|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
bir saniye (içinde) |
blink i.
|
|
2 |
Genel |
uzunluk, kütle ve zaman birimi olan metre, kilogram ve saniye kullanan bir metrik birim sistemi |
metre-kilogram-second i.
|
|
3 |
Genel |
uzunluk, kütle ve zaman birimi olan metre, kilogram ve saniye kullanan bir metrik birim sistemi |
mks units i.
|
|
4 |
Genel |
saniye ibreli bir tür kronometre |
independent seconds watch i.
|
|
5 |
Genel |
bir saniye sürmek |
last a second f.
|
|
6 |
Genel |
bir saniye bile |
not even a second zf.
|
|
7 |
Genel |
bir saniye dahi |
not even a second zf.
|
|
Phrases |
|
8 |
İfadeler |
tek bir saniye |
for a single second expr.
|
|
Colloquial |
|
9 |
Konuşma Dili |
bir saniye bekle |
hang on a second expr.
|
|
10 |
Konuşma Dili |
bir saniye (bekle) |
just a moment expr.
|
|
11 |
Konuşma Dili |
bir saniye bekleyin |
hang on a second expr.
|
|
12 |
Konuşma Dili |
bir saniye bekle |
hang on a sec expr.
|
|
13 |
Konuşma Dili |
bir dakika/saniye |
just a mo expr.
|
|
|
14 |
Konuşma Dili |
bir saniye bekleyin |
wait a second expr.
|
|
15 |
Konuşma Dili |
bir dakika/saniye |
half a mo expr.
|
|
16 |
Konuşma Dili |
bir saniye bekle |
wait a second expr.
|
|
17 |
Konuşma Dili |
bir dakika/saniye |
hang on a mo expr.
|
|
18 |
Konuşma Dili |
bir saniye, bir saniye |
now, now expr.
|
|
19 |
Konuşma Dili |
bir saniye bile |
not for a second expr.
|
|
20 |
Konuşma Dili |
bir saniye bile |
not for one second expr.
|
|
21 |
Konuşma Dili |
bir saniye sonra |
in a second expr.
|
|
Idioms |
|
22 |
Deyim |
(birinin) bir saniye bile kıçının üstüne oturmasına izin vermemek |
get run off (one's) feet f.
|
|
23 |
Deyim |
(birini) bir saniye bile dinlendirmemek |
get run off (one's) feet f.
|
|
24 |
Deyim |
(birinin) bir saniye bile kıçının üstüne oturmasına izin vermemek |
get rushed off (one's) feet f.
|
|
25 |
Deyim |
(birini) bir saniye bile dinlendirmemek |
get rushed off (one's) feet f.
|
|
26 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturamamak/oturmasına izin verilmemek |
be run off (one's) feet f.
|
|
27 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturamamak/oturmasına izin verilmemek |
be run off your feet f.
|
|
28 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturamamak/oturmasına izin verilmemek |
be rushed off your feet f.
|
|
29 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturamamak |
be rushed off (one's) feet f.
|
|
30 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturmamak |
be rushed off your feet f.
|
|
31 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturmamak |
get rushed off your feet f.
|
|
32 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturmamak |
run off your feet f.
|
|
33 |
Deyim |
(birine) bir saniye vermek |
give (someone) a second f.
|
|
|
34 |
Deyim |
(birine) bir saniye müsaade etmek |
give (someone) a second f.
|
|
35 |
Deyim |
(birine) bir saniye/saniyeliğine izin vermek |
give (someone) a second f.
|
|
36 |
Deyim |
(birini) bir saniye bile dinlendirmemek |
run (one) off (one's) feet f.
|
|
37 |
Deyim |
(birinin) bir saniye bile kıçının üstüne oturmasına izin vermemek |
run (one) off (one's) feet f.
|
|
38 |
Deyim |
(birini) bir saniye bile dinlendirmemek |
run (one's) feet off f.
|
|
39 |
Deyim |
(birinin) bir saniye bile kıçının üstüne oturmasına izin vermemek |
run (one's) feet off f.
|
|
40 |
Deyim |
bir saniye bile dinlendirmemek |
run feet off f.
|
|
41 |
Deyim |
bir saniye bile kıçının üstüne oturmasına izin vermemek |
run feet off f.
|
|
Speaking |
|
42 |
Konuşma |
bekle bir saniye |
hold on one second expr.
|
|
43 |
Konuşma |
bir saniye bekle |
hold on a second expr.
|
|
44 |
Konuşma |
bir saniye bekleyebilir misin? |
can you hold on for one second? expr.
|
|
45 |
Konuşma |
bana bir saniye izin verir misiniz? |
could you give me a moment? expr.
|
|
46 |
Konuşma |
bize bir saniye ver |
give us a second expr.
|
|
47 |
Konuşma |
bir saniye konuşabilir miyiz? |
can I talk to you for a sec? expr.
|
|
48 |
Konuşma |
bekle bir saniye |
hold on a second expr.
|
|
49 |
Konuşma |
dur bir saniye |
hold on a second expr.
|
|
50 |
Konuşma |
sizinle bir saniye konuşabilir miyim? |
can I talk to you for a second? expr.
|
|
Trade/Economic |
|
51 |
Ticaret/Ekonomi |
her bir slaytın 20 saniye sürdüğü bir sunum çeşidi |
pecha kucha i.
|
|
Technical |
|
52 |
Teknik |
metre, kilogram, saniye ve ampere dayalı bir birimler sistemi |
mksa system i.
|
|
53 |
Teknik |
metre, kilogram, saniye ve ampere dayalı bir birim sistemi |
giorgi system i.
|
|
54 |
Teknik |
gücün yüz kilogram-metrelik enerji/saniye tüketiminden hesap edildiği bir güç birimi |
poncelet i.
|
|
Physics |
|
55 |
Fizik |
kütlesi elektronunkinden 3273 kat daha fazla olup ortalama ömrü yaklaşık 8 × 10-11 saniye olan üç kuarka sahip negatif yüklü bir baryon |
omega i.
|
|
56 |
Fizik |
kütlesi elektronunkinden 1532 kat daha fazla olup ortama ömrü 7.7 × 10-23 saniye olan nötr bir vektör mezonu |
omega i.
|
|
Geology |
|
57 |
Jeoloji |
1 g’lık bir kütleye saniye’de 1 cm’lik ivme kazandıran kuvvet |
dyne i.
|
|
Military |
|
58 |
Askeri |
silahların soldan veya sağdan beş saniye aralıklarla atıldığı bir ateşleme yöntemi |
battery (troop) left (right) i.
|
|
59 |
Askeri |
silahların soldan veya sağdan beş saniye aralıklarla atıldığı bir ateşleme yöntemi |
battery left (or right) i.
|
|
60 |
Askeri |
silah ateşleme turlarında her bir ateşleme arasında geçen saniye cinsinden süre |
interval i.
|
|
Chess |
|
61 |
Satranç |
her hamlenin on saniye gibi çok kısa bir sürede tamamlanması gereken satranç türü |
rapid transit chess i.
|
|
62 |
Satranç |
her hamlenin on saniye gibi çok kısa bir sürede tamamlanması gereken satranç türü |
lightning chess i.
|
|
Slang |
|
63 |
Argo |
bir saniye oturmama |
no chill i.
|
|