fırlatmak - Turco Inglés Diccionario
Historia

fırlatmak



Significados de "fırlatmak" en diccionario inglés turco : 96 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
fırlatmak throw v.
fırlatmak dart v.
fırlatmak launch v.
General
fırlatmak jump v.
fırlatmak spin v.
fırlatmak send v.
fırlatmak shoot v.
fırlatmak swing v.
fırlatmak spring v.
fırlatmak leap v.
fırlatmak hurl v.
fırlatmak shy v.
fırlatmak whip v.
fırlatmak pelt v.
fırlatmak pitch v.
fırlatmak project v.
fırlatmak chuck away v.
fırlatmak toss v.
fırlatmak shoot out v.
fırlatmak dash v.
fırlatmak cast away v.
fırlatmak belch v.
fırlatmak let fly v.
fırlatmak chuck v.
fırlatmak cast v.
fırlatmak hurtle v.
fırlatmak bung v.
fırlatmak whisk v.
fırlatmak whack v.
fırlatmak fling v.
fırlatmak flirt v.
fırlatmak sling v.
fırlatmak catapult v.
fırlatmak ejaculate v.
fırlatmak jerk v.
fırlatmak eject v.
fırlatmak heave v.
fırlatmak bolt v.
fırlatmak fling something away v.
fırlatmak lance v.
fırlatmak thraw [dialect] v.
fırlatmak jaculate v.
fırlatmak jet v.
fırlatmak upstart v.
fırlatmak extrude v.
fırlatmak jowl [obsolete] v.
fırlatmak lanch v.
fırlatmak wing v.
fırlatmak hen [dialect] v.
fırlatmak huck v.
fırlatmak yend v.
fırlatmak buzz [dialect] [uk] v.
fırlatmak obtrude v.
fırlatmak dab [dialect] v.
fırlatmak heaves [obsolete] v.
fırlatmak rout v.
fırlatmak rout v.
fırlatmak conject [obsolete] v.
fırlatmak clod v.
fırlatmak drive v.
fırlatmak pick v.
fırlatmak peck [dialect] v.
fırlatmak cook [obsolete] v.
fırlatmak fire v.
fırlatmak fire v.
fırlatmak flight [obsolete] v.
fırlatmak shag v.
fırlatmak shie v.
fırlatmak slight [obsolete] v.
fırlatmak spang v.
fırlatmak squib v.
fırlatmak stram v.
fırlatmak strike v.
Phrasals
fırlatmak throw off v.
fırlatmak cast by v.
fırlatmak chuck (something) over (something) v.
fırlatmak toss something up v.
fırlatmak toss about v.
fırlatmak shoot off v.
fırlatmak chuck over v.
Colloquial
fırlatmak yeet v.
fırlatmak chuck v.
fırlatmak let her roll v.
fırlatmak let it rip v.
fırlatmak let her rip v.
fırlatmak flung v.
Idioms
fırlatmak let fly with v.
Technical
fırlatmak jerk v.
fırlatmak traject v.
fırlatmak eject v.
fırlatmak jerk v.
fırlatmak throw v.
Military
fırlatmak discharge v.
Sport
fırlatmak put v.
Baseball
fırlatmak twirl v.
Slang
fırlatmak piff adj.

Significados de "fırlatmak" con otros términos en diccionario inglés turco: 214 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
(roket/uzay mekiği) fırlatmak launch v.
General
avustralya aborjinleri'nin mızrak veya dart fırlatmak için kullandığı çentikli sopa womera n.
yanlış fırlatmak miscast v.
fırlatmak (roket vb) launch v.
fırlatmak (yavaşça/rasgele) toss v.
fırlatmak (roket) launch v.
füze fırlatmak rocket v.
büyük bir güçle fırlatmak heave v.
kuvvetle fırlatmak hurtle v.
büyük bir güçle atmak/fırlatmak heave v.
fırlatmak (bir şeyi bir yere) aim at v.
hızla fırlatmak hurtle v.
fırlatmak (füze) launch v.
tekrar fırlatmak relaunch v.
gerisin geri fırlatmak hurl back v.
yukarı fırlatmak cast up v.
uzaya mekik fırlatmak launch a spacecraft v.
birine bir şey atmak/fırlatmak fling something at someone v.
bir şeyi bir yerden dışarı atmak/fırlatmak fling something out v.
üzerindeki battaniyeyi kenara doğru atmak/fırlatmak fling the blanket off of oneself v.
bir şeyi bir yerden dışarı atmak/fırlatmak fling something out of something v.
bir şeyi tekrar atmak/fırlatmak fling something back v.
fırlatmak (roket) blast off v.
aniden fırlatmak cant v.
kuvvetle fırlatmak thrill [obsolete] v.
baş aşağı fırlatmak cast a v.
yukarıya fırlatmak updart v.
yukarıya doğru fırlatmak upfling v.
yukarı fırlatmak uphurl v.
yukarı fırlatmak upsend v.
(ceza olarak) battaniyeyle havaya fırlatmak blanket v.
(birini) battaniyeyle havaya fırlatmak blanket v.
havaya fırlatmak blast v.
hızla fırlatmak whiz v.
hızla fırlatmak whizz v.
(mızrak, taş, kurşun) yüzeyden sekecek şekilde fırlatmak veya atmak glance v.
oblik sekecek şekilde fırlatmak glance v.
(düğünde) pirinç fırlatmak rice v.
şiddetle fırlatmak ding [dialect] v.
(jonglörlükte) tek elle birden çok sayıda topu eşzamanlı olarak fırlatmak multiplex v.
fazla fırlatmak overswing v.
uzaklara fırlatmak overswing v.
uzağa fırlatmak overthrow v.
çöp kovasına fırlatmak round file v.
hızla fırlatmak flap v.
saçarak fırlatmak flurr v.
yere fırlatmak precipitate v.
(ince düz bir taşı) havada süzülecek veya su üzerinde sekecek şekilde fırlatmak scale v.
baş parmağın ucu ile fırlatmak shoot v.
acele ile fırlatmak shoot v.
(parayı) havaya fırlatmak sky v.
(mızrak, taş, kurşun) yüzeyden sekecek şekilde fırlatmak slant v.
sert bir şekilde bir şeye fırlatmak slat [dialect] [uk] v.
sertçe fırlatmak spang [dialect] [scotland/uk] v.
sertçe havaya fırlatmak spanghew [dialect] [uk] v.
(kurbağayı) sopanın ucu ile havaya fırlatmak spanghew [dialect] [uk] v.
(kuşa, ağaçtaki meyveye) ağırlıklı çubuk fırlatmak squail [dialect] v.
aniden fırlatmak squir v.
var gücü ile fırlatmak squir v.
en başa fırlatmak squir v.
aniden fırlatmak squirr [dialect] [uk] v.
var gücü ile fırlatmak squirr [dialect] [uk] v.
en başa fırlatmak squirr [dialect] [uk] v.
taş fırlatmak stane [dialect] v.
kuvvetle fırlatmak throw v.
füzeleri fırlatmak üzere uyarlanmış missile adj.
Phrasals
yana/kenara atmak/fırlatmak/savurmak fling (someone or something) aside v.
oraya buraya fırlatmak fling (someone or something) around v.
oraya buraya fırlatmak fling someone or something around v.
arkaya fırlatmak toss back v.
bir şeyi bir şeyin üstünden fırlatmak chuck something over something v.
mancınıkla fırlatmak catapult someone or something into something v.
havaya atmak/fırlatmak toss up v.
birine bir şey fırlatmak hurl something at someone v.
dışarıya atmak/fırlatmak pitch something away v.
dışarıya atmak/fırlatmak pitch away v.
yere sermek/fırlatmak thump down v.
yere fırlatmak thump something down v.
aşağı fırlatmak toss down v.
yere fırlatmak toss down v.
bir yerden aşağı atmak/fırlatmak toss down v.
bir şeyin içine atmak/fırlatmak toss down v.
dışarı dökmek/saçmak/fırlatmak toss off v.
üstünden atmak/fırlatmak toss something off v.
(birine veya bir yere bir şey) fırlatmak lob (something) at v.
(birine veya bir yere) nişan alıp (bir şey) fırlatmak pitch (something) at v.
(birine bir şey) fırlatmak sling (something) at (someone) v.
(birine bir şey) fırlatmak throw at v.
(bir şeyi bir şeye) doğru fırlatmak throw at v.
(birine bir şey) fırlatmak throw something at someone v.
(bir şeyi bir şeye) doğru fırlatmak throw something at someone v.
(roketi) fırlatmak blast off v.
(roketi) fırlatmak blast off v.
(roketi) fırlatmak blast off v.
(birinden veya bir şeyden) uzağa fırlatmak hurl away (from someone or something) v.
(bir şeyi birinden veya bir şeyden) uzağa fırlatmak hurl something away (from someone or something) v.
(birini/bir şeyi/kendini) fırlatmak plunk (someone, something, or oneself) down v.
(bir şeyin/yerin) içine fırlatmak rocket into (something or some place) v.
(bir şeye/yere) fırlatmak rocket into (something or some place) v.
füze gibi (bir şeye/yere) fırlatmak rocket into (something or some place) v.
roket gibi (bir şeye/yere) fırlatmak rocket into (something or some place) v.
hızla (bir şeyin/yerin) içine fırlatmak rocket into (something or some place) v.
hızla (bir şeye/yere) fırlatmak rocket into (something or some place) v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlatmak rocket into (something or some place) v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlatmak rocket to (something or some place) v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlatmak skyrocket into (something or some place) v.
(bir konuma/sıralamaya/duruma) fırlatmak skyrocket to (something or some place) v.
yere fırlatmak throw down v.
bir şeyden aşağı fırlatmak throw down v.
(birine/bir şeye) fırlatmak toss at (someone or something) v.
içeri fırlatmak throw in v.
(bir şeye) fırlatmak toss into (something) v.
(bir şeyin) fiyatını, miktarını, oranını fırlatmak peg (something) up v.
fiyatını, miktarını, oranını fırlatmak peg up v.
-e (bir şey) fırlatmak pitch (something) to v.
bir kenara atmak/fırlatmak pitch on v.
(bir şeyi bir şeye) doğru fırlatmak dash (something) against (something) v.
(bir şeyi ya da birini bir şeye ya da birine) doğru fırlatmak dash someone or something against someone or something v.
üstüne fırlatmak throw on v.
'-e fırlatmak plunge in v.
sağa sola fırlatmak cast about v.
sağa sola fırlatmak cast around v.
bir şeyi yere fırlatmak cast something down v.
(bir şeyi bir şeyin) üstünden fırlatmak chuck (something) over (something) v.
üstüne fırlatmak chuck over v.
-e doğru fırlatmak dash against v.
yere fırlatmak dash down v.
(birini/bir şeyi) yere fırlatmak fling (someone or something) down v.
oraya buraya fırlatmak fling around v.
yana/kenara atmak/fırlatmak/savurmak fling aside v.
'-e fırlatmak fling at v.
geriye doğru fırlatmak fling back v.
geri fırlatmak fling back v.
birini/bir şeyi geriye doğru fırlatmak fling someone or something back v.
birini/bir şeyi geri fırlatmak fling someone or something back v.
yere fırlatmak fling down v.
(birinin/bir şeyin) üzerinden fırlatmak fling off (of) (someone or something) v.
üzerinden atmak/fırlatmak fling off of (oneself) v.
den dışarı atmak/fırlatmak fling out of v.
birini/bir şeyi bir şeyden dışarı atmak/fırlatmak fling someone or something out of something v.
birini/bir şeyi bir şeyden dışarı atmak/fırlatmak fling someone or something out v.
(bir şeyden) dışarı atmak/fırlatmak fling out of (something) v.
bir şeyi birine/bir şeye atmak/fırlatmak heave something at someone or something v.
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) fırlatmak/atmak hurl (someone or something) at (someone or something) v.
(birini/bir şeyi bir şeye) fırlatmak/atmak/tıkmak hurl (someone or something) into (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) dışarı atmak/fırlatmak hurl (someone or something) out of (some place or thing) v.
'-e fırlatmak hurl at v.
'-den uzağa fırlatmak hurl away v.
yere fırlatmak hurl down v.
birini/bir şeyi yere fırlatmak hurl someone or something down v.
uzağa fırlatmak/savurmak knock away v.
çarpıp uzağa fırlatmak/savurmak knock away v.
'-e savurmak/fırlatmak lob at v.
(bir şeyi birine) fırlatmak/atmak pass (something) to (one) v.
(birine veya bir yere) nişan alıp (bir şey) fırlatmak pitch at v.
(birini/bir şeyi/kendini) fırlatmak plonk (someone, something, or oneself) down v.
(birinin/bir şeyin) üzerine bir şeyler atmak/fırlatmak rain down on (someone or something) v.
içine fırlatmak rocket into v.
-e fırlatmak rocket into v.
(bir şeyi birine/bir şeye) fırlatmak sling (something) at (someone or something) v.
-e fırlatmak sling at v.
(bir şeyi bir şeyin) üstüne fırlatmak smack (something) down onto (something) v.
(bir şeyi bir şeyin) üstüne fırlatmak smack (something) down on (something) v.
atmak/fırlatmak smack down v.
yere çalmak/çarpmak/fırlatmak smash down v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) dışarı fırlatmak throw (someone or something) out of (something or some place) v.
'-e fırlatmak throw to v.
(birine/bir şeye) fırlatmak throw to (someone or something) v.
yukarıdaki (birine/bir şeye) doğru atmak/fırlatmak throw up to (someone or something) v.
yüksekte (bir şeye/yere) atmak/fırlatmak throw up to (something) v.
'-den dışarı fırlatmak toss out of v.
(bir şeyden/bir yerden) dışarı fırlatmak toss out of (something or some place) v.
şiddetle fırlatmak flap down v.
Colloquial
bir şeyi fırlatmak chunk something [rural] n.
bakış atmak/fırlatmak blix v.
kızgın bir bakış fırlatmak look daggers at v.
etkileyici bir performans sonrası havalı bir şekilde mikrofonu fırlatmak/atmak/yukardan bırakmak drop the mic v.
etkileyici bir performans sonrası havalı bir şekilde mikrofonu fırlatmak/atmak/yukardan bırakmak mic drop v.
çıkarıp fırlatmak kick off v.
ayağından fırlatmak kick off v.
ayağından çıkarıp fırlatmak kick off v.
(bir şeyi) fırlatmak let (something) rip v.
Idioms
birini yerinden fırlatmak send somebody flying v.
bakış fırlatmak flash at v.
bir şeyi birinin suratına fırlatmak/atmak throw something into someone's face v.
bir şeyi birinin suratına fırlatmak/atmak throw something in someone's face v.
birine/bir şeye bir şey fırlatmak fling something at someone or something v.
(bir şey) fırlatmak let fly with (something) v.
(bir şeyi) fırlatmak send (something) flying v.
suratına fırlatmak/atmak throw in face v.
Technical
(topu) havaya fırlatmak wing v.
parça fırlatmak scab v.
Aeronautic
roket taşımak ve fırlatmak için tasarlanmış uçak rocket plane n.
havadan fırlatmak air launch v.
Marine
(çapa) fırlatmak heave v.
Medical
füze fırlatmak drive v.
Astronomy
(asteroit veya kuyruklu yıldızı) yörüngesinin dışına fırlatmak disorb v.
uydu fırlatmak launch a satellite v.
uzaya fırlatmak blast into space v.
Agriculture
(bir sıra mahsule) toprak fırlatmak ridge v.
Fishery
(olta) fırlatmak shoot v.
History
ahşap bir kol ve konteynerden meydana gelen, orta çağ'da taş ve diğer şeyleri fırlatmak için kullanılan askeri bir düzenek mangan n.
Geology
(volkanik madde) fırlatmak eruct v.
(volkanik madde) fırlatmak eructate v.
Military
büyük taşları fırlatmak için eskiden kullanılan bir askeri makine martinet n.
füze ve uzay aracı fırlatmak için kullanılan, yüksek derecede güçlendirilmiş bina blockhouse n.
Sport
(oku) yaydan fırlatmak twang v.
havaya fırlatmak toss v.
(golf topunu) öne doğru fırlatmak run v.
topu fırlatmak rush v.
(top) hızla fırlatmak drive v.
Baseball
beyzbol topunu kalenin dışına fırlatmak overthrow v.
Wagering
tahta çiviye halka fırlatmak ring v.
Archaic
(dart oku) bir şeye doğru fırlatmak indart v.