on the ball - Turkish English Dictionary
History

on the ball

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "on the ball" in Turkish English Dictionary : 10 result(s)

English Turkish
General
on the ball adj. akıllı
on the ball adj. uyanık
Colloquial
on the ball adv. başarı için gerekli özellikleri taşıyan
Idioms
on the ball n. açıkgöz
on the ball expr. becerikli
on the ball expr. canlı
on the ball expr. dikkatli
on the ball expr. enerjik
on the ball expr. uyanık
on the ball expr. yaşam dolu

Meanings of "on the ball" with other terms in English Turkish Dictionary : 46 result(s)

English Turkish
General
soften the ball on one's chest v. göğsünde yumuşatmak
be on the ball v. dikkatli olmak
keep one's eye on the ball v. gözünü toptan ayırmamak
Idioms
have something on the ball v. dikkatli/uyanık/açıkgöz/canlı olmak
be on the ball v. dikkatli/uyanık/açıkgöz/canlı olmak
be on the ball v. çabuk anlamak/kavramak
have on the ball v. dikkatli/uyanık/açıkgöz/canlı olmak
keep one's eye on the ball v. dikkat kesilmek
be on the ball v. işini iyi bilmek
have on the ball v. kafası basar/çalışır olmak
have something on the ball v. kafası basar/çalışır olmak
be on the ball v. neyin ne olduğunu bilmek
be on the ball v. olup bitenleri bilmek
keep one's eye on the ball v. tetikte olmak
be on the ball v. uyanık olmak
have something on the ball v. yeterli/belirli düzeyde akla/zekaya sahip olmak
have on the ball v. yeterli/belirli düzeyde akla/zekaya sahip olmak
have a lot on the ball [us] v. dikkatli olmak
have a lot on the ball [us] v. bilgili olmak
have a lot on the ball [us] v. hızlı harekete geçmek
have a lot on the ball [us] v. akıllı olmak
have a lot on the ball [us] v. hızlı hareket etmek
have a lot on the ball [us] v. bir çok meziyeti olmak
have a lot on the ball [us] v. bir çok yeteneği olmak
have something on the ball v. bir işi iyi yapabilmek
have something on the ball v. zeki/akıllı olmak
have something on the ball v. boş birisi olmamak
have a lot on the ball v. işe yaramak
have a lot on the ball v. işe yarar biri olmak
have something/a lot on the ball [us] v. dikkatli/uyanık/açıkgöz/canlı olmak
have something/a lot on the ball [us] v. kafası basar/çalışır olmak
have something/a lot on the ball [us] v. yeterli/belirli düzeyde akla/zekaya sahip olmak
have something/a lot on the ball [us] v. bir işi iyi yapabilmek
have something/a lot on the ball [us] v. zeki/akıllı olmak
keep eye on the ball v. gözünü toptan ayırmamak
keep eye on the ball v. dikkat kesilmek
keep eye on the ball v. tetikte olmak
the ball is on your court expr. top sende
Speaking
keep your eye on the ball expr. gözünü toptan ayırma
put the ball on the floor expr. topu yere koy
the ball is on the table expr. top masanın üstünde
the ball is on the table expr. top masanın üzerinde
Basketball
put the ball on the floor n. topu yere vurma
Slang
put on the ball-and-chain v. evlenmek
if there's grass on the field, play ball expr. kasık tüyleri çıkmışsa cinsel ilişkiye girebilir
if there's grass on the pitch, play ball expr. cinsel organı kıllanmaya başlayan kişi, cinsel ilişkiye hazırdır