Geçmiş

be pleased

"be pleased" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 6 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	be pleased f.	memnun olmak
2	Genel	be pleased f.	sevinmek
3	Genel	be pleased f.	hoşnut olmak
4	Genel	be pleased f.	hazzetmek
5	Genel	be pleased f.	memnuniyet duymak
6	Genel	be pleased f.	tatmin olmak

"be pleased" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	be pleased with f.	hoşnut olmak
2	Genel	be highly pleased f.	dört köşe olmak
3	Genel	be pleased with oneself f.	kendinden memnun olmak
4	Genel	be pleased with f.	hoşlanmak
5	Genel	be pleased with f.	oyalanmak
6	Genel	be pleased to f.	memnun olmak
7	Genel	be very pleased f.	göbek atmak
8	Genel	be pleased to do something f.	bir şeyi memnuniyetle yapmak
9	Genel	be pleased with f.	-den memnun olmak
10	Genel	be very pleased to f.	çok memnun olmak
11	Genel	be so pleased to f.	çok memnun olmak
12	Genel	be pleased with f.	-den hoşnut olmak
13	Genel	be extremely pleased (about something) f.	etekleri zil çalmak
14	Genel	be pleased that f.	memnuniyet duymak
15	Genel	be pleased with (someone/something) f.	memnuniyet duymak
16	Genel	be pleased with f.	memnun olmak
17	Genel	be pleased with f.	memnun kalmak
18	Genel	be pleased for someone f.	biri için mutlu olmak
19	Genel	be pleased with oneself f.	halinden memnun olmak
20	Genel	be pleased in f.	memnun olmak
21	Genel	be pleased to do a thing f.	yapmaktan memnun olmak
22	Genel	be pleased to do a thing f.	bir şeyi yapmayı arzulamak
23	Genel	be pleased in f.	zevk almak
Idioms
24	Deyim	be as pleased as punch f.	bayram etmek
25	Deyim	be (glad/happy/pleased) to see the back of somebody f.	birinin gitmesine sevinmek
26	Deyim	be less than pleased f.	(bir şeyden) (hiç de) memnun/hoşnut kalmamak
27	Deyim	be (as) pleased as punch f.	çok mutlu olmak
28	Deyim	be (as) pleased as punch f.	çok sevinmek
Speaking
29	Konuşma	may god be pleased with you ünl.	allah senden razı olsun
30	Konuşma	may god be pleased expr.	allah razı olsun
31	Konuşma	you must be pleased to see me expr.	beni gördüğüne sevinmiş olmalısın
32	Konuşma	I would be so pleased expr.	çok mutlu olurum
33	Konuşma	I would be so pleased expr.	çok sevinirim
34	Konuşma	I will be so pleased expr.	çok sevinirim
35	Konuşma	I will be so pleased expr.	çok mutlu olurum
36	Konuşma	I couldn't be more pleased expr.	daha mutlu olmazdım
37	Konuşma	we would be pleased expr.	memnuniyet duyarız
38	Konuşma	I would be pleased expr.	memnuniyet duyarım
39	Konuşma	we would be pleased to see you among us expr.	sizleri aramızda görmekten mutluluk duyarız
Religious
40	Dini	may god be pleased i.	radıyallahu anh (allah razı olsun)