we all - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

we all

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"we all" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
Speaking
we all zm. hepimiz
we all expr. cümlemiz

"we all" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 54 sonuç

İngilizce Türkçe
General
all the questions we asked i. sorduğumuz tüm sorular
all the questions we asked i. sorduğumuz bütün sorular
so say we all i. battlestar galactica evreninde amin
Phrases
that's all we have time for expr. bize ayrılan sürenin sonuna geldik
we all smile in the same language expr. hepimiz aynı dilde gülümsüyoruz
If we take into account all of these expr. tüm bunları dikkate alacak olursak
If we take into account all of these factors expr. tüm bu unsurları dikkate alacak olursak
we are all equal in the sight of god expr. tanrının nazarında hepimiz eşitiz
Proverb
we (all) have to eat a peck of dirt before we die ufak tefek sağlıksız şeylerden/kaçamaklardan zarar gelmez/ölmeyiz
we (all) have to eat a peck of dirt before we die azıcık kirden/pislikten zarar gelmez/ölmeyiz
Colloquial
we have all been there expr. bu yollardan hepimiz geçtik
all we need to do expr. tek yapmamız gereken
today, we are all (some group of people) expr. bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insandan biriyiz)
today, we are all (some group of people) expr. bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insanla) özdeşiz
today, we are all (some group of people) expr. bugün hepimiz (zor durumda olan o bir grup insanın) acısını/yaşadıklarını hissediyoruz
do we have to go through all that again? expr. tekrar baştan mı başlayalım?
do we have to go through all that again? expr. hepsini tekrar baştan tartışmak/konuşmak zorunda mıyız?
do we have to go through all that again? expr. başa mı dönelim?
we haven't got all day expr. (çabuk ol) bütün gün bekleyemem
Speaking
we all know that expr. bunu bilmeyen mi var
after all that we have been through expr. bütün bu yaşananlardan sonra
we came all this way to see you expr. bunca yolu seni görmek için geldik
that's all we saw expr. bütün gördüğümüz bu
we stayed up all night making this expr. bunu yapmak için bütün gece uyumadık
we can’t be here all day expr. bütün gün burada olamayız
we accept all major credit cards expr. belli başlı tüm kredi kartlarını kabul ediyoruz
all we have said expr. bütün söylediklerimiz
we talked sweet nothings all day long expr. bütün gün havadan sudan konuştuk
we are all connected expr. hepimiz birbirimize bağlıyız
we will all die expr. hepimiz öleceğiz
as we all know expr. herkesin malumu
we all know why you're in here expr. hepimiz neden burada olduğunu biliyoruz
we are all connected expr. hepimiz bağlantılıyız
we all got a weak spot expr. hepimizin bir zayıf noktası vardır
as we all know expr. hepimizin bildiği üzere
we all have to work expr. hepimiz çalışmak zorundayız
we all know it expr. hepimiz bunu biliyoruz
we all know why you're here expr. hepimiz neden burada olduğunu biliyoruz
we are all ordinary people expr. hepimiz sıradan insanlarız
we are all connected expr. hepimiz birbirimizle bağlantılıyız
we all know that expr. hepimiz bunu biliriz
we all love you expr. hepimiz seni seviyoruz
we all appreciate your efforts expr. emeklerini hepimiz takdir ediyoruz
we all make mistakes expr. hepimiz hatalar yaparız
as we all know expr. hepimizin malumu
we are here to remove all obstacles expr. engelleri kaldırmak için varız
all we need is love expr. ihtiyacımız olan tek şey sevgi
we talk about you all the time expr. sürekli senden bahsediyoruz
all we need is family expr. tek ihtiyacımız olan şey aile
all we need is family expr. tüm ihtiyacımız aile
all we need is family expr. tek ihtiyacımız aile
after all that we have been through expr. tüm bu yaşananlardan sonra
all we need is family expr. tüm ihtiyacımız olan şey aile
after all we have been through expr. yaşadığımız bunca şeyden sonra