kaymak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kaymak



"kaymak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
kaymak cream i.
kaymak slip f.
General
kaymak curd i.
kaymak head i.
kaymak junket i.
kaymak creme i.
kaymak crud [dialect] i.
kaymak skim [obsolete] i.
kaymak skimming i.
kaymak move f.
kaymak ski f.
kaymak slither f.
kaymak skid f.
kaymak lay f.
kaymak prolapse f.
kaymak flow away f.
kaymak move to one side f.
kaymak skate f.
kaymak change f.
kaymak change into f.
kaymak glide f.
kaymak glissade f.
kaymak sashay f.
kaymak lapse f.
kaymak slid f.
kaymak slide f.
kaymak slip f.
kaymak illapse f.
kaymak creep f.
kaymak overslide f.
kaymak overslip [obsolete] f.
kaymak run f.
kaymak drift f.
kaymak shirl [uk] [dialect] f.
kaymak slick f.
kaymak slidder f.
kaymak slough f.
kaymak slue f.
kaymak slur [dialect] f.
Phrasals
kaymak glide away f.
kaymak slip around f.
kaymak slide around f.
kaymak scoot down f.
kaymak slide over f.
kaymak glide across (something) f.
kaymak glide across something f.
kaymak glide across f.
Technical
kaymak slide f.
kaymak slip f.
Automotive
kaymak skid f.
kaymak slip f.
Food Engineering
kaymak heavy cream i.
kaymak kajmak i.
Gastronomy
kaymak cream i.
kaymak clotted cream i.
kaymak clotted cream of milk i.
kaymak turkish cream i.
kaymak head i.
kaymak clouted cream i.
Sport
kaymak ski f.
Slang
kaymak bone f.
kaymak fuck f.

"kaymak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 246 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kar üzerinde kaymak üzere üretilmiş araç sledge i.
özellikle büyük şehirlerdeki kaymak tabakada görülen uçarı yaşam biçimi vanity fair i.
kaymak tabaka upper class i.
kaymak tabaka upper crust i.
kaymak ayırıcı cream separator i.
kaymak tutmuş süt clabber i.
kaymak tutma clabbering i.
kaymak tabaka creme de la creme i.
kaymak tabaka top crust i.
kaymak tutmuş süt thick milk [pennsylvania] i.
kaymak tabaka tops [brit] i.
kaymak tabaka upper ten thousand i.
kaymak tabaka gratin i.
(sıvı yüzeyinde oluşan) kaymak cuticle i.
gıda üzerinde oluşan kaymak skin i.
kaymak çıkarma makinesi skimmer i.
ayağı kaymak loose one's footing f.
kızakla yokuştan kaymak coast f.
kaymak bağlamak cream f.
toprak kaymak slump f.
kaymak tutmak cream f.
paten kaymak skate f.
kaymak tutmak form cream f.
kaymak (bir yerden vb) glide f.
geriye doğru kaymak slip back f.
kızakla kaymak sled f.
dik bir tepeden hızla kaymak schuss f.
patenle kaymak roller skate f.
hayatı kaymak be ruined f.
kaymak bağlamak form cream f.
(araçtaki yük) bir tarafa kaymak shift f.
kızak kaymak skate f.
yeraltına kaymak go underground f.
ayağı kaymak slip f.
gözü kaymak look unwillingly f.
ayağı kaymak lose one's footing f.
patenle kaymak skate f.
yokuş aşağı kaymak ski downhill f.
kızak kaymak slide on ice f.
kaymak tutmak curdle f.
dengesini kaybetmişçesine kaymak slither f.
eli kaymak/kurtulmak lose one's grip f.
kızak kaymak toboggan f.
ayağı kaymak miss one's footing f.
kızakla kaymak sledge f.
yokuş aşağı kaymak veya inmek (kayak veya bisikletle) coast f.
kızakla kaymak toboggan f.
yana kaymak skid f.
elinden kaymak slip down from one's hands f.
ayağı kaymak (one's foot) slip f.
gözü kaymak be slightly cross-eyed f.
tekerlekli patenle kaymak roller-skate f.
kaymak (araba) skid f.
kaymak tutmak (süt) clabber f.
kenara kaymak scoot over f.
kaydıraktan kaymak ride down the slide f.
kaydıraktan kaymak go down the slide f.
kaydıraktan kaymak slide down the slide f.
kaykayda kaymak skateboard f.
kaykayda kaymak ride on a skateboard f.
kızakla kaymak tarbogan f.
(denizde, karda) şambrele binip kaymak tube f.
(görüntü) kaymak jump f.
(toprak) kaymak landslide f.
(süt) kaymak tutmak lapper [scotland] f.
paten kaymak blade f.
kızakla kaymak bob f.
eğlence amaçlı kızakla kaymak bob f.
üzerinden kaymak overslide f.
üzerinden kaymak overslip [obsolete] f.
(süt) kaymak tutturmak lapper [scotland] f.
dışarıya kaymak outslide f.
ileriye kaymak outslide f.
(çizgili patenle) kaymak rollerblade f.
(tek sıra tekerlekli patenle) kaymak rollerblade f.
aniden kaymak scoot f.
hızla kaymak scoot f.
(metin veya grafik) ekranda kaymak scroll f.
biraz soğutulduktan sonra kısmen katılaşıp tabaka halinde kaşıktan kaymak sheet f.
yana kaymak sit over f.
(sıvı üzerindeki kaymak vb.) sıyırıp almak skim f.
kaymak tutmak crud [dialect] f.
kaymak tutmak cruddle [dialect] f.
kaymak tutmak crudle [obsolete] f.
ayağı kaymak skid f.
hızlı hızlı kaymak skitter f.
yana kaymak slent [dialect] [uk] f.
ayağı kaymak slip f.
aşağı kaymak slump f.
(krema, kaymak) yüzeyde toplanmak set f.
(toprak) kopup kaymak spew f.
(kitap sayfaları) kaymak start f.
(halat) ırgattan kaymak surge f.
kaymak tutan curdling s.
kaymak gibi creamy s.
alınmış (kaymak vb) skimmed s.
kaymak tutmuş curdled s.
kaymak kıvamında olan creamy s.
kaymak gibi delicious s.
kaymak tutmamış uncrudded s.
kaymak alan skim s.
kaymak almada kullanılan skim s.
kaymak taşından yapılmış alabaster s.
kaymak gibi alabaster s.
Phrasals
öylesine kaymak slip around f.
aşağıya kaymak slide down something f.
boyunca süzülmek/kaymak slide along f.
bir yöne doğru kaymak tilt to something f.
birazcık/azıcık yana kaymak inch over f.
geriye kaymak slide back f.
etrafından kaymak skate around something f.
etrafında daireler çizerek kaymak skate around something f.
geriye kaymak/çekilmek slide back f.
kızakla bir şeyin üzerinde (kar vb) kaymak sled over something f.
kaykayla kaymak skate around f.
kızakla aşağı doğru kaymak sled down something f.
-e doğru kaymak skid into f.
(yolda karşı yöne vb) kaymak skid across something f.
-den aşağıya kaymak slide down from something f.
(kaykayla vb) bir şeyin üzerinde kaymak skate on something f.
(kaykayla vb) bir şeyin üzerinde kaymak skate over something f.
(ayağı) bir yerden kaymak slip from something f.
yana kaymak move down f.
bir şeyin üstünden kayarak inmek/aşağı kaymak slide down something f.
aşağıya doğru kaymak slide down something f.
aşağı kaymak slip down f.
gizlice kaydırmak/kaymak slip down f.
fark ettirmeden kaymak/kaydırmak slip down f.
aşağı kaymak/sıyrılmak/düşmek slip down f.
bir şeyin üstünden kaymak slide over something f.
(bir şeye, görüşe, inanca, duyguya) doğru kaymak swing to (something) f.
farklı bir şeye doğru kaymak swing to something f.
farklı bir tutuma kaymak swing to something f.
basıp ayağı kaymak slip on f.
bir şeye basıp ayağı kaymak slip on something f.
(bir yerden) kızakla kaymak sled across (something) f.
telli bir enstrümanda bir notadan diğerine kaymak hammer on f.
'-e azar kaymak start in on f.
yana çekilmek/kaymak draw aside f.
(birinden/bir şeyden) uzağa süzülmek/kaymak glide away (from someone or something) f.
kenara kaymak scooch over f.
(bir şeye/bir yere) doğru kaymak scooch over to (something or some place) f.
-e kaymak scoot over to f.
(bir şeye/bir yere) doğru kaymak scoot over to (something or some place) f.
(bir şeye) kaymak shade into (something) f.
-in üzerinde kaymak skate on f.
(bir şey) boyunca kaymak skid across (something) f.
(bir şeyin) yüzeyi boyunca kaymak skid across (something) f.
(bir şeyin) üzerinde kaymak skim over (something) f.
kızakla aşağı doğru kaymak sled down f.
-den aşağıya kaymak slide down from f.
-den kaymak slip from f.
(bir şeyden) kaymak slip from (something) f.
-e doğru kaymak tilt to f.
gitgide kaymak flow off f.
(sıvı üzerindeki kaymak vb.) sıyırıp almak skim off f.
Phrases
su kaydırağından kaymak chute the chutes f.
Colloquial
(kenara) kaymak shove up f.
Idioms
kaymak tabaka upper-crust i.
kaymak tabaka cream of the society i.
kaymak tabaka cream of the crop i.
fırçayı kaymak give (one) both barrels f.
(birine veya bir şeye) gözü kaymak steal a look (at someone or something) f.
hayatı kaymak be on the rocks f.
(birinden/bir şeyden) eli kaymak/kurtulmak lose (one's) grip on (someone or something) f.
(birinden/bir şeyden) eli kaymak/kurtulmak lose (one's) hold on (someone or something) f.
eli kaymak/kurtulmak lose hold on f.
eli kaymak/kurtulmak lose one's hold f.
kaymak tabakasından culturally advantaged s.
kaymak tabakadan out of the top drawer expr.
kaymak tabakadan from the top drawer expr.
Technical
kaymak kireç lime paste i.
kaymak kireç wet lime i.
kaymak kireç lime putty i.
dışarı doğru kaymak skid f.
kalın kaymak double cream f.
yana kaymak skid f.
(araba) kaymak drill f.
(araba) yana kaymak drill f.
makaradan kaymak slough (off) f.
bobinden kaymak slough (off) f.
Construction
kar veya su üzerinde kaymak için özel botların altına takılan uzun ve ince araç skis i.
kaymak taşı fengite i.
Automotive
arkadan kaymak loose f.
arkadan kaymak oversteer f.
önden kaymak push f.
önden kaymak understeer f.
suda kaymak aquaplane f.
yanal biçimde kaymak sway f.
(araba) yana kaymak sideslip f.
Aeronautic
pistin dışına kaymak skid off the runway f.
yan kaymak sideslip f.
yan kaymak side-slip f.
(uçak) yan kaymak skid f.
(aşırı eğim alan uçak) yana kaymak slip f.
Mining
kaymak taşı onyx i.
Food Engineering
peynir mayasının sebep olduğu pıhtılaşma durduktan sonra süte asetik asit eklenerek üretilen kaymak ziega i.
kaymak tutmuş süt lobber i.
(kahve veya çayda) kremanın oluşturduğu kaymak feathering i.
kaymak tutmamış uncurdled s.
Gastronomy
kaymak ve sütlü dondurma dairy ice cream i.
viski, bal, kaymak ve yulaf unuyla yapılan bir İskoç brendisi athoil brose i.
süt ve kaymak karışımı half-and-half i.
içi kaymak kıvamında olan küçük dikdörtgen bloklar şeklinde üretilen keskin lezzetli yumuşak bir peynir liederkranz ® i.
yoğun kremadan daha az kaymak içeren tatlı krema light cream i.
küçük seramik yemek kabında kaymak veya tereyağı ile tek başına pişirilmiş yumurta shirred egg i.
Botanic
kaymak ağacının marmelat ve reçel yapımında kullanılan koyu yeşil meyvesi pineapple guava i.
kaymak ağacının marmelat ve reçel yapımında kullanılan koyu yeşil meyvesi feijoa i.
kaymak ağacı feijoa i.
kaymak ağacı pineapple guava i.
kaymak ağacı feijoa bush i.
Agriculture
kaymak tabakası duff layer i.
kaymak ayırıcı cream separator i.
kaymak ayırıcı creamer i.
(toprak) kaymak tabaka bağlama soil crusting i.
Social Sciences
kaymak tabaka elite i.
kaymak tabaka upper-class i.
kaymak tabakaya ilişkin upper-class s.
Geology
(kaya) yavaşça kaymak work f.
fay oluşturacak şekilde kaymak fault f.
Sport
(kar kayağında) gidiş yönüne dik kaymak plowing i.
(kar kayağında) ne sağ ne de sol ayak önde olmadan kaymak plowing i.
buzda kaymak skate on ice f.
paten kaymak blade f.
kızakla kaymak bobsled f.
kızakla kaymak bobsleigh f.
kızak ile kaymak luge f.
(kayak üzerinde durulduğu esnada) kaymak ride f.
paten sahasında kaymak rink f.
bir ayağı diğerinin önüne koyarak paten kaymak scissor f.
(kayakta) yan durarak kaymak sideslip f.
(rakip darbesinden kaçmak için) hızlıca yana kaymak slip f.
kar kayağı ile kaymak snowboard f.
Baseball
(defans oyuncusu) normal savunma pozisyonunun dışına kaymak shade f.
Printery
(basılı kağıt) yazıları bulanık veya birbirine girecek şekilde kaymak slur f.
Archaic
almak (sıvının üzerinden kaymak) despumate f.
Engineering
(radar ekranındaki ışık noktası veya görüntü) ortalama konum etrafında hızla kaymak scintillate f.
Slang
kenara kaymak scooch f.
çok hafif kaymak scooch f.
çok hafif kaymak scooch f.
otururken öne arkaya ya da yana doğru kaymak scooch f.
hayatı kaymak fail at life f.
(birine) kaymak slip it to (one) f.
British Slang
götten kaymak take a stroll/trip down bournville boulevard f.
kenara kaymak hutch up f.
kenara kaymak budge up f.