akıntı - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

akıntı



"akıntı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 53 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
akıntı flow i.
akıntı current i.
General
akıntı chute i.
akıntı running i.
akıntı fluxion i.
akıntı stream i.
akıntı flux i.
akıntı tide i.
akıntı drift i.
akıntı effluence i.
akıntı issue i.
akıntı discharge i.
akıntı race i.
akıntı circulation i.
akıntı afflux i.
akıntı leak i.
akıntı effluent i.
akıntı effluxion i.
akıntı flow i.
akıntı current i.
akıntı leakage i.
akıntı streaming i.
akıntı efflux i.
akıntı adfluxion [obsolete] i.
akıntı affluence i.
akıntı affluxion i.
akıntı affluency [obsolete] i.
akıntı affluentness [obsolete] i.
akıntı effluxion i.
akıntı born [dialect] i.
akıntı pill [dialect] [uk] i.
akıntı flood gate i.
akıntı floodgate i.
akıntı outgoing i.
akıntı prill [dialect] [uk] i.
Trade/Economic
akıntı leakage i.
Technical
akıntı efflux i.
akıntı effluence i.
akıntı current i.
akıntı leakage i.
Marine
akıntı tide i.
Medical
akıntı flix i.
akıntı -rrhoea snk.
Physiology
akıntı effusion i.
Geography
akıntı transflux i.
akıntı stream i.
akıntı current i.
akıntı head i.
akıntı river i.
akıntı strand [dialect] [uk/scotland] i.
Meteorology
akıntı current i.
Archaic
akıntı effluency i.
Star Wars
akıntı the drift i.

"akıntı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 210 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
akıntı ve rüzgarla sürüklenmiş adrift s.
General
ters akıntı countercurrent i.
iç akıntı instream i.
kuvvetli akıntı violent stream i.
akıntı aşağı downstream i.
ufak akıntı dribble i.
iltihaplı akıntı gleet i.
karışık akıntı turbulent flow i.
şiddetli akıntı shoot i.
akıntı payı leeway i.
ters akıntı backstream i.
yukarı akıntı upstream i.
ters akıntı crosscurrent i.
alt akıntı underrun i.
su akıntısını yakalayıp tekneyi akıntı boyunca ilerleten cihaz mule i.
insan veya hayvan vücudundan dışarı atılan anormal akıntı gleet [rare] i.
akıntı hızı inflow i.
akıntı miktarı inflow i.
akıntı çarkıyla çalışan değirmen current mill i.
akıntı çarkı current wheel i.
(lav) akıntı flood i.
(rüzgar, akıntı) yön set i.
akıntı ile yüzmek tide f.
akıntı yapmak flow f.
akıntı ile/akıntının yönünde yüzmek swim with the current f.
akıntı yapmak prill f.
akıntı yönündeki downstream s.
akıntı yönündeki downriver s.
akıntı ile sürüklenen afloat s.
akıntı hali ile nitelenen flux [obsolete] s.
akıntı ile ilişkili fluxional s.
akıntı ile ilişkili fluxionary s.
akıntı yönünde downstream zf.
akıntı yönünde down stream zf.
ters akıntı şeklinde countercurrently zf.
akıntı ile with the stream zf.
akıntı yönünde downriver zf.
akıntı anlamını veren bir son ek -rhea snk.
Phrasals
(akıntı) selden sonra normal seviyeye düşmek run down f.
akıntı/gel-git yönünde yüzmek swim with (something) f.
Idioms
akıntıya karşı/akıntı yönünde against the stream expr.
akıntıya karşı/akıntı yönünde with the stream expr.
akıntıya karşı/akıntı yönünde against the stream expr.
akıntıya karşı/akıntı yönünde with the stream expr.
Speaking
(suda, nehirde) akıntı var mı? are there currents? expr.
Technical
akıntı potansiyeli streaming potential i.
akıntı, rüzgar gibi nedenlerle bir gemi veya uçağın rotasından sapması drift i.
akıntı borusu discharge pipe i.
akıntı borusu drain pipe i.
akıntı borusu collector overflow pipe i.
akıntı demiri stream anchormen i.
akıntı deposu sump i.
akıntı hızı current velocity i.
akıntı kesici cut-off i.
akıntı kesici cutoff i.
akıntı yönü çevirme bendi downstream cofferdam i.
akıntı yönü yüzü downstream face i.
akıntı yönü yüzü eğimi downstream batter i.
alt akıntı underdrain i.
alt akıntı undercurrent i.
boyuna akıntı longitudinal current i.
enine akıntı transverse current i.
geriye akıntı return current i.
geminin hareket ettiği yönde hareket eden akıntı following i.
rüzgarın sebep olduğu akıntı wind driven current i.
ters akıntı backstream i.
ters akıntı back stream i.
ters akıntı backflow i.
ters akıntı return current i.
ters akıntı counter current i.
ters akıntı cross current i.
yukarı akıntı upstream i.
sıvı yüzeyinin altındaki akıntı undertide i.
rüzgar veya akıntı sebebiyle nehir bariyerindeki kütük zincirinde meydana gelen kavis sag i.
akıntı yatağındaki kalıntıların giderilmesinde kullanılan yapay su akımı scour i.
akıntı anlamını veren bir ön ek rheo- ök.
Electric
alt akıntı undercurrent i.
Construction
akıntı hattı steep gradient i.
Marine
akıntı dönmesi feeder current i.
akıntı hızı current velocity i.
akıntı yolu drift i.
akıntı yönü current direction i.
akıntı yönü set of current i.
dalga etkili akıntı wave-induced current i.
döner akıntı ölçer rotor-type current meter i.
ekvatoral karşı akıntı equatorial countercurrent i.
eğimli deniz yüzeyi ile oluşan akıntı gradient current i.
gel-git akıntı diyagramı tidal current diagram i.
gel-git akıntı kontrolü tidal current control i.
gel-git akıntı tankı tidal current tank i.
gel-gitten arta kalan akıntı tidal residual current i.
gel-git akıntı kuvveti tidal current force i.
gel-git akıntı hızı tidal current velocity i.
gel-git akıntı elipsi tidal current ellipse i.
gel-git bileşenleri sonrası akıntı residual current i.
günlük akıntı diurnal current i.
geminin akıntı veya rüzgar bileşenlerinin etkisiyle normal salma istikametinde durmaması break sheer i.
hafifçe karışmış tip akıntı weakly mixed type current i.
ikincil akıntı secondary current i.
ısılı tel tipi akıntı ölçer hot-wire-type current meter i.
ısılı film tabakalı akıntı hızı ölçen aygıt hot-film current meter i.
kıyıya paralel akıntının rip akıntı haline gelmesinden önceki hali feeder current i.
kıyıya doğru akıntı onshore current i.
kırılma bölgesinin kıyıya doğru olan kısmındaki akıntı inshore current i.
kıyıya paralel akıntı longshore current i.
periyodik akıntı periodic current i.
pervane biçimli akıntı ölçer propeller-type current meter i.
rüzgarla oluşan akıntı wind-driven current i.
sürüklemeli akıntı stream current i.
sürüklemeli akıntı drift current i.
uzak kıyı tabanında akıntı ile oluşan oluklar runnel i.
ultrasonik akıntı ölçer ultrasonic-type current meter i.
yakın kıyı akıntı incelemesi nearshore current observation i.
yakın kıyı akıntı sistemi nearshore current system i.
yankı doppler tipi akıntı ölçer acoustic doppler current meter i.
yarı günlük akıntı semi-diurnal current i.
yan rüzgarlar ve akıntı sebebiyle belirlenmiş rotadan sapma drift i.
yörüngesel akıntı orbital current i.
yukarı doğru akıntı upwelling i.
yukarı doğru akıntı oluşturmak için yapılan yapı upwelling producing structure i.
yoğunluk farkından kaynaklanan akıntı density current i.
rüzgarın estiği yönde akan akıntı leeward tide i.
rüzgarın estiği yönde akan akıntı lee tide i.
girdaplı akıntı rip current i.
girdaplı akıntı rip tide i.
akıntı yönü set i.
(gemi) akıntı nedeniyle rüzgaraltına doğru sürüklenmek sag to leeward f.
akıntı etkisiyle sürüklenen adrift s.
akıntı yönünün tersinde rüzgarla götürülen wind-rode s.
akıntı yönünün tersinde rüzgarla sürülen wind-rode s.
gemi seyahatine elverişli (akıntı, rüzgar) fair s.
geminin genel güzergahı ile aynı yönde olan (akıntı) fair s.
Medical
akıntı miktarı flow i.
akıntı (burun) defluxion i.
burun gerisine akıntı post-nasal drainage i.
cerahatli akıntı gleet i.
doğumu izleyen iki hafta boyunca süren vajinal akıntı lochia i.
maksimum akıntı drift maximum i.
meme başı kanlı akıntı nipple bloody discharge i.
memebaşından gelen akıntı discharge from nipple i.
post-nazal akıntı post-nasal drip i.
postnazal akıntı post-nasal drainage i.
sarı akıntı yellow discharge i.
vajinal akıntı leucorrhea i.
vajinal akıntı vaginal discharge i.
vajinadan gelen akıntı discharge from vagina i.
vajnal akıntı vaginal discharge i.
vajinal akıntı leucorrhoea i.
vajinal akıntı vaginal secretion i.
vajinal akıntı leukorrhea i.
vajinal akıntı whites i.
doğum sonrası vajinadan gelen normal akıntı lochial i.
vajinal akıntı fluor albus i.
akıntı olasılığını anlamak amacıyla hastayı sallamak succuss f.
yoğun (akıntı) congested s.
akıntı anlamı veren son ek -rhoea snk.
akıntı anlamı veren son ek -rrhea snk.
Physiology
vajinal akıntı white i.
menstrüel akıntı menstrue [obsolete] i.
Pathology
parazitimsi birgözelilerden kaynaklanan enfeksiyonun neden olduğu köpüklü bir akıntı ile karakterize edilen vajina iltihabı trichomoniasis i.
anormal akıntı anlamı veren son ek -rrhagia snk.
aşırı akıntı anlamı veren son ek -rrhagia snk.
Veterinary
evcil hayvanların üst solunum yollarında, sinüslerinde ve gözlerinde oluşan iltihap ve akıntı ile karakterize edilen çeşitli hastalıklara verilen ad rhinitis i.
atın geniz yollarında meydana gelen ve yoğun akıntı yapan enfeksiyon gleet i.
atın geniz yollarında meydana gelen ve yoğun akıntı yapan enfeksiyon nasal gleet i.
Marine Biology
akıntı oranı flow rate i.
akıntı ölçer current meter i.
akıntı rejimi flow regime i.
jeostrofik akıntı geostrophic current i.
sürekli akıntı permanent current i.
(balık) akıntı üzeri yüzen run s.
Astronomy
helyosferik akıntı levhası heliospheric current sheet i.
Agriculture
doğal akıntı sulaması gravity irrigation i.
Forestry
kereste taşınmasına müsait akıntı floatable stream i.
Fishery
akıntı hızını kontrol edip yukarı çıkan balıklar için bir dinlenme havuzu sağlayan enine tahta riffle i.
olta sineğinin akıntı yönünde sürüklenmemesi için olta ipini yukarı çekerek olta kamışı ile olta sineği arasındaki gevşekliği gidermek mend f.
Environment
akıntı terası fluvial terrace i.
akıntı tipi heyalan flow type landslide i.
azalan akıntı descending current i.
bulanık akıntı turbidity current i.
volkanik akıntı pyroclastic flow i.
volkanik akıntı kayacı pyroclastic rock i.
dalga ve akıntı erozyonu planation i.
Geography
akıntı ağı drift net i.
akıntı jeomorfolojisi fluvial geomorphology i.
birdenbire kabaran ve aynı hızla çekilen akıntı torrent i.
güney ekvatoral akıntı south equatorial current i.
nehri oluşturan kaynak akıntı headstream i.
bir nehirden ayrılıp ve tekrar aynı nehre katılan akıntı anabranch i.
ekvatoral akıntı equatorial current i.
akıntı ayırma çizgisi ridgeline i.
nehrin akıntı yönündeki sağ kıyısı right bank i.
akıntı yatağı runway i.
eriyik haldeki maddenin oluşturduğu akıntı flow i.
sherland ve orkney adaları çevresindeki zıt gelgit dalgalarından kaynaklanan güçlü bir akıntı roost i.
küçük akıntı streamling i.
küçük bir akıntı şeklinde akmak rill f.
Meteorology
bölünen akıntı dividing streamline i.
kutupsal akıntı ab-polar current i.
Geology
piroklastik akıntı nuée ardente i.
bentik akıntı benthic storm i.
dar akıntı yatağı channel i.
piroklastik akıntı pyroclastic flow i.
yanardağın sebep olduğu çamurlu akıntı lahar i.
yanardağın neden olduğu çamurlu akıntı lahar i.
Military
emniyetli akıntı safe current i.
Sport
yüzücünün durduğu yerde yüzebilmesi için akıntı üretebilen çok küçük havuz flume i.
Archaic
akıntı ile gitme supernatation i.
Star Wars
akıntı tepeleri cumhuriyet deposu drift hills republic depot i.
akıntı tepeleri cumhuriyet hangarı drift hills republic hangar i.