saklama - Turco Inglés Diccionario
Historia

saklama



Significados de "saklama" en diccionario inglés turco : 37 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
saklama hiding n.
saklama concealment n.
General
saklama embosoming n.
saklama stowing n.
saklama secretion n.
saklama safekeeping n.
saklama shrining n.
saklama keeping n.
saklama safe custody n.
saklama store n.
saklama storage n.
saklama retention n.
saklama cover-up n.
saklama reservation n.
saklama conservation n.
saklama withholdment n.
saklama retaining n.
saklama hush-hush n.
saklama delitescence n.
saklama dern n.
saklama overhold n.
saklama superinducement n.
saklama superinduction n.
saklama stge (storage) abrev.
saklama stge. (storage) abrev.
Colloquial
saklama lid n.
Trade/Economic
saklama custody n.
Law
saklama depositum n.
saklama bailment n.
Technical
saklama storage n.
saklama preservation n.
Computer
saklama save n.
Psychology
saklama retention n.
Marine Biology
saklama stroge n.
Military
saklama camouflage n.
Slang
saklama garde n.
saklama down low n.

Significados de "saklama" con otros términos en diccionario inglés turco: 222 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
saklama kabı container n.
General
kalbinde saklama ensouling n.
duygularını saklama dissimulation n.
saklama ve koruma yeri depot n.
örterek saklama veiling n.
bilgi saklama ve geri alma sistemleri information storage and retrieval systems n.
ambarda saklama ensiling n.
saklama kabı storage box n.
dondurup saklama deepfreeze n.
saklama kutusu storage box n.
yarı iletken saklama aletleri semiconductor storage devices n.
sarıp saklama enwrapping n.
merkezi saklama global custody n.
ambarda saklama ensilaging n.
sır saklama secrecy n.
gerçek ismini saklama anonymity n.
kutsal kitapları saklama yeri (yahudilerde) genizah n.
arşivde saklama archival storage n.
arşivde saklama archiving n.
gizlilik ve sır saklama privacy and secrecy n.
(ölüye ait) kül saklama küpü urn n.
saklama dolabı storage locker n.
saklama torbası freezer bag n.
saklama poşeti freezer bag n.
müzede saklama museumification n.
müzede saklama museumisation n.
müzede saklama museumization n.
saklama kabı container n.
saklama kavanozu storage jar n.
ufak depo şeklindeki bisiklet saklama yeri bike shed n.
ufak depo şeklindeki bisiklet saklama yeri bicycle shed n.
(eşya) saklama çantası storage bag n.
hayvan postu doldurma, hayvan postunu doldurup canlı gibi saklama taxidermy n.
hayvan postu doldurma, hayvan postunu doldurup canlı gibi saklama taxidermy n.
hayvan postu doldurma, hayvan postunu doldurup canlı gibi saklama taxidermy n.
külah biçimi verilmiş saklama kağıdı twist [brit] n.
saklama yeri bank n.
saklama yeri bank n.
saklama kabı jamjar n.
saklama kabı jampot n.
kaydırmalı kilitli saklama torbası zipper storage bag n.
kaydırmalı kilitli saklama torbası slider storage bag n.
(ölüye ait) kül saklama vazosunun alabileceği miktar urnful n.
ağzına kadar dolu olan kül saklama vazosu urnful n.
saklama yeri woodwork n.
(kumarda) daha sonra kullanmak için kartları saklama holdout n.
evde saklama home-dwelling n.
depoda saklama repositing n.
kumarda özel kullanım için bir veya daha fazla deste kartını saklama holdout n.
mahkumları denetçilerden saklama ghosting n.
saklama alanı impound n.
niyetini saklama dissemblance n.
akılda saklama yeri pigeonhole n.
saklama kabı containant n.
dondurucuda saklama store in the freezer n.
tedarik saklama amaçlı kullanılan dolap supply closet n.
Proverb
kendini saklama don't hide your light under a bushel
Colloquial
kendini saklama/gizleme front n.
saklama kutusu bing [dialect] [uk] n.
buz alım-satım, saklama, satış ve teslimatı ile ilgilenen erkek ice man n.
Idioms
aslını saklama false colors n.
iç yüzünü saklama false colors n.
kendini saklama false colors n.
Speaking
benden gerçekleri saklama don't keep the truth from me expr.
Trade/Economic
bankaların saklama ve portföy yönetimi bölümü trust department n.
değer saklama aracı store of value n.
defter ve belgeleri saklama süresi preservation period n.
ermenistan saklama kurumu central depository of armenia n.
hesaben saklama book entry n.
müşteri bazında saklama customer based custody n.
müşteri ismine saklama sistemi customer name based custody system n.
portföy saklama ve yönetme servisi fiduciary service n.
saklama komisyonları settlement and custody revenues n.
saklama süresi preservation period n.
saklama hesabı custodian account n.
saklama ömrü shelf life n.
saklama ücreti safe custody charge n.
saklama hizmeti custodian service n.
saklama kuruluşu depository institution n.
saklama hizmeti custodian service n.
saklama ücreti deposit fee n.
saklama servisi veren kurum custodian n.
saklama kuruluşu custodian bank n.
saklama kuruluşu custodian n.
saklama bankası custodian bank n.
saklama kuruluşu depository institution n.
takas ve saklama merkezinden alacaklar settlement receivables from depositories n.
takas ve saklama merkezi depository trust company (dtc) n.
takas ve saklama merkezine borçlar settlement payables to depositories n.
taşıma ve saklama koşulları transportation and storage conditions n.
takas ve saklama giderleri settlement and custody expenses n.
servet saklama ve koruma aracı storehold of wealth n.
Law
amerika'da yasal olarak bulunma hakkı olmayan kimseye yardım etme veya bu kişiyi saklama alien harboring n.
cürüm işleyeni saklama hiding a criminal n.
cürüm işleyeni saklama harboring a felon n.
çocuğun nesebini saklama concealment of birth n.
eşyayı cürmiyeyi saklama concealing items obtained from felony n.
saklama payı retention n.
saklama sözleşmesi safekeeping contract n.
sır saklama yükümlülüğü confidentiality obligation n.
suçluyu saklama harbouring an outlaw n.
suçluyu saklama harboring an outlaw n.
Politics
takas ve saklama merkezleri settlement and custody centres n.
Industry
belirli bir ürün için üretilmiş, yeniden kullanılabilir saklama veya nakliye kutusu chest n.
plastik saklama kabı tupperware n.
Insurance
konservasyon şirketin saklama payı riziko üzerinden kendi sorumluluğu altında tuttuğu net miktar retention n.
Technical
basamaklı saklama yönetimi hierarchical storage management n.
bilgi saklama kısmı storage n.
çift yüzlü saklama ortamı double-sided media n.
dondurucuda saklama refrigeration n.
geçici saklama temporary storage n.
görüntü saklama tüpü image storage tube n.
görüntü saklama tüpü display storage tube n.
korumalı saklama protected storage n.
optik bilgi saklama optical information storage n.
otomatik saklama sıklığı autosave frequency n.
otomatik saklama autosave n.
saklama birimi storage unit n.
saklama dönemi retention period n.
saklama komutu storage instruction n.
saklama sıcaklığı storage temperature n.
saklama numunesi retention sample n.
saklama koşulları storage conditions n.
saklama süresi retention period n.
saklama modülü storage module n.
saklama ortamı storage medium n.
sayısal saklama ortamı digital storage media n.
soğukta saklama cold storage n.
sayısal bilgi saklama digital information storage n.
taşıma ve saklama koşulları transportation and storage conditions n.
veri saklama birimi data storage unit n.
yaşamsal faaliyetini kaybetmiş hayvan veya insanlara uygulanan polimerlerle kaplayarak bozulmadan saklama yöntemi plastination n.
elektrokimyasal saklama kapasitesi pseudocapacitance n.
saklama donanımı sink n.
Computer
arşivde saklama archiving n.
arşivde saklama archival storage n.
bilgi saklama ve geri alma sistemleri information storage and retrieval systems n.
bilgi saklama information storage n.
çevrimdışı saklama ortamı offline storage media n.
dış saklama birimi external storage n.
değişmez saklama alanı fixed storage n.
doğrudan erişimli saklama aygıtı direct access storage device n.
diskte saklama disk storage n.
geçici saklama temporary storage n.
günlüğü saklama yöntemi retain log n.
jpeg görüntü saklama biçimi jpeg n.
pıct görüntü saklama biçimi pict n.
sabit saklama alanı fixed storage n.
saklama birimi storage unit n.
saklama dönemi retention period n.
saklama yeri store location n.
saklama süresi retention cycle n.
saklama kapasitesi storage space n.
saklama aygıtı storage device n.
saklama gövdesi storage chassis n.
saklama ortamı storage medium n.
saklama kütüğü save file n.
sayısal bilgi saklama digital information storage n.
sistem saklama yetkisi save system authority n.
verilerin saklama yerlerinden geri alınarak yeniden kullanılması data retrieval n.
veri saklama data storage n.
veri saklama aygıtı data storage device n.
veri saklama data retention n.
veri saklama aygıtları data storage devices n.
veri saklama ortamı data storage medium n.
veri saklama yoğunluğu data storage density n.
yedek saklama alanı cushion n.
dosya sisteminde ardışık saklama alanı extent n.
bilgisayarın insan yüzlerini tarama, saklama ve tanıma becerisi face recognition n.
depolanmış bit ve baytları göstermek için farklı manyetizasyon şablonlarının kullanıldığı veri saklama ortamı magnetic storage medium n.
bilgisayarın kullanacağı video görüntülerini yakalama, dönüştürme ve saklama işlemi video digitizing n.
bir veya birden fazla fiziksel bölüm içeren mantıksal veri saklama birimi cluster n.
bulut sistemi ile beraber yerel ağ üzerinde veri işleme ve saklama fog n.
saklama yeri store in expr.
basamaklı saklama yönetimi hsm (hierarchical storage management abrev.
Informatics
arşivde saklama archiving n.
arşivsel saklama archival storage n.
çağrışımsal saklama associative storage n.
dış saklama birimi external storage n.
dinamik arabellekte saklama dynamic buffering n.
doğrudan erişimli saklama aygıtı direct access storage device n.
içerik saklama politikası content retention policy n.
önceden saklama prestore n.
saklama aygıtı storage device n.
saklama süresi retention period n.
sabit saklama alanı fixed storage n.
sayısal bilgi saklama digital information storage n.
veri saklama yoğunluğu data storage density n.
veri saklama politikası data retention policy n.
veri saklama politikası data storage policy n.
veri saklama birimi data storage unit n.
yan saklama auxiliary storage n.
Telecom
alıp getirme ve saklama fetch-and-deposit n.
veri saklama yoğunluğu data storage density n.
veri saklama ortamı data storage medium n.
Dyeing
saklama gücü hiding power n.
Furniture
kilerde kullanılan şarap saklama dolabı cellaret n.
kilerde kullanılan şarap saklama dolabı cellarette n.
Automotive
backup saklama backup storage n.
back-up saklama back-up storage n.
bagaj, kargo ve saklama luggage, cargo, and storage n.
Medical
dondurarak saklama cryopreservation n.
dondurarak saklama cryoconservation n.
organ saklama çözeltisi solution for organ preservation n.
saklama koşulları storage conditions n.
Psychology
saklama ve istifleme rahatsızlığı pathological collecting n.
saklama eğrisi retention curve n.
saklama ve istifleme rahatsızlığı compulsive hoarding n.
seçici saklama selective retention n.
Gastronomy
ekmek saklama kabı bread box n.
tuz veya baharla besinleri saklama yöntemi cure n.
(şarap) kötü saklama koşulları sebebiyle kızılımsı veya kahverengimsi bir renk almak maderize v.
(şarap) kötü saklama koşulları sebebiyle kızılımsı veya kahverengimsi bir renk almak maderise v.
Social Sciences
bazı kabilelerde düşmanın kafasını kesip ödül olarak saklama tsantsa n.
Literature
gerçek ismini saklama anonymity n.
History
saklama kavanozu stamnos n.
Religious
kül saklama kutusu pyxis n.
Environment
enerjiyi toplayıp depolama/saklama harvesting energy n.
Geology
atık saklama waste storage n.
Military
jeouzamsal bilgileri toplama, saklama, dağıtma ve kullanma geospatial information and services n.
Slang
(nesne/silah vb) valizde saklama/taşıma suitcasing n.
(bilgisayar oyunu) iyi bir sonuç alarak devam etmek için oyun dosyasını saklama scumming n.