utter

"utter" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 34 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General

1	Genel	utter f.	dile getirmek
2	Genel	utter f.	basmak
3	Genel	utter f.	buyurmak
4	Genel	utter f.	ses çıkarmak
5	Genel	utter f.	açığa vurmak
6	Genel	utter f.	söylemek
7	Genel	utter f.	ifade etmek
8	Genel	utter f.	basmak (çığlık)
9	Genel	utter f.	çıkarmak (inilti/ses)
10	Genel	utter f.	telaffuz etmek
11	Genel	utter f.	koparmak
12	Genel	utter f.	atmak (çığlık)
13	Genel	utter f.	demek
14	Genel	utter f.	seslenmek
15	Genel	utter f.	söz ile ifade etmek
16	Genel	utter f.	ilan etmek
17	Genel	utter f.	kovmak
18	Genel	utter f.	satmak
19	Genel	utter s.	son
20	Genel	utter s.	tam

21	Genel	utter s.	sapına kadar
22	Genel	utter s.	bütün
23	Genel	utter s.	son derece
24	Genel	utter s.	tüm
25	Genel	utter s.	mutlak
26	Genel	utter s.	tamamen
27	Genel	utter s.	kesin
28	Genel	utter s.	kati
29	Genel	utter s.	su katılmadık
30	Genel	utter s.	halis
Trade/Economic

31	Ticaret/Ekonomi	utter f.	piyasaya sürmek
32	Ticaret/Ekonomi	utter f.	tedavüle çıkarmak
33	Ticaret/Ekonomi	utter f.	(sahte para, çek) dolaşıma sokmak
Law

34	Hukuk	utter f.	(sahte para vb) piyasaya sürmek

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General

1	Genel	utter darkness i.	kapkaranlık
2	Genel	utter darkness i.	zifiri karanlık
3	Genel	utter nonsense i.	deli saçması
4	Genel	utter ignorance i.	kara cahillik
5	Genel	utter exhaustion i.	tam yorgunluk
6	Genel	utter exhaustion i.	aşırı bitkinlik

7	Genel	a complete and utter pisstake of i.	-i tamamen tiye alan
8	Genel	utter mystery i.	mutlak gizem
9	Genel	discuss something in utter detail f.	bütün boyutlarıyla ele almak
10	Genel	utter threats f.	tehditler savurmak
11	Genel	utter threat f.	tehdit savurmak
12	Genel	utter a scream f.	çığlık atmak
13	Genel	utter profane language f.	küfürlü dil kullanmak
14	Genel	not utter a word f.	ağzını açmamak
15	Genel	not utter a word f.	bir kelime etmemek
16	Genel	not utter a word f.	tek kelime etmemek
17	Genel	not utter a word f.	bir şey dememek
18	Genel	not utter a word f.	sesini çıkarmamak
19	Genel	in utter disorder zf.	karmakarışık
Phrases

20	İfadeler	in utter confusion expr.	alan talan
21	İfadeler	in utter confusion expr.	allak bullak
Idioms

22	Deyim	utter a word f.	bir şey söylemek, sesini çıkarmak
23	Deyim	utter a word f.	bir şey demek
24	Deyim	utter a word f.	bir kelime etmek
Law

25	Hukuk	utter barrister i.	mahkeme dışında dava veya savunma söylevi vermeye yetkili avukat
26	Hukuk	utter bar i.	(ingiliz hukukunda) mahkemedeki bölmenin dışında oturan düşük rütbeli avukat heyeti
27	Hukuk	utter barrister i.	kraliçe'nin vekili olmayan avukat
Modern Slang

28	Modern Argo	an utter clown i.	tam bir soytarı