Geçmiş

bright

"bright" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 57 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	bright s.	parlak
2	Yaygın Kullanım	bright s.	aydınlık
General
3	Genel	bright i.	doğaüstü unsurlara inanmayan kimse
4	Genel	bright s.	ayna gibi
5	Genel	bright s.	uyanık
6	Genel	bright s.	şeffaf
7	Genel	bright s.	parlayan
8	Genel	bright s.	aydın
9	Genel	bright s.	canlı
10	Genel	bright s.	akıllı
11	Genel	bright s.	celi
12	Genel	bright s.	şaşaalı
13	Genel	bright s.	neşeli
14	Genel	bright s.	muhteşem
15	Genel	bright s.	ışıltılı
16	Genel	bright s.	pırıl pırıl
17	Genel	bright s.	şanlı
18	Genel	bright s.	mücella
19	Genel	bright s.	mutlu
20	Genel	bright s.	ışıl ışıl
21	Genel	bright s.	ışıklı
22	Genel	bright s.	zeki
23	Genel	bright s.	renkli
24	Genel	bright s.	berrak
25	Genel	bright s.	nurlu
26	Genel	bright s.	görkemli
27	Genel	bright s.	hareketli
28	Genel	bright s.	parlak
29	Genel	bright s.	umut dolu
30	Genel	bright s.	umut vaat eden
31	Genel	bright s.	elverişli
32	Genel	bright s.	hayırlı
33	Genel	bright s.	(ses) yüksek ve net
34	Genel	bright s.	temiz ve parlak
35	Genel	bright s.	parıldayan
36	Genel	bright zf.	parlak bir şekilde
Technical
37	Teknik	bright s.	(çelik halat) kaplanmamış
38	Teknik	bright s.	baca havası ile tütsülenmiş
Television
39	Televizyon	bright i.	parlaklık ayarı
Textile
40	Tekstil	bright s.	(iplik) parlayan
41	Tekstil	bright s.	(ipek) rafine edilmiş
42	Tekstil	bright s.	(yün veya pamuk) açık renkli
Lighting
43	Aydınlatma	bright s.	parıltılı
Woodworking
44	Ağaç İşleri	bright s.	yeni üretilmiş (kereste)
45	Ağaç İşleri	bright s.	temiz ve pürüzsüz (kereste)
46	Ağaç İşleri	bright s.	temizlenmiş ancak boyanmamış (ağaç işi)
Mining
47	Maden	bright s.	parlak ve damarlı (kömür)
Tobacco
48	Tütün	bright i.	baca havası ile tütsülenmiş tütün
Literature
49	Edebiyat	bright i.	görkem
50	Edebiyat	bright i.	şaşaa
Art
51	Sanat	bright i.	ince ve düz bir resim fırçası
Ottoman Turkish
52	Osmanlıca	bright s.	ruşen
Archaic
53	Eski Kullanım	bright i.	parlaklık
54	Eski Kullanım	bright i.	ihtişam
55	Eski Kullanım	bright s.	açık
56	Eski Kullanım	bright s.	bariz
57	Eski Kullanım	bright s.	ortada olan

"bright" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 292 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	a very bright shade of pink i.	çingene pembesi
2	Genel	bright line spectrum i.	parlak çizgi spekturumu
3	Genel	bright light i.	parlak ışık
4	Genel	bright scarlet colour i.	galibarda
5	Genel	bright lights i.	otomobil farlarına ait uzunlar
6	Genel	bright plating i.	parlak kaplama
7	Genel	bright color i.	parlak renk
8	Genel	array of bright colours i.	renk cümbüşü
9	Genel	bright green i.	limon rengi
10	Genel	bright green i.	parlak yeşil
11	Genel	bright green i.	açık yeşil
12	Genel	bright future i.	parlak gelecek
13	Genel	bright era i.	parlak dönem
14	Genel	array of bright colors i.	renk cümbüşü
15	Genel	bright colour i.	parlak renk
16	Genel	bright colors i.	parlak renkler
17	Genel	the bright lights i.	parlak ışıklar
18	Genel	bright leather i.	parlak deri
19	Genel	bright moon i.	parlak ay
20	Genel	bright line i.	sınır
21	Genel	bright line i.	yetki sınırı
22	Genel	bright side i.	zor durumun iyi yanı
23	Genel	bright generations i.	aydınlık nesiller
24	Genel	bright generations i.	aydınlık kuşaklar
25	Genel	eyes be bright with desire f.	gözleri parlamak
26	Genel	make bright f.	parlatmak
27	Genel	look bright f.	gelecek vaat etmek
28	Genel	look on the bright side f.	iyimser olmaya çalışmak
29	Genel	take a bright view of f.	olumlu bakmak
30	Genel	paint a bright picture f.	pembe tablolar çizmek
31	Genel	look on the bright side f.	polyannacılık oynamak
32	Genel	bright yellow s.	sapsarı
33	Genel	very bright s.	apaydın
34	Genel	bright and breezy s.	canlı ve neşeli
35	Genel	bright enough s.	yeterince aydınlık
36	Genel	bright red s.	tavşankanı
37	Genel	bright red s.	kıpkırmızı
38	Genel	soft and bright s.	kadife gibi
39	Genel	having many bright colours s.	alacalı bulacalı
40	Genel	as bright as s.	kadar parlak
41	Genel	bright green s.	filizi
42	Genel	bright colour s.	parlak renkli
43	Genel	mirror-bright s.	ayna gibi
44	Genel	mirror-bright s.	ayna parlaklığında
45	Genel	bright-line s.	kanunda açıkça belirtilmiş
46	Genel	bright spark s.	sivri akıllı
47	Genel	bright [obsolete] s.	(siyahi kimse) açık tenli
48	Genel	bright blue s.	morumsu mavi renkte
49	Genel	bright-eyed s.	parlak gözlü
50	Genel	bright-eyed s.	gözü açık
51	Genel	bright-eyed s.	uyanık
52	Genel	bright-eyed s.	tetikte
53	Genel	bright-harnessed s.	parlak zırhlı
54	Genel	bright and clearly zf.	sabahleyin erkenden
Phrases
55	İfadeler	but on the bright side expr.	fakat iyi tarafından bakarsak
56	İfadeler	on the bright side expr.	işin iyi tarafı
57	İfadeler	on the bright side expr.	işin iyi yanı
58	İfadeler	looking on the bright side expr.	iyi tarafından bakarsak
Colloquial
59	Konuşma Dili	bright spark i.	çabucak anlayabilen insan
60	Konuşma Dili	a bright spark i.	sivri akıllı
61	Konuşma Dili	bright spark i.	zeki insan
62	Konuşma Dili	a bright idea i.	parlak bir fikir
63	Konuşma Dili	a bright idea i.	akıllıca bir fikir
64	Konuşma Dili	a bright idea i.	zekice bir fikir
65	Konuşma Dili	one's future looks bright f.	geleceği parlak görünmek
66	Konuşma Dili	look at the bright side expr.	bir de iyi tarafından bak
67	Konuşma Dili	look on the bright side expr.	iyi tarafından bak
68	Konuşma Dili	look at the bright side expr.	iyi tarafından bak
69	Konuşma Dili	bright and early expr.	sabahın çok erken saatinde
70	Konuşma Dili	bright and early expr.	sabahın köründe
71	Konuşma Dili	tomorrow morning bright and early expr.	yarın sabah erkenden
Idioms
72	Deyim	bright shiny object i.	dışı güzel ama içi boş şey
73	Deyim	bright shiny object i.	işe yaramaz/dayanıksız süslü/parlak şey
74	Deyim	bright shiny object i.	kısa süreli dikkat çekici şey
75	Deyim	bright shiny object i.	(geçici) heves gösterilen parlak/süslü şey
76	Deyim	bright shiny object i.	bir sonrakini görene kadar insanı oyalayan/vaktini alan şey
77	Deyim	bright young thing i.	güzel
78	Deyim	bright young thing i.	alımlı bir parça
79	Deyim	bright young thing i.	canlı/hareketli
80	Deyim	bright young thing i.	uçarı bir genç
81	Deyim	bright young thing i.	başarılı
82	Deyim	bright young thing i.	şık bir genç
83	Deyim	bright young thing i.	parlak bir genç
84	Deyim	bright young thing i.	pırıl pırıl/ışıl ışıl (parlayan) bir genç
85	Deyim	bright young thing i.	güzel
86	Deyim	bright young thing i.	alımlı bir parça
87	Deyim	bright young thing i.	canlı/hareketli
88	Deyim	bright young thing i.	uçarı bir kadın
89	Deyim	bright young thing i.	başarılı
90	Deyim	bright young thing i.	şık bir kadın
91	Deyim	bright young thing i.	parlak bir kadın
92	Deyim	bright young thing i.	pırıl pırıl/ışıl ışıl (parlayan) bir kadın
93	Deyim	a bright spark i.	akıl küpü
94	Deyim	as bright as a button i.	akıl küpü
95	Deyim	bright side of something i.	birşeyin iyi tarafı
96	Deyim	a bright spot i.	olumlu/güzel/iyi tek şey
97	Deyim	bright idea i.	parlak fikir
98	Deyim	the bright lights i.	parlak ışıklar
99	Deyim	the bright lights i.	renkli ışıklar
100	Deyim	the bright lights i.	şehir ışıkları
101	Deyim	the bright lights i.	şehrin parlak ışıkları
102	Deyim	a bright spark i.	zeki
103	Deyim	a bright spot i.	iyi taraf
104	Deyim	a bright spot i.	iyi yön
105	Deyim	a bright spot i.	iyi yan
106	Deyim	the bright spot i.	iyi taraf
107	Deyim	the bright spot i.	iyi yön
108	Deyim	the bright spot i.	iyi yan
109	Deyim	bright shiny object i.	göz boyayan şey
110	Deyim	bright shiny object i.	geçici heves
111	Deyim	bright shiny object i.	güzel ama uzun ömürlü olmayan şey
112	Deyim	bright shiny object i.	kısa süreli heves/heyecan yaratan şey
113	Deyim	bright side i.	iyi taraf
114	Deyim	bright side i.	olumlu taraf
115	Deyim	bright side i.	iyi/olumlu yan
116	Deyim	bright side i.	bardağın dolu tarafı
117	Deyim	bright side i.	iyi/olumlu yön
118	Deyim	bright side i.	iyi/olumlu yan
119	Deyim	bright spot i.	olumlu/güzel/iyi şey
120	Deyim	bright spot i.	iyi taraf
121	Deyim	bright spot i.	iyi yön
122	Deyim	bright spot i.	iyi yan
123	Deyim	bright spot i.	olumlu taraf/yön/yan
124	Deyim	bright line i.	kesin çizgi
125	Deyim	bright line i.	kesin ayrım
126	Deyim	bright line i.	belirgin çizgi/ayrım
127	Deyim	bright line i.	net çizgi/ayrım
128	Deyim	the bright side i.	iyi yön
129	Deyim	the bright side i.	olumlu taraf
130	Deyim	the bright side i.	iyi taraf
131	Deyim	look on the bright side f.	olaya iyi yönünden bakmak
132	Deyim	look at the bright side f.	bardağın dolu tarafından bakmak
133	Deyim	look at the bright side f.	bardağın dolu tarafına bakmak
134	Deyim	one's future looks bright f.	geleceği parlak olmak
135	Deyim	one's future looks bright f.	gelecek vaat etmek
136	Deyim	have a bright future ahead (of one) f.	geleceği parlak olmak
137	Deyim	one's future looks bright f.	gelecek vadetmek
138	Deyim	look on the bright side of things f.	işi iyi tarafından almak
139	Deyim	look at the bright side f.	iyi tarafından bakmak
140	Deyim	look at the bright side of things f.	işi iyi tarafından almak
141	Deyim	be bright-eyed and bushy-tailed f.	keyfinden yerinde duramamak
142	Deyim	look on the bright side of things f.	konuya iyi tarafından bakmak
143	Deyim	look at the bright side of things f.	konuya iyi tarafından bakmak
144	Deyim	be bright-eyed and bushy-tailed f.	mutluluktan havalarda uçmak
145	Deyim	be bright-eyed and bushy-tailed f.	neşeden gözleri pırıl pırıl olmak
146	Deyim	look on the bright side f.	olumlu tarafından bakmak
147	Deyim	have a bright idea f.	parlak bir fikri olmak
148	Deyim	one's future looks bright f.	parlak bir geleceği olmak
149	Deyim	get a bright idea f.	parlak bir fikri olmak
150	Deyim	be as bright as a button f.	akıl küpü olmak
151	Deyim	be as bright as a button f.	parlak zekalı olmak
152	Deyim	be as bright as a button f.	kıvrak zekalı olmak
153	Deyim	be as bright as a button f.	cin gibi olmak
154	Deyim	be bright and breezy f.	tasasız olmak
155	Deyim	be bright and breezy f.	gamsız olmak
156	Deyim	be bright and breezy f.	yaşam/hayat dolu olmak
157	Deyim	be bright and breezy f.	kendinden emin ve neşeli olmak
158	Deyim	be bright and breezy f.	neşeli ve hareketli olmak
159	Deyim	be bright and breezy f.	şen şakrak olmak
160	Deyim	be bright and breezy f.	cıvıl cıvıl olmak
161	Deyim	be bright-eyed and bushy-tailed f.	enerjik ve hevesli olmak
162	Deyim	be bright-eyed and bushy-tailed f.	gayretli ve istekli olmak
163	Deyim	get a bright idea f.	parlak bir fikri olmak
164	Deyim	get a bright idea f.	aklına iyi/parlak bir fikir gelmek
165	Deyim	get the bright idea f.	parlak bir fikri olmak
166	Deyim	get the bright idea f.	aklına iyi/parlak bir fikir gelmek
167	Deyim	bright and breezy s.	tasasız
168	Deyim	bright and breezy s.	yaşam dolu
169	Deyim	bright as a button s.	parlak zekalı
170	Deyim	bright as a button s.	kıvrak zekalı
171	Deyim	bright as a button s.	cin gibi
172	Deyim	bright as a button s.	akıl küpü
173	Deyim	bright as a new penny s.	parlak zekalı
174	Deyim	bright as a new penny s.	kıvrak zekalı
175	Deyim	bright as a new penny s.	cin gibi
176	Deyim	bright as a new penny s.	akıl küpü
177	Deyim	bright and breezy s.	kendinden emin ve neşeli
178	Deyim	bright and breezy s.	neşeli ve hareketli
179	Deyim	bright and breezy s.	şen şakrak
180	Deyim	bright and breezy s.	cıvıl cıvıl
181	Deyim	bright as a button/new penny s.	parlak zekalı
182	Deyim	bright as a button/new penny s.	kıvrak zekalı
183	Deyim	bright as a button/new penny s.	cin gibi
184	Deyim	bright as a button/new penny s.	akıl küpü
185	Deyim	(as) bright as a (new) penny s.	parlak zekalı
186	Deyim	(as) bright as a (new) penny s.	kıvrak zekalı
187	Deyim	(as) bright as a (new) penny s.	cin gibi
188	Deyim	(as) bright as a (new) penny s.	akıl küpü
189	Deyim	bright-eyed and bushy-tailed s.	enerjik ve hevesli
190	Deyim	bright-eyed and bushy-tailed s.	keyfinden yerinde duramayan
191	Deyim	bright-eyed and bushy-tailed s.	neşeli ve canlı
192	Deyim	bright-eyed and bushy-tailed s.	keyifli
193	Deyim	bright-eyed and bushy-tailed s.	istekli
194	Deyim	bright-eyed and bushy-tailed s.	hayat dolu
195	Deyim	bright-line s.	kanunda açıkça/kesin olarak belirtilmiş
196	Deyim	bright and early zf.	sabahın köründe
197	Deyim	as bright as a button expr.	akıl küpü gibi
198	Deyim	bright-eyed and bushy tailed expr.	çok neşeli ve canlı
199	Deyim	bright and breezy expr.	gamsız
200	Deyim	bright and breezy expr.	hayat dolu
201	Deyim	as bright as a new pin expr.	gıcır gıcır
202	Deyim	bright as a new pin expr.	gıcır gıcır
203	Deyim	bright as a new pin expr.	pırıl pırıl
204	Deyim	bright as a button expr.	parlak zekalı
205	Deyim	as bright as a button expr.	parlak zekalı
206	Deyim	bright and early expr.	sabah erkenden
207	Deyim	as bright as a new pin expr.	pırıl pırıl
208	Deyim	as bright as a new pin expr.	tertemiz
209	Deyim	as bright as a new pin expr.	tiril tiril
210	Deyim	bright-eyed and bushy-tailed expr.	tam formunda
211	Deyim	bright as a new pin expr.	tertemiz
212	Deyim	bright as a new pin expr.	tiril tiril
213	Deyim	bright as a new pin expr.	yepyeni
214	Deyim	as bright as a new pin expr.	yepyeni
215	Deyim	as bright as a button expr.	yaşam dolu
216	Deyim	(one) has a bright future ahead (of one) expr.	(birinin) geleceği parlak
217	Deyim	(one) has a bright future ahead (of one) expr.	(birinin) önünde parlak bir gelecek var
218	Deyim	(one) has a bright future ahead (of one) expr.	(birinin) önü açık
Law
219	Hukuk	bright line test i.	hukuk kurallarının yoruma yer bırakmayan açıklığı
220	Hukuk	bright line rule i.	hukuk kurallarının yoruma yer bırakmayan açıklığı
221	Hukuk	honor bright i.	haysiyet divanı
Technical
222	Teknik	bright etching bath i.	asitli parlatma yunağı
223	Teknik	bright field illumination i.	aydınlık alan aydınlatması
224	Teknik	bright field i.	aydınlık alan
225	Teknik	bright field image i.	aydınlık alan görüntüsü
226	Teknik	bright field microscopy i.	aydınlık alan mikroskopisi
227	Teknik	vertical bright annealing line i.	dikey parlak tavlama hattı
228	Teknik	bright dipping i.	parlak daldırma
229	Teknik	bright steel wire i.	parlak çelik tel
230	Teknik	bright nitriding i.	parlak nitrürleme
231	Teknik	bright plating additive i.	parlak kaplama katığı
232	Teknik	bright plating i.	parlak kaplama
233	Teknik	bright electrodeposition i.	parlak elektrikli bırakım
234	Teknik	bright annealing line i.	parlak tavlama hattı
235	Teknik	bright hard wire i.	parlak sert tel
236	Teknik	bright tempered spring steel i.	parlak menevişli yay çeliği
237	Teknik	bright plating additive i.	parlaklaştırıcı
238	Teknik	bright bessemer wire i.	parlak bessemer teli
239	Teknik	bright annealing plant i.	parlak tavlama tesisi
240	Teknik	bright range i.	parlaklık aralığı
241	Teknik	bright soft wire i.	parlak yumuşak tel
242	Teknik	bright steel products i.	parlak çelik mamuller
243	Teknik	bright silver i.	parlak gümüş yaldız
244	Teknik	bright dip i.	parlaklaştırma çözeltisi
245	Teknik	bright steel bars i.	parlak çelik çubuklar
246	Teknik	bright drawn steel wire i.	parlak çekilmiş çelik tel
247	Teknik	bright glaze i.	parlak sır
248	Teknik	bright etching i.	parlak dağlama
249	Teknik	bright signal light i.	parlak işaret ışığı
250	Teknik	bright annealing i.	parlak tavlama
251	Teknik	bright annealed tubing i.	parlak tavlı boru
252	Teknik	bright annealed steel i.	parlak tavlı çelik
253	Teknik	bright plate i.	parlak levha
254	Teknik	bright gold i.	parlak altın yaldız
255	Teknik	bright finish i.	parlak bitirme
256	Teknik	liquid bright gold i.	sıvı parlatma altını
257	Teknik	liquid bright gold i.	sıvı parlak altın
258	Teknik	oil bright i.	yağ parlaklığında
259	Teknik	bright annealed s.	parlak tavlı
Construction
260	İnşaat	bright field i.	aydınlık alan
261	İnşaat	bright field image i.	parlak alan görüntüsü
262	İnşaat	bright field tem i.	parlak alan geçirmeli elektron mikroskopi
263	İnşaat	bright field i.	parlak alan
Dyeing
264	Boyacılık	bright lemon yellow i.	canlı bir yeşilimsi sarı renk tonu
265	Boyacılık	bright-red s.	taze ahududu kırmızısı
Aeronautic
266	Havacılık	bright annealing i.	parlak ısıl işleme
Mining
267	Maden	bright coal i.	parlak kömür
268	Maden	bright coal i.	bir tür bitümlü kömür
Medical
269	Medikal	bright yellow lipomatous plaques i.	parlak sarı lipomatöz plaklar
Veterinary
270	Veterinerlik	bright-blindness i.	koyunlarda görülen bir tür körlük
Food Engineering
271	Gıda	bright field microscope i.	aydınlık saha mikroskobu
272	Gıda	bright field microscope i.	basit ışık mikroskobu
Physics
273	Fizik	bright-line spectrum i.	parlak çizgili spektrum
274	Fizik	bright-line spectrum i.	parlak çizgili izge
Chemistry
275	Kimya	bright stock i.	parlak stok
276	Kimya	bright stock i.	yüksek viskoziteli yağlama yağı
Marine Biology
277	Deniz Biyolojisi	bright lapina i.	parlak lapina
Botanic
278	Botanik	meadow bright i.	bataklık nergisi
279	Botanik	meadow bright i.	lilpar
280	Botanik	meadow bright i.	altıntopu
281	Botanik	meadow bright i.	çuhaçiçeği
282	Botanik	meadow bright i.	su nergisi
283	Botanik	meadow bright i.	avrupa ve kuzey amerika'ya özgü, düğün çiçeğine benzer parlak sarı çiçekleri olan bir bataklık bitkisi
Geography
284	Coğrafya	sea bright i.	new jersey eyaletinde yerleşim yeri
Meteorology
285	Meteoroloji	bright bands i.	parlak bölge
Painting
286	Resim	bright color i.	sıcak renk
Modern Slang
287	Modern Argo	ain't that bright s.	beyinsiz
288	Modern Argo	ain't that bright s.	akılsız
289	Modern Argo	ain't that bright s.	pek akıllı değil
290	Modern Argo	ain't that bright s.	pek zeki değil
Star Wars
291	Star Wars	bright jewel cluster i.	parlak mücevher kümesi
292	Star Wars	bright tree village i.	parlak ağaç köyü