crisp - Turco Inglés Diccionario
Historia

crisp

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "crisp" en diccionario turco inglés : 40 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
crisp adj. çıtır çıtır
crisp adj. gevrek
General
crisp n. kırışık
crisp n. ayaz
crisp n. cips
crisp n. zindeleştiren
crisp v. kıvrılmak
crisp v. dalgalandırmak
crisp v. kıvırmak
crisp v. gevretmek
crisp v. gevrekleştirmek
crisp v. gevrekleşmek
crisp v. gevremek
crisp v. hışırdatmak
crisp v. kırışmak
crisp v. buruşmak
crisp adj. kıvırcık
crisp adj. buruşuk
crisp adj. kuru ve soğuk (hava)
crisp adj. gıcır gıcır
crisp adj. kütür kütür
crisp adj. taze
crisp adj. uyanık
crisp adj. temiz
crisp adj. düzenli
crisp adj. canlı
crisp adj. çabuk ve kendinden emin
crisp adj. kesin
crisp adj. yepyeni
crisp adj. kıtır kıtır
crisp adj. taptaze ve sulu (meyve/sebze)
crisp adj. bakımlı
crisp adj. (hava) soğuk
crisp adj. körpe
crisp adj. yeni
Colloquial
crisp adj. uçmuş
crisp adj. dut gibi
crisp adj. kafası yanmış
crisp adj. uyuşturucu etkisinde
Gastronomy
crisp n. kıtır

Significados de "crisp" con otros términos en diccionario inglés turco: 39 resultado(s)

Inglés Turco
General
crisp toasts n. kıtır tost
crisp bread n. kraker
crisp chocolate n. çıtır çikolata
crisp bag n. cips paketi
honey crisp n. ballı çıtır şeker
laugh in crisp tones v. gevrek gevrek gülmek
become crisp v. gevremek
burned to a crisp adj. yanıp kül olmuş
crisp and clean adj. tiril tiril
fresh and crisp adj. badem gibi
Idioms
be burned to a crisp v. tamamen yanmak
be burnt to a crisp v. tamamen yanmak
be burnt to a crisp v. yanıp kömür olmak
burn something to a crisp v. yakıp kül etmek
burn something to a crisp v. yakıp kömür etmek
be burned to a crisp v. yanıp kömür olmak
burn (someone) to a crisp v. (birini) ciddi şekilde yakmak (güneş)
burn (someone) to a crisp v. (birini) güneş yanığı yapmak
burn (someone) to a crisp v. (birinde) ciddi güneş yanığı oluşturmak
burn (something) to a crisp v. (bir şeyi) yakıp kül etmek
burn (something) to a crisp v. (bir şeyi) kömür gibi yakmak
burn (something) to a crisp v. (bir şeyi) yakıp kömür etmek
burn (someone) to a crisp v. ıstakoz gibi yakmak (güneş)
burn (someone) to a crisp v. güneş yanığı yapmak
burn (someone) to a crisp v. aşırı bronzlaştırmak
burnt to a crisp adj. yanıp kül/kömür olmuş
burnt to a crisp adj. kömür gibi yanmış
burnt to a crisp adj. aşırı bronzlaşmış
burnt to a crisp adj. güneş yanığı olmuş
burnt to a crisp adj. yanmış bitmiş
burned to a crisp expr. çok pişmiş
Computer
crisp and vibrant color graphics n. net ve canlı renkli grafikler
Medical
crisp aneurysm n. crisp anevrizması
Gastronomy
crisp fish n. çıtır balık
crisp flaky pastry n. katmer
potato crisp n. patates cipsi
Math
crisp sets n. klasik kümeler
crisp sets n. keskin kümeler
Tobacco
crisp-brittle adj. çıtır çıtır