Geçmiş

çok meşgul

"çok meşgul" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 46 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	çok meşgul	busy as a bee s.
2	Genel	çok meşgul	as busy as a bee s.
3	Genel	çok meşgul	on-the-go s.
4	Genel	çok meşgul	overbusy s.
5	Genel	çok meşgul	too busy s.
6	Genel	çok meşgul	hectic s.
7	Genel	çok meşgul	negotious s.
8	Genel	çok meşgul	incumbent [obsolete] s.
9	Genel	çok meşgul	on the fly zf.
Colloquial
10	Konuşma Dili	çok meşgul	as busy as it gets expr.
Idioms
11	Deyim	çok meşgul	up to ninety s.
12	Deyim	çok meşgul	up to (one's) armpits (in something) s.
13	Deyim	çok meşgul	flat chat s.
14	Deyim	çok meşgul	flat out like a lizard drinking [australia] s.
15	Deyim	çok meşgul	(as) flat as a strap s.
16	Deyim	çok meşgul	(in) up to (one's) elbows s.
17	Deyim	çok meşgul	rushed off your feet [uk] s.
18	Deyim	çok meşgul	swamped s.
19	Deyim	çok meşgul	all go [brit] expr.
20	Deyim	çok meşgul	as busy as a cat on a hot tin roof expr.
21	Deyim	çok meşgul	as busy as a fish peddler in lent expr.
22	Deyim	çok meşgul	busy as a beaver expr.
23	Deyim	çok meşgul	as busy as a beaver building a new dam expr.
24	Deyim	çok meşgul	as busy as a bee expr.
25	Deyim	çok meşgul	in up to one's eyeballs expr.
26	Deyim	çok meşgul	in up to one's eyes expr.
27	Deyim	çok meşgul	up the walls expr.
28	Deyim	çok meşgul	as busy as popcorn on a skillet expr.
29	Deyim	çok meşgul	busy as popcorn on a skillet expr.
30	Deyim	çok meşgul	busy as grand central station expr.
31	Deyim	çok meşgul	busy as a cat on a hot tin roof expr.
32	Deyim	çok meşgul	busy as a beaver building a new dam expr.
33	Deyim	çok meşgul	busy as a bee expr.
34	Deyim	çok meşgul	as busy as grand central station expr.
35	Deyim	çok meşgul	as busy as a cranberry merchant at thanksgiving expr.
36	Deyim	çok meşgul	busy as a one-armed paperhanger expr.
37	Deyim	çok meşgul	as busy as a one-armed paperhanger expr.
38	Deyim	çok meşgul	up to the elbows expr.
39	Deyim	çok meşgul	busy as a cranberry merchant expr.
40	Deyim	çok meşgul	busy as a fish peddler in lent expr.
41	Deyim	çok meşgul	on the trot expr.
42	Deyim	çok meşgul	up to the eyes in work expr.
43	Deyim	çok meşgul	busy as a cranberry merchant at thanksgiving expr.
Slang
44	Argo	çok meşgul	jammed (up) s.
45	Argo	çok meşgul	as busy as a cat burying shit expr.
Modern Slang
46	Modern Argo	çok meşgul	all wrapped up s.

"çok meşgul" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 70 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	ile çok meşgul olmak	be up to one's eyes in f.
2	Genel	çok meşgul olmak	have one's hands full f.
3	Genel	çok meşgul olmak	hardly to have time to breathe f.
4	Genel	çok meşgul olmak	vibrate f.
5	Genel	çok meşgul olmak	move f.
6	Genel	ile çok meşgul	taken up with s.
7	Genel	çok meşgul (beyin-vücut)	overactive s.
Phrasals
8	Öbek Fiiller	çok meşgul etmek	plow under f.
Colloquial
9	Konuşma Dili	çok meşgul insan	a busy bee i.
10	Konuşma Dili	çok meşgul olmak	have a lot on f.
11	Konuşma Dili	çok meşgul olmak	be all go f.
12	Konuşma Dili	çok meşgul olmak	have a lot on f.
13	Konuşma Dili	ile çok meşgul	hard at s.
Idioms
14	Deyim	çok meşgul program	full plate i.
15	Deyim	çok meşgul olmak	be up to ninety f.
16	Deyim	çok meşgul olmak	have one's handful f.
17	Deyim	çok meşgul/işi olmak	be up to ninety f.
18	Deyim	çok meşgul/işi olmak	be up to your ears in something f.
19	Deyim	(bir şeyle) çok ilgilenmek/meşgul olmak	be down with (something) f.
20	Deyim	çok meşgul/yoğun olmak	be rushed off your feet f.
21	Deyim	çok meşgul olmak	have one's hands full f.
22	Deyim	çok meşgul olmak	have a lot going on f.
23	Deyim	çok meşgul olmak	be hard at it f.
24	Deyim	çok yoğun/meşgul olmak	hardly have time to think f.
25	Deyim	çok meşgul olmak	not have a minute to call your own f.
26	Deyim	çok meşgul olmak	have a full plate f.
27	Deyim	çok meşgul olmak	have too much on one's plate f.
28	Deyim	çok meşgul/yoğun olmak	be run off your feet f.
29	Deyim	çok meşgul olmak	be tied up f.
30	Deyim	çok meşgul olmak	have a lot on one's plate f.
31	Deyim	kafası çok dolu/meşgul olmak	have a lot on one's mind f.
32	Deyim	çok meşgul olmak	be run off (one's) feet f.
33	Deyim	çok meşgul olmak	be run off your feet f.
34	Deyim	çok meşgul olmak	be rushed off your feet f.
35	Deyim	çok meşgul olmak	be in the thick of it f.
36	Deyim	çok meşgul olmak	be in the thick of things f.
37	Deyim	çok meşgul/yoğun olmak	be rushed off (one's) feet f.
38	Deyim	(bir şeyle, işle) çok meşgul olmak	be snowed under (with something) f.
39	Deyim	çok meşgul olmak	be rushed off your feet f.
40	Deyim	çok meşgul olmak	get rushed off your feet f.
41	Deyim	çok meşgul olmak	run off your feet f.
42	Deyim	(biriyle/bir şeyle) çok meşgul olmak	have one's hands full (with someone or something) f.
43	Deyim	kafası çok dolu/meşgul olmak	have a lot on mind f.
44	Deyim	çok meşgul olmak	have hands full f.
45	Deyim	çok meşgul olmak	have too much on plate f.
46	Deyim	çok meşgul olmak	have your hands full f.
47	Deyim	çok meşgul olmak	not have a minute to call (one's) own f.
48	Deyim	çok meşgul olmak	run (one's) feet off f.
49	Deyim	çok meşgul olmak	run feet off f.
50	Deyim	bir şeyle çok fazla meşgul	neck-deep s.
51	Deyim	çok/aşırı meşgul	(as) busy as a one-armed paperhanger (with an itch) s.
52	Deyim	çok/aşırı meşgul	(as) busy as a peddler s.
53	Deyim	bir şeyle çok fazla meşgul	up to one's neck expr.
54	Deyim	herkes çok meşgul	it's all systems go expr.
55	Deyim	bir şeyle çok meşgul olan	up to the ears expr.
56	Deyim	bir şeyle çok meşgul	up to (one's) knees expr.
57	Deyim	(biri) çok meşgul	(one's) hands are full expr.
58	Deyim	bir şeyle çok fazla meşgul	up to one's eyeballs in something expr.
59	Deyim	bir şeyle çok fazla meşgul	up to one's neck in something expr.
60	Deyim	(bir şeyle/işle) çok meşgul	in the thick of (something) expr.
61	Deyim	(bir şeyle) çok fazla meşgul	in up to (one's) neck expr.
62	Deyim	(bir şeyle) çok meşgul	up to (one's) elbows (in something) expr.
63	Deyim	(bir şeyle) çok meşgul	up to (one's) eyes (in something) expr.
64	Deyim	(bir şeyle) çok meşgul	up to (one's) oxters (in something) [ireland/scotland] expr.
65	Deyim	(bir şeyle) çok fazla meşgul	up to the eyeballs (in something) expr.
66	Deyim	(bir şeyle) çok fazla meşgul	up to the eyes (in something) expr.
Speaking
67	Konuşma	ben çok meşgul bir insanım	I'm a very busy person expr.
68	Konuşma	bu günlerde çok meşgul ve yorgunsun	you are very busy and tired these days expr.
Computer
69	Bilgisayar	sunucu çok meşgul	server is too busy expr.
Slang
70	Argo	çok meşgul/yoğun olmak	be busier than a one-legged man in a butt-kicking contest f.