Geçmiş

atılmak

"atılmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 55 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	atılmak	shoot f.
2	Genel	atılmak	dash f.
3	Genel	atılmak	embark f.
4	Genel	atılmak	embark upon f.
5	Genel	atılmak	fling f.
6	Genel	atılmak	go into f.
7	Genel	atılmak	walk the plank f.
8	Genel	atılmak	shoot ahead f.
9	Genel	atılmak	rush f.
10	Genel	atılmak	start in f.
11	Genel	atılmak	get the sack f.
12	Genel	atılmak	stand out f.
13	Genel	atılmak	burst in upon f.
14	Genel	atılmak	be discarded f.
15	Genel	atılmak	begin f.
16	Genel	atılmak	attack f.
17	Genel	atılmak	take a step f.
18	Genel	atılmak	dart f.
19	Genel	atılmak	adventure f.
20	Genel	atılmak	fly f.
21	Genel	atılmak	make a dash f.
22	Genel	atılmak	be thrown f.
23	Genel	atılmak	burst f.
24	Genel	atılmak	throw oneself into f.
25	Genel	atılmak	stand out against f.
26	Genel	atılmak	break in on f.
27	Genel	atılmak	launch out into f.
28	Genel	atılmak	hurl oneself f.
29	Genel	atılmak	be dismissed f.
30	Genel	atılmak	throw on f.
31	Genel	atılmak	rip into f.
32	Genel	atılmak	leap f.
33	Genel	atılmak	plunge f.
34	Genel	atılmak	imbark f.
35	Genel	atılmak	bounce f.
36	Genel	atılmak	pounce f.
37	Genel	atılmak	out on someone's ear f.
38	Genel	atılmak	thrash f.
39	Genel	atılmak	breenge f.
40	Genel	atılmak	breinge f.
41	Genel	atılmak	rip f.
42	Genel	atılmak	buzz (off) f.
43	Genel	atılmak	be milked away f.
Phrasals
44	Öbek Fiiller	atılmak	sally forth f.
Colloquial
45	Konuşma Dili	atılmak	get turfed out f.
Idioms
46	Deyim	atılmak	storm out of the blocks f.
47	Deyim	atılmak	be turfed [uk] f.
48	Deyim	atılmak	be turfed out [uk] f.
49	Deyim	atılmak	lift the curtain (on something) f.
50	Deyim	atılmak	raise the curtain (on something) f.
51	Deyim	atılmak	raise the curtain f.
52	Deyim	atılmak	lift the curtain f.
53	Deyim	atılmak	get kicked to the curb f.
54	Deyim	atılmak	storm out of the traps f.
55	Deyim	atılmak	be kicked to the curb f.

"atılmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 273 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	üzerine atılmak	lay on f.
2	Genel	maceraya atılmak	embark on an adventure f.
3	Genel	üstüne atılmak	pounce f.
4	Genel	meydana atılmak	come forward f.
5	Genel	ortaya atılmak	be put forward f.
6	Genel	hayata atılmak	begin to work f.
7	Genel	üstüne atılmak	hurl oneself on f.
8	Genel	tehlikeye atılmak	court danger f.
9	Genel	meydana atılmak	offer oneself f.
10	Genel	ileri atılmak	rush forward f.
11	Genel	ileri atılmak	lunge at f.
12	Genel	işten atılmak	be fired from job f.
13	Genel	üstüne atılmak	pitch into f.
14	Genel	-in üzerine atılmak	pounce on f.
15	Genel	ortaya atılmak	put forward f.
16	Genel	birden üstüne atılmak	pounce on f.
17	Genel	tehlikeye atılmak	put one's head in the lion's mouth f.
18	Genel	birden üstüne atılmak	pounce upon f.
19	Genel	hapse atılmak	be locked up f.
20	Genel	ortaya atılmak	offer oneself f.
21	Genel	ortaya atılmak	come forward f.
22	Genel	birden üstüne atılmak	pounce at f.
23	Genel	pabucu dama atılmak	fall into discredit f.
24	Genel	meslek hayatına atılmak	enter upon a career f.
25	Genel	politikaya atılmak	go into politics f.
26	Genel	üstüne atılmak	rush f.
27	Genel	meydana atılmak	leap in action f.
28	Genel	meydana atılmak	be broached f.
29	Genel	meydana atılmak	be suggested f.
30	Genel	meydana atılmak	be brought up f.
31	Genel	meslek hayatına atılmak	begin a career f.
32	Genel	meslek hayatına atılmak	go into a career f.
33	Genel	temelleri atılmak	be founded f.
34	Genel	tehlikeye atılmak	take chances f.
35	Genel	hapse atılmak	be imprisoned f.
36	Genel	hapse atılmak	be put behind bars f.
37	Genel	hapse atılmak	be put in prison f.
38	Genel	hapse atılmak	be sent to prison f.
39	Genel	hapse atılmak	be jailed for f.
40	Genel	işten atılmak	be pink-slipped f.
41	Genel	hızla atılmak	hurtle f.
42	Genel	okuldan atılmak	be dismissed from the school f.
43	Genel	okuldan atılmak	be expelled from the school f.
44	Genel	işe atılmak	launch out f.
45	Genel	üzerine atılmak	fly at f.
46	Genel	temeli atılmak	the foundations of a building be laid f.
47	Genel	hapse atılmak	locked in jail f.
48	Genel	ok gibi atılmak	spear up f.
49	Genel	ticarete atılmak	take up business f.
50	Genel	ortaya atılmak	thrown out for consideration f.
51	Genel	(gruptan vb) atılmak	get kicked out f.
52	Genel	okuldan atılmak	get kicked out of the school f.
53	Genel	pencereden atılmak	be thrown out of window f.
54	Genel	meslekten atılmak	be ostracized from profession f.
55	Genel	okuldan atılmak	get kicked out of school f.
56	Genel	okuldan atılmak	be kicked out of school f.
57	Genel	okuldan atılmak	be thrown out of school f.
58	Genel	meslek hayatına atılmak	take up a career f.
59	Genel	ticarete atılmak	go into business f.
60	Genel	aslanlara atılmak	be thrown to the lions f.
61	Genel	liseden atılmak	be kicked out of high school f.
62	Genel	iş hayatına atılmak	begin to work f.
63	Genel	iş hayatına atılmak	get a start in business f.
64	Genel	maceraya atılmak	go on an adventure f.
65	Genel	iş hayatına atılmak	get a job f.
66	Genel	maceraya atılmak	adventure f.
67	Genel	üstüne atılmak	charge f.
68	Genel	aniden atılmak	tilt f.
69	Genel	üzerine atılmak	zap f.
70	Genel	aniden üstüne atılmak	zoom f.
71	Genel	öne atılmak	aventre [obsolete] f.
72	Genel	ileri atılmak	rake [dialect] f.
73	Genel	tehlikeye atılmak	enterprise f.
74	Genel	yazı tura atılmak	uptoss f.
75	Genel	önüne atılmak	head f.
76	Genel	ileri atılmak	breenge f.
77	Genel	ileri atılmak	breinge f.
78	Genel	pervasızca ileri atılmak	breenge [scotland] f.
79	Genel	aceleyle ileri atılmak	breenge [scotland] f.
80	Genel	üstüne atılmak	clap f.
81	Genel	öne eğilerek atılmak	lollop f.
82	Genel	ok gibi ileri atılmak	drive f.
83	Genel	geri atılmak	downrush f.
84	Genel	ileri atılmak	strike f.
85	Genel	(hapse) atılmak	cast f.
86	Genel	e/a (girmek, atılmak)	into ed.
Phrasals
87	Öbek Fiiller	aniden ileri atılmak	step in f.
88	Öbek Fiiller	bağırış/çığlık atılmak	go up f.
89	Öbek Fiiller	söz/laf arasına atılmak	burst in f.
90	Öbek Fiiller	(yardım etmek için) öne atılmak	come forward f.
91	Öbek Fiiller	(yardım etmek için) öne atılmak	come forward f.
92	Öbek Fiiller	hapse atılmak	be put inside f.
93	Öbek Fiiller	ileri atılmak	leap forward f.
94	Öbek Fiiller	ileri atılmak	barrel toward f.
95	Öbek Fiiller	(okuldan/takımdan vs) atılmak/çıkarılmak	wash out f.
96	Öbek Fiiller	üzerine atılmak/saldırmak	lunge at f.
97	Öbek Fiiller	üzerine atılmak/saldırmak	lunge for f.
98	Öbek Fiiller	okuldan atılmak	fail out f.
99	Öbek Fiiller	başarısız olduğu için okuldan atılmak	fail out f.
100	Öbek Fiiller	notları yüzünden okuldan atılmak	fail someone on something f.
101	Öbek Fiiller	(birine veya bir şeye) doğru atılmak	run at (someone or something) f.
102	Öbek Fiiller	(birinin) üstüne atılmak	throw at f.
103	Öbek Fiiller	birinin/bir şeyin üstüne atılmak	jump on someone or something f.
104	Öbek Fiiller	üstüne atılmak	jump on f.
105	Öbek Fiiller	bir mesleğe atılmak	take up f.
106	Öbek Fiiller	işten atılmak	wash out f.
107	Öbek Fiiller	silip atılmak	wipe out f.
108	Öbek Fiiller	-e atılmak	leap in f.
109	Öbek Fiiller	risk alıp atılmak	venture into f.
110	Öbek Fiiller	'-in üstüne atılmak	spring on f.
111	Öbek Fiiller	öldürülüp suya atılmak	swim with (something) f.
112	Öbek Fiiller	'-in üstüne atılmak	swipe at f.
113	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi) havada kapmak için atılmak	swoop down on (someone or something) f.
114	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi havada kapmak için atılmak	swoop down upon someone or something f.
115	Öbek Fiiller	birini/bir şeyi havada kapmak için atılmak	swoop down on someone or something f.
116	Öbek Fiiller	bir şeyin üzerine atılmak	swoop down upon something f.
117	Öbek Fiiller	bir şeyin üzerine atılmak	swoop down on something f.
118	Öbek Fiiller	(bir şeyden) atılmak	bomb out (of something) f.
119	Öbek Fiiller	amerikan ordusundan atılmak	chapter out f.
120	Öbek Fiiller	(bir şeye doğru) aniden atılmak	break (for) f.
121	Öbek Fiiller	başarısızlıktan dolayı (okuldan) atılmak	flunk out (of something) f.
122	Öbek Fiiller	(birinin/bir şeyin) üzerine atılmak	fly at (someone or something) f.
123	Öbek Fiiller	üzerine atılmak	fly into f.
124	Öbek Fiiller	basketbolda faul hakkını doldurup oyundan atılmak	foul out f.
125	Öbek Fiiller	tehlikeli/zor bir maceraya atılmak	go in search of the golden fleece f.
126	Öbek Fiiller	(bir şeye) hızla atılmak	light into (something) f.
127	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) doğru atılmak	lunge at (someone or something) f.
128	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) doğru atılmak	lunge for (someone or something) f.
129	Öbek Fiiller	(birinin/bir şeyin) üzerine atılmak	pounce on (someone or something) f.
130	Öbek Fiiller	bilgisayar oyununda istemsizce oyundan/oyun sayfasından atılmak	tab out f.
131	Öbek Fiiller	öne atılmak	thrust forward f.
132	Öbek Fiiller	ileri atılmak	thrust forward f.
133	Öbek Fiiller	ortaya atılmak	come up f.
134	Öbek Fiiller	(okuldan, dersten) standartları karşılayamadığı için atılmak	flunk out f.
Colloquial
135	Konuşma Dili	işten atılmak	get the chop f.
136	Konuşma Dili	işten atılmak	get the bullet f.
137	Konuşma Dili	okuldan atılmak	get kicked out f.
138	Konuşma Dili	polislikten atılmak	be kicked off the force f.
139	Konuşma Dili	dışarı atılmak	get turfed [uk] f.
140	Konuşma Dili	dışarı atılmak	get turfed out f.
141	Konuşma Dili	işten atılmak	get one's p45 f.
142	Konuşma Dili	işten atılmak	get one's p45 f.
Idioms
143	Deyim	(amerikan futbolunda) atak yapan oyuncuyu durdurmak için oyuncunun üzerine atılmak	throw a block f.
144	Deyim	cesurca atılmak	take the bull by the horns f.
145	Deyim	işten çıkarılmak/atılmak/alınmak	be given the hook f.
146	Deyim	hayata (bir şey) olarak atılmak	start (life) as (something) f.
147	Deyim	hayata (bir şey) olarak atılmak	start off as (something) f.
148	Deyim	işten çıkarılmak/atılmak	be given the gate f.
149	Deyim	kapı dışarı edilmek/atılmak	be turfed [uk] f.
150	Deyim	kapı dışarı edilmek/atılmak	be turfed out [uk] f.
151	Deyim	(göz göre göre) tehlikeye atılmak	take the bear by the tooth f.
152	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe atılmak	catch a tiger by the tail f.
153	Deyim	kenara atılmak/itilmek	go by the wayside f.
154	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe atılmak	have a wolf by the ears f.
155	Deyim	işten atılmak	clear (one's) desk f.
156	Deyim	eskiyip bir kenara atılmak	collect dust f.
157	Deyim	bir kenara atılmak	collect dust f.
158	Deyim	ateşe atılmak	throw oneself in the fire f.
159	Deyim	baştan atılmak	get the elbow f.
160	Deyim	bir kenara atılmak	go by the board f.
161	Deyim	bîrinin kucağına atılmak	fall into someone's arms f.
162	Deyim	bir köşeye atılmak	be thrown on the scrap heap f.
163	Deyim	çok faul yaptığından dolayı oyundan atılmak	foul out of something f.
164	Deyim	işten atılmak	be given the chop f.
165	Deyim	işten atılmak	get the chop f.
166	Deyim	işten atılmak	get one's walking papers f.
167	Deyim	işten atılmak	get one's marching orders f.
168	Deyim	işten atılmak	get the shove f.
169	Deyim	işten atılmak	get the push f.
170	Deyim	işten atılmak	out on someone's ear f.
171	Deyim	işten atılmak	get the axe f.
172	Deyim	işten atılmak	get the sack f.
173	Deyim	işten atılmak/kovulmak	be out on someone's ear f.
174	Deyim	işten atılmak	be given the axe f.
175	Deyim	kulağından tutulup işten atılmak	out on someone's ear f.
176	Deyim	kollarına atılmak	fall into someone's arms f.
177	Deyim	maceraya atılmak	make it an adventure f.
178	Deyim	riske atılmak	lay on the line f.
179	Deyim	pabucu dama atılmak	lose favor f.
180	Deyim	pabucu dama atılmak	end up in the knacker's yard f.
181	Deyim	tehlikeye atılmak	stick one's chin out f.
182	Deyim	zor bir işin içine hazırlıksız (yaka paça) atılmak	be thrown in at the deep end f.
183	Deyim	yabana atılmak	fall through the cracks f.
184	Deyim	yabana atılmak	fall between two stools f.
185	Deyim	(işinden) kovulmak/atılmak	walk the plank f.
186	Deyim	yabana atılmak	fall between the cracks f.
187	Deyim	önünü arkasını düşünmeden bir işe atılmak	leap off the deep end f.
188	Deyim	(birini) savunmak üzere atılmak	leap to (one's) defense f.
189	Deyim	bir köşeye atılmak	gather dust f.
190	Deyim	bir kenara atılmak/itilmek	gather dust f.
191	Deyim	oyundan atılmak	have an early bath f.
192	Deyim	oyundan çıkarılmak/atılmak	take an early bath [uk] f.
193	Deyim	oyundan/yarıştan atılmak	take an early bath [uk] f.
194	Deyim	(bir şeye ulaşmak için) ileri atılmak	make a dive (for something) f.
195	Deyim	bir yerden atılmak	get the bum's rush f.
196	Deyim	dışarı atılmak	get the bum's rush f.
197	Deyim	kestirilip atılmak	get the bum's rush f.
198	Deyim	işten atılmak	get the air f.
199	Deyim	işten atılmak	get the can f.
200	Deyim	barodan atılmak	strike (one) off the roll (of solicitors/attorneys) f.
201	Deyim	barodan atılmak	strike (one) from the roll (of solicitors/attorneys) f.
202	Deyim	tehlikeye atılmak	put (one's) head in the wolf's mouth f.
203	Deyim	pabucu dama atılmak	go the way of the horse and carriage f.
204	Deyim	bir kenara atılmak	be hung out to dry f.
205	Deyim	kucağına atılmak	land in your lap f.
206	Deyim	üstüne atılmak	land in your lap f.
207	Deyim	(hukuk görevlisi) meslekten çıkarılmak/atılmak	strike someone off the rolls f.
208	Deyim	barodan atılmak	strike someone off the rolls f.
209	Deyim	sahtekarlık/görevi kötüye kullanma nedeniyle hukuki görevinden atılmak	strike someone off the rolls f.
210	Deyim	(hukuk görevlisi) meslekten çıkarılmak/atılmak	strike someone off the roll f.
211	Deyim	barodan atılmak	strike someone off the roll f.
212	Deyim	sahtekarlık/görevi kötüye kullanma nedeniyle hukuki görevinden atılmak	strike someone off the roll f.
213	Deyim	maceraya atılmak	take a walk on the wild side f.
214	Deyim	maceraya atılmak	walk on the wild side f.
215	Deyim	göz atılmak	get the once-over f.
216	Deyim	işten atılmak	get (one's) pink slip f.
217	Deyim	işe/göreve atılmak	put your hand to the plough f.
218	Deyim	işe/göreve atılmak	set your hand to the plough f.
219	Deyim	öldürülüp suya atılmak	sleep with the fishes f.
220	Deyim	öldürülüp nehre, okyanusa, denize, göle atılmak	sleep with the fishes f.
221	Deyim	öldürülüp suya atılmak	be swimming with the fishes f.
222	Deyim	öldürülüp nehre, okyanusa, denize, göle atılmak	be swimming with the fishes f.
223	Deyim	çamur atılmak	be dragged through the mud f.
224	Deyim	işten atılmak/kovulmak	be out on (one's) ear f.
225	Deyim	işten atılmak/kovulmak	be out on your ear f.
226	Deyim	grubun dışında bırakılmak/dışına atılmak	be sent to coventry [old-fashioned] [uk] f.
227	Deyim	karmaşık/bilmediği bir işin içine atılmak	be thrown in the deep end f.
228	Deyim	(bir şeye) atılmak	get a start in (something) f.
229	Deyim	işten atılmak	get pinked f.
230	Deyim	işten atılmak	get the ax f.
231	Deyim	işten atılmak	get your marching orders [uk] f.
232	Deyim	işten atılmak	get/be given the chop [uk] f.
233	Deyim	işten atılmak	get the boot f.
234	Deyim	işten atılmak	get the push [uk] f.
235	Deyim	işten atılmak	get the sack f.
236	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe atılmak	have a wolf by the ears f.
237	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe atılmak	have the wolf by the ears f.
238	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe atılmak	have a wolf by the ear f.
239	Deyim	tehlikeli olabilecek/zor bir işe atılmak	have the wolf by the ear f.
240	Deyim	(birinin) üstüne/kucağına atılmak	land in (one's) lap f.
241	Deyim	ileri atılmak	make a dive f.
242	Deyim	tehlikeye atılmak	put your head in the lion's mouth f.
243	Deyim	tehlikeye atılmak	put your head into the lion's mouth f.
244	Deyim	tehlikeye atılmak	put your head in the lion's mouth f.
245	Deyim	tehlikeye atılmak	stick your chin out f.
246	Deyim	tehlikeye atılmak	stick your neck out f.
247	Deyim	cesurca atılmak	take the bull by its horns f.
248	Deyim	(biri/bir şey) oyundan atılmak/diskalifiye olmak için (üç hakkından birini, ikisini, üçünü de) kullanmış	(one, two, three) strikes against (someone or something) expr.
Trade/Economic
249	Ticaret/Ekonomi	işten atılmak	get the gate f.
250	Ticaret/Ekonomi	işten atılmak	get the sack f.
Law
251	Hukuk	barodan atılmak	be disbarred f.
Politics
252	Siyasal	bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin!	if some day you are compelled to defend your independence and your republic, you must not tarry to weigh the possibilities and circumstances of the situation before taking up your duty i.
253	Siyasal	siyasete atılmak	enter politics f.
254	Siyasal	siyasete atılmak	go into politics f.
Computer
255	Bilgisayar	(pc oyunlarında) istemsizce oyundan atılmak/çıkmak	alt-tab out f.
256	Bilgisayar	(pc oyunlarında) istemsizce oyundan atılmak/çıkmak	alt-tab out f.
Construction
257	İnşaat	temeli atılmak	(foundation) be laid f.
Religious
258	Dini	(dostların dini tarikatından) atılmak	disown f.
Military
259	Askeri	ordudan atılmak	be drummed out of the army f.
Sport
260	Spor	faul limitini doldurup oyundan atılmak	foul out f.
Baseball
261	Beysbol	vuruş sırası gelmesine rağmen topa vurmadığı için atılmak	strike out f.
262	Beysbol	vuruş sırası gelmesine rağmen topa vurmadığı için atılmak	ring up f.
Archaic
263	Eski Kullanım	bağırsaktan atılır gibi atılmak	disentrayle f.
Slang
264	Argo	(işten) atılmak	get shitcanned f.
265	Argo	(işten) atılmak	be shitcanned f.
266	Argo	işten atılmak	get fired f.
267	Argo	işten atılmak	get axed f.
268	Argo	öldürülüp suya atılmak	be sleeping with the fishes f.
269	Argo	öldürülüp nehre, okyanusa, denize, göle atılmak	be sleeping with the fishes f.
270	Argo	içeri atılmak	be on ice f.
271	Argo	bir yerden atılmak	get the bum's rush f.
272	Argo	internet paylaşımı nedeniyle işten atılmak	get dooced [us] f.
273	Argo	işten atılmak	(one's) ass is grass expr.