fare - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

fare

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"fare" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 25 sonuç

İngilizce Türkçe
General
fare i. yiyecekler
fare i. veda
fare i. yolluk
fare i. yiyecek
fare i. taksi müşterisi
fare i. gıda
fare i. yolcu
fare i. tarife
fare i. yol parası
fare i. yemekler
fare i. bilet ücreti
fare i. navlun
fare f. geçinmek
fare f. başından geçmek
fare f. yola çıkmak
fare f. başarmak
fare f. gitmek (iş için)
fare f. üstesinden gelmek
fare f. yolculuk etmek
Trade/Economic
fare i. navlun
Law
fare i. navlun
fare i. yol ücreti
Tourism
fare i. (restoranda vb.) sunulan yemekler
Transportation
fare i. toplu taşımada biniş ücreti
Archaic
fare f. olmak

"fare" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 7 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
fare mouse i.
General
fare house mouse i.
fare rat i.
fare dormouse i.
Computer
fare computer mouse i.
Telecom
fare mouse i.
Zoology
fare rottan [scotland] [dialect] i.

"fare" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 142 sonuç

İngilizce Türkçe
General
promotional fare i. promosyonlu tarife
train fare i. tren ücreti
partner fare i. indirimli fiyattan eşlik eden kişiye çıkarılan özel tarife
bill of fare i. menü
youth fare i. gençlik tarifesi
half fare i. yarım bilet
bill of fare i. mönü
charter fare i. kira ücreti
net fare i. net tarife
bill of fare i. yemek listesi
fare basis i. tarife esası
subway fare i. metro ücreti
cab fare i. taksi ücreti
train fare i. tren parası
full fare i. tam bilet
taxi fare i. taksi parası
partner fare i. arkadaş tarifesi
fare construction unit i. tarife konstrüksiyon birimi
fare construction point i. tarife konstrüksiyon noktası
standby fare i. standby tarifesi
unpublished fare i. yayımlanmamış tarife
through fare i. aktarmasız tarife
penalty fare i. cezalı tarife
ticket at full fare i. tam bilet
fare dodger i. ücret ödemeden bedavaya seyahat eden kimse
fare dodger i. beleşçi
point-to-point air fare i. yol üzerinde bir ara noktada konaklamaya ve başka tarifelerle birleştirilmeye imkan tanımayan tarife
half fare ticket i. yarım bilet
minimum fare i. indi bindi ücreti
flight fare i. uçuş ücreti
base fare i. esas tarife
base fare i. esas ücret
fare-dodging i. toplu taşıma araçlarına biletsiz binme
fare evasion i. toplu taşıma araçlarına biletsiz binme
taxi fare i. taksi tarifesi
cab fare i. taksi tarifesi
taxi fare i. taksi ücreti
cab fare i. taksi ücreti
taxi fare i. taksi tarifesi
cab fare i. taksi tarifesi
taxi fare i. taksi ücreti
cab fare i. taksi ücreti
taxi fare i. taksi tarifesi
cab fare i. taksi tarifesi
taxi fare i. taksi ücreti
cab fare i. taksi ücreti
round-trip fare i. gidiş dönüş ücreti
fare badly f. birisi için kötü olmak
fare well f. birisi için iyi gitmek
pick up a fare f. taksiye müşteri almak
take a fare f. taksiye müşteri almak
Phrasals
fare up f. birinin/bir şeyin seviyesine ulaşmak
fare up f. birine/bir şeye yetişmek
fare up f. biri/bir şey kadar iyi performans göstermek
fare up f. biriyle bir şeyle eşitlenmek
fare up f. birinin/bir şeyin seviyesini yakalamak
fare against (someone or something) f. (birine/bir şeye) nazaran iyi performans göstermek
fare against (someone or something) f. (birine/bir şeye) nazaran iyi çalışmak
fare against (someone or something) f. (birine/bir şeye) nazaran iyi işlemek
fare against (someone or something) f. (birine/bir şeye) nazaran iyi oynamak
fare against f. -e nazaran iyi performans göstermek
fare against f. '-e nazaran iyi çalışmak
fare against f. '-e nazaran iyi işlemek
fare against f. '-e nazaran iyi oynamak
fare off f. geçinmek
fare off f. uyuşmak
fare off f. üstesinden gelmek
fare off f. gelişmek
fare off f. ilerleme kaydetmek
Colloquial
bill of fare i. alışveriş listesi
bill of fare i. menü
bill of fare i. yemek listesi
lenten fare i. lent/büyük perhiz yemeği
lenten fare i. etsiz yemek
lenten fare i. hristiyan lent/büyük perhiz döneminde ikram edilebilecek etsiz yemek
lenten fare i. yavan yemek
lenten fare i. etsiz yemek
lenten fare i. askerlere dağıtılan gibi pek tadı tuzu olmayan yemek
lenten fare i. eksik yemek
standard fare i. alışılmış olay
standard fare i. yaygın olay
standard fare i. sıkça/çok rastlanan bir olay
standard fare i. bilinen bir olay
standard fare i. pek şaşırtıcı olmayan bir olay
standard fare i. standart bir olay
Idioms
go farther and fare worse f. dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan olmak
fare thee well expr. mükemmel
fare thee well expr. kusursuz
fare thee well expr. eksiksiz
to a fare-thee-well expr. en mükemmel düzeyde
to a fare-thee-well expr. en muhteşem düzeyde
to a fare-thee-well expr. son derece kusursuz olarak
to a fare-thee-well expr. olabildiğince eksiksiz
to a fare-thee-well expr. olabilecek en yüksek derecede/düzeyde
to a fare-thee-well expr. olabilecek en ileri derecede/düzeyde
to a fare-thee-well expr. elinden geldiği kadar
to a fare-thee-well expr. son derece
to a fare-thee-well expr. son derece mükemmel
to a fare-thee-well expr. son derece kusursuz
to a fare-thee-well expr. baştan sona
to a fare-thee-well expr. eksiksiz
to a fare-thee-well expr. mükemmel olarak
to a fare-thee-well expr. hakkıyla
to a fare-thee-well expr. layıkıyla
to a fare-thee-well expr. tümüyle
to a fare-thee-well expr. tamamen
to a fare-thee-well expr. baştan sona
Trade/Economic
unpublished fare i. broşürlerde ilan edilmeyen tarife
excess fare i. fazlalık için ödenen ücret
excess fare i. mevki farkı
full fare i. tam tarife
full fare i. tam ücret
full fare ticket i. tam ücrete tabi bilet
fare construction point i. ücret belirleme noktası
single fare i. yalnızca gidiş ücreti
standby fare i. yedek yolcu ücreti
Tourism
bill of fare i. alakart
add-on fare i. add-on tarifesi
family fare i. aile tarifesi
net fare i. acentenin kendi fiyat ilavesini koyduğu komisyonsuz tarife
published fare i. afişe tarife
infant fare i. bebek tarifesi
family fare i. birlikte seyahat eden ailelere teklif edilen özel tarife
child fare i. çocuk tarifesi
through fare i. iki nokta arasında yolculuk yapmaya uygun tarife
inclusive tour basing fare i. kapsamlı tur ücreti
youth fare i. ortalama 25 yaşına kadar gelmiş insanlara uygulanan tarife
point-to-point air fare i. noktadan-noktaya hava tarifesi
promotional fare i. özel indirimli tarife
directional fare i. sadece tek yönde işleyen tarife
published fare i. taşıyıcı tarifelerinde gösterilen fiyatlar
bill of fare i. yemek listesi
Technical
half-fare i. yarım ücret
Transportation
bus fare i. otobüs ücreti
bus fare i. tramvay ücreti
standby fare i. (yedek yolculara yönelik) indirimli tarife
Aeronautic
normal fare i. geçerlilik veya kullanım konusunda hiçbir sınırlaması bulunmayan tarife
directional fare i. gidiş tarifesi
normal fare i. normal tarife
fare construction unit i. suni bir havayolu para birimi
Gastronomy
bill of fare i. yemek listesi
Archaic
fare thee well expr. elveda