a pain, sorrow)
v.
3
General
acıya katlanmak
endure
v.
4
General
boyun eğerek (birşeye) katlanmak
resign oneself to
v.
5
General
acıya katlanmak
put up with
v.
6
General
sonuçlarına katlanmak
bear the consequences
v.
7
General
acıya katlanmak
tolerate
v.
8
General
sonucuna katlanmak
bear the consequence
v.
9
General
ikiye katlanmak
jackknife
v.
10
General
acıya katlanmak
take
v.
11
General
müsaade etmek (katlanmak vb)
stand for
v.
12
General
acıya katlanmak
endure the pain
v.
13
General
-e katlanmak
abide with
v.
14
General
içe katlanmak
invaginate
v.
15
General
sonuçlarına katlanmak
pay dearly
v.
16
General
zahmete katlanmak
trouble oneself
v.
17
General
zahmete katlanmak
inconvenience oneself
v.
18
General
zahmete katlanmak
trouble
v.
19
General
zahmete katlanmak
endure hardship
v.
20
General
zahmete katlanmak
take the trouble to do something
v.
21
General
ikiye katlanmak
jack-knife
v.
22
General
zahmetine katlanmak
take the pain
v.
23
General
üçe katlanmak
rise threefold
v.
24
General
beşe katlanmak
rise fivefold
v.
25
General
zahmetine katlanmak
go through a trouble
v.
26
General
zahmete katlanmak
go to all the trouble
v.
27
General
sonuçlarına katlanmak
suffer the consequences
v.
28
General
katlanmak (birisine)
stand
v.
29
General
katlanmak (birisine)
bear
v.
30
General
maliyete katlanmak
bear the cost
v.
31
General
katlanmak (zorluklara)
absorb
v.
32
General
üçe katlanmak
increase threefold
v.
33
General
(dikiş, oluk veya eklemde) katlanmak, bükülmek veya ayrılmak
break
v.
34
General
(teste, denemeye) katlanmak
hold
v.
35
General
kayba katlanmak
give
v.
36
General
körük gibi katlanmak
concertina
v.
37
General
sabırla katlanmak
digest
v.
38
General
(blastuladan gastrula oluşumunda) önceden katı olan yapının içinde boşluk oluşacak şekilde katlanmak
invaginate
v.
39
General
(kumaş) katlanmak
gather
v.
40
General
katlanmak zorunda bırakmak
subject
v.
41
General
sonucuna katlanmak pahasına
on penalty of
adv.
Phrasals
42
Phrasals
katlanmak (birine/bir şeye)
put up with
v.
43
Phrasals
bir şeye katlanmak
go through
v.
44
Phrasals
kötü bir duruma katlanmak
go through
v.
45
Phrasals
(birinin/bir şeyin) kötü muamelesine katlanmak
take from (someone or something)
v.
46
Phrasals
birinin tacizine/suistimaline katlanmak
take something from someone
v.
47
Phrasals
istemediği bir işe güzel şeyler hayal ederek katlanmak
lash back (at someone or something)
v.
48
Phrasals
bir şeye katlanmak
go through something
v.
49
Phrasals
zorluklara katlanmak/dayanmak
weather out
v.
50
Phrasals
'-e katlanmak
acquiesce to
v.
51
Phrasals
(birine/bir şeye) katlanmak
bear with (someone or something)
v.
52
Phrasals
cesurca dayanmak/katlanmak
brazen out
v.
53
Phrasals
bir soruna katlanmak
contend with a problem
v.
54
Phrasals
ikiye katlanmak
double over
v.
55
Phrasals
ortadan ikiye katlanmak
double over
v.
56
Phrasals
(bir şeye) katlanmak
live with (something)
v.
57
Phrasals
istemediği bir cinsel ilişkiye güzel şeyler hayal ederek katlanmak
lash back (at someone or something)
v.
58
Phrasals
(birine/bir şeye) katlanmak
put up with (someone or something)
v.
59
Phrasals
(bir şeye) boyun eğerek katlanmak
resign (oneself) to (something)
v.
60
Phrasals
(bir şeye) katlanmak
roll with (something)
v.
Proverb
61
Proverb
çaresi yoksa katlanmak gerekir
what can't be cured must be endured
Colloquial
62
Colloquial
(birinin) katlanmak/çekmek zorunda olduğu ceza
(one's) lumps
n.
63
Colloquial
birine katlanmak
stand someone
v.
64
Colloquial
kötü/aşağılayıcı muameleye katlanmak
eat me
v.
65
Colloquial
yaptıklarının sonucuna katlanmak
pay the fiddler
v.
66
Colloquial
(bir şey yapmak) için zahmete katlanmak
go out of (one's) way (to do something)
v.
67
Colloquial
tatsız bir şeye katlanmak
sweat it out
v.
68
Colloquial
her şeye rağmen katlanmak
wear (it)
v.
69
Colloquial
bir şeye katlanmak
hack something
v.
70
Colloquial
bir şeye katlanmak
take something
v.
71
Colloquial
sonucuna katlanmak pahasına
under pain of
expr.
72
Colloquial
sonucuna katlanmak pahasına
on pain of
expr.
Idioms
73
Idioms
gurur kırıcı davranışlara katlanmak
carry coals
v.
74
Idioms
zorluklarına/güçlüklerine göğüs germek/katlanmak
bear the burden (of something)
v.
75
Idioms
yüzünü görmeye katlanmak
bear the sight of (someone or something)
v.
76
Idioms
hayatın getirdiği tüm sıkıntılara/zorluklara/güçlüklere katlanmak
bear your cross
v.
77
Idioms
hayatın getirdiği tüm sıkıntılara/zorluklara/güçlüklere katlanmak
carry your cross
v.
78
Idioms
ağır bir sıkıntıya/derde/güçlüğe katlanmak
carry a millstone (around one's neck)
v.
79
Idioms
ağır bir sıkıntıya/derde/güçlüğe katlanmak
bear a millstone (around one's neck)
v.
80
Idioms
sıkıntısına/derdine göğüs germek/katlanmak
bear the burden (of something)
v.
81
Idioms
zorluklarına/güçlüklerine göğüs germek/katlanmak
bear the burden (of something)
v.
82
Idioms
kırıcı davranışlara katlanmak
carry coals
v.
83
Idioms
sonuçlarına katlanmak
pay the consequences
v.
84
Idioms
kendisiyle alay/dalga geçilmesine katlanmak
carry coals
v.
85
Idioms
bir şeye katlanmak
stand still for something
v.
86
Idioms
bir şeye katlanmak
hold still for something
v.
87
Idioms
düş kırıklığına katlanmak
grin and bear it
v.
88
Idioms
gülü sevip dikenine katlanmak
take the bitter with the sweet
v.
89
Idioms
güçlüklere katlanmak
take great pains
v.
90
Idioms
gülü sevip dikenine katlanmak
take the bad with the good
v.
91
Idioms
en ağır/zor/şiddetli kısmına katlanmak
bear the brunt of something
v.
92
Idioms
külfete katlanmak
bear one's cross
v.
93
Idioms
olumsuz bir durumun sonuçlarına katlanmak
get the short end of the stick
v.
94
Idioms
kötü sonuçlarına katlanmak
be on the wrong end of something
v.
95
Idioms
meşakkatlere katlanmak
jump through hoops
v.
96
Idioms
külfete katlanmak
carry one's cross
v.
97
Idioms
meşakkatlere katlanmak
go through hoops
v.
98
Idioms
sonuçlarına katlanmak
face the consequences
v.
99
Idioms
sonuçlarına katlanmak
take one's medicine
v.
100
Idioms
sonucuna katlanmak
take the consequence
v.
101
Idioms
(işlediği bir suçun) cezasını çekmek/cezasına katlanmak
walk the plank
v.
102
Idioms
(bir şeye) erkek gibi katlanmak
take it like a man
v.
103
Idioms
(acı/üzüntü) bir yere kadar katlanmak
be able to take only so much
v.
104
Idioms
(acı/üzüntü) bir yere kadar katlanmak
be able to take just so much
v.
105
Idioms
yaptığı bir hatanın sonuçlarına katlanmak
burn one's fingers
v.
106
Idioms
uğruna her şeye katlanmak
would give one's right arm
v.
107
Idioms
(zorluğa vb) katlanmak
bite the bullet
v.
108
Idioms
zahmete katlanmak
go out of one's way
v.
109
Idioms
(acı/üzüntü) bir yere kadar katlanmak
can take only so much
v.
110
Idioms
(acı/üzüntü) bir yere kadar katlanmak
can take just so much
v.
111
Idioms
(biri) sonuçlarına katlanmak
be (someone's) funeral
v.
112
Idioms
bin bir güçlüğe katlanmak/göğüs germek
go through hell and high water [uk]
v.
113
Idioms
zorluklara göğüs germek/katlanmak
ride with the punches
v.
114
Idioms
külfete katlanmak
bear cross
v.
115
Idioms
külfete katlanmak
bear (one's) cross
v.
116
Idioms
(bir şeyin) sıkıntısına/derdine katlanmak
bear the brunt (of something)
v.
117
Idioms
(bir şeyin) en sıkıntılı/problemli kısmına katlanmak
bear the brunt (of something)
v.
118
Idioms
sıkıntısına/derdine katlanmak
bear the brunt
v.
119
Idioms
en sıkıntılı/problemli kısmına katlanmak
bear the brunt
v.
120
Idioms
(zorluğa, sorunlara) katlanmak
bite the bullet
v.
121
Idioms
(bir şey yapmak için) zahmete girmek/katlanmak
go out of the way to (do something)
v.
122
Idioms
zahmete katlanmak
go out of way
v.
123
Idioms
zahmete katlanmak
go out of your way
v.
124
Idioms
(bir şey yapmaya) katlanmak
go through the motions (of doing something)
v.
125
Idioms
yaptıklarının sonuçlarına katlanmak
reap the harvest
v.
126
Idioms
'-e katlanmak
hold still for
v.
127
Idioms
'-e katlanmak
stand still for
v.
128
Idioms
yaptıklarının cezasını çekmek/sonuçlarına katlanmak
make one's bed and lie in it
v.
129
Idioms
yaptıklarının sonuçlarına katlanmak
reap the harvest of
v.
130
Idioms
yaptıklarının sonuçlarına katlanmak
reap the fruits of
v.
131
Idioms
olumsuz bir durumun sonuçlarına katlanmak
have the short end of the stick
v.
132
Idioms
(birini/bir şeyi) görmeye dayanmak/katlanmak
stand the sight of (someone or something)
v.
133
Idioms
(bir şeye) erkek gibi katlanmak
take (something) like a man
v.
134
Idioms
yaptıklarının sonuçlarına razı olmak/katlanmak
take your lumps [us]
v.
135
Idioms
yaptığının sonucuna razı olmak/katlanmak
take your medicine (like a man)
v.
136
Idioms
şikayet etmeden katlanmak
take your medicine (like a man)
v.
137
Idioms
uğruna her şeye katlanmak
would give your right arm for
v.
138
Idioms
alışkın olunandan daha kötüsüne katlanmak
slum it
v.
139
Idioms
normal doğumun acısına katlanmak istemeyip sezaryen yapmayı tercih eden
too posh to push
expr.
Trade/Economic
140
Trade/Economic
zarara katlanmak
bear a loss
v.
Law
141
Law
zarara katlanmak
boar a toss
v.
142
Law
zarara katlanmak
bear a loss
v.
Biochemistry
143
Biochemistry
yanlış katlanmak
misfold
v.
Archaic
144
Archaic
(bir şeye) katlanmak
abrook
v.
145
Archaic
(geçmiş zamanda) katlanmak
bad
v.
Slang
146
Slang
kötü davranışlara katlanmak
eat crap
v.
147
Slang
(bir şeye) katlanmak
wear (something) [uk]
v.
148
Slang
hakarete katlanmak
eat shit
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of katlanmak
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy