blow up - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

blow up

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"blow up" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 63 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
blow up f. patlatmak
blow up f. şişirmek
General
blow up f. havaya uçurmak
blow up f. patlak vermek
blow up f. azarlamak
blow up f. infilak etmek
blow up f. patlamak
blow up f. havaya uçmak
blow up f. bombalamak
blow up f. tahrip etmek
blow up f. agrandisman yapmak
blow up f. öfkelenmek
blow up f. büyütmek
blow up f. çılgına dönmek
blow up f. (fotoğraf) büyütmek
blow up f. kopmak (fırtına vb)
blow up f. kabarmak
Phrasals
blow up f. şişmek
blow up f. göğsünü kabartmak
blow up f. heyecanlandırmak
blow up f. fırlamak
blow up f. infilak etmek
blow up f. şiddetle azarlamak
blow up f. hava basmak
blow up f. imha etmek
blow up f. patlatmak
blow up f. havaya uçurmak
blow up f. gümletmek
blow up f. infilak etmek
blow up f. patlatmak
blow up f. söndürmek
blow up f. havasını almak
blow up f. şişirmek
blow up f. (birisine) patlamak
blow up f. (birisine) çıkışmak
blow up f. veryansın etmek
blow up f. bir anda popüler olmak
blow up f. popülerleşmek
blow up f. önemsemek
blow up f. abartmak
blow up f. olduğundan daha fazla ciddiye almak
blow up f. büyütmek
blow up f. uzatmak
blow up f. (fırtına ve rüzgarlı hava için) aniden bastırmak
blow up f. (planları) suya düşmek
blow up f. kısa zaman çok sayıda telefon araması ve/veya mesaj almak
blow up f. atışmak
blow up f. tartışmak
blow up f. didişmek
blow up f. kavga etmek
blow up f. birbirine girmek
blow up f. çok kızmak
blow up f. küplere binmek
blow up f. sinirlenmek
blow up f. (gizli bir şeyin) ortaya çıkması
blow up f. (fonksiyon) sonsuz hale gelmek
blow up f. ayrıntı eklemek
blow up f. başarısız olmak
blow up f. stres altında çökmek
blow up f. çok kilo almak
blow up f. ön plana çıkmak
blow up f. beklenmedik şekilde ortaya çıkmak
blow up f. habersiz bir şekilde ortaya çıkmak

"blow up" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 78 sonuç

İngilizce Türkçe
General
blow-up i. infilak
blow-up i. büyültme
blow-up i. patlama
blow-up i. agrandisman
blow-up bed i. şişme yatak
blow-up i. kavga
blow-up i. azarlama
blow something up f. havaya uçurmak
blow something up f. şişirmek
make blow up f. patlatmak
blow somebody up f. fırça çekmek
blow up a balloon f. balon şişirmek
blow-up f. fotoğraf büyütme
blow something up f. patlatmak
blow up a bomb f. bomba patlatmak
blow-up s. şişirilebilen
Colloquial
blow-up i. büyültme
blow-up i. (fotoğrafı) büyütme
blow-up i. fiyasko
blow-up i. çuvallama
blow-up i. batırma
blow-up i. başarısızlık
blow up in someone's face i. her şeyin altüst olması
blow-up i. öfke patlaması
blow up in someone's face f. çok kötü sonuçlar doğurmak
blow up in someone's face f. elinde patlamak
blow up in someone's face f. mahvolmak
blow up in someone's face f. yok olmak
Idioms
blow up (one's) phone f. (birisini) üst üste defalarca aramak ya da mesaj göndermek
blow (something) up out of proportion f. (bir şeyi) çok abartmak
blow (something) up out of proportion f. pireyi deve yapmak
blow (something) up out of proportion f. pireden deve yapmak
blow smoke up someone's ass [us] f. birine samimiyetsiz davranmak/olmak
blow smoke up someone's ass [us] f. birini samimiyetsiz bir şekilde övmek
blow smoke up someone's ass [us] f. birine yağ çekmek
blow smoke up someone's ass [us] f. birinin kıçını yalamak
blow up (one's) phone f. (birini) durmadan aramak
blow up (one's) phone f. (birine) durmadan mesaj göndermek
blow up in (one's) face f. (birinin) elinde patlamak
blow up in (one's) face f. (birinin) planı tersine dönmek/ters gitmek
blow up in (one's) face f. (birinin) planı altüst olmak
blow up in (one's) face f. (birinin) hesabı/planı tutmamak
blow up in (one's) face f. yüzüne gözüne bulaştırmak
blow up in (one's) face f. (birinin) planları suya düşmek
blow up in somebody's face f. birinin elinde patlamak
blow up in somebody's face f. birinin planı tersine dönmek/ters gitmek
blow up in somebody's face f. birinin planı altüst olmak
blow up in somebody's face f. birinin hesabı/planı tutmamak
blow up in somebody's face f. yüzüne gözüne bulaştırmak
blow up in somebody's face f. birinin planları suya düşmek
blow up in face f. elinde patlamak
blow up in face f. planı tersine dönmek/ters gitmek
blow up in face f. planı altüst olmak
blow up in face f. hesabı/planı tutmamak
blow up in face f. yüzüne gözüne bulaştırmak
blow up in face f. suya düşmek
blow up in your face f. elinde patlamak
blow up in your face f. plan tersine dönmek/ters gitmek
blow up in your face f. plan altüst olmak
blow up in your face f. hesap/plan tutmamak
blow up in your face f. yüzüne gözüne bulaştırmak
blow up in your face f. plan suya düşmek
Gastronomy
thick juice blow-up i. koyu şerbet kaynatma kazanı
Math
blow-up solutions i. patlama çözümleri
Ottoman Turkish
blow up (something) f. berhava etmek
Slang
blow up doll i. şişme bebek
blow up a storm f. bir üflemeli aleti hünerli bir biçimde çalmak
blow up a storm f. (müzik aletini) öttürmek
blow up a storm f. (bir enstrümanı iyi çalarak) ağlatmak
blow smoke up your ass f. yağ çekmek
blow smoke up (one's) ass f. (birinin) kıçını yalamak
blow smoke up (one's) ass f. (birine) yağ çekmek
blow smoke up (one's) ass f. (birini) kandırmak
blow sunshine up (one's) ass f. (birinin) kıçını yalamak
blow sunshine up (one's) ass f. (birine) yağ çekmek
blow sunshine up (one's) ass f. (birini) kandırmak
blow sunshine up (one's) ass f. (birinin) yüzüne gülmek
blow sunshine up (one's) ass f. (birine) samimiyetsiz davranmak/olmak