Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | kibirli bir şekilde | sniffily zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | snippily zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | arrogantly zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | chestily zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | big zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | braggartly zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | high and mighty zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | high-and-mighty zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | huffingly zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | importantly zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | disdainfully zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | coxcombically zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | coxcomically zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | floutingly zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | sdeignfully [obsolete] zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | snip-snap zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | superbly [dated] zf. |
Genel | kibirli bir şekilde | surly zf. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | (kibirli bir şekilde) emir yağdırmak | boss f. | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | kibirli bir şekilde çıkmak | strut out f. | ||
Öbek Fiiller | kibirli bir şekilde girmek | stalk in f. | ||
Öbek Fiiller | kibirli bir şekilde (bir yere) girmek | stalk into (some place) f. | ||
Öbek Fiiller | kibirli bir şekilde (bir yere) girmek | stalk in (some place) f. | ||
Öbek Fiiller | (bir yerden) kibirli bir şekilde çıkmak | strut out of (some place) f. | ||
Öbek Fiiller | -den kibirli bir şekilde çıkmak | strut out of f. | ||
Idioms | ||||
Deyim | kibirli bir şekilde sürekli konuşmak | have a loud mouth f. | ||
Deyim | kibirli bir şekilde konuşmak | talk to hear (the sound of) (one's) own voice f. | ||
Deyim | kibirli bir şekilde konuşmak | talk to hear own voice f. |