baskılayan - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

baskılayan



"baskılayan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
baskılayan depriment s.
Astrology
baskılayan dominant s.

"baskılayan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 22 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tatmini baskılayan temel veya içgüdüsel ihtiyaç drive i.
baskılayan kimse suppresser i.
çeşitliliği baskılayan polyester s.
özgünlüğü baskılayan polyester s.
Idioms
kendini fazla baskılayan kimse tight ass i.
Technical
patlamayı baskılayan sistem explosion suppression system i.
bir diğerinin aktivitesini baskılayan madde inhibiter i.
Medical
vücudun organ naklini reddetmesini önlemek için kullanılan ve bağışıklık sistemini baskılayan bir ilaç tacrolimus i.
(organ faaliyetini veya tonusunu baskılayan) sinir depressor i.
(organ faaliyetini veya tonusunu baskılayan) sinir lifi depressor i.
b ve diğer t hücrelerinden gelen yanıtı baskılayan t hücresi suppressor cell i.
b ve diğer t hücrelerinden gelen yanıtı baskılayan t hücresi suppressor t cell i.
bağışıklık sistemini baskılayan immunosuppressive s.
yumurtlamayı baskılayan anovulant s.
bağışıklık baskılayan immunodepressive s.
Anatomy
(organ veya bölümde) faaliyet veya tonus baskılayan sinir depressor nerve i.
Physiology
motor veya salgı faaliyetlerini baskılayan sinirler inhibitory nerves i.
motor faaliyetini baskılayan depressomotor s.
Pharmaceutics
iştahı baskılayan bir ilaç türü fenfluramine hydrochloride i.
Biology
mesajcı rna'nın tamamlayıcı bölümlerine bağlanarak ve proteinlerin translasyon ile oluşumunu engelleyerek gen ifadesini baskılayan kısa rna parçası microrna i.
mesajcı rna'nın tamamlayıcı bölümlerine bağlanarak ve proteinlerin translasyon ile oluşumunu engelleyerek gen ifadesini baskılayan kısa rna parçası micro-rna i.
mesajcı rna'nın tamamlayıcı bölümlerine bağlanarak ve proteinlerin translasyon ile oluşumunu engelleyerek gen ifadesini baskılayan kısa rna parçası mirna kısalt.