at bay - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

at bay

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"at bay" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 8 sonuç

İngilizce Türkçe
General
at bay zf. sıkışık durumda
at bay zf. emniyette
at bay zf. uzakta
Colloquial
at bay s. köşeye sıkışmış
at bay s. tuzağa düşmüş
at bay expr. pusuya düşmüş
at bay expr. pusu kurulmuş
Idioms
at bay expr. zor durumda

"at bay" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 69 sonuç

İngilizce Türkçe
General
hold at bay f. yaklaştırmamak
be at bay f. çok zor bir durumda olmak
hold at bay f. arada mesafe bırakmak
keep someone at bay f. birini sindirmek
hold someone at bay f. birini sindirmek
keep someone at bay f. birini korkutarak yaklaşıp zarar vermesini önlemek
hold someone at bay f. birini korkutarak yaklaşıp zarar vermesini önlemek
be at bay f. çıkmaza girmek
hold at bay f. uzak tutmak
keep at bay f. uzak tutmak
bay at the moon f. aya karşı ulumak
bay at something f. bir şeye ulumak
keep heart disease at bay f. kalp hastalığını uzak tutmak
Phrasals
bay at f. -e ulumak
Proverb
keep your enemy at bay su uyur düşman uyumaz
Idioms
keep at bay f. geçiştirmek
hold at bay f. istenmeyen birini uzaklaştırmak
keep at bay f. istenmeyen birini uzaklaştırmak
keep at bay f. kendinden uzak tutmak
remain at bay f. mesafe koymak
be at bay f. mesafe koymak
keep someone at bay f. mesafe koymak
hold at bay f. kendinden uzak tutmak
keep the wolves at bay f. sıkıntıları uzak tutmak
keep the wolves at bay f. sorunları uzak tutmak
keep the wolves at bay f. sorunlarla mücadele etmek
hold at bay f. yaklaştırmamak
keep at bay f. yanaştırmamak
keep at bay f. (bir tehlikeyi vb ) uzaklaştırmak
keep at bay f. uzakta tutmak
keep at bay f. yaklaştırmamak
hold at bay f. yanaştırmamak
bay at the moon f. boş yere boğazını ağrıtmak
bay at the moon f. boşuna ağzını yormak
bay at the moon f. boşuna çene yormak
bay at the moon f. boş yere karşı çıkmak
bay at the moon f. boşuna itiraz etmek
bay at the moon f. boşuna nefes tüketmek
hold (someone or something) at bay f. (birini/bir şeyi) belli bir mesafede tutmak
hold (someone or something) at bay f. (biriyle/bir şeyle) mesafeyi korumak
hold (someone or something) at bay f. (biriyle/bir şeyle) arasına belli bir mesafe koymak
hold (someone or something) at bay f. (birini/bir şeyi) uygun bir mesafede tutmak
hold (someone or something) at bay f. (birini/bir şeyi) yaklaştırmamak
hold (someone or something) at bay f. (birini/bir şeyi) uzak tutmak
hold someone or something at bay f. birini/bir şeyi belli bir mesafede tutmak
hold someone or something at bay f. biriyle/bir şeyle mesafeyi korumak
hold someone or something at bay f. biriyle/bir şeyle arasına belli bir mesafe koymak
hold someone or something at bay f. birini/bir şeyi uygun bir mesafede tutmak
hold someone or something at bay f. birini/bir şeyi yaklaştırmamak
hold someone or something at bay f. birini/bir şeyi uzak tutmak
keep someone or something at bay f. birini/bir şeyi belli bir mesafede tutmak
keep someone or something at bay f. biriyle/bir şeyle mesafeyi korumak
keep someone or something at bay f. biriyle/bir şeyle arasına belli bir mesafe koymak
keep someone or something at bay f. birini/bir şeyi uygun bir mesafede tutmak
keep someone or something at bay f. birini/bir şeyi yaklaştırmamak
keep someone or something at bay f. birini/bir şeyi uzak tutmak
keep (someone or something) at bay f. (birini/bir şeyi) uzak tutmak
keep (someone or something) at bay f. (birinden/bir şeyden) kaçınmak
keep (someone or something) at bay f. (birini/bir şeyi) uzaklaştırmak/gidermek
keep (someone or something) at bay f. (birini/ bir şeyi) yaklaştırmamak
keep (someone or something) at bay f. (birinin/bir şeyin) yaklaşmasını engellemek
keep something/someone at bay f. birini/bir şeyi uzak tutmak
keep something/someone at bay f. birinden/bir şeyden kaçınmak
keep something/someone at bay f. birini/bir şeyi uzaklaştırmak/gidermek
keep something/someone at bay f. birini/ bir şeyi yaklaştırmamak
hold something/someone at bay birini/bir şeyi uzak tutmak
hold something/someone at bay birinden/bir şeyden kaçınmak
hold something/someone at bay birini/bir şeyi uzaklaştırmak/gidermek
hold something/someone at bay birini/ bir şeyi yaklaştırmamak