|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
General |
|
1 |
General |
yaklaşık olarak 13 x 20 cm |
duodecimo n.
|
|
2 |
General |
yirmi sayısı (20, XX) |
twenty n.
|
|
3 |
General |
hız ölçüsü olarak deniz mili (20 knot yaklaşık saatte 23 millik hız) |
knot n.
|
|
4 |
General |
italya’nın 1948 anayasası ile kısmi bölgesel özerklik verilmiş 20 bölgesinden biri |
lazio n.
|
|
5 |
General |
antik yunan'da 18-20 yaş arası gençler için kullanılan terim |
ephebe n.
|
|
6 |
General |
20 sayısı |
score n.
|
|
7 |
General |
20 yaş dişi |
wisdom tooth n.
|
|
8 |
General |
20 soruluk anket |
20-question survey n.
|
|
9 |
General |
20 kasım evrensel çocuk günü |
november 20th universal children's day n.
|
|
10 |
General |
20'lik diş |
wisdom tooth n.
|
|
11 |
General |
20-30 yaş aralığındaki (20'li yaşlardaki) kişi |
vicenarian n.
|
|
12 |
General |
20 maunda denk gelen güney hindistan ağırlık ölçüsü |
candie n.
|
|
13 |
General |
eskiden fransa'da kullanılan, nap olarak da adlandırılan, 20 frank değerindeki altın madeni para |
napoleon n.
|
|
14 |
General |
20-30 arasını kapsayan sayı aralığı |
twenties n.
|
|
15 |
General |
ebeveynleri ile birlikte yaşayan 20-30 yaşlarındaki genç yetişkin |
twixter n.
|
|
16 |
General |
20. yüzyılın ortasından itibaren kullanılan bir kadın ismi |
jordan n.
|
|
17 |
General |
20 veya daha fazla yıl boyunca kesintisiz kullanıldığından yasalarla korunan pencere |
light n.
|
|
18 |
General |
20. yüzyılın ikinci yarısında yaşamış bir şair |
georgian n.
|
|
19 |
General |
glasgow sanat okulu çevresinde toplanmış ve 19. yüzyılın sonu ile 20. yüzyılın başında etkili olmuş bir grup tasarımcı |
glasgow school n.
|
|
|
20 |
General |
nasyonal sosyalistlerin almanya'yı böldüğü 20 parti bölgesinden biri |
gau n.
|
|
21 |
General |
sıcaklık 20 derecelere (22-23) düşmeye başlamak |
begin to drop into the low 20s v.
|
|
22 |
General |
20 yaşında gibi hissetmenizi sağlamak |
make someone feel 20 again v.
|
|
23 |
General |
yeniden 20 yaşındaymış gibi hissettirmek |
make someone feel 20 again v.
|
|
24 |
General |
20 içeren |
vicenary adj.
|
|
25 |
General |
20 ile ilgili |
vicenary adj.
|
|
26 |
General |
20 yılda bir gerçekleşen |
vicennial adj.
|
|
27 |
General |
20'li yaşlarında |
mid-20s adj.
|
|
28 |
General |
20'li yaşlarda |
mid-20s adj.
|
|
29 |
General |
20'li yaşlarının ortasında |
mid-20s adj.
|
|
30 |
General |
20'lerinde |
mid-20s adj.
|
|
31 |
General |
20 metre aralarla |
20-meter intervals adv.
|
|
Phrases |
|
32 |
Phrases |
%20'ye varan |
discount up to 20% expr.
|
|
Colloquial |
|
33 |
Colloquial |
kağıt 20 dolar |
bigface n.
|
|
34 |
Colloquial |
20 dolarlık banknot |
bigface n.
|
|
35 |
Colloquial |
madeni 20 sent (avustralya) |
two bob n.
|
|
36 |
Colloquial |
londra (şehir 19. yy ve 20. yy'ın ilk yarısında kömür dumanıyla kaplı olmasıyla ünlüdür) |
the old smoke n.
|
|
37 |
Colloquial |
20 dolarlık banknot |
double saw n.
|
|
38 |
Colloquial |
yirmilik (20 dolar banknot) |
dub n.
|
|
39 |
Colloquial |
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 vb. yaş) |
the big (number)-o n.
|
|
|
40 |
Colloquial |
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 gibi yaş) |
the big (number)-o n.
|
|
41 |
Colloquial |
hayatta yeni bir 10 yılın başlangıcı olan yaşlar (20, 30, 40 gibi) |
the big (number)-o n.
|
|
42 |
Colloquial |
20, 30, 40, 50 vb. olmak |
the big (number)-o n.
|
|
43 |
Colloquial |
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 vb. yaş) |
the big-o n.
|
|
44 |
Colloquial |
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 gibi yaş) |
the big-o n.
|
|
45 |
Colloquial |
hayatta yeni bir 10 yılın başlangıcı olan yaşlar (20, 30, 40 gibi) |
the big-o n.
|
|
46 |
Colloquial |
20, 30, 40, 50 vb. olmak |
the big-o n.
|
|
47 |
Colloquial |
howard johnson's için kullanılan bir takma isim (20. yüzyıl'da popüler olan bir amerikan otel ve restoran zinciri) |
hojo's n.
|
|
48 |
Colloquial |
sıfırla biten yaşlar için kullanılan bir tabir (20, 30, 40 yaş) |
the big -o n.
|
|
49 |
Colloquial |
20 dakikadan uzun sürmek |
last more than twenty minutes v.
|
|
50 |
Colloquial |
20 yıl az buz değil |
twenty years is something expr.
|
|
Idioms |
|
51 |
Idioms |
yazılarında geleneksel toplumu eleştiren 20. yüzyıl ingiliz yazarlar grubu üyesi kimse |
angry young man n.
|
|
52 |
Idioms |
hayvan mı sebzemi mineral mi (20 soru oyununda cevap için ip ucu olan üç kategori) |
animal, vegetable, or mineral n.
|
|
53 |
Idioms |
özellikle 20. yüzyıl başlarında zamanının çoğunu popüler mekanlarda geçiren zengin ve ünlü kesim |
café society n.
|
|
54 |
Idioms |
amerika'nın büyüme dönemi olan 19. ve 20. yüzyıl'daki batı amerika |
the wild and woolly west n.
|
|
55 |
Idioms |
20. yy'ın başlarındaki üç efsanevi beyzbol oyuncusunun rakip iki oyuncuyu oyun dışına atmak üzere yaptıkları bir senaryo |
tinker to evers to chance expr.
|
|
Speaking |
|
56 |
Speaking |
biz 20 senedir evliyiz |
we have been married for twenty years expr.
|
|
57 |
Speaking |
biz 20 yıl önce evlendik |
we married twenty years ago expr.
|
|
58 |
Speaking |
biz 20 sene önce evlendik |
we married twenty years ago expr.
|
|
59 |
Speaking |
biz 20 yıldır evliyiz |
we have been married for twenty years expr.
|
|
60 |
Speaking |
biz 20 yıl önce evlendik |
we got married twenty years ago expr.
|
|
61 |
Speaking |
biz 20 sene önce evlendik |
we got married twenty years ago expr.
|
|
62 |
Speaking |
o 20 senedir öğretmenlik yapıyor |
he has been teaching for 20 years expr.
|
|
63 |
Speaking |
o 20 yıldır öğretmenlik yapıyor |
she has been teaching for 20 years expr.
|
|
64 |
Speaking |
o 20 senedir öğretmenlik yapıyor |
he has taught for 20 years expr.
|
|
65 |
Speaking |
o 20 yıldır öğretmenlik yapıyor |
she has taught for 20 years expr.
|
|
66 |
Speaking |
o 20 senedir öğretmenlik yapıyor |
she has been teaching for 20 years expr.
|
|
67 |
Speaking |
o 20 senedir öğretmenlik yapıyor |
she has taught for 20 years expr.
|
|
68 |
Speaking |
o 20 yıldır öğretmenlik yapıyor |
he has taught for 20 years expr.
|
|
69 |
Speaking |
o 20 yıldır öğretmenlik yapıyor |
he has been teaching for 20 years expr.
|
|
70 |
Speaking |
sayfasını 20'ye yaptığını duydum |
I hear he charges 20 per page expr.
|
|
71 |
Speaking |
seni 20 yıldır tanırım |
I've known you for 20 years expr.
|
|
72 |
Speaking |
20'den fazla dikiş atılmış |
they said he had over 20 stitches expr.
|
|
73 |
Speaking |
4 kere 5 eşittir 20 |
four times five equals twenty expr.
|
|
Trade/Economic |
|
74 |
Trade/Economic |
19. ve 20. yüzyılın başlarında buhara ve hiva hanlıklarında kullanılan bir para birimi |
tilla n.
|
|
75 |
Trade/Economic |
19. ve 20. yüzyılın başlarında buhara ve hiva hanlıklarında kullanılan bir para birimi |
til n.
|
|
76 |
Trade/Economic |
19. ve 20. yüzyılın başlarında buhara ve hiva hanlıklarında kullanılan bir para birimi |
tila n.
|
|
77 |
Trade/Economic |
abd'de 400 sanayi 40 finans ve 20 taşıma şirketinin piyasa sonuçlarına dayalı olarak hazırlanan bir indeks |
standard & poor's index n.
|
|
78 |
Trade/Economic |
her bir slaytın 20 saniye sürdüğü bir sunum çeşidi |
pecha kucha n.
|
|
79 |
Trade/Economic |
risk ağırlığı %20 olan kalemler toplamı |
total 20% risk weighted items n.
|
|
|
80 |
Trade/Economic |
20 feet'lik konteyner |
twenty-foot equivalent unit (teu) n.
|
|
81 |
Trade/Economic |
20'lik konteynır |
20' container n.
|
|
82 |
Trade/Economic |
20. yüzyılın başında peru'da basılan gümüş bir sikke |
dinero n.
|
|
83 |
Trade/Economic |
yatırım yapılan başlangıç miktarının tiyatro yapımcılarından talep edilebilen yüzde 10 ila 20'lik ek kısmı |
overcall n.
|
|
84 |
Trade/Economic |
20. yüzyılda amerikan sömürge hükümetlerinin bastığı farklı dönemlere ait kağıt paralar |
old tenor n.
|
|
Law |
|
85 |
Law |
20 yıl ile müebbet arasında bir ceza |
20-years-to-life n.
|
|
86 |
Law |
2 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası gerektiren suç |
class 2 felony n.
|
|
87 |
Law |
20 veya daha fazla yıl boyunca kesintisiz kullanıldığından yasalarla korunan pencere |
ancient light n.
|
|
Politics |
|
88 |
Politics |
g-20 |
group of twenty n.
|
|
89 |
Politics |
g-20 zirvesi |
g-20 summit n.
|
|
90 |
Politics |
g-20 |
group of twenty n.
|
|
91 |
Politics |
20 temmuz 1936'da imzalanan montrö antlaşması |
montreux convention n.
|
|
92 |
Politics |
20 farklı ülkede terörist saldırılar düzenlemiş filistin kökenli uluslararası bir terör örgütü |
revolutionary organization of socialist muslims n.
|
|
93 |
Politics |
20 farklı ülkede terörist saldırılar düzenlemiş filistin kökenli uluslararası bir terör örgütü |
fatah-rc n.
|
|
94 |
Politics |
20 farklı ülkede terörist saldırılar düzenlemiş filistin kökenli uluslararası bir terör örgütü |
black september n.
|
|
95 |
Politics |
20 farklı ülkede terörist saldırılar düzenlemiş filistin kökenli uluslararası bir terör örgütü |
arab revolutionary brigades n.
|
|
96 |
Politics |
20 farklı ülkede terörist saldırılar düzenlemiş filistin kökenli uluslararası bir terör örgütü |
abu nidal organization n.
|
|
97 |
Politics |
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü |
arab revolutionary brigades n.
|
|
98 |
Politics |
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü |
revolutionary organization of socialist muslims n.
|
|
99 |
Politics |
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü |
fatah-rc n.
|
|
100 |
Politics |
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü |
black september n.
|
|
101 |
Politics |
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü |
abu nidal organization n.
|
|
102 |
Politics |
20. yy ortalarında bir vatanperver akım |
know-nothingism n.
|
|
Tourism |
|
103 |
Tourism |
(20. yy.'da) pansiyon |
tourist home n.
|
|
Technical |
|
104 |
Technical |
damga pulunun kenarı boyunca 20 mm başına delik sayısı ile ölçülen filatelik sınıflandırma |
perforation n.
|
|
105 |
Technical |
damga pulunun kenarı boyunca 20 mm başına delik sayısı ile ölçülen filatelik sınıflandırma |
perforation number n.
|
|
Computer |
|
106 |
Computer |
bilgisayarda ikili tabanda 1024 kibibit'e veya 2 üzeri 20 bit'e eşdeğer bilgi birimi |
mebibit n.
|
|
107 |
Computer |
bilgisayarda ikili tabanda 1024 kibibayt'a veya 2 üzeri 20 bayt'a eşdeğer bilgi birimi |
mebibyte n.
|
|
108 |
Computer |
2'nin 20'nci kuvvetini gösteren ön ek |
mebi- pref.
|
|
Textile |
|
109 |
Textile |
20. yüzyılın ortalarında popüler olan bir tür yazlık kadın ceketi |
duster coat n.
|
|
Architecture |
|
110 |
Architecture |
20. yüzyılın ilk yıllarında abd'de ortaya çıkan, düz hatları ve kare parçaları ile dikkat çeken, düz, koyu renkli ve ağır bir mobilya tarzına ait veya ilişkin |
mission adj.
|
|
Automotive |
|
111 |
Automotive |
abd'de 20 yüzyılda bir otomobil firması tarafından üretilen bir araba |
willys n.
|
|
Marine |
|
112 |
Marine |
20. yüzyılın ortalarında denizaltı keşifleri yapmak için üretilen bir dalış gemisi |
mesoscaphe n.
|
|
Pharmaceutics |
|
113 |
Pharmaceutics |
yüzde 20 çinko oksitten oluşan ve cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan bir merhem |
zinc oxide ointment n.
|
|
Optics |
|
114 |
Optics |
20/20 görme keskinliği |
20/20 vision n.
|
|
Food Engineering |
|
115 |
Food Engineering |
ilk damıtma sonrası elde edilen yaklaşık yüzde 20 oranında alkol içeren bir içki |
low wine n.
|
|
Gastronomy |
|
116 |
Gastronomy |
konyak, porto şarabı gibi içkilerin 20 ila 25 yıllık olduğunu belirtmek için kullanılan bir ifade |
vsop (very special (or superior) old pale) n.
|
|
Math |
|
117 |
Math |
üst grup (20/100) |
top quintile n.
|
|
118 |
Math |
20 tabanında gösterim sistemine ait |
vicenary adj.
|
|
119 |
Math |
20 tabanında gösterim sistemi ile ilgili |
vicenary adj.
|
|
120 |
Math |
20 tabanında |
vicenary adj.
|
|
Physics |
|
121 |
Physics |
20. yüzyılda fizik deneylerinde kullanılan simit formunda bir reaktör |
zeta n.
|
|
Education |
|
122 |
Education |
20. yüzyıl batı resmi |
western painting in the twentieth century n.
|
|
123 |
Education |
19. ve 20. yüzyılda kurulmuş ingiliz üniversiteleri ile ilgili |
redbrick adj.
|
|
124 |
Education |
19. ve 20. yüzyılda kurulmuş ingiliz üniversiteleri ile ilgili |
red-brick adj.
|
|
Literature |
|
125 |
Literature |
iskoç edebiyatının 20. yüzyılda var olan formlarından biri |
lallans n.
|
|
126 |
Literature |
denizler altında 20 bin fersah |
twenty thousand leagues under the sea n.
|
|
127 |
Literature |
20. yüzyılın başlarında rus simgeciliğine tepki olarak çıkmış dilde klasik duruluğa ve gerçekliğe yakın nesnelliği savunan edebiyat akımı |
acmeism n.
|
|
128 |
Literature |
20 yüzyılın sonunda ortaya çıkan bir avangart şiir akımı |
flarf poetry n.
|
|
129 |
Literature |
20. yüzyılın başlarında rus simgeciliğine tepki olarak çıkmış dilde klasik duruluğa ve gerçekliğe yakın nesnelliği savunan edebiyat akımı |
acmeist poetry n.
|
|
130 |
Literature |
20. yüzyılda imgecilikten türeyip biçime vurgu yapan bir şiir akımı |
objectivism n.
|
|
Linguistics |
|
131 |
Linguistics |
yunan alfabesinin 20. harfi |
upsilon n.
|
|
History |
|
132 |
History |
18. ve 20. yüzyıllar arasında travancore krallığına ait çok küçük gümüş sikke |
chakram n.
|
|
133 |
History |
18. ve 20. yüzyıllar arasında travancore krallığına ait çok küçük gümüş sikke |
chuckram n.
|
|
134 |
History |
fransız cumhuriyetçi takviminde 22 aralık’tan 20 ocak’a kadar süren dördüncü ay |
nivose n.
|
|
135 |
History |
dörtlü ittifak savaşı (1718-20) |
quadruple alliance n.
|
|
136 |
History |
dörtlü ittifak savaşı (1718-20) |
war of the quadruple alliance n.
|
|
137 |
History |
20. yy'ın ilk yarısında britanya'nın himayesi ve denetimindeki malezya yarımadası |
unfederated malay states n.
|
|
138 |
History |
20. yüzyılda popüler olan çok sivri burunlu ayakkabılar veya botlar |
winkle-pickers n.
|
|
139 |
History |
(19. ve 20. yüzyılda) hindistan'da avukat |
mukhtar n.
|
|
140 |
History |
19-20. yüzyıllarda nepal'de kullanılan küçük bir madeni para |
dam n.
|
|
141 |
History |
20 dolara eşdeğer eski bir abd altın parası |
double eagle n.
|
|
142 |
History |
(antik roma'da) savaş ilanlarında ve barış müzakerelerinde yer alan 20 müjdeci rahipten her biri |
fetial n.
|
|
Religious |
|
143 |
Religious |
protestanlıkta liberal teolojiye tepki ve reformun bazı doktrinlerini pekiştirme amacıyla oluşan bir 20.yüzyıl hareketi |
neoorthodoxy n.
|
|
144 |
Religious |
protestanlıkta liberal teolojiye tepki ve reformun bazı doktrinlerini pekiştirme amacıyla oluşan bir 20.yüzyıl hareketi |
neo-orthodoxy n.
|
|
145 |
Religious |
sağlık ve refahın ruhani kaynaklarını vurgulayan 20. yy. amerikan dini hareketi |
unity n.
|
|
146 |
Religious |
20. yüzyılda ortaya çıkıp hristiyan birliğini amaçlayan dünya çapındaki bir harekete ait veya ilgili |
oecumenical adj.
|
|
Philosophy |
|
147 |
Philosophy |
hegel'in diyalektiğini 20. yüzyılda yeniden ele alan ve bu yönde gelişme gösteren felsefi görüş |
neo-hegelianism n.
|
|
148 |
Philosophy |
20. yüzyıl yeni hümanizm öğretisi |
humanism n.
|
|
149 |
Philosophy |
hegel'in diyalektiğini 20. yüzyılda yeniden ele alan ve bu yönde gelişme gösteren akıma ait |
neo-hegelian adj.
|
|
Military |
|
150 |
Military |
yaklaşık 20 kilotonluk verim üreten bir nükleer silah |
nominal weapon n.
|
|
151 |
Military |
savunma bakanlığı'nın ortak kullanım sistemine bağlı 20 veya 40 fit ölçüsündeki uluslararası standartlar teşkilatı konteyneri |
common-use container n.
|
|
152 |
Military |
(abd'de) tek bir savunma bakanlığı bölümünün satın aldığı, iso uyarınca 20 veya 40 fitlik konteyner |
component-owned container n.
|
|
153 |
Military |
(abd'de) tek bir savunma bakanlığı bölümünün satın aldığı, iso uyarınca 20 veya 40 fitlik konteyner |
service-unique container n.
|
|
154 |
Military |
20. yüzyılda popüler bir savaş gemisi |
dreadnaught n.
|
|
155 |
Military |
(20. yüzyılda) arap isyanı'nı desteklemiş osmanlı subayı grubu ile ilişkili |
sharifian adj.
|
|
156 |
Military |
20. yüzyılda gerçekleşen arap ayaklanması'nı destekleyen osmanlı subayları ile ilişkili |
shereefian adj.
|
|
Sport |
|
157 |
Sport |
her bir takımın 20'şer atış yaptığı kriket oyunu türü |
twenty20 n.
|
|
158 |
Sport |
(dartta) çift 20 puanlık atış |
double top n.
|
|
Football |
|
159 |
Football |
amerikan futbolunda sahanın her iki tarafında 20 yarda çizgisi ile gol çizgisi arasında kalan bölge |
red zone n.
|
|
160 |
Football |
rakibin 20 yarda çizgisinde olan sahası |
the red zone [usa] n.
|
|
Chess |
|
161 |
Chess |
81 karelik bir tahtada 20'şer taşla oynanan japon satrancı |
shogi n.
|
|
Wagering |
|
162 |
Wagering |
özel müşterilerin kullandığı 20-40 masalı oyun salonu |
junket n.
|
|
Art |
|
163 |
Art |
fransa'da 20. yüzyılın başlarında popüler olan bir dans türü |
java n.
|
|
164 |
Art |
ingiltere'ye özgü, 18 ile 20. yy. arasında renkli şeritler ve fırça desenleri ile süslenmiş, yumuşak ve kaba gövdeli bir seramik |
mocha n.
|
|
165 |
Art |
ingiltere'ye özgü, 18 ile 20. yy. arasında renkli şeritler ve fırça desenleri ile süslenmiş, yumuşak ve kaba gövdeli bir seramik |
mocha ware n.
|
|
166 |
Art |
20. yüzyılın başında bir rus sanatçı grubunun başlattığı soyut bir sanat akımı |
constructivism n.
|
|
167 |
Art |
20. yüzyılda popüler olan çeşitli sanat tarzlarına verilen ad |
international style n.
|
|
Music |
|
168 |
Music |
new orleans'ta ortaya çıkıp 20. yüzyılın ilk yarısında beyaz müzisyenler arasında popüler hala gelen bir caz müzik türü |
dixieland n.
|
|
169 |
Music |
20. yüzyılın müzikal kompozisyon stilinin çağdaş bir tarzla birleşimini içeren |
neoclassical adj.
|
|
Painting |
|
170 |
Painting |
20. yüzyılın başlarında abd'de çizilmiş, şehir hayatının gerçekçi sahnelerini tasvir eden bir resim |
ash can n.
|
|
171 |
Painting |
20. yüzyılın başlarında abd'de çizilmiş, şehir hayatının gerçekçi sahnelerini tasvir eden bir resim |
ashcan school n.
|
|
172 |
Painting |
20. yüzyılın başlarında kübizmden türetilmiş kısa ömürlü bir resim hareketi |
orphism n.
|
|
Theatre |
|
173 |
Theatre |
tiyatro yapımcılarının talep etmesi halinde finansör tarafından ek olarak başlangıç miktarının yüzde 10 ila 20'sinin tedarik edileceğini ifade eden sözleşme maddesi |
overcall n.
|
|
174 |
Theatre |
20. yüzyılın başlarında britanya'da popüler olan müzikli bir eğlence |
concert party n.
|
|
Cinema |
|
175 |
Cinema |
(20-44 dakikalık) kısa metrajlı film |
featurette n.
|
|
Bookbindery |
|
176 |
Bookbindery |
damga pulunun kenarı boyunca 20 mm başına delik sayısı ile ölçülen filatelik sınıflandırma |
gauge n.
|
|
Printery |
|
177 |
Printery |
(standart ingiliz ölçü biriminde 20 x 25 veya 19 x 24 inçlik) kağıt |
royal n.
|
|
Abbreviation |
|
178 |
Abbreviation |
20 farklı ülkede terörist saldırılar düzenlemiş filistin kökenli uluslararası bir terör örgütü |
ano n.
|
|
179 |
Abbreviation |
bugüne dek 20 ülkede terör saldırısı düzenlemiş filistinli uluslararası bir terör örgütü |
ano n.
|
|
Slang |
|
180 |
Slang |
20 inç veya daha büyük tekerlek jantı |
dub n.
|
|
Modern Slang |
|
181 |
Modern Slang |
sonra da 20 dolar buldum (sıkıcı/kötü bir hikayeyi bitirirken hikayeye ilginçlik katmak için/alay etmek için eklenen alakasız bir cümle) |
and then I found 20 dollars expr.
|
|
Star Wars |
|
182 |
Star Wars |
cr-20 asker kuryesi |
cr-20 troop carrier n.
|
|