altar - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

altar

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"altar" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 13 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
altar i. sunak
General
altar i. mihrap
altar i. kilise mihrabı
altar i. kurban kesme yeri
altar i. adak taşı
altar i. kurban kesilen taş
altar i. mezbaha
altar i. kurban taşı
Marine
altar i. rıhtımın iç tarafını oluşturan çıkıntı
Astronomy
altar i. sunak (takımyıldızı)
Archaeology
altar i. sunak
Religious
altar i. dini törenin yapıldığı masa
altar i. (doğu kilisesinde) kutsal alan

"altar" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 56 sonuç

İngilizce Türkçe
General
altar boy i. rahip yardımcısı çocuk
altar boy i. papaz yardımcısı çocuk
altar boy i. ayin esnasında mihrapta papaza yardım eden çocuk
altar of zeus i. zeus sunağı
altar cloth i. sunak bezi
altar boy [us] i. ahlaken saf ve erdemli kimse
altar piece i. mihrabın arkasındaki heykel/tablo
lead to the altar f. evlenmek
Idioms
lead (as a bride) to the altar f. (bir kadınla) evlenmek
be sacrificed on the altar of something f. daha önemli bir şey uğruna feda/kurban edilmek
bow to the porcelain altar f. kusmak
leave at the altar f. son anda evlenmekten vazgeçmek
bow to the porcelain altar f. (çok içip) kusmak
sacrifice something on the altar of something f. uğruna/yolunda bir şeyi feda etmek
lead (one) to the altar f. (biriyle) evlenmek
lead (one) to the altar f. (biriyle) dünya evine girmek
leave (one) at the altar f. son anda evlenmekten vazgeçmek
leave (one) at the altar f. (birini) nikah masasında bırakmak/terk etmek
sacrifice someone or something on the altar of f. -in uğruna birini/bir şeyi feda/kurban etmek
left at the altar s. nikah masasında terk edilmiş/bırakılmış
Technical
altar screen i. mihrap kafesi
Architecture
altar facing i. kilisedeki sunağın önünü kaplayan süslü dekoratif parça
altar front i. kilisedeki sunağın önünü kaplayan süslü dekoratif parça
History
altar mound i. amerikan yerlilerinin inşa ettiği, üzerinde kurban kesilen bir sunağın bulunduğu höyük
Archaeology
funerary altar i. mezarlık sunağı
Religious
lady altar i. meryem ana sunağı
lady altar i. katedral ya da kiliselerde meryem ana'ya adanmış olan sunak
altar call i. protestan inancında, ibadetin bitiminde ibadet edenlerin sunağa geldikleri zaman
altar cushion i. sunak minderi
altar girl i. sunakta din adamlarına yardım eden kız
altar rail i. sunağı kilisenin geri kalanından ayıran tırabzan
altar server i. rahip yardımcısı
altar tomb i. sunağa benzeyen mezar
altar wine i. komünyon sırasında verilen şarap
altar brass i. kilisedeki sunakta bulunan şamdan, haç, vazo gibi pirinç eşyalar
altar bread i. komünyon sırasında kullanılan ekmek
altar card i. komünyon ayiniyle alakalı dualar içeren üç kağıttan her biri
altar desk i. dua kitabının yerleştirildiği kürsü
altar ledge i. mum, çiçek, haç veya süs koymak üzere sunağın arkasında yer alan çıkıntı
altar of repose i. roma katolik kilisesinde bulunan bir sunak
altar plate i. komünyon tabağı
altar plate i. komünyonda kullanılan tabak
altar slab i. (katolik kilisesinde) sunağın üzeri
altar society i. kilisede gönüllü olarak belirli işlevleri yerine getiren kilise cemaatinden bir kadın
altar stone i. katolik sunağının önemli bir parçasını oluşturan ve şehitlerin kalıntılarını içeren bir bölmeye sahip taş levha
high altar i. ana sunak
dominical altar i. (kilisede) yüksek sunak
Slang
pray at the porcelain altar f. tuvalete/klozete kusmak
pray at the porcelain altar f. klozete eğilip kusmak
pray at the porcelain altar f. içip içip tuvalete kusmak
pray at the porcelain altar f. tuvaletin/klozetin önünde eğilip kusmak
British Slang
porcelain altar i. tuvalet
worship at the porcelain altar f. klozete eğilip kusmak
Star Wars
altar of horror i. korku sunağı
altar of mortis i. mortis sunağı
altar of promises i. sözler sunağı