yönlendirmek - Turco Inglés Diccionario
Historia

yönlendirmek



Significados de "yönlendirmek" en diccionario inglés turco : 73 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
yönlendirmek direct v.
yönlendirmek steer v.
General
yönlendirmek sway v.
yönlendirmek lead v.
yönlendirmek stage v.
yönlendirmek process v.
yönlendirmek canalize v.
yönlendirmek divert v.
yönlendirmek conduct v.
yönlendirmek parlay v.
yönlendirmek guide v.
yönlendirmek incline v.
yönlendirmek shoo v.
yönlendirmek shape v.
yönlendirmek orientate v.
yönlendirmek channel v.
yönlendirmek head v.
yönlendirmek drive v.
yönlendirmek forward v.
yönlendirmek govern v.
yönlendirmek indine v.
yönlendirmek orient v.
yönlendirmek motive v.
yönlendirmek canalise v.
yönlendirmek funnel v.
yönlendirmek noodle v.
yönlendirmek airt v.
yönlendirmek channelize v.
yönlendirmek channelise v.
yönlendirmek appromt [obsolete] v.
yönlendirmek turn [obsolete] v.
yönlendirmek ken v.
yönlendirmek wisse v.
yönlendirmek marshall v.
yönlendirmek hand v.
yönlendirmek hold v.
yönlendirmek home v.
yönlendirmek honcho v.
yönlendirmek monitor v.
yönlendirmek retrospect (to) v.
yönlendirmek detract v.
yönlendirmek gye v.
yönlendirmek route v.
yönlendirmek rudder v.
yönlendirmek deturn [obsolete] v.
yönlendirmek inform [obsolete] v.
yönlendirmek dose v.
yönlendirmek circumduct v.
yönlendirmek coact v.
yönlendirmek correct v.
yönlendirmek correctify v.
yönlendirmek scourge v.
yönlendirmek solicit v.
yönlendirmek poke v.
yönlendirmek put v.
yönlendirmek strangle v.
yönlendirmek sue [obsolete] v.
yönlendirmek urge v.
Phrasals
yönlendirmek steer toward (something) v.
yönlendirmek lead into v.
yönlendirmek put onto v.
yönlendirmek send on v.
Technical
yönlendirmek orient v.
yönlendirmek manipulate v.
yönlendirmek govern v.
yönlendirmek wield v.
yönlendirmek prompt v.
yönlendirmek steer v.
yönlendirmek reverberate (upon) v.
yönlendirmek reverberate (over) v.
Computer
yönlendirmek host v.
Marine
yönlendirmek helm v.
Archaic
yönlendirmek solicit v.

Significados de "yönlendirmek" con otros términos en diccionario inglés turco: 283 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
yanlış yönlendirmek mislead v.
General
tazıları teşvik etmek veya yönlendirmek için bağırma hark n.
sesi artırmak veya yönlendirmek için kullanılan koni biçimli bir cihaz meg n.
matadorun boğayı yönlendirmek için kullandığı kısa ve kırmızı pelerin muleta n.
etkileyerek yönlendirmek sway v.
yanlış yönlendirmek misguide v.
yanlış yönlendirmek misdirect v.
çağrı yönlendirmek transfer the call v.
yeniden yönlendirmek reroute v.
yanlış yönlendirmek misguidance v.
bilinçaltındaki güdüleri iyiye yönlendirmek sublimate v.
başka tarafa yönlendirmek redirect v.
yanlış yönlendirmek direct incorrectly v.
yanlış yönlendirmek lead astray v.
yanlış yönlendirmek misinstruct v.
trafiği yönlendirmek divert the traffic v.
fikrini yönlendirmek bias v.
kendini hatalı hissedecek şekilde birini manipüle etmek/yönlendirmek gaslight v.
yanlış yola yönlendirmek juke v.
yanlış yönlendirmek undirect v.
doğrudan sesli mesaja yönlendirmek go straight to voicemail v.
birini bir başkasına yönlendirmek refer someone to someone else v.
birisine yönlendirmek refer to someone v.
birine yönlendirmek refer to someone v.
gemiyi yönlendirmek steer the ship v.
eleştiri oklarını yönlendirmek take aim v.
motorlu testerenin ağzından çıkan keresteyi yönlendirmek tail out v.
başka tarafa yönlendirmek airt v.
yeniden yönlendirmek rechannel v.
başka yere yönlendirmek rechannel v.
başka yollarla yönlendirmek rechannel v.
başka yere yönlendirmek reduce [obsolete] v.
dizginlerini çekerek atı yönlendirmek neck-rein v.
yönlendirmek üzere tutmak hold [obsolete] v.
yukarı yönlendirmek uplead v.
bir konuma veya duruma yönlendirmek manoeuver v.
ıslık çalarak yönlendirmek whistle v.
yanlış yönlendirmek wilder v.
(atı) sola yönlendirmek wind v.
(av köpeklerini) düdük sesiyle yönlendirmek blow v.
daireler çizerek yönlendirmek mill v.
(bir grup insanı) bir hedefe yönlendirmek herd v.
yönlendirmek veya kontrol etmek için tutmak (dizgin, silah) hold [obsolete] v.
(hayvanı) deliğe yönlendirmek hole v.
ikna ile yönlendirmek hypnotise v.
ikna ile yönlendirmek hypnotize v.
ikna ile yönlendirmek hypnotise v.
yanlış yönlendirmek mischannel v.
yanlış yönlendirmek misderive [obsolete] v.
kötü yönlendirmek misdrive v.
yanlış şekilde yönlendirmek mistrain v.
yanlış yönlendirmek mistransport v.
bir şey yapmaya yönlendirmek move v.
(geyiği) yuvasına yönlendirmek lodge v.
toplam satış tutarını artırmak amacıyla farklı tekliflerle müşteriyi daha çok veya daha pahalı olanı alması için yönlendirmek upsell v.
(sıvı, su) aşma borusuyla yönlendirmek by-pass v.
ardı ardına küçük manevralarla elde etmek, yönlendirmek veya manipüle etmek chevy v.
ardı ardına küçük manevralarla elde etmek, yönlendirmek veya manipüle etmek chivey v.
hat boyunca yönlendirmek direction v.
kesilen ağacın düşüşünü yönlendirmek gun v.
kendini yönlendirmek hit v.
aşırı yönlendirmek overlead v.
rotasını yönlendirmek roam [obsolete] v.
belirli bir tarafa yönlendirmek route v.
sipariş yönlendirmek route v.
ilahi etkiyle yönlendirmek inspire v.
dikkatlice yönlendirmek wear [uk] v.
yanlış yönlendirmek circumduct v.
koşullarla yönlendirmek circumstance [obsolete] v.
(geminin) rotasını takip edip dümenciyi yönlendirmek cond v.
(geminin) rotasını takip edip dümenciyi yönlendirmek cund v.
(çeki hayvanını) yönlendirmek drive v.
(bir davranışa) yönlendirmek draw v.
(nehri) yer altına yönlendirmek culvert v.
ortak yönlendirmek codirect v.
bir noktaya yönlendirmek converge v.
(derenin) suyunu kanal vasıtasıyla yönlendirmek flume v.
belirli bir noktaya veya amaca yönlendirmek focus v.
(kitap, film) belirli bir grubun ilgisine göre yönlendirmek orient v.
(kimyasal bileşikte) belirli bir konuma yönlendirmek orient v.
(kendini) yönlendirmek orientate [uk] v.
daha iyi yönlendirmek outsteer v.
önden yönlendirmek preadmit v.
önceden yönlendirmek predetermine v.
önceden yönlendirmek preinstruct v.
saldırgan tutumunu (birine) yönlendirmek scapegoat v.
teşvikle yönlendirmek slant v.
gidişatını yönlendirmek push v.
(adaletsizce) yönlendirmek stack v.
sahneye yönlendirmek stage direct v.
sahne arkasından yönlendirmek stage-manage v.
(vuruşu hızlandırarak) birden fazla kaleye yönlendirmek stretch v.
Phrasals
(krikette) oyuncuyu topa yönlendirmek put on v.
problemli bölgeye girmeyip etrafından geçecek şekilde yönlendirmek route (someone or something) around (something or some place) v.
problemli bölgeye girmeyip etrafından geçecek şekilde yönlendirmek route someone or something around something v.
yan/tali yola yönlendirmek route (someone or something) around (something or some place) v.
yan/tali yola yönlendirmek route someone or something around something v.
(birine) yönlendirmek put onto (someone or something) v.
(birine) yönlendirmek put someone onto someone or something v.
belli bir tutumla yönlendirmek/yön vermek lead by v.
(birini/bir grubu) belli bir yönlendirmek lead by v.
(birini/bir şeyi/bir hayvanı) bir yerinden tutarak/çekerek yönlendirmek lead by v.
(birini) bir yerinden tutarak/çekerek yönlendirmek lead someone by something v.
birine doğru yönlendirmek steer toward something v.
bir kanal aracılığıyla su veya sıvıyı bir yere yönlendirmek channel something in v.
bir kaynağı bir yere yönlendirmek channel something in v.
telefonu yönlendirmek call forward v.
-den başka bir yöne/şeye yönlendirmek deflect away from v.
birini veya bir şeyi birine veya bir yere yönlendirmek head someone or something at someone or something v.
(birini) tekrar (birine) yönlendirmek refer back to (someone or something) v.
(bir şeyi) bir yere yönlendirmek head into (something) v.
(bir şeyi) bir yerin içine yönlendirmek head into (something) v.
(birini) bir yere yönlendirmek head into (someone) v.
(birini) bir yerin içine yönlendirmek head into (someone) v.
birini veya bir şeyi birinin veya bir şeyin içine yönlendirmek head someone or something into someone or something v.
(bir şeye) yönlendirmek lead into (something) v.
birini bir şeye yönlendirmek lead someone into something v.
birini bir şeye yönlendirmek lead someone in v.
yukarı doğru yönlendirmek lead up v.
birini bir şeyin yukarısına yönlendirmek lead someone up something v.
kendine göre yönlendirmek pull along v.
istediği gibi yönlendirmek/yönetmek pull along v.
(birini/bir şeyi bir şeye/yere) yönlendirmek route (someone or something) to (something or some place) v.
bir şeyi birine yönlendirmek route something to someone v.
bir şeyi (kablo, boru) bir yere/şeye yönlendirmek run something into something v.
bir şeyi (kablo, boru) bir yere/şeye yönlendirmek run something in v.
(bir şeye) yönlendirmek send into (something or some place) v.
(birini bir şeye/yere) yönlendirmek show (one) to (something or some place) v.
(bir şeyini içinde araçla) yol alabilmesi için yönlendirmek steer through (something) v.
(zor, karmaşık bir durumdan) geçebilmesi için yönlendirmek steer through (something) v.
birini bir şeyde yönlendirmek steer someone or something through something v.
(bir şeye) doğru yönlendirmek sway to (something) v.
(bir şeye) doğru yönlendirmek sway toward (something) v.
(birini bir şeyi yaparken) yönlendirmek take (one) through (something) v.
geçmesi için eliyle yönlendirmek wave through v.
birini/bir şeyi birine/bir şeye yönlendirmek için uğraşmak work someone or something to someone or something v.
(birini) içeri yönlendirmek lead (one) in v.
birini/bir şeyi hızla bir şeye yönlendirmek stampede someone or something into something v.
bir şeyi birine/bir şeye karşı olacak şekilde yönlendirmek weight something against someone or something v.
bir şeyi birinin/bir şeyin aleyhinde yönlendirmek weight something against someone or something v.
(bir şeyden/yerden) dışarı yönlendirmek lead out of (something or some place) v.
(birini/bir hayvanı) bir şeyden/yerden dışarı yönlendirmek lead (someone or an animal) out of something v.
(gemiyi, tekneyi) (bir şeyden) uzağa/başka tarafa yönlendirmek bear off from (something) v.
(gemiyi, tekneyi) bir engelden uzağa/başka tarafa yönlendirmek bear off from (something) v.
(gemiyi, tekneyi) bir tehlikeden uzağa/başka tarafa yönlendirmek bear off from (something) v.
(bir şeyi bir şeye) yönlendirmek channel (something) in (something) v.
(bir şeyi bir şeye) yönlendirmek channel (something) into (something) v.
-e yönlendirmek channel in v.
(birini/bir şeyi bir yere) doğru yönlendirmek chase (someone or something) into (some place) v.
(birini/bir şeyi bir yere) doğru yönlendirmek chase (someone or something) in (some place) v.
bir yere doğru yönlendirmek chase in some place v.
bakışını (bir şeyin içine) yönlendirmek look in v.
tüm ilgisini (birine/bir şeye) yönlendirmek concern (oneself) over (someone or something) v.
içeri yönlendirmek conduct in v.
içeri yönlendirmek conduct into v.
dışarı yönlendirmek conduct out v.
'-den dışarı yönlendirmek conduct out of v.
(birini belli bir şekilde davranmaya) ikna etmek/yönlendirmek co-opt (one) into (something) v.
(birini/bir şeyi) bir yere girmesi için/içeri yönlendirmek corral (someone or something) v.
(bir şeyi birinden/bir şeyden) başka bir yöne yönlendirmek deflect (something) away from (someone or something) v.
bir şeyi birine yönlendirmek direct something to someone v.
(bir şeyi birine/bir şeye) yönlendirmek direct (something) to (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) başka yöne yönlendirmek divert (someone or something) from (someone or something) v.
-den başka yöne yönlendirmek divert from v.
bir şeyi (bir yerden birine/bir şeye) yönlendirmek forward something (from some place) (to someone or some place) v.
'-e yönlendirmek forward on v.
-e yönlendirmek head into v.
içine yönlendirmek head into v.
aşağı yönlendirmek lead down v.
aşağıdaki (bir şeye/yere) yönlendirmek lead down to (something or some place) v.
aşağı (bir şeye/yere) doğru yönlendirmek/rehberlik etmek lead down to (something or some place) v.
(bir yere) inmesi için yönlendirmek lead down to (something or some place) v.
'-den dışarı yönlendirmek lead out of v.
(bir şeye) yönlendirmek lead to (something) v.
(birini bir konuda) yanlış yönlendirmek mislead (one) about (something) v.
hakkında yanlış yönlendirmek mislead about v.
(bir şeyi bir şeye/bir yere) yönlendirmek pilot (something) in(to something or some place) v.
(bir şeyi bir şeyden/bir yerden dışarı) yönlendirmek pilot (something) out (of something or some place) v.
(bir şeyi bir şey/bir yer boyunca) yönlendirmek pilot (something) through (something or some place) v.
'-e yönlendirmek pilot into v.
'-den dışarı yönlendirmek pilot out of v.
boyunca yönlendirmek pilot through v.
aşağıdaki (birine/bir şeye) yönlendirmek point down to (someone or something) v.
(birine/bir şeye) yönlendirmek point to (someone or something) v.
(başka bir şeye, yere) yönlendirmek reassign to (something) v.
(birini birine/bir şeye) yönlendirmek/göndermek refer (one) to (someone or something) v.
-e tekrar yönlendirmek refer back v.
etrafından geçecek şekilde yönlendirmek route around v.
yan/tali yola yönlendirmek route around v.
-e yönlendirmek route to v.
(bir şeyde) yönlendirmek run through (something) v.
(bir şeye) yönlendirmek steer into (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) dışarı yönlendirmek usher (someone or something) from (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) içeri yönlendirmek usher (someone or something) into (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) dışarı yönlendirmek usher (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeye/bir yere) yönlendirmek usher (someone or something) to (something or some place) v.
bir yerden içeri yönlendirmek usher into some place v.
bir yerden dışarı yönlendirmek usher out of some place v.
bir yere yönlendirmek usher to v.
(birden fazla alıcıya) sinyal yönlendirmek fan out v.
Idioms
yanlış yönlendirmek run a foil v.
birisini yanlış yönlendirmek give someone bum steer v.
ilk eleştiriyi yönlendirmek cast the first stone v.
tüm ilgisini (bir şeye) yönlendirmek concern oneself over v.
tüm ilgisini (bir şeye) yönlendirmek concern oneself with v.
tüm ilgisini (bir şeye) yönlendirmek concern oneself about v.
yönlendirmek/yön göstermek point the way v.
(birini) yanlış yönlendirmek throw dust in (one's) face v.
birine/bir şeye bir şey yönlendirmek direct something to(ward) someone or something v.
birini doğru yönlendirmek point someone in the right direction v.
(birini) duyarlı/makul düşünmeye yönlendirmek talk some sense into (someone's) head v.
(birini) yanlış tarafa/yöne yönlendirmek put (one) off the scent v.
ilk eleştiriyi yönlendirmek throw the first stone v.
(birini) yanlış yönlendirmek give (one) a bum steer v.
(birini) yanlış yönlendirmek lead (one) astray v.
tanığı yönlendirmek lead a witness v.
tanığı yönlendirmek lead the witness v.
(birini birine/bir şeye) yönlendirmek put (one) in touch with (someone or something) v.
-e yönlendirmek put in touch with v.
yanlış tarafa/yöne yönlendirmek put off the scent v.
birini birine/bir şeye yönlendirmek put somebody in touch with somebody/something v.
(şaka olarak) internet kullanıcılarını geçerli bir linkle rick astley'in "never gonna give you up" şarkısının klibine yönlendirmek rickroll v.
gemiyi yönlendirmek steady the ship v.
yanlış yönlendirmek throw dust in the eyes of v.
Politics
araştırmaları sektörlere yönlendirmek direct research towards sectors v.
kamuoyunu kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmek manipulate public opinion v.
Technical
nehir veya gelgit akışını sınırlamak ve yönlendirmek üzere inşa edilmiş duvar, set veya dalgakıran training wall n.
nehir veya gelgit akışını sınırlamak ve yönlendirmek üzere inşa edilmiş duvar, set veya dalgakıran training bank n.
başka numara yönlendirmek forward v.
bir hoparlörden ses yönlendirmek beam v.
mühimmatı bir hedefe yönlendirmek için lazer kullanmak lase v.
(klavyeli linotip makinesi) matrisleri otomatik olarak kartuş kanallarına yönlendirmek distribute v.
Computer
başka numaraya yönlendirmek forward v.
gönderi yönlendirmek forward a post v.
(hafıza kartında bilgi aramak için) merkezi işlem birimini yönlendirmek point v.
alan adına gönderilen talepleri ip adresine yönlendirmek point v.
Informatics
bir çağrıyı yönlendirmek route a call v.
Telecom
bir çağrıyı yönlendirmek route a call v.
çağrıyı yönlendirmek route a call v.
ağa yönlendirmek route v.
(posta, telefon araması) yönlendirmek clear v.
Construction
su akışı yönlendirmek için açılan kesik by-wash n.
Lighting
ışık ışınlarını toplayıp yönlendirmek için merceği veya reflektörü bulunan deniz feneri lambası holophote n.
Automotive
çağrı yönlendirmek call divert v.
Transportation
(taşıt, gemi) kötü şekilde yönlendirmek missteer v.
Traffic
trafiği yönlendirmek için kavşağa konan aydınlatılmış ve yükseltilmiş kaldırım engeli turtleback n.
Aeronautic
(havaalanına yaklaşan uçağı) telsizle yönlendirmek stack v.
Marine
akışı yönlendirmek için deneme iskelesi training jetty n.
yönlendirmek (gemi) cann v.
rüzgar ters yönden çarpacak şekilde gemiyi yönlendirmek wind a ship v.
kütüğü yönlendirmek ride v.
kumanda düdüğü ile yönlendirmek pipe v.
Mining
madendeki bir güzergah boyunca (hava akımını) yönlendirmek course v.
Medical
vücut sıvılarının akışını yönlendirmek için cerrahi olarak oluşturulan alternatif geçiş bypass n.
Psychology
(hislerini) dışarıya yönlendirmek externalize v.
(hislerini) dışarıya yönlendirmek externalise v.
(hislerini) dışarıya yönlendirmek exteriorize v.
(hislerini) dışarıya yönlendirmek exteriorise v.
Botanic
bir tekneyi itmek ve yönlendirmek veya durdurmak için kullanılan bir ucu düz olan uzun ve ağır ahşap bir sopa white ash n.
Breeding
(hayvan) yönlendirmek run v.
Fishery
dereyi balık tuzaklarının yerleştirildiği boşluklara doğru yönlendirmek için yapılan küçük bent veya baraj burrock n.
Education
(öğrenciyi) belirli bir müfredat programına yönlendirmek track v.
Religious
(yahudilikte) ibadeti yönlendirmek daven v.
Philosophy
bilinçaltındaki güdüleri iyiye yönlendirmek unsensualize v.
Geology
nehir korsanlığıyla (nehrin) kollarını başka su yolu sistemine yönlendirmek behead v.
Military
birimleri yönlendirmek amacıyla düzenlenmiş ve genelkurmay başkanınca onaylanmış resmi eylem planı chairman of the joint chiefs of staff memorandum of policy n.
doğru hedefleri tutturacak ve haritada görülmeyen hedefleri yakalayacak şekilde atışları yönlendirmek register n.
avcı uçakları yönlendirmek için personel ve ekipmanla teçhiz edilmiş uçak fighter direction aircraft n.
(silahı) yönlendirmek manage v.
(füze veya uçağı) hedefe yönlendirmek home v.
havan ateşini üzerine yönlendirmek mortar v.
Sport
(körlingde) oyuncunun taşını başka bir taşın dış kenarına çarptırarak hedefe yönlendirmek için yaptığı vuruş outwick n.
boğa güreşinde muleta sallayarak (boğayı) yönlendirmek cape v.
(atı) yular ile yönlendirmek longe v.
(kroket) topu başka topla vurarak istenen yere yönlendirmek drive v.
(topu) yere değmeden önce yönlendirmek dig v.
avda tazıları teşvik etmek veya yönlendirmek için kullanılan ünlem hark interj.
avda tazıları teşvik etmek veya yönlendirmek için kullanılan ünlem hark away! interj.
Baseball
kale koşucusunu yönlendirmek coach v.
Archaic
(bir kimseyi) dalga geçerek yönlendirmek droll v.
(gözlerini, düşüncelerini) yönlendirmek pitch v.
Slang
yanlış yönlendirmek come the raw prawn v.
yanlış yönlendirmek guff v.