|
- Tom takes the trash out every day at six o'clock.
- Tom her gün saat altıda çöpü dışarı çıkarır.
- I'll pick up the photographs at six o'clock.
- Fotoğrafları saat altıda alacağım.
- He usually gets home at six o'clock in the afternoon.
- Genellikle öğleden sonra saat altıda eve gelir.
- As a rule I get up at six o'clock, but yesterday morning I got up at eight.
- Prensip olarak saat altıda kalkıyorum ama dün sabah sekizde kalktım.
- My airport shuttle bus leaves at six o'clock.
- Havaalanı servis otobüsüm saat altıda kalkıyor.
- My airport shuttle bus leaves at six o'clock.
- Benim havaalanı servis otobüsü, saat altıda hareket eder.
- I usually wake up at six o'clock.
- Genelde saat altıda uyanırım.
- My train leaves at six o'clock and arrives there at ten o'clock.
- Trenim saat altıda kalkıyor ve oraya saat onda varıyor.
- I eat dinner every evening at six o'clock.
- Akşam yemeğini her akşam saat altıda yerim.
- I woke up at six o'clock.
- Saat altıda uyandım.
- My train leaves at six o'clock and arrives there at ten o'clock.
- Trenim saat altıda hareket ediyor, oraya saat onda varıyor.
- He is to come here at six o'clock.
- Saat altıda buraya gelecek.
- I usually wake up at six o'clock.
- Genellikle saat altıda kalkarım.
- The train leaves at six o'clock.
- Tren saat altıda kalkıyor.
- I'm too lazy to wake up at six o'clock in the morning.
- Sabahleyin saat altıda uyanamayacak kadar tembelim.
- I eat dinner every evening at six o'clock.
- Her akşam saat altıda akşam yemeği yerim.
- He meets me today evening at six o'clock.
- Bugün akşam saat altıda benimle buluşacak.
- He went to sleep at six o'clock and he is still sleeping.
- Saat altıda uyumaya gitti ve hala uyuyor.
- Tom eats breakfast every morning at six o'clock.
- Tom her sabah saat altıda kahvaltı eder.
- The train leaves at six o'clock.
- Tren saat altıda ayrılıyor.
- Please pick me up at the hotel at six o'clock.
- Lütfen saat altıda beni otelden alın.
- I finished my work at six o'clock.
- İşimi saat altıda bitirdim.
- I don't mind leaving at six o'clock.
- Saat altıda gitmemizin sakıncası yok.
- I don't mind leaving at six o'clock.
- Saat altıda gitmemin sakıncası yok.
- We'll eat at six o'clock.
- Saat altıda yemek yiyeceğiz.
- He meets me today evening at six o'clock.
- O bugün akşam saat altıda beni karşılar.
- He usually gets home at six o'clock in the afternoon.
- O genellikle öğleden sonra saat altıda eve varır.
- He always gets home at six o'clock in the evening.
- Her zaman akşam saat altıda eve gelir.
- We'll eat at six o'clock.
- Saat altıda yiyeceğiz.
- Please pick me up at the hotel at six o'clock.
- Lütfen beni saat altıda otelden al.
Show More (27)
|
