Geçmiş

kulak vermek

"kulak vermek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 33 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	kulak vermek	hear f.
2	Genel	kulak vermek	give ear f.
3	Genel	kulak vermek	pay attention to f.
4	Genel	kulak vermek	regard f.
5	Genel	kulak vermek	listen out f.
6	Genel	kulak vermek	give ear to f.
7	Genel	kulak vermek	attend f.
8	Genel	kulak vermek	listen carefully f.
9	Genel	kulak vermek	listen to f.
10	Genel	kulak vermek	hark f.
11	Genel	kulak vermek	heed f.
12	Genel	kulak vermek	pay attention f.
13	Genel	kulak vermek	take heed of f.
14	Genel	kulak vermek	mind f.
15	Genel	kulak vermek	lend an ear f.
16	Genel	kulak vermek	listen for f.
17	Genel	kulak vermek	receive f.
18	Genel	kulak vermek	listen f.
19	Genel	kulak vermek	come f.
20	Genel	kulak vermek	gaum [dialect] [uk] f.
Colloquial
21	Konuşma Dili	kulak vermek	take to heart f.
Idioms
22	Deyim	kulak vermek	hearken to someone or something f.
23	Deyim	kulak vermek	give an ear to f.
24	Deyim	kulak vermek	prick up one's ears f.
25	Deyim	kulak vermek	lend an ear to f.
26	Deyim	kulak vermek	perk up (one's) ears f.
27	Deyim	kulak vermek	pin back your ears [old-fashioned] [uk] f.
28	Deyim	kulak vermek	cock an ear at somebody/something f.
29	Deyim	kulak vermek	cock your ear f.
Archaic
30	Eski Kullanım	kulak vermek	tend f.
31	Eski Kullanım	kulak vermek	hearken f.
32	Eski Kullanım	kulak vermek	harken f.
Slang
33	Argo	kulak vermek	dig f.

"kulak vermek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	mantığa kulak vermek	listen to reason f.
2	Genel	içindeki sese kulak vermek	listen to one's inner voice f.
3	Genel	-e kulak vermek	pay attention to f.
Phrasals
4	Öbek Fiiller	birine kulak vermek	attend to someone f.
5	Öbek Fiiller	(birine) kulak vermek	hark at (someone) f.
6	Öbek Fiiller	-e kulak vermek	hearken to f.
Idioms
7	Deyim	(birinin) sözüne kulak vermek	read someone's lips f.
8	Deyim	her iki tarafa da kulak vermek	see both sides (of something) f.
9	Deyim	birisine kulak vermek	give one's ear to someone f.
10	Deyim	birisine kulak vermek	give an ear to someone f.
11	Deyim	birine kulak vermek	hearken to someone f.
12	Deyim	birisine kulak vermek	give ear to someone f.
13	Deyim	içindeki sese kulak vermek	go with one's gut f.
14	Deyim	(birine/bir şeye) kulak vermek	cock an ear at (someone or something) f.
15	Deyim	(birine/bir şeye) kulak vermek	get a load of (someone or something) f.
16	Deyim	bir şeye/birine kulak vermek	get a load of something/someone f.
17	Deyim	birine/bir şeye kulak vermek	give (an) ear to someone or something f.
18	Deyim	birine/bir şeye kulak vermek	give one's ear to someone or something f.
19	Deyim	(birine) kulak vermek	give an ear (to one) f.
20	Deyim	(birine/bir şeye) kulak vermek	give ear to (someone or something) f.
21	Deyim	(bir şeye) kulak vermek	give heed to (something) f.
22	Deyim	(birine/bir şeye) kulak vermek	give/pay heed (to somebody/something) f.
23	Deyim	(birine/bir şeye) kulak vermek	take heed (of somebody/something) f.
24	Deyim	(birine/bir şeye) kulak vermek	lend (one's) ear (to someone or something) f.
25	Deyim	(birine) kulak vermek	lend (someone) (one's) ear f.
26	Deyim	(birine) kulak vermek	lend an ear (to one) f.
27	Deyim	sözüne kulak vermek	read lips f.
28	Deyim	(birine/bir şeye) kulak asmak/vermek	take heed (of someone or something) f.
Slang
29	Argo	'-e kulak vermek	get a load of f.