| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Common Usage | ||||
| Yaygın Kullanım | reinstate f. | eski görevine getirmek | ||
|
Tom was later reinstated. Tom daha sonra eski görevine getirildi. More Sentences |
||||
| General | ||||
| Genel | reinstate f. | geri getirmek | ||
|
The reformists are against reinstating the labour law. Reformistler iş kanununun geri getirilmesine karşılar. More Sentences |
||||
| Trade/Economic | ||||
| Ticaret/Ekonomi | reinstate f. | görevine iade etmek | ||
|
They reinstated the policeman after having cleared of the allegations. Hakkındaki suçlamalardan aklanan polis memuru görevine iade edildi. More Sentences |
||||
| Ticaret/Ekonomi | reinstate f. | tekrar yürürlüğe sokmak | ||
|
The reformists are against reinstating the labour law. Yenilikçiler iş kanununun tekrar yürürlüğe girmesine karşı çıkıyor. More Sentences |
||||
| General | ||||
| Genel | reinstate f. | yeniden kurmak | ||
| Genel | reinstate f. | görevine geri vermek | ||
| Genel | reinstate f. | haklarını iade etmek | ||
| Genel | reinstate f. | iade etmek | ||
| Genel | reinstate f. | eski durumuna koymak | ||
| Genel | reinstate f. | yeniden getirmek | ||
| Genel | reinstate f. | eski mevkiini geri vermek | ||
| Genel | reinstate f. | eski görevine vermek | ||
| Genel | reinstate f. | yeniden sağlamak | ||
| Genel | reinstate f. | eski durumuna getirmek | ||
| Genel | reinstate f. | haklarını geri vermek | ||
| Trade/Economic | ||||
| Ticaret/Ekonomi | reinstate f. | aynı göreve yeniden atamak | ||
| Ticaret/Ekonomi | reinstate f. | düzeltip eski durumuna getirmek | ||
| Ticaret/Ekonomi | reinstate f. | eski görevine iade etmek | ||
| Ticaret/Ekonomi | reinstate f. | eski statüsüne geri getirmek | ||
| Law | ||||
| Hukuk | reinstate f. | eski hale getirmek | ||
| Tobacco | ||||
| Tütün | reinstate i. | eski haline geri döndürme | ||
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | reinstate in f. | getirmek (eski makamına) |
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | reinstate someone in something f. | görevine geri getirmek |
| Öbek Fiiller | reinstate someone as something f. | ...olarak yeniden göreve getirmek |
| Öbek Fiiller | reinstate (one) into (something) f. | (birini görevine/konumuna) geri getirmek |
| Öbek Fiiller | reinstate (one) into (something) f. | (birini eski görevine/pozisyonuna) tekrar atamak |
| Öbek Fiiller | reinstate as f. | olarak yeniden göreve getirmek |
| Military | ||
| Askeri | reinstate law and order f. | kanun ve nizamı yeniden tesis etmek |
