Historia

üstün

Significados de "üstün" en diccionario inglés turco : 110 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	üstün	outstanding adj.
2	Common Usage	üstün	superior adj.
General
3	General	üstün	star n.
4	General	üstün	compare n.
5	General	üstün	fine adj.
6	General	üstün	select adj.
7	General	üstün	superlative adj.
8	General	üstün	up adj.
9	General	üstün	high adj.
10	General	üstün	topflight adj.
11	General	üstün	extra adj.
12	General	üstün	top adj.
13	General	üstün	golden adj.
14	General	üstün	distingue adj.
15	General	üstün	preeminent adj.
16	General	üstün	transcendent adj.
17	General	üstün	topping adj.
18	General	üstün	supreme adj.
19	General	üstün	unsurpassed adj.
20	General	üstün	transcendental adj.
21	General	üstün	exquisite adj.
22	General	üstün	choice adj.
23	General	üstün	ultra adj.
24	General	üstün	signal adj.
25	General	üstün	surpassing adj.
26	General	üstün	eximious adj.
27	General	üstün	topnotch adj.
28	General	üstün	eminent adj.
29	General	üstün	unequalled adj.
30	General	üstün	paramount adj.
31	General	üstün	ideal adj.
32	General	üstün	superiffic adj.
33	General	üstün	pukka adj.
34	General	üstün	topdrawer adj.
35	General	üstün	outdone adj.
36	General	üstün	ascendent adj.
37	General	üstün	atop adj.
38	General	üstün	preponderant adj.
39	General	üstün	excellent adj.
40	General	üstün	ascendant adj.
41	General	üstün	advantageous adj.
42	General	üstün	superior adj.
43	General	üstün	transcendant adj.
44	General	üstün	outclassing adj.
45	General	üstün	first-class adj.
46	General	üstün	first-rate adj.
47	General	üstün	dominant adj.
48	General	üstün	predominant adj.
49	General	üstün	super adj.
50	General	üstün	hegemonic adj.
51	General	üstün	unequaled adj.
52	General	üstün	pre-eminent adj.
53	General	üstün	advantaged adj.
54	General	üstün	advantageable [obsolete] adj.
55	General	üstün	nobby adj.
56	General	üstün	exuperant adj.
57	General	üstün	major-league adj.
58	General	üstün	whiz-bang adj.
59	General	üstün	whizbang adj.
60	General	üstün	whizz-bang adj.
61	General	üstün	blue-ribbon adj.
62	General	üstün	hella adj.
63	General	üstün	highty-tighty adj.
64	General	üstün	gifted adj.
65	General	üstün	only adj.
66	General	üstün	overtopping adj.
67	General	üstün	olympic adj.
68	General	üstün	ingenuous adj.
69	General	üstün	commanding adj.
70	General	üstün	crashing adj.
71	General	üstün	curious [dialect] adj.
72	General	üstün	forehand adj.
73	General	üstün	over adj.
74	General	üstün	phantastic adj.
75	General	üstün	phantastical adj.
76	General	üstün	priority adj.
77	General	üstün	plummy adj.
78	General	üstün	pluperfect adj.
79	General	üstün	precellent [obsolete] adj.
80	General	üstün	predominate adj.
81	General	üstün	premiere adj.
82	General	üstün	prepotent adj.
83	General	üstün	slam-bang adj.
84	General	üstün	smacking adj.
85	General	üstün	smash adj.
86	General	üstün	standout adj.
87	General	üstün	star adj.
88	General	üstün	summary [obsolete] adj.
89	General	üstün	superexcellent adj.
90	General	üstün	superordinary adj.
91	General	üstün	superordinate adj.
92	General	üstün	superpersonal adj.
93	General	üstün	above adv.
94	General	üstün	excellently adv.
95	General	üstün	over prep.
96	General	üstün	beyond prep.
97	General	üstün	supr abrev.
Colloquial
98	Colloquial	üstün	whizz-bang adj.
99	Colloquial	üstün	helluva adj.
100	Colloquial	üstün	schmick [australia] adj.
101	Colloquial	üstün	shiny adj.
102	Colloquial	üstün	some kind of expr.
103	Colloquial	üstün	some kind of expr.
Idioms
104	Idioms	üstün	top-notch n.
Technical
105	Technical	üstün	superior adj.
Construction
106	Construction	üstün	super adj.
Medical
107	Medical	üstün	predominant adj.
Biochemistry
108	Biochemistry	üstün	super adj.
Slang
109	Slang	üstün	humdinging adj.
110	Slang	üstün	tops adj.

Significados de "üstün" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	üstün gelmek	surpass v.
General
2	General	üstün zekalı çocuk	wunderkind n.
3	General	üstün niteliklere sahip kimse	champion n.
4	General	üstün hizmet ödülü	outstanding service award n.
5	General	en üstün yer	top n.
6	General	üstün olma	superiority n.
7	General	üstün çıkma	surpassing n.
8	General	üstün gelme	overcoming n.
9	General	üstün erkek	supermale n.
10	General	kişinin kendinden daha üstün bir insanın kendisine aşık olduğuna inanması	clerambault's syndrome n.
11	General	üstün nitelikli	blue ribbon n.
12	General	üstün başarı	exploit n.
13	General	üstün kimse	superior n.
14	General	üstün gelme	outgoing n.
15	General	üstün nitelikte kumaş parçası	coupon n.
16	General	üstün insan	superman n.
17	General	üstün beceri	superior skill n.
18	General	üstün iletken	superconductor n.
19	General	üstün hizmet	outstanding service n.
20	General	üstün ırkçılık taslama	ethnocentrism n.
21	General	üstün kaliteli olma	choiceness n.
22	General	üstün derecedeki	supreme n.
23	General	en üstün derece	superlative n.
24	General	üstün başarı	wonderwork n.
25	General	kişinin kendinden daha üstün bir insanın kendisine aşık olduğuna inanması	erotomania n.
26	General	üstün nitelikli jüri	blue ribbon jury n.
27	General	üstün yetenekli çocuklar	gifted children n.
28	General	üstün başarılı	high flyer n.
29	General	üstün olan	exceeder n.
30	General	üstün zekalılık	giftedness n.
31	General	üstün başarı	eclat n.
32	General	üstün adam	key man n.
33	General	üstün teknoloji	advanced technology n.
34	General	üstün sorumluluk doktrini	doctrine of superior responsibility n.
35	General	üstün performans	outstanding performance n.
36	General	üstün başarı	overachievement n.
37	General	üstün performans	superb performance n.
38	General	üstün olma	predominating n.
39	General	üstün yetenek	superior ability n.
40	General	üstün teknoloji	high technology n.
41	General	üstün gayret	outstanding effort n.
42	General	üstün gayret	distinguished effort n.
43	General	üstün gayret	high performance n.
44	General	üstün gayret	great effort n.
45	General	üstün gayret	big effort n.
46	General	üstün gayret	strenuous effort n.
47	General	üstün gayret	tremendous effort n.
48	General	üstün gayret	enormous effort n.
49	General	üstün gayret	herculean effort n.
50	General	üstün gayret	huge effort n.
51	General	üstün gayret	remarkable effort n.
52	General	üstün gayret	valiant effort n.
53	General	üstün gayret	major effort n.
54	General	üstün gayret	heroic effort n.
55	General	üstün yetenek	genius n.
56	General	üstün gayret	all-out effort n.
57	General	en üstün başarı düzeyi	high-water mark n.
58	General	üstün teknoloji	cutting-edge technology n.
59	General	üstün zeka	superior-high intelligence n.
60	General	üstün olma	pre-eminence n.
61	General	diğerlerinden üstün	above the rest n.
62	General	üstün başarı	outstanding success n.
63	General	üstün gelme	high ground n.
64	General	kendini üstün görme	self-righteousness n.
65	General	üstün yetenekleri olan	man of high attainments n.
66	General	üstün güçler	superior powers n.
67	General	daha üstün olma	betterness n.
68	General	üstün hak	greater right n.
69	General	üstün yeteneklileri destekleme derneği	mensa n.
70	General	yarışta üstün performans	blinder n.
71	General	üstün olma	preeminence n.
72	General	sözün yazıya üstün olduğu fikri	phonocentrism n.
73	General	üstün başarı belgesi	certificate of excellence n.
74	General	üstün başarı belgesi	certificate of merit n.
75	General	üstün başarı belgesi	certificate of high achievement n.
76	General	üstün hizmet madalyası	meritorious service medal n.
77	General	üstün başarılı kimse	high achiever n.
78	General	üstün körü iş (yapma)	sloppiness n.
79	General	beyazların diğer ırklardan daha üstün olduğunu ve toplumu yöntenen kesim olması gerektiğini savunan ırkçı düşünce	white supremacy n.
80	General	beyaz ırkın diğer ırklardan daha üstün olduğuna inanan kimse	white supremacist n.
81	General	üstün yeteneği olmayan, sıradan insan	mere mortal n.
82	General	kimseyi kendisinden üstün görmeyen kişi	acephalist n.
83	General	üstün olma	capitalness n.
84	General	üstün erdem	superior virtue n.
85	General	üstün erdem	superior virtue n.
86	General	üstün olma durumu	paramountcy n.
87	General	ebeveynlerinden üstün nitelikteki evlat	nick n.
88	General	özellikle binicilikte üstün olan kovboy	top hand n.
89	General	bir dini inancın diğerlerinden üstün olduğuna dair tutum	triumphalism n.
90	General	(sanatta) üstün yetenek	authority n.
91	General	en üstün mertebe	apotheosis n.
92	General	(bir şeye) kendisinden üstün birine bağlı olarak sahip olan kimse	underpossessor n.
93	General	üstün nitelikli şey	extra n.
94	General	üstün kalite rus demiri	sable iron n.
95	General	üstün kabiliyetli kişi	major n.
96	General	üstün yetenekli kişi	major n.
97	General	bir kimsenin üstün olduğu alan	kingdom n.
98	General	tartışma ve münazaralarda kullanılan, karşı tarafın gerçek önermesini daha zayıf bir sav ile değiştirip çürüterek üstün gelindiği yanılsamasını yaratan bir taktik	man of straw n.
99	General	üstün kalitesiyle bilinen kokulu sabun	windsor soap n.
100	General	en üstün başarı	blue ribband n.
101	General	üstün özellik	merit n.
102	General	üstün değer	merit n.
103	General	üstün başarı	wow n.
104	General	üstün erkek	highman n.
105	General	üstün erkekler	highmen n.
106	General	üstün başarı	home run n.
107	General	üstün başarı ödülü	honor n.
108	General	üstün başarı ödülü	honour n.
109	General	üstün gayret	hump n.
110	General	üstün konumdaki bir hükümdara benzeyen kimse	monarch n.
111	General	üstün rütbeli olan kimse veya şey	more n.
112	General	üstün şey	more n.
113	General	at arabasından daha üstün nitelikli olup günlük veya kısa süreliğine kiralanan ve kişiye özel taşıma yapan fayton	glass coach n.
114	General	iyi davranışın işaret ettiği liyakat veya üstün karakter	desert n.
115	General	kendinden açık bir şekilde üstün rakibi yenen taraf	giant killer n.
116	General	kendinden daha büyük veya üstün bir rakibi yenen taraf	giant-killer n.
117	General	belirli bir alanda üstün başarısı ile tanınan kimse	great n.
118	General	üstün konumda olan kimse	overlord n.
119	General	üstün kimse	overmatch n.
120	General	rakiplerden birinin üstün geldiği yarışma	overmatch n.
121	General	üstün gelen şey	overshadower n.
122	General	üstün kimse	overshadower n.
123	General	üstün gelmek	overwrite n.
124	General	herkesten üstün olan kimse	olympian n.
125	General	diğer herkesten üstün olan kimse	olympian n.
126	General	üstün karakterli kimse	diamond n.
127	General	üstün niteliklere sahip kimse	diamond n.
128	General	diğerlerinden üstün olan kimse	colossus n.
129	General	üstün güç	cosmocrat n.
130	General	üstün kimse	paravant [obsolete] n.
131	General	üstün şey	paravant [obsolete] n.
132	General	üstün kalite ürün	clinker [uk] n.
133	General	üstün pozisyon	favorable position n.
134	General	üstün pozisyon	favourable position n.
135	General	üstün mükemmellik	divinity n.
136	General	üstün kalite	fineness n.
137	General	üstün nitelik	first water n.
138	General	üstün yetenek	first water n.
139	General	üstün kalite şey	first-rater n.
140	General	üstün sporcu	flash n.
141	General	üstün başarı	flying colors n.
142	General	üstün başarı	flying colours n.
143	General	üstün kişisel özellikler	part n.
144	General	üstün ahlaki veya fiziksel mükemmellik örneği	perfection n.
145	General	en üstün et kalite derecesi	prime n.
146	General	üstün gelme	precession n.
147	General	üstün kimse	prelate [obsolete] n.
148	General	üstün özellik	pudding n.
149	General	üstün gelme gücü	prevailment [obsolete] n.
150	General	üstün gelen etki	prevailment [obsolete] n.
151	General	üstün tesir	prevailment [obsolete] n.
152	General	üstün kimse	snifter [australia] n.
153	General	üstün kimse	sockdolager n.
154	General	üstün kimse	socdolager n.
155	General	üstün kimse	sockdologer n.
156	General	üstün kimse	sogdologer n.
157	General	üstün kimse	sogdolager n.
158	General	üstün kimse	sogdoliger n.
159	General	üstün zeka	hyperintelligence n.
160	General	(insandan) üstün varlık	higher being n.
161	General	üstün insan	beat n.
162	General	üstün olan şey	beat n.
163	General	üstün kimse	stickout [us] n.
164	General	üstün olduğuna inanılan kimse	stigmatic n.
165	General	üstün kalite	super n.
166	General	üstün başarı gösteren kimse	superachiever n.
167	General	üstün elit tabaka	superelite n.
168	General	üstün başarı	superexcellence n.
169	General	üstün nitelikli insan	superhuman n.
170	General	üstün kimse/şey	superlative n.
171	General	üstün zeka	supermind n.
172	General	üstün zekalı kimse	supermind n.
173	General	üstün kimse	superordinate n.
174	General	en üstün şey	superordinate n.
175	General	üstün nitelikli organizma	superorganism n.
176	General	üstün insan	superperson n.
177	General	üstün insan	super-person n.
178	General	üstün kalite	superquality n.
179	General	üstün ırk	superrace n.
180	General	üstün başarı	distinction n.
181	General	erkekleri kadınlardan üstün görme	chauvinism n.
182	General	üstün başarı sağlamak	make a hit v.
183	General	üstün çıkmak	surpass v.
184	General	üstün gelmek	outdid v.
185	General	üstün olmak	surpass v.
186	General	üstün gelmek	outwent v.
187	General	üstün gelmek	outgo v.
188	General	üstün olmak	tower above v.
189	General	bir gömlek üstün olmak	be a cut above v.
190	General	sayıca üstün olmak	outnumber v.
191	General	üstün olmak	get the better of v.
192	General	üstün gelmek	carry the day v.
193	General	üstün olmak	predominate v.
194	General	üstün gelmek	preponderate v.
195	General	üstün gelmek	come out on top v.
196	General	üstün olmak	have the best of it v.
197	General	üstün tutmak	prefer v.
198	General	üstün olmak	outclass v.
199	General	üstün olmak	be superior v.
200	General	üstün olmak	preponderate v.
201	General	üstün çıkmak (birinden)	eclipse v.
202	General	üstün olmak (sayı/nüfuz/kuvvet/etki/derece açısından)	predominate v.
203	General	üstün gelmek	outrival v.
204	General	üstün gelmek	gain the upper hand v.
205	General	üstün olmak	take precedence of v.
206	General	üstün gelmek	override v.
207	General	üstün olmak	outdo v.
208	General	üstün gelmek	overtop v.
209	General	üstün gelmek	predominate v.
210	General	üstün çıkmak	outstrip v.
211	General	üstün gelmek	outdo v.
212	General	üstün olmak	preponderate over v.
213	General	üstün olmak	outperform v.
214	General	üstün olmak	precede v.
215	General	üstün çıkmak	get the upper hand v.
216	General	bir gömlek üstün olmak	have an edge on v.
217	General	üstün gelmek	prevail v.
218	General	üstün olmak	transcend v.
219	General	üstün olmak	cut across v.
220	General	üstün olmak	be over somebody v.
221	General	üstün olmak	give points to somebody v.
222	General	üstün olmak	have the edge on somebody v.
223	General	üstün kılmak	make something superior v.
224	General	üstün performans göstermek	put in an outstanding performance v.
225	General	üstün performans göstermek	overperform v.
226	General	üstün performans göstermek	give an outstanding performance v.
227	General	üstün performans göstermek	deliver an outstanding performance v.
228	General	üstün gelmek	have the upper hand v.
229	General	üstün görmek	look up v.
230	General	üstün olmak	excel v.
231	General	-den çok üstün olmak	be head and shoulders above v.
232	General	-e üstün gelmek	override v.
233	General	-den üstün çıkmak	outstrip v.
234	General	-den çok üstün olmak	outclass v.
235	General	-e üstün kabul etmek	prevail over v.
236	General	rütbece -den üstün olmak	rank above v.
237	General	kendiri olduğundan çok daha üstün görmek	get above oneself v.
238	General	-den üstün olmak	precede v.
239	General	üstün gelmek	outcompete v.
240	General	üstün gelmek	outclass v.
241	General	üstün gelmek	circumvent v.
242	General	herkesten üstün tutmak	value above v.
243	General	herkesten üstün tutmak	value someone or something above someone or something v.
244	General	bir tartışmada üstün çıkmak	argue someone down v.
245	General	insan sayısınca üstün gelmek	outman v.
246	General	üstün gelmek	outmatch v.
247	General	rakibinden üstün olmak	outmatch v.
248	General	üstün olmak	lead v.
249	General	üstün gelmek	lead v.
250	General	üstün gelmek	zap v.
251	General	üstün gelmek	end v.
252	General	üstün gelmek	end v.
253	General	bir kimseye karşı üstün olduğunu hissettirmeye çalışmak	pull v.
254	General	üstün gelmek	exceed v.
255	General	üstün gelmek	bang [dialect] v.
256	General	daha üstün hale gelmek	better v.
257	General	üstün gelmek	whack [uk] v.
258	General	müşteri adayına ürünün üstün özelliklerini genellikle tatbik ederek göstermek	demonstrate v.
259	General	üstün gelmek	ding [dialect] v.
260	General	sayıca üstün olmak	overcount v.
261	General	üstün gelmek	overcrow v.
262	General	üstün olmak	overgo v.
263	General	kendinden üstün biri ile evlenmek	overmatch v.
264	General	üstün gelmek	overquell v.
265	General	üstün gelmek	overscore v.
266	General	daha üstün gelmek	overshade v.
267	General	üstün olmak	overshadow v.
268	General	üstün gelmek	overshine v.
269	General	üstün olmak	overstride v.
270	General	üstün gelmek	overwhelm v.
271	General	(üstün hizmet için) krediyi hesabına geçirmek	impute v.
272	General	üstün olmak	own v.
273	General	üstün gelmek	cob v.
274	General	üstün gelmek	domineer v.
275	General	üstün gelmek	forereach v.
276	General	liderlikte diğerlerinden üstün olmak	outlead v.
277	General	üstün gelmek	outmaster v.
278	General	(birinden) fiziksel güç veya çabayla üstün olmak	outmuscle v.
279	General	üstün olmak	outpoint v.
280	General	doğurganlıkta üstün gelmek	outreproduce v.
281	General	üstün olmak	outtower v.
282	General	yazma becerisi daha üstün olmak	outwrite v.
283	General	üstün gelmek	precel [obsolete] v.
284	General	üstün olmak	preponder [obsolete] v.
285	General	ahlaken üstün gelmek	preponderate v.
286	General	üstün gelmek	scoop v.
287	General	fark atarak üstün gelmek	shame v.
288	General	üstün körü okumak	skim-read v.
289	General	üstün gelmek	slay v.
290	General	birini üstün boks becerisiyle yenmek	outbox v.
291	General	üstün gelmek	bear [obsolete] v.
292	General	üstün gelmek	stain [obsolete] v.
293	General	üstün insan haline getirmek	superhumanise v.
294	General	üstün meziyetler ile donatmak	superhumanise v.
295	General	üstün insan haline getirmek	superhumanize v.
296	General	üstün meziyetler ile donatmak	superhumanize v.
297	General	üstün hale getirmek	superordinate v.
298	General	üstün gelmek	surmount [obsolete] v.
299	General	üstün olmuş	excelled adj.
300	General	en üstün	superlative adj.
301	General	üstün kaliteli	superior adj.
302	General	üstün olan	surpassing adj.
303	General	üstün nitelikli	superior adj.
304	General	üstün yetenekli	highly gifted adj.
305	General	rütbece üstün olan	paramount adj.
306	General	en üstün	supreme adj.
307	General	üstün kaliteli (gıda maddeleri)	fancy adj.
308	General	çok üstün (zeka)	sharp adj.
309	General	üstün gelen	prevailing adj.
310	General	üstün yetenekli	gifted adj.
311	General	çok üstün yetenekli (oyuncu vb)	highly talented adj.
312	General	üstün kaliteli	first-rate adj.
313	General	üstün gelen	preponderant adj.
314	General	tanınmış ve üstün	eminent adj.
315	General	üstün gelmiş	outdone adj.
316	General	bir gömlek üstün	a cut above adj.
317	General	üstün kalite	superfine adj.
318	General	-den bir gömlek üstün	a cut above adj.
319	General	üstün nitelikli	high-grade adj.
320	General	kendini üstün gören	self-righteous adj.
321	General	üstün kaliteli	high-grade adj.
322	General	en üstün	excellent adj.
323	General	üstün özellikleri olmayan	undistinguished adj.
324	General	en üstün	top adj.
325	General	üstün zeka	overwise adj.
326	General	üstün yetenekli	gifted and talented adj.
327	General	üstün nitelikli	top-caliber adj.
328	General	üstün vasıflı	top-caliber adj.
329	General	üstün gelen	regnant adj.
330	General	üstün özelliklere sahip	thoroughpaced adj.
331	General	üstün özelliklere sahip	thorough-paced adj.
332	General	üstün özelliklere sahip	thoroughsped [obsolete] adj.
333	General	üstün kaliteli	tip-top adj.
334	General	(rütbe olarak) üstün	upper adj.
335	General	üstün gelmeyen	unprevailing adj.
336	General	en üstün	blue ribband adj.
337	General	üstün kaliteli	blue-ribbon adj.
338	General	üstün veya gerçek dışı güzellikte olan	fairy-tale adj.
339	General	üstün veya gerçek dışı zarafete sahip	fairy-tale adj.
340	General	üstün veya gerçek dışı bir mükemmelliğe sahip	fairy-tale adj.
341	General	diğer medeniyetlerden üstün	high adj.
342	General	üstün başarılı	high-achieving adj.
343	General	üstün ırklı	highbred adj.
344	General	üstün ırklı	high-bred adj.
345	General	üstün kalitesi ile öne çıkan	monumental adj.
346	General	üstün kaliteli	more adj.
347	General	üstün yoğunluklu	more adj.
348	General	yaşça üstün	more adj.
349	General	hayvandan üstün olan	christian [dialect] adj.
350	General	üstün zekalı	gifted adj.
351	General	bir yarışmacının diğerine açık ara üstün olması ile nitelenen	one-sided adj.
352	General	üstün bir kuvvetle zapt edilmiş	overborne adj.
353	General	üstün gelen	overshadowy adj.
354	General	üstün gelen	overtopping adj.
355	General	dünyevi şeylerden üstün olan	olympian adj.
356	General	üstün nitelikli	fancy adj.
357	General	üstün nitelikleri için beslenen	fancy adj.
358	General	üstün kalite	first-class adj.
359	General	rütbece üstün olan	forehand adj.
360	General	üstün kaliteli (değerli taş)	oriental adj.
361	General	üstün kalite	skookum adj.
362	General	üstün kütleli	hypermassive adj.
363	General	en üstün kaliteli	super premium adj.
364	General	üstün elit tabakaya ait	superelite adj.
365	General	üstün elit tabaka ile ilgili	superelite adj.
366	General	üstün elit tabakayı oluşturan	superelite adj.
367	General	üstün elit tabakayı yansıtan	superelite adj.
368	General	en üstün	superexcellent adj.
369	General	üstün gelen	superordinate adj.
370	General	en üstün kaliteli	superpremium adj.
371	General	en üstün kaliteli	super-premium adj.
372	General	üstün kaliteli	superquality adj.
373	General	üstün bir şekilde	goldenly adv.
374	General	en üstün şekilde	preeminently adv.
375	General	üstün çabalarından dolayı	for her outstanding efforts adv.
376	General	üstün gelerek	predominately adv.
377	General	üstün çabalarından dolayı	for his outstanding efforts adv.
378	General	-den üstün	above adv.
379	General	rütbe/yetki açısından üstün	above adv.
380	General	en üstün düzeyde	at concert pitch adv.
381	General	en üstün şekilde	pre-eminently adv.
382	General	üstün biçimde	superiorly adv.
383	General	üstün bir konumda	thereover adv.
384	General	üstün bir biçimde	excellently adv.
385	General	üstün körü şekilde	glib adv.
386	General	üstün bir şekilde	famously adv.
387	General	en üstün şekilde	par excellence adv.
388	General	birinin üstün konumunu görmezden gelerek	over one's head adv.
389	General	üstün bir şekilde	primely adv.
390	General	üstün kaliteyle	beauty [canada] adv.
391	General	üstün bir şekilde	superior adv.
392	General	en üstün şekilde	superlatively adv.
393	General	-den üstün	superior to prep.
394	General	kendi türünde en üstün olan	meg- pref.
395	General	en üstün	meg- pref.
396	General	kendi türünde en üstün olan	mega- pref.
397	General	en üstün	mega- pref.
398	General	rütbece üstün anlamı veren ön ek	over- pref.
399	General	üstün anlamını veren bir ön ek	preter- pref.
400	General	üstün anlamını veren bir ön ek	praeter- pref.
401	General	alanında en üstün anlamına gelen bir ön ek	super- pref.
402	General	üstün anlamına gelen bir ön ek	super- pref.
Phrasals
403	Phrasals	(diğerinden) hiçbir üstün yanı olmamak	have nothing on v.
404	Phrasals	üstün gelmek	hold up v.
405	Phrasals	üstün olmak	tower over v.
406	Phrasals	(biri/bir şey belli bir miktar) daha iyi/üstün olmak	exceed (someone or something) by (something) v.
407	Phrasals	(biri/bir şey belli bir miktar) daha iyi/üstün olmak	exceed someone or something by something v.
408	Phrasals	(önem açısından) bir şeyden üstün tutmak	put ahead v.
409	Phrasals	tartışmada üstün gelmek	talk someone down v.
410	Phrasals	birinden/bir şeyden bir miktar daha üstün olmak	exceed someone or something by something v.
411	Phrasals	birinden/bir şeyden bir konuda üstün olmak	exceed someone or something in something v.
412	Phrasals	(birinden/bir şeyden) üstün pozisyona/konuma geçmek	pull away from (someone or something) v.
413	Phrasals	üstün olmak	gain on v.
414	Phrasals	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	go before (someone or something) v.
415	Phrasals	(rütbesi üstün biri karşısında belli bir şekilde) selam durmak	salute (one) with (something) v.
416	Phrasals	(rütbesi üstün birini resmi bir jest ile) karşılamak/selamlamak	salute (one) with (something) v.
417	Phrasals	birini veya bir şeyi birinden veya bir şeyden daha üstün/yukarıda tutmak	set someone or something above someone or something v.
418	Phrasals	birine/bir şeye bir şeyde üstün gelmek	surpass someone or something in something v.
419	Phrasals	birini/bir şeyi üstün bir grup içerisinde saymak	reckon someone or something among something v.
420	Phrasals	(birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden) üstün tutmak	prize (someone or something) above (someone or something else) v.
421	Phrasals	birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden üstün tutmak	prize someone or something above someone or something v.
422	Phrasals	birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden üstün tutmak	put (someone or something) above (someone or something) v.
423	Phrasals	birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden üstün tutmak	put someone or something above someone or something v.
424	Phrasals	(birisinden ya da bir şeyden) rütbece üstün olmak	rank above (someone or something) v.
425	Phrasals	birisinde rütbece üstün olmak	rank above someone v.
426	Phrasals	üstün gelmek	whip up v.
427	Phrasals	üstün gelmek	whip up on v.
428	Phrasals	kendinden daha iyi/üstün biriyle evlenmek	marry up v.
429	Phrasals	(belli bir miktar) daha iyi/üstün olmak	exceed by v.
430	Phrasals	(bir konuda) üstün olmak	exceed in v.
431	Phrasals	-den üstün tutmak	prize above v.
432	Phrasals	(birinden/bir şeyden) üstün olmak	pull ahead (of someone or something) v.
433	Phrasals	kendinden üstün biriyle/bir şeyle aşık atmak	punch above (something) v.
434	Phrasals	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) üstün tutmak	put (someone or something) ahead of (someone or something) v.
435	Phrasals	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) üstün tutmak	put (someone or something) before (someone or something) v.
436	Phrasals	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) üstün tutmak	put (someone or something) in front of (someone or something) v.
437	Phrasals	-den üstün tutmak	put above v.
438	Phrasals	üstün tutmak	put before v.
439	Phrasals	'-den daha üstün/yukarıda tutmak	set above v.
440	Phrasals	-de üstün gelmek	surpass in v.
441	Phrasals	'-e karşı üstün gelmek	triumph over v.
442	Phrasals	(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) üstün tutmak	value (someone or something) above (someone or something else) v.
Phrases
443	Phrases	(birine/bir şeye) üstün gelme	the better of (someone or something) n.
444	Phrases	(birinden/bir şeyden) üstün/avantajlı olma	the better of (someone or something) n.
445	Phrases	(birine/bir şeye) üstün gelme	better of someone n.
446	Phrases	(birinden/bir şeyden) üstün/avantajlı olma	better of someone n.
447	Phrases	üstün gelmek	do like a dinner [australia] v.
448	Phrases	aşk/sevgi her şeye üstün gelir	love conquers all expr.
449	Phrases	üstün gelen	one too many for expr.
Colloquial
450	Colloquial	üstün nitelikli	top line n.
451	Colloquial	üstün nitelikli kimse/şey	hot stuff [uk] n.
452	Colloquial	gelecekteki üstün başarıya dair büyük potansiyel	lots of promise n.
453	Colloquial	üstün davranmaya meyilli kimse	ego-tripper n.
454	Colloquial	üstün başarı	clout n.
455	Colloquial	üstün olmak	cap v.
456	Colloquial	üstün gelmek	cap v.
457	Colloquial	üstün olmak	cap v.
458	Colloquial	üstün gelmek	ace v.
459	Colloquial	üstün gelmek	get the better of v.
460	Colloquial	üstün gelmek	take somebody to the cleaner's v.
461	Colloquial	birinden üstün olmak	be one up on somebody v.
462	Colloquial	birinden üstün olmak	get one up on somebody v.
463	Colloquial	birinden üstün olmak	have one up on somebody v.
464	Colloquial	bir konuda (birinden/bir şeyden) üstün/daha iyi olmak	have (got) it over (someone or something) v.
465	Colloquial	(bir şeyde) birinden/bir şeyden açık ara üstün olmak	have it (all) over someone or something (in something) v.
466	Colloquial	üstün nitelikli olmak	be all that [us] v.
467	Colloquial	bir şeyden gömlek gömlek üstün olmak	that beats something all to pieces [rural] v.
468	Colloquial	üstün gayret göstermek	lay about one v.
469	Colloquial	en üstün olmak	rule ok v.
470	Colloquial	birinden/bir şeyden üstün olmak	top someone or something v.
471	Colloquial	birinden üstün olmak	be one up on someone v.
472	Colloquial	(birine) üstün gelmek	be too much (for somebody) v.
473	Colloquial	üstün gelmek	cap it all v.
474	Colloquial	üstün olmak	have (one) up v.
475	Colloquial	'-den üstün/daha iyi olmak	have it over v.
476	Colloquial	üstün olmak	drown v.
477	Colloquial	birisine veya bir şeye karşı üstün olan	one-up adj.
478	Colloquial	dördüncü çeyrekte biz üstün olacağız/olmalıyız	the fourth quarter is ours expr.
479	Colloquial	üstün özellikleri olan	some kind of expr.
480	Colloquial	(birileri/bir şeyler) arasında en üstün özelliklere sahip olan kişi/şey	a (certain type of person or thing) among (others) expr.
481	Colloquial	(birinden) üstün	one up (on someone) expr.
Idioms
482	Idioms	üstün zümre	a breed apart n.
483	Idioms	üstün teknoloji	cutting edge n.
484	Idioms	diğerlerinden üstün	a breed apart n.
485	Idioms	diğerlerinden üstün	a breed apart n.
486	Idioms	diğerlerinden üstün	a breed apart n.
487	Idioms	bir diğerine göre daha üstün plan, fikir veya öneri	a trick worth two of (something) [obsolete] n.
488	Idioms	bariz bir şekilde üstün olma	a turkey shoot n.
489	Idioms	birinin vicdanı (adalet anlayışı, insafı vb), kişiliğin üstün yönleri	one's better self n.
490	Idioms	eski üstün başarısını geri kazanma	return to form n.
491	Idioms	kendini olduğundan üstün sanan/gören kimse	a legend in (one's) own lunchtime n.
492	Idioms	birine karşı üstün bir konum	jump on someone n.
493	Idioms	üstün özellikler/nitelikler	sterling qualities n.
494	Idioms	üstün nitelik	long suit n.
495	Idioms	üstün yetenekli kimse	a whole team and the dog under the wagon n.
496	Idioms	üstün kimse	a class act n.
497	Idioms	üstün yetenekli kimse	a class act n.
498	Idioms	üstün nitelikli kimse	a class act n.
499	Idioms	bir şeyden üstün	cut above something n.
500	Idioms	birinden/bir şeyden üstün	a cut above somebody/something n.