judgment - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

judgment

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"judgment" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 43 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
judgment i. karar
General
judgment i. doğru düşünüp karar verme yetisi
judgment i. muhakeme
judgment i. yargı gücü
judgment i. hüküm
judgment i. bildiri
judgment i. kanı
judgment i. kıyamet
judgment i. netice
judgment i. düşünce
judgment i. yargılama
judgment i. görüş
judgment i. tebligat
judgment i. yargı
judgment i. yargı
judgment i. doğru karar verme yeteneği
judgment i. seziş
judgment i. sezgi
judgment i. anlayış
judgment i. temyiz kuvveti
judgment i. tahmin
judgment i. değerlendirme
judgment i. eleştiri
judgment i. kınama
judgment i. hükmetme
judgment i. isabetli karar verme yetisi
judgment f. takdir etmek
judgment f. hükmetmek
Trade/Economic
judgment i. ilamlı borçlu
judgment i. cebri ipotek
judgment i. mahkemenin ödenmesine hüküm verdiği borç, yükümlülük
Law
judgment i. hüküm
judgment i. karar
judgment i. kesin hüküm
judgment i. nihai karar
judgment f. hakim gibi yönetmek
Psychology
judgment i. yargı
Religious
judgment i. ilahi adalet
judgment i. günahın bedeli
judgment i. kıyamet günü
judgment i. mahşer günü
judgment i. ilahi hüküm
judgment i. ilahi karar

"judgment" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 254 sonuç

İngilizce Türkçe
General
the last judgment i. kıyamet
standard of judgment i. değer yargısı
good judgment i. iyi karar
the last judgment i. kıyamet günü
unbiased judgment i. tarafsız karar
last judgment i. mahşer günü
judgment day i. mahşer günü
day of judgment i. kıyamet günü
provisional judgment i. geçici karar
judgment day i. kıyamet günü
engineering judgment i. mühendislik hükmü
provisional judgment i. geçici mahkeme hükmü
provisional judgment i. muvakkat hüküm
last judgment i. kıyamet günü
final judgment i. son yargı
sound judgment i. sağlam muhakeme
preceding judgment i. ara karar
day of judgment i. mahşer günü
final judgment order i. kesin hüküm
final judgment order i. nihai karar
snap judgment i. anlık karar/hüküm
absolute judgment/decision i. kesin yargı
unfavorable judgment i. olumsuz karar
unfavorable judgment i. olumsuz değerlendirme
unfavorable judgment i. hataları ve eksiklikleri belirterek onaylamama
judgment call i. hakem kararı
judgment call i. belirleyici karar
withhold judgment f. yargıda bulunmamak
pass judgment f. hüküm vermek
reserve judgment f. hüküm vermeyi uzatmak
pass judgment on f. hakkında yargıya varmak
pronounce judgment f. kararı bildirmek
pronounce judgment f. hükmü bildirmek
make a judgment against someone f. aleyhinde karar vermek
reserve judgment f. bir konuda (henüz) karar vermemiş olmak
reserve one's judgment f. bir konuda (henüz) karar vermemiş/kararsız olmak
Phrases
in my judgment zf. fikrimce
in my judgment zf. bana kalırsa
more by accident than (by) judgment expr. bilerek değil
more by accident than (by) judgment expr. tesadüfen/şansına/şans eseri
more by accident than (by) judgment expr. çok da planlanmış/düşünülmüş bir şey değil
more by accident than (by) judgment expr. biraz tesadüf eseri
within the terms of the judgment of the court expr. divan kararı çerçevesinde
judgment rests with the turkish people expr. takdir türk milletinindir
against your better judgment [us] expr. aksini düşünmene rağmen
against your better judgment [us] expr. düşüncenin tersine
against your better judgment [us] expr. doğru olmadığını bile bile
against your better judgment [us] expr. yanlış olduğunu bile bile
against your better judgment [us] expr. mantıksız olduğunu bile bile
against your better judgment [us] expr. akıllıca olmadığını bile bile
against your better judgment [us] expr. iyi bir fikir olmadığını bile bile
against your better judgment [us] expr. aksini düşünmene rağmen
against your better judgment [us] expr. düşüncenin tersine
against your better judgment [us] expr. doğru olmadığını bile bile
against your better judgment [us] expr. yanlış olduğunu bile bile
against your better judgment [us] expr. mantıksız olduğunu bile bile
against your better judgment [us] expr. akıllıca olmadığını bile bile
against your better judgment [us] expr. iyi bir fikir olmadığını bile bile
Colloquial
against one's better judgment expr. aklı/mantığı ona aksini söylese bile
against one's better judgment expr. yanlış olduğunu bile bile
Idioms
a judgment call i. kanaate dayalı karar
judgment call i. öznel/kişisel karar
judgment call i. kanaate dayalı karar
sit in judgment on someone f. biri hakkında hüküm vermek
sit in judgment on someone f. birini yargılamak
sit in judgment upon someone f. biri hakkında hüküm vermek
sit in judgment of somebody f. biri hakkında hüküm vermek
sit in judgment upon someone f. birini yargılamak
sit in judgment on/over f. hüküm vermek
pass judgment (on someone or something) f. (biri/bir şey üzerinde/hakkında) hızlıca hüküm vermek
pass judgment (on someone or something) f. (biri/bir şey hakkında) hemen yargıya varmak
pass judgment (on someone or something) f. (birini/bir şeyi) hemen yargılamak
sit in judgment of (someone) f. (birinin) suçlu olup olmadığına karar vermek için jürilik yapmak
sit in judgment of (someone) f. (biri) hakkında hüküm vermek
sit in judgment of (something) f. (bir şeyin) doğruluğunu yargılamak
sit in judgment of (something) f. (bir şeyi) yargılamak
cloud someone's judgment f. beynini bulandırmak
cloud someone's judgment f. (birinin) sağlıklı düşünmesine engel olmak
more by accident than (by) judgment zf. şansa bala olan
more by accident than (by) judgment zf. hakkıyla değil şansıyla olan
more by luck than judgment expr. bilgiden/beceriden ziyade/daha çok şansla
more by luck than judgment expr. şans eseri
Trade/Economic
value judgment i. değer yargısı
value-judgment i. değer hükmü
order, writ, judgment, injunction, decree, determination or award i. emir, müzekkere, mahkeme kararı, men kararı, belirleme veya hakem kararı
snap judgment i. gıyabi karar
debt secured by a court judgment i. ilama bağlı alacak
definitive judgment i. kesin karar
definitive judgment i. kesin hüküm
value-judgment i. kıymet incelenmesi
writ, summons, judgment or other notice of legal process i. müzekkere, celpname, mahkeme kararı veya başka bir hukuki işlem tebligatı
judgment lien i. hukuken tespit edilmiş gayrimenkul rehin hakkı
judgment lien i. cebri ipotek
pass a cautionary judgment f. ihtiyati tedbir koymak
Law
interlocutory judgment i. ara karar
judgment in rem i. ayni bir ihtilafa dair davada verilen karar
void judgment i. batıl karar
effect of reversed judgment i. bozulan hükmün tesiri
judgment summons i. borçlusunun hapsen tazyiki hükmü
voidable judgment i. bozulması mümkün olan karar
face of a judgment i. bir hükmün taalluk ettiği meblağ
under judgment i. davada sonuca bağlanamama
under judgment i. davanın görülmeye devam etmesi
judgment of nolle prosequi i. davacının davaya devam etmeyeceğini bildirmesi üzerine davalı lehine verilen karar
request for referral of the judgment i. davanın sevk edilmesi
judgment of dismissal i. davanın reddi kararı
summary judgment i. duruşmasız yargılama
summary judgment i. duruşma olmaksızın hüküm
judgment on the pleadings i. duruşma olmaksızın hüküm
previous judgment i. eski karar
interlocutory judgment i. geçici karar
judgment without justification i. gerekçesiz hüküm
judgment by default i. gıyabi hüküm
judgment on default i. gıyabi hüküm
judgment by default i. gıyabi karar
judgment on default i. gıyap kararı
default judgment i. gıyabi hüküm
judgment by default i. gıyap kararı
snap judgment i. gıyap kararı
delivery of the judgment i. hükmün tefhim edilmesi
judgment debt i. hüküm altına alınmış borç
pronouncement of judgment i. hükmün tefhimi
notice of judgment i. hükmün tebliği
basis of judgment i. hükmün esası
court which issued the judgment i. hükmü veren mahkeme
voidable judgment i. hatalı karar
judgment seat i. hakim makamı
arrest of judgment i. hükmün tecili
justification of judgment i. hükmün gerekçesi
void judgment i. hükümsüz karar
uncertainty of interpretation of judgment i. hükmün tefsirinde tereddüt
suspending the execution of judgment i. hükmün icrasını tehir etme
appealing decision prior to judgment i. hükümden evvelki kararın temyizi
conflict of judgment i. hüküm uyuşmazlığı
judgment creditor i. hüküm altına alınmış bir borcun alacaklısı
judgment debtor i. hüküm altına alınmış bir borcun sahibi
contents of judgment i. hükmün muhtevası
vacation of judgment i. hükmün iptali
reversal of judgment i. hükmün bozulması
evidence affecting the judgment i. hükmü etkileyen delil
enforceable judgment i. infaz edilebilir karar
enforcement proceedings without judgment i. ilamsız takip
voidable judgment i. iptali mümkün olan karar
dormant judgment i. icrai vasfını kaybetmiş karar
cautionary judgment i. ihtiyati tedbir
judgment fee i. ilam harcı
enforceable judgment i. infaz edilebilir hüküm
enforceable judgment i. infazı mümkün hüküm
enforceable judgment i. infazı mümkün karar
judgment debt i. ilamlı borç
judgment by confession i. ikrara dayanan karar
judgment creditor i. ilama dayanan alacaklı
judgment creditor i. ilamlı alacaklı
bona fide judgment creditor i. iyi niyetli ilamlı alacaklı
arrest of judgment i. kararın ertelenmesi
arrest of judgment i. kararın tecili
arrest of judgment i. kararın sonraya bırakılması
passing judgment i. karar verme
nullity of judgment i. kararın iptali
type of judgment i. karar türü
judgment and writ fee i. karar ve ilam harcı
original of judgment i. kararın aslı
opening a judgment i. kararın yeniden incelenmesi
affirmance of judgment i. kararın onaylanması
abstract of judgment i. karar özeti
review of judgment i. karar incelemesi
affirmance of judgment i. kararın tasdiki
final judgment i. kati hüküm
definite judgment i. kesin hüküm
transfer by judgment i. kazai temlik
definitive judgment i. kesin karar
definitive judgment i. kesin hüküm
final judgment i. kesin hüküm
judgment book i. mahkemedeki karar defteri
judgment book i. mahkeme karar defteri
abstract of judgment i. mahkeme özeti
judgment of court i. mahkeme hükmü
judgment on the verdict i. mahkemenin jürinin lehinde karar verdiği karar
judgment debt i. mahkeme kararına dayanan borç
judgment on the verdict i. mahkeme kararı
judgment duly passed by a court i. mahkemenin usulüne uygun olarak verdiği karar
judgment hail i. mahkeme salonu
judgment seat i. mahkeme
judgment of court i. mahkeme kararı
opening a judgment i. mahkemenin verdiği kararının tekrar incelenmesi
interlocutory judgment i. mahkeme ara kararı
affirmance of judgment i. onaylama kararı
final judgment i. nihai karar
final judgment i. nihai karar
judgment of affirmance i. onaylayan karan
previous judgment i. önceki karar
summary judgment i. özet karar
simulated judgment i. sahte hüküm
definitive judgment i. son karar
judgment in personam i. şahsi karar
conditional judgment i. şartlı karar
request for judgment i. sonuç ve istem
personal judgment i. şahsi karar
non-appealable judgment i. temyizi gayrı kabil hüküm
judgment by consent i. tarafların anlaşmalarına uygun olarak verilen karar
judgment which can be appealed i. temyizi kabil hüküm
pronouncement of a judgment i. tefhim
declaratory judgment action i. tespit davası
declaratory judgment i. tespit kararı
alternative judgment i. tercih hakkı veren mahkeme kararı
judgment of nolle prosequi i. takipsizlik kararı
declaratory judgment i. tespit hükmü
judgment which cannot be appealed i. temyizi gayrı kabil hüküm
domestic judgment i. ülke mahkemesi kararı
judgment to be given i. verilecek hüküm
passed judgment i. verilmiş karar
spatial judgment i. uzamsal yargı
post-judgment relief i. yargılama sonrası karar düzeltme/tashihi karar
relief from judgment or order i. yargılama veya karar sonrası ortaya çıkan haksızlığın giderilmesi
foreign judgment i. yabancı mahkeme kararı
opening a judgment i. yeniden dava
dormant judgment i. zamanaşımına uğramış karar
judgment in personam i. şahsi hüküm
personal judgment i. şahsi hüküm
judgment on the merits i. esasa dair karar
judgment hall i. mahkeme salonu
judgment of conviction i. nihai hüküm
judgment of god i. ilahi hüküm
judgment summons i. icranın uygulanma emri
villainous judgment i. suçluyu kınayan karar
cognovit judgment i. olağan yasal işlem masrafları olmaksızın borçlunun yazılı itirafından sonra verilen karar
confession of judgment i. olağan yasal işlem masrafları olmaksızın borçlunun yazılı itirafından sonra verilen karar
final judgment i. temyiz yolu kapalı mahkeme kararı
ester in judgment f. hem davacı ve hem de davalı sıfatıyla mahkeme önüne çıkmak
deliver a judgment f. hüküm vermek
have an influence on the judgment f. hükme tesiri olmak
reverse a judgment f. hükmü bozmak
execute a judgment f. hükmü icra etmek
render judgment f. hüküm vermek
render judgment f. karar vermek
reverse the judgment f. kararı bozmak
reverse a judgment f. kararı bozmak
have an influence on the judgment f. karara etki yapmak
reverse a judgment f. kararı iptal etmek
reverse a judgment f. karar bozmak
deliver a judgment f. karar vermek
arrest judgment f. (mevcut veya muhtemel hata nedeniyle) yargıyı durdurmak
jud (judgment) kısalt. hüküm
jud (judgment) kısalt. karar
Psychology
value judgment i. değer yargısı
judgment of condemnation i. yasak yargısı
comparative judgment i. iki veya daha fazla uyarıcı arasında fark bulunup bulunmadığı üzerine verilen hüküm
Logic
analytic judgment i. analitik yargı
analytic judgment i. öngörülen şeyin önceden yapılan bir tahminin öznesinde ima edildiği yargı
Statistics
judgment sample i. yapısal örnek
Philosophy
hypothetical judgment i. koşullu yargı
categorical judgment i. koşulsuz yargı
Star Wars
chamber of judgment i. karar odası
judgment field i. karar alanı