name - Turco Inglés Diccionario
Historia

name

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "name" en diccionario turco inglés : 71 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
name n. isim
name n. ad
name v. isimlendirmek
General
name n. yerine
name n. nam
name n. şöhret
name n. ün
name n. ünlü kimse
name n. ad
name n. isim
name n. ad isim
name n. ünlü kişi
name n. soy
name n. ırk
name n. sadece ismen var olan şey
name n. lakap
name n. hakaret
name n. suret
name n. dış görünüş
name n. nam
name v. adlandırılmak
name v. tayin etmek
name v. ad koymak
name v. adını vermek
name v. ismiyle çağırmak
name v. isim koymak
name v. adını koymak
name v. ad vermek
name v. adını söylemek
name v. ismini koymak
name v. demek
name v. olarak seçmek
name v. ilan etmek
name v. söylemek
name v. ismini söylemek
name v. anmak
name v. -i aday göstermek
name v. atamak
name v. seçmek
name v. saymak
name v. tek tek söylemek
name v. zikretmek
name v. sözünü etmek
name v. atıfta bulunmak
name adj. ad belirten
name adj. adlandırılmış
name adj. ad verilmiş
name adj. adını taşıyan
name adj. adı verilen
name adj. ..adıyla tanınan
name adj. meşhur
name adj. ünlü
name adj. herkesçe bilinen
name adj. tanınan
name adj. tanınmış
name adj. isim yapmış
name adj. adını duyurmuş
Technical
name n. isim
name v. adlandırmak
name v. belirtmek
name v. isim vermek
Computer
name n. ad ısım
name n. dosya adı
name n. girdi adları
name expr. adı
Medical
name v. (hastalığı) teşhis etmek
Literature
name n. japon çizgiromanı taslağı/müsveddesi
name n. manga taslağı
Religious
name n. tanrının kutsal adı
name n. ilahi niteliklerin gerçek esası
name n. kişinin mistik ya da manevi özü

Significados de "name" en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)

Turco Inglés
General
name epistle n.
name letter n.
name love-letter n.

Significados de "name" con otros términos en diccionario inglés turco: 500 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
last name n. soyadı
General
place name n. yer ismi
first name n. asıl isim
family name n. aile adı
maiden name n. kızlık soyadı
good name n. namus
passenger name record n. yolcu isim kaydı
name given at birth n. göbek adı
maiden name n. bekarlık soyadı
brand name n. marka adı
name plate n. tabela
family name n. soyadı
author's name n. yazar ismi
christian name n. ilk ad
name badge n. yaka kartı
proper name n. özel isim
christian name n. ad
good name n. yüzakı
common name n. yerel ad
christian name n. isim
given name n. isim
code name n. kod adı
false name n. takma isim
brand name products n. markalı ürünler
first name n. küçük ad
christian name n. hristiyanlara vaftizde verilen isim
whole name n. tam isim
maiden name n. kızlık adı
mother's name n. ana adı
in the name of human kindness n. insanlık namına
given name n. ad
pen name n. takma ad
given name n. küçük isim
brand name n. bir ürüne ait özel ad
name of the father n. babanın adı
collective name n. topluluk adı
pen name n. mahlas
christian name n. vaftiz adı
one's name and reputation n. adı sanı
brand name n. marka
father's name n. baba adı
the name of the game n. asıl sorun
name tag n. yaka kartı
name card n. isim kartı
proper name n. özel ad
writer's name n. yazar adı
name tag n. isim kartı
name and address n. isim ve adres
full name n. ad ve soyad
first name n. isim
name ticket n. isim fişi
section name n. bölüm adı
baby's name n. bebeğin adı
bank name n. banka adı
wine name n. şarap adı
employee name n. çalışan adı
section name n. kısım adı
last name n. soyad
company name n. firma adı
company name n. şirket adı
company name n. şirket
name surname n. ad soyad
name and prestige n. ad ve itibar
screen name n. ekran adı
nominee name n. adayın adı
account holder name n. hesap sahibinin adı
network name n. ağ ismi
postulant name n. aday adı
name of the game n. konunun özü
branch name n. şube adı
mother's name n. anne adı
name at birth n. doğum ismi
name at birth n. doğum adı
registered in the name of the company n. şirket adına kayıtlı
christian name n. ön ad
commercial name n. ticaret unvanı
different name n. farklı isim
second name n. soyadı
first name n. ad
name-plate n. isim levhası
name-dropping n. konuşmasında veya yazısında ünlü isimlerden bahsedip kendine paye çıkarma
to-name n. takma ad
name-dropper n. ünlü insanları tanıyormuş gibi yaparak çevresinde prim yapmaya çalışan kimse
name-calling n. alay etmek için isim takma
name-dropper n. ünlü insanları tanıyormuş gibi hava atan
manufacturer's name plate n. yapımcı firma plaketi
name plate n. isim levhası
a person with the same name as another n. adaş
pen name n. (yazar) takma ad
bad name n. kötü şöhret
change of name n. adın değişmesi
chemical name n. kimyasal isim
maiden name n. genç kızlık soyadı
violence in the name of honor n. namus adına şiddet
violence in the name of honour n. namus adına şiddet
name is too short n. isim çok kısa
descriptive name n. açıklayıcı ifade
name similarity n. isim benzerliği
name resemblance n. isim benzerliği
name tag n. isimlik
name badge n. isimlik
name of the school n. okulun adı
school's name n. okul adı
school's name n. okulun adı
name of the school n. okul adı
stage name n. sahne adı
name registration n. isim tescili
killing in the name of money n. para adına öldürme
mother's maiden name n. anne kızlık soyadı
name and surname n. ad soyad
name and surname n. ad ve soyad
name of first pet n. ilk evcil hayvanın adı
name of first pet n. ilk evcil hayvanın ismi
name of the official signing the form n. formu imzalayan yetkilinin ismi
name on card n. kart üstündeki isim
name of spouse n. eş adı
director's name n. yönetmenin adı
jewish name n. yahudi ismi
the name of the town n. kasabanın adı
double-barrelled name n. iki addan oluşan isim
a lucky name n. uğurlu bir isim
name and shame n. adını karalama
name and shame n. adını ve suçunu basında ilan ederek utandırma
the first name on the list n. listedeki ilk isim
someone's stage name n. sahne adı
someone's stage name n. sahne ismi
stage name n. sahne ismi
maiden name n. evlenmeden önceki soyadı
married name n. evlendikten sonraki soyadı
married name n. koca soyadı
(family) pet name n. (aile ve yakınlarının seslenirken kullandığı) takma isim
previous name n. önceki isim
collar name tag n. yaka kartı
name giving n. ad verme
name giving n. isim verme
vernacular name n. yerel isim
made-up name n. uydurma isim
leading name n. lider isim
leading name n. öncü isim
company name n. işletme adı
gold name bracelet n. altın künye
name of the account holder n. hesap sahibinin ismi
working name n. çalışma adı
working name n. çalışma ismi
name of shah ismail's horse n. kamertay
male name n. erkek ismi
male name n. erkek adı
collar name tag n. yaka isimliği
name of the region n. bölgenin adı
a turkish female name meaning my my heart n. sinem
a turkish female name meaning strong flowing water n. selin
reign name n. hükümdarlık ismi
regnal name n. hükümdarlık ismi
birth name n. doğum adı
name at birth n. doğum adı
designer name n. tasarımcı ismi
student's name n. öğrenci adı
name-dropping n. nam lakırtısı
name of passenger n. yolcunun adı
part name n. parça adı
assumed name n. mahlas
assumed name n. takma isim
assumed name n. takma ad
assumed name n. bir kuruluşun ana sözleşmesinde belirtilen yasal adının dışında kullandığı bir başka isim
name equivalence n. isim denkliği
name confusion n. isim karışıklığı
name brand n. yaygın olarak bilinen ve genellikle iyi bir ünü olan marka adı
name brand n. markalı ürün, hizmet veya kuruluş
name brand n. ünlü marka
name brand n. isim yapmış marka
name calling n. sövme
name calling n. küfretme
name calling n. hakaret
name calling n. küfürbazlık
name number n. isim numarası
name number n. numerologlara göre, bir kişinin edinilmiş veya oturmuş kişilik özelliklerini gösteren değişken sayı
name-calling n. sövme
name-calling n. küfretme
name-calling n. hakaret
name-calling n. küfürbazlık
no-name n. ismi henüz halk tarafından bilinmeyen sporcu, oyuncu, vb.
to-name [obsolete] n. soyad
birth name n. kızlık soyadı
what's-his-name n. bilmem kim
what's-his-name n. adı her neyse
what's-his-name n. falanca adam
what's-his-name n. işte o adam
what's-his-name n. adını sen getir
middle name n. ikinci ad
middle name n. göbek adı
middle name n. ilk ad ile soyadı arasındaki isim
booster name n. (plakada) eyalet kodu
by-name n. ikinci ad
by-name n. soyadı
by-name n. takma isim
ghost name n. aslında var olmayıp hatayla kullanılan kelime
common name n. bir şeyin halk ağzındaki ismi
common name n. bir şeyin bilimsel olmayan ismi
birth name n. bekarlık soyadı
scientific name n. bilimsel isim
day name n. doğumda verilip çocuğun cinsiyeti ve doğum tarihini belirten isim
scientific name n. taksonomik ad
scientific name n. takson ismi
street name n. sokak adı
street name n. cadde adı
street name n. uyuşturucu madde
street name n. yasa dışı madde
street name n. lakap
street name n. takma ad
street name n. mahlas
make a name for oneself v. ünlenmek
give name v. adlandırılmak
sign one's name v. imzalamak
tarnish somebody's name v. adını kirletmek
name names v. isim vermek
make a distinguished name for oneself v. adından söz ettirmek
make one's name v. adını duyurmak
give a bad name v. ad takmak
give a name v. ad vermek
give a name v. ad takmak
tell one's name v. adını bağışlamak
make one's name v. isim yapmak
make quite a name for oneself v. adını duyurmak
give a name v. isim vermek
give a name v. adını koymak
call one's name offensively v. sen diye hitap etmek
make a name for oneself v. adından söz ettirmek
go under the name of v. adıyla tanınmak
make a name for oneself v. isim yapmak
have one's name rather frequently mentioned v. adından sıkça söz ettirmek
give a name v. isim takmak
draw up in someone's name v. adına düzenlemek
sign one's name v. imzasını atmak
make one's name v. ismini duyurmak
call someone a name for short v. birine kısaca (lakap vb) demek
give a name v. lakap takmak
ask one's name v. adını sormak
tarnish somebody's name v. adını lekelemek
make a name for oneself v. sükse yapmak
name somebody v. tesmiye etmek
not to mention someone's name v. adını ağzına almamak
make a name for oneself v. ad yapmak
give a name v. ad koymak
be given a name v. ad almak
go by a name v. adıyla tanınmak
expunge someone's name from a register v. kaydını silmek
get someone's name announced v. anons ettirmek
merge under the name of v. adı altında birleşmek
register on ones name v. adına kaydetmek
register in the name of v. adına kaydetmek
act in one's own name v. birinin adına hareket etmek
have one's name written in letters of gold v. adını altın harflerle yazdırmak
have one's name written in gold letters v. adını altın harflerle yazdırmak
clip a name holder v. isimlik takmak
clip a name tag v. isimlik takmak
clip a name badge v. isimlik takmak
have a name tag on v. isimlik takmak
clip a name holder v. yaka kartı takmak
clip a name tag v. yaka kartı takmak
clip a name badge v. yaka kartı takmak
wear a name tag on v. yaka kartı takmak
wear a name tag on v. isimlik takmak
have a name tag on v. yaka kartı takmak
pin a name badge v. isimlik takmak
pin a name holder v. isimlik takmak
pin a name tag v. isimlik takmak
pin a name holder v. yaka kartı takmak
pin a name badge v. yaka kartı takmak
pin a name tag v. yaka kartı takmak
know somebody by name v. ismen bilmek
know somebody by name v. ismen tanımak
know somebody by name v. isim olarak tanımak
not to be on christian-name terms v. siz diye hitap etmek
name-drop v. konuşmasında veya yazısında ünlü isimlerden bahsedip kendine paye çıkarmak
name after v. adını vermek
name after v. ismini vermek
make a name for oneself v. ün kazanmak
quote a name v. bir isim zikretmek
have the title to the land (property) registered in one’s name v. tapuyu üzerine almak
be registered under the name of v. adına kayıtlı olmak
have the title to the land (property) registered in one’s name v. tapuyu üzerine geçirmek
bear the name v. adını taşımak
bear the name v. ismini taşımak
bring discredit to one's name v. adına leke sürmek
take the name of v. ismini almak
as is evident from its name v. adından anlaşılmak
know (someone) by name v. ismen tanımak
take the name of god in vain v. allah'ın adını boş yere ağzına almak
give a name v. sıfatlandırmak
stain somebody's name v. birinin adını lekelemek
spell one's name v. (ismini) şehir kodlaması yapmak
ask name v. isim sormak
name the baby after his/her dad v. bebeğe babasının adını vermek
die in the name of science v. bilim adına ölmek
keep the family name alive v. soyunu devam ettirmek
mention one's name in the discussion v. tartışmada adını zikretmek
take the name of god in vain v. tanrıya saygısızlık/hakaret etmek
issue an invoice in the name of v. adına fatura düzenlemek
remember someone's name v. adını hatırlamak
recall someone's name v. adını hatırlamak
recall someone's name v. ismini hatırlamak
recall someone's name v. ismini anımsamak
remember someone's name v. ismini hatırlamak
recall someone's name v. adını anımsamak
remember someone's name v. adını anımsamak
remember someone's name v. ismini anımsamak
launch under the brand name v. ..markası ile piyasaya sürmek
(one's name) appear in the press v. adı basında yer almak
bandy about someone's name v. dedikodusunu yapmak
bandy about someone's name v. dillere düşürmek
get one’s last name v. birinin soy adını almak
name-check v. herkese açık bir oturum ya da yayında tanıtım maksatlı olarak (bir ünlünün veya ürünün) isminden bahsetmek
name-check v. güvenlik vb. sebeplerle bilgi almak için (bir kişinin) ismini kullanarak dosya ya da veritabanlarını aramak
code-name v. (birine) kod adı vermek
first-name v. adıyla hitap etmek
first-name v. senli benli konuşmak
without a name and fame adj. adı sanı belirsiz
with identical name adj. aynı isimli
registered to his name adj. adına kayıtlı
true to his name adj. ismiyle müsemma
true to her name adj. ismiyle müsemma
no-name adj. markasız
big-name adj. ünlü
big-name adj. ünlü isimler içeren
big-name adj. ünlü isimlere ait
big-name adj. ünlü bir ürün içeren
big-name adj. ünlü bir örgütü kapsayan
big-name adj. ünlü bir örgüte ait
big-name adj. ünlü bir ürüne ait
brand-name adj. marka adı olan
brand-name adj. marka adına sahip olan
brand-name adj. tanınmış
brand-name adj. meşhur
#NAME? adj. (belirtilen kuruluş) tarafından görevlendirilmiş anlamını veren bir kombinasyon
first-name adj. tanıdık
first-name adj. samimi
first-name adj. ismiyle seslenilen
first-name adj. senli benli konuşulan
in the name of god adv. bismillah
to one's name adv. kendine ait
by name only adv. gıyaben
by name adv. isminde
by name adv. adında
by name adv. ismiyle
as befits the name adv. adı üstünde
in the name of the law adv. kanun namına
by name adv. adıyla
by name adv. ismen
in name adv. sözde
by name adv. isminde ismen adında
in name adv. ismen
in (someone's) name adv. nama muharrer
regardless of the name under which adv. ne nam altında olursa olsun
regardless of the name under which adv. her ne nam altında olursa olsun
in the name of jesus adv. isa adına
of the name of prep. isminde
of the name of prep. ismiyle namında
in the name of prep. yerine
in the name of prep. başı için
in the name of prep. aşkına
in the name of prep. adına
in the name of prep. hakkı için
in the name of prep. namına
in the name of prep. onun adına
in the name of Allah, the compassionate, the merciful interj. bismillahirrahmanirrahim
in the name of Allah, the beneficent, the merciful interj. bismillahirrahmanirrahim
in the name of expr. yetkisiyle
in the name of expr. adı altında
lnu (last name unknown) abrev. soyadı bilinmiyor
Phrasals
clear someone's name v. adını aklamak/temizlemek
name after v. adını vermek
name after v. ismini vermek
name someone or something for someone or something v. birine/bir şeye birinin/bir şeyin adını vermek
name someone or something for someone or something v. birini/bir şeyi biri/bir şey olarak isimlendirmek
name someone or something for someone or something v. birine/bir şeye biriyle/bir şeyle aynı ismi vermek
name (one) as v. (birini) bir pozisyona atamak
name (one) as v. (birine) bir rol/görev vermek
name (one) as v. (birini) bir role/göreve atamak
name (one) as v. (birini) bir pozisyona getirmek
name (one) as v. (birini) bir şey yapmak
name (one) as v. (birini) bir şey olarak atamak
name (one) as v. (birini) bir şey pozisyonuna/görevine getirmek
name (one) as v. (birini) bir şey ilan etmek
name (one) as v. (birine) bir özellik atamak
name (one) as v. (birini) bir şey olarak ilan etmek
name (one) as v. (birini) bir şey olarak belirlemek
name (one) as v. (birinin) bir şey olduğunu belirlemek
name someone as something v. birini bir şey olarak seçmek
name someone as something v. birini bir pozisyona seçmek/getirmek
call by (a name) v. (bir isimle) çağrılmak
call by (a name) v. (bir isimle) hitap edilmek
call by (a name) v. (bir isimle) seslenilmek
name (someone or something) after (someone or something) v. (birine/bir şeye birinin/bir şeyin) ismini vermek
name (someone or something) after (someone or something) v. (birine/bir şeye biriyle/bir şeyle) aynı ismi vermek
name for v. olarak isimlendirmek
name for v. '-in adını vermek
name for v. ile aynı ismi vermek
Phrases
trade name of which is written above (entity) n. yukarıda ticaret unvanı yazılı
hence the name expr. adı üzerinde
as is evident from its name expr. adından anlaşılacağı üzere
as its very name signifies expr. adından da anlaşılacağı üzere
as its name signifies expr. adından anlaşılacağı üzere
under the name of expr. adı altında
as the name implies expr. adı üstünde
as the name implies expr. adı üzerinde
as its name signifies expr. adından anlaşılacağı gibi
as its very name signifies expr. adından da anlaşılacağı gibi
hence the name expr. adından da anlaşıldığı gibi
with the name of allah expr. allahın adıyla
in the name of the president expr. başkan adına
to name but a few expr. birkaçını saymak gerekirse
to name but a few expr. birkaç isim vermek gerekirse
in the name of the father and of the son and of the holy spirit expr. baba oğul ve kutsal ruh adına
in our name expr. bizim adımıza
to name a few expr. birkaç isim vermek gerekirse
to name a few expr. birkaçını saymak gerekirse
the name doesn't ring any bells expr. bu isim bende hiç bir şey çağrıştırmıyor
in the name of the father son and holy spirit expr. baba oğul ve kutsal ruh adına
in the name of god the merciful and the compassionate expr. esirgeyen ve bağışlayan allah'ın adıyla
irrespective of the name under which expr. her ne nam altında olursa olsun
it's all in the name expr. isimden anlaşılıyor
as the name suggests expr. isminden de anlaşılacağı gibi
irrespective of the name under which expr. ne nam altında olursa olsun
under the name of expr. namıyla
i baptize you in the name of the father, and of the son and of the holy spirit expr. seni baba, oğul ve kutsal ruh adına vaftiz ediyorum
on a first name basis expr. senli benli
in the name of the turkish people expr. türk milleti adına
it goes by the name of x or y expr. x veya y olarak bilinir
it goes by the name of x or y expr. x ya da y olarak bilinir
as the name indicates expr. isminden de anlaşılacağı gibi
(something), thy name is (someone or something) expr. (bir şey birinde bir şeyde) vücut bulmuş
(something), thy name is (someone or something) expr. (bir şeyin) diğer adı (biri/bir şey)
(something), thy name is (someone or something) expr. (biri/bir şey) tam bir (bir şey)
(something), thy name is (someone or something) expr. (bir şey), namı diğer (biri/bir şey)
(something), thy name is (someone or something) expr. (bir şey) diğer adıyla (biri/bir şey)
(something), thy name is (someone or something) expr. (bir şey), öteki adıyla (biri/bir şey)
by the name of expr. isminde
by the name of expr. adında
on a first-name basis (with someone) expr. (biriyle) senli benli
on a first-name basis (with someone) expr. (biriyle) iyi arkadaş
on a first-name basis (with someone) expr. (biriyle) yakın arkadaş
in the name of (someone or something) expr. (biri/bir şey) aşkına
in the name of (someone or something) expr. (biri/bir şey) hakkı için
in the name of (someone or something) expr. (biri/bir şey) adına
in the name of (someone or something) expr. (biri/bir şey) namına
in the name of (someone) expr. (birinin) adına
in the name of (someone) expr. (birine) ait
in somebody's/something's name expr. birinin/bir şeyin yetkisiyle
in somebody's/something's name expr. birini/bir şeyi temsilen
in somebody's/something's name expr. biri/bir şey namına
under whatever name expr. ne nam altında olursa olsun
to name expr. saymak gerekirse
to name expr. isim vermek gerekirse
Proverb
rose by any other name would smell as sweet adına başka bir şey de deseydik gül yine aynı güzellikte kokacaktı
rose by any other name would smell as sweet latif kokusu gülün adında değil özundedir
rose by any other name would smell as sweet güzel kokusu gülün adında değil özündedir
give a dog a bad name and hang him adımız çıkmış dokuza inmez sekize
give a dog a bad name and hang him adımız çıkmış bir kere ne yapsak nafile
rose by any other name would smell as sweet altın yere düşmekle pul olmaz
rose by any other name would smell as sweet altın çamura düşmekle değer yitirmez
rose by any other name would smell as sweet altın yerde paslanmaz taş yağmurdan ıslanmaz
rose by any other name would smell as sweet altın çamura düşmekle değerini yitirmez
self-preservation is the name of the game herkes önce kendini düşünmek zorunda
self-preservation is the name of the game herkes önce kendini düşünür
a good name is a second inheritance saygın bir isme sahip olmak maddi miras kadar önemlidir
a good name is a second inheritance iyi bir itibar/isim bırakmak maddi miras kadar önemlidir
a good name is a second inheritance saygıdeğer bir isim, önemli/değerli bir mirastır
a good name is sooner lost than won itibarı kazanmak zor, kaybetmek kolaydır
a good name is sooner lost than won itibar, kazanması zor kaybetmesi kolay bir zenginliktir
a good name is sooner lost than won saygınlığı kazanmak zor, kaybetmek kolaydır
a good name is sooner lost than won itibarı/saygınlığı kaybetmek kazanmaktan kolaydır
a good name is sooner lost than won itibar zor kazanılır kolay kaybedilir
a good name is sooner lost than won itibarı kazanmak uzun kaybetmek kısa sürer
a rose by any other name gülü tarife ne hacet
Colloquial
a cool-sounding name n. kulağa çok hoş gelen isim
a big name/noise n. önemli biri
a big name/noise n. önemli bir isim
a big name/noise n. nüfuzlu biri
muley (used as a pet name) n. inek (evcil hayvan ismi olarak)
mulley (used as a pet name) n. inek (evcil hayvan ismi olarak)
middle name n. kişiyle adeta bütünleşmiş özellik
middle name n. (birinin) adeta göbek adı gibi olan karakteristik yönü
name after v. adını vermek
name after v. adıyla anılmak
have somebody's name written all over it v. biçilmiş kaftan olmak
name as v. diye adlandırılmak
lie about one’s name v. ismi hakkında yalan söylemek
put a name v. isim koymak
put a name v. isimlendirmek
put a name v. tanımlandırmak
put a name v. tanımlamak
name names v. (polise vb) isim vermek
be (one's) middle name v. (birinin) göbek adı olmak
be (one's) middle name v. (birinin) ikinci adı olmak
be (one's) middle name v. (bir şey) denince akla (biri) gelmek
with your name on it v. bir şey özellikle biri için olmak
with your name on it v. bir şey özellikle birini amaçlamak/hedef almak
with your name on it v. bir şey özellikle birine yönelik olmak
name no names v. isim vermemek
name no names v. isimleri gizli tutmak