Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
draw
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"draw"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 235 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
draw
i.
çekiş
2
Yaygın Kullanım
draw
i.
berabere biten oyun
3
Yaygın Kullanım
draw
i.
çekme
4
Yaygın Kullanım
draw
i.
çekiliş
5
Yaygın Kullanım
draw
i.
çekim
6
Yaygın Kullanım
draw
f.
çekmek
7
Yaygın Kullanım
draw
f.
karalamak
8
Yaygın Kullanım
draw
f.
çizmek
General
9
Genel
draw
i.
ilgi çeken kimse
10
Genel
draw
i.
ilgi çekici şey
11
Genel
draw
i.
ilgi çeken olay
12
Genel
draw
i.
çekicilik
13
Genel
draw
i.
cazibe
14
Genel
draw
i.
çekme (silah)
15
Genel
draw
i.
çeki
16
Genel
draw
i.
beraberlik
17
Genel
draw
i.
berabere kalma
18
Genel
draw
i.
nefes
19
Genel
draw
i.
kura
20
Genel
draw
i.
çekiliş (piyangoda)
21
Genel
draw
i.
yem
22
Genel
draw
i.
kura çekimi
23
Genel
draw
i.
bilardoda çektirme
24
Genel
draw
i.
bilardoda geri çektirme
25
Genel
draw
i.
(desteden kart) çekme
26
Genel
draw
i.
dudaklarla içe çekerek emme
27
Genel
draw
i.
çeki hayvanlarının çekme güçlerinin standart koşullar altında test edildiği bir yarışma
28
Genel
draw
f.
yazmak
29
Genel
draw
f.
fıçıdan çekmek
30
Genel
draw
f.
kapamak
31
Genel
draw
f.
haddelemek (madeni)
32
Genel
draw
f.
resim yapmak
33
Genel
draw
f.
keşide etmek
34
Genel
draw
f.
silah çekmek
35
Genel
draw
f.
sürüklemek
36
Genel
draw
f.
çekmek (silah)
37
Genel
draw
f.
düzenlemek
38
Genel
draw
f.
yaklaşmak
39
Genel
draw
f.
cezbetmek
40
Genel
draw
f.
getirmek (faiz)
41
Genel
draw
f.
yapmak
42
Genel
draw
f.
içine çekmek (hava/sıvı vb'ni)
43
Genel
draw
f.
demlemek
44
Genel
draw
f.
söyletmek
45
Genel
draw
f.
germek
46
Genel
draw
f.
resmetmek
47
Genel
draw
f.
emmek
48
Genel
draw
f.
taslağını çizmek
49
Genel
draw
f.
teşvik etmek
50
Genel
draw
f.
çekmek (para)
51
Genel
draw
f.
devam etmek
52
Genel
draw
f.
yük çekmek
53
Genel
draw
f.
berabere kalmak
54
Genel
draw
f.
konuşturmak
55
Genel
draw
f.
çekmek (su)
56
Genel
draw
f.
sorguya çekmek
57
Genel
draw
f.
ikna etmek
58
Genel
draw
f.
çekmek (perdeyi)
59
Genel
draw
f.
perde çekmek
60
Genel
draw
f.
kura çekmek
61
Genel
draw
f.
kazanmak
62
Genel
draw
f.
almak
63
Genel
draw
f.
çekmek (dikkat/ilgi)
64
Genel
draw
f.
çekmek (baca)
65
Genel
draw
f.
çizmek
66
Genel
draw
f.
resmini yapmak
67
Genel
draw
f.
çekip çıkarmak
68
Genel
draw
f.
(oyun) berabere kalmak
69
Genel
draw
f.
uzatmak
70
Genel
draw
f.
germek (yay)
71
Genel
draw
f.
davranmak (silaha)
72
Genel
draw
f.
silahına davranmak
73
Genel
draw
f.
(çay) demleyerek hazırlamak
74
Genel
draw
f.
el arabası, vagon ile (yük) çekmek
75
Genel
draw
f.
(suçluyu) infaz yerine sürükleyerek götürmek
76
Genel
draw
f.
(yelken, asma köprü) çekerek hareket ettirmek
77
Genel
draw
f.
(masa örtüsünü) toplamak
78
Genel
draw
f.
ocak, şömine vb.den (kömürü) çıkarmak
79
Genel
draw
f.
(ocak, şömine) ateşi söndürmek
80
Genel
draw
f.
(birini) yönlendirerek hareket ettirmek
81
Genel
draw
f.
(belirli bir gruptan, bölgeden) bir araya getirmek
82
Genel
draw
f.
(bir davranışa) yönlendirmek
83
Genel
draw
f.
baştan çıkarmak
84
Genel
draw
f.
kanına girmek
85
Genel
draw
f.
(birini) harekete geçirmek
86
Genel
draw
f.
(birinin) tepkisini çekmek
87
Genel
draw
f.
piyangodan kazanmak
88
Genel
draw
f.
oyunda kazanmak
89
Genel
draw
f.
olayların gidişatı sırasında elde etmek
90
Genel
draw
f.
(bilgi) almak
91
Genel
draw
f.
(gerçeği) söyletmek
92
Genel
draw
f.
(gerçeği) ortaya çıkarmak
93
Genel
draw
f.
(bilgi) edinmek
94
Genel
draw
f.
meydana çıkarmak
95
Genel
draw
f.
elde etmek
96
Genel
draw
f.
sonuç çıkarmak
97
Genel
draw
f.
sonucuna varmak
98
Genel
draw
f.
çıkarım yapmak
99
Genel
draw
f.
menfaat sağlamak
100
Genel
draw
f.
(birinin davranışlarına) cevaben yapmak
101
Genel
draw
f.
parçalarına ayırmak
102
Genel
draw
f.
kasılmak
103
Genel
draw
f.
büzülmek
104
Genel
draw
f.
kırışmak
105
Genel
draw
f.
buruşmak
106
Genel
draw
f.
şişirmek
107
Genel
draw
f.
(kelimelerle) tasvir etmek
108
Genel
draw
f.
formülleştirmek
109
Genel
draw
f.
formül halinde ifade etmek
110
Genel
draw
f.
iç organlarını çıkarmak
111
Genel
draw
f.
özünü çıkarmak
112
Genel
draw
f.
güvenli yerden zorla çekip çıkarmak
113
Genel
draw
f.
avı (saklandığı yerden) çıkarmak
114
Genel
draw
f.
av aramak
115
Genel
draw
f.
avın (koku) izini sürmek
116
Genel
draw
f.
(oyun, yarışma) sonucunu belirsiz bırakmak
117
Genel
draw
f.
(yarışma) berabere bitirmek
118
Genel
draw
f.
(su) batırıp içine çekmek
119
Genel
draw
f.
(su) yüzmek için derinlik gerektirmek
120
Genel
draw
f.
(tütün) eşit derecede ıslanmak
121
Genel
draw
f.
(sıvı) akmak
122
Genel
draw
f.
(sıvı) boşalmak
123
Genel
draw
f.
yükselmek
124
Genel
draw
f.
(sıcak gaz) akımın olduğu bir yerde cereyan oluşması
125
Genel
draw
f.
tedarik etmek
126
Genel
draw
f.
gerçek sayılmak
127
Genel
draw
s.
rağbet edilen
128
Genel
draw
s.
berabere
Irregular Verb
129
Irregular Verb
draw
f.
drew - drawn
Trade/Economic
130
Ticaret/Ekonomi
draw
i.
düzenli veya belirli aralıklarla mevcut olan miktar
131
Ticaret/Ekonomi
draw
i.
gerektiğinde para çekilebilen fon
132
Ticaret/Ekonomi
draw
i.
(komisyonlu işte) işverenin işçiye gelecekteki (olası) komisyonlar için verdiği avans
133
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
düzenlemek
134
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
hazırlamak
135
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
keşide etmek
136
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
kaleme almak
137
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
para çekmek
138
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
tanzim etmek
139
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
ödenmesi gereken para için yazılı talepte bulunmak
140
Ticaret/Ekonomi
draw
f.
(kaynaktan) talepte bulunmak
Technical
141
Teknik
draw
i.
kalıptan model çıkarma
142
Teknik
draw
i.
metal çekerken yapılan vuruş
143
Teknik
draw
i.
eşapman kolu paletlerinin kilitleme yüzeylerine verilen açı
144
Teknik
draw
f.
çeliğe su vermek
145
Teknik
draw
f.
çizmek resmetmek
146
Teknik
draw
f.
çekmek sürüklemek
147
Teknik
draw
f.
haddeden çekmek
148
Teknik
draw
f.
içine çekmek
149
Teknik
draw
f.
şekil vermek
150
Teknik
draw
f.
yüzmek için (belirli bir derinlik) gerektirmek
151
Teknik
draw
f.
(taşı) şekillendirmek için tıraş etmek
152
Teknik
draw
f.
(metali) kalıptan geçirerek veya döverek esnetmek
153
Teknik
draw
f.
metal çubuğu küçülen boyutlardaki deliklerden geçirerek tel haline getirmek
154
Teknik
draw
f.
(plastiği) gererek şekillendirmek
155
Teknik
draw
f.
(plastik filamentleri) kalıptan çekerek şekillendirmek
156
Teknik
draw
f.
yontma bıçağı kullanarak (çatı padavrasını, ispiti) şekillendirmek
157
Teknik
draw
f.
(erimiş camı) bir dizi otomatik silindir üzerinden geçirerek şekillendirmek
158
Teknik
draw
f.
tavlamak
159
Teknik
draw
f.
menevişlemek
160
Teknik
draw
f.
fitili erimiş balmumu ve giderek büyüyen delikler içinden geçirerek (mum) yapmak
161
Teknik
draw
f.
(pişmiş tuğlayı) ocaktan çıkarmak
Computer
162
Bilgisayar
draw
i.
kağıt çekme
163
Bilgisayar
draw
expr.
aç
164
Bilgisayar
draw
expr.
çiz
Mechanic
165
Mekanik
draw
f.
(makine) güç çekmek
Textile
166
Tekstil
draw
i.
tahar makinesinin yaptığı dokuma deseni
Construction
167
İnşaat
draw
i.
asma köprünün hareketli parçası
Automotive
168
Otomotiv
draw
f.
içine çekmek
169
Otomotiv
draw
f.
yük çekmek
Marine
170
Denizcilik
draw
i.
tayfa ücretinin sefer sırasında limandayken çekilebilen kısmı
171
Denizcilik
draw
f.
(yelken) rüzgarla şişmek
Medical
172
Medikal
draw
f.
hastadan kan almak
173
Medikal
draw
f.
iltihabı artırmak
174
Medikal
draw
f.
istenmeyen maddeyi (vücut boşluğundan) çıkarmak
175
Medikal
draw
f.
lokal konjesyona neden olmak
176
Medikal
draw
f.
belirli bir noktada sıvı birikmesine neden olmak
177
Medikal
draw
f.
(madde) kabarcık oluşturmak
178
Medikal
draw
f.
(madde) tahriş giderici olarak etkili olmak
179
Medikal
draw
f.
(lezyon) lokalize olmak
180
Medikal
draw
f.
tahriş etmek
181
Medikal
draw
f.
kabarcıklara neden olmak
Gastronomy
182
Mutfak
draw
i.
çayın aroması
183
Mutfak
draw
i.
çayın sertliği
Statistics
184
İstatistik
draw
i.
rastgele işlem
Botanic
185
Botanik
draw
i.
genç sürgün
186
Botanik
draw
i.
genç filiz
187
Botanik
draw
i.
tatlı patateste genç sürgün
188
Botanik
draw
i.
açı
189
Botanik
draw
i.
koniklik
190
Botanik
draw
i.
sivrileşme
191
Botanik
draw
f.
(yeni yerine dikilecek fideleri) eski yerlerinden sökmek
192
Botanik
draw
f.
(ışık yetersizliği nedeniyle) bitkinin cılızlaşıp solmasına neden olmak
Agriculture
193
Tarım
draw
i.
tahar
Breeding
194
Hayvancılık
draw
f.
test veya deney için (örnek) seçmek
195
Hayvancılık
draw
f.
(besi koyunu) büyük bir gruptan ayırmak
196
Hayvancılık
draw
f.
(besi koyunu) diğerlerinden ayırmak
Fishery
197
Balıkçılık
draw
f.
ağı (gölün) içinde sürükleyerek balık tutmak
Literature
198
Edebiyat
draw
i.
süreli yayının belirli bir satıcıya düzenli gönderilen her bir basımının sayısı
Geography
199
Coğrafya
draw
i.
vadiden daha sığ veya açık olan doğal su yolu
200
Coğrafya
draw
i.
kuru dere yatağı
201
Coğrafya
draw
i.
sığ yataklı küçük ve doğal su yolu
202
Coğrafya
draw
i.
kanal
203
Coğrafya
draw
i.
oluk
204
Coğrafya
draw
i.
kurumuş dere yatağı
Hunting
205
Silah/Atıcılık
draw
i.
gerilen yay ipinin yaya olan uzaklığı
206
Silah/Atıcılık
draw
i.
yayı tamamen çekmek için gereken kuvvet
207
Silah/Atıcılık
draw
f.
tabancayı çekmek
208
Silah/Atıcılık
draw
f.
(av hayvanını) saklandığı yerden çıkmaya zorlamak
Sport
209
Spor
draw
i.
kuraya göre belirlenen yarışmacı listesi
210
Spor
draw
i.
başlama vuruşu
211
Spor
draw
i.
(golfte) kanca şeklinde yavaş ve kontrollü vuruş
212
Spor
draw
i.
(kriket) süre bitmeden önce en az bir takımın tüm vuruşlarını tamamlayamaması
213
Spor
draw
i.
(körling) başka taşa çarpmadan hedefe giden vuruş
214
Spor
draw
i.
(okçuluk) atış yapmadan önce yayı geriye doğru çekme
215
Spor
draw
f.
berabere kalmak
216
Spor
draw
f.
(top) belirli şekilde atarak istenen yöne çekmek
217
Spor
draw
f.
oyun sırasında elde etmek
218
Spor
draw
f.
(bilardo) beyaz topu vurduktan sonra geri sektirmek
219
Spor
draw
f.
(kriket) topu kale ve direkler arasından geçirmek için sopayı açılı tutarak vurmak
220
Spor
draw
f.
(körling taşını) hafifçe kaydırmak
Football
221
Futbol
draw
i.
maçta beraberlik
Card
222
İskambil
draw
i.
(pokerde) desteden çekilen kart
223
İskambil
draw
i.
(pokerde) kart çekme
224
İskambil
draw
f.
(belirli bir kartı) oynamaya zorlamak
225
İskambil
draw
f.
(eli iyileştirmek için poker kartını) rastgele olarak ve genellikle ilk bahisten sonra almak
Art
226
Sanat
draw
f.
dans ederken bir ayağını diğerine doğru çekmek
Music
227
Müzik
draw
i.
dansta ayağın yerdeyken diğerine doğru çekildiği bir hareket
Archaic
228
Eski Kullanım
draw
i.
gerçeği ortaya çıkarmak için tasarlanmış şey
229
Eski Kullanım
draw
i.
tuzağa düşürmek için tasarlanmış şey
230
Eski Kullanım
draw
f.
(mevcut ilişkiyi) sonlandırmak
231
Eski Kullanım
draw
f.
(mevcut durumu) sonlandırmak
232
Eski Kullanım
draw
f.
(at) yarıştan çekilmek
Slang
233
Argo
draw
i.
ceza evi kantin sırası
British Slang
234
İngiliz Argosu
draw
i.
esrar
235
İngiliz Argosu
draw
i.
ot
"draw"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
draw back
f.
geri çekmek
2
Yaygın Kullanım
draw on
f.
yararlanmak
General
3
Genel
draw well
i.
su kuyusu
4
Genel
goalless draw
i.
golsüz beraberlik
5
Genel
sample draw
i.
örnek çizim
6
Genel
draw table
i.
açılır masa
7
Genel
gift draw
i.
hediye çekilişi
8
Genel
prize draw
i.
ödül çekilişi
9
Genel
draw back
i.
bilardoda geri çektirme
10
Genel
draw back
i.
bilardoda çektirme
11
Genel
ability to draw
i.
resim çizme yeteneği
12
Genel
draw lots
i.
ad çekme
13
Genel
draw lots designation by lot
i.
ad çekme
14
Genel
picture and draw the well dry
i.
bir kağıt oyunu
15
Genel
thumb ring used to draw the bow in the ottoman empire
i.
zihgir
16
Genel
the draw
i.
uyanıklık, beceri ile elde edilen avantaj
17
Genel
draw-cut
i.
bıçakla açılan tek kesik
18
Genel
draw near
f.
yaklaşmak
19
Genel
do draw
f.
fora etmek
20
Genel
draw with a pencil
f.
kalemle yazmak
21
Genel
draw in
f.
ayartmak
22
Genel
draw apart
f.
kenara çekmek
23
Genel
draw one's first breath
f.
dünyaya gelmek
24
Genel
draw off
f.
çekilmek
25
Genel
draw a blank
f.
boş çıkmak (piyangoda)
26
Genel
draw apart
f.
ayrılmak
27
Genel
draw out
f.
çekmek
28
Genel
draw money
f.
para çekmek
29
Genel
draw breath
f.
ferahlamak
30
Genel
draw up
f.
yanaştırmak
31
Genel
draw a check
f.
çek keşide etmek
32
Genel
draw somebody out
f.
(kibarca) konuşturmak
33
Genel
draw away
f.
uzaklaşmak
34
Genel
draw up a report
f.
rapor yazmak
35
Genel
draw up
f.
dikleştirmek
36
Genel
draw on
f.
çekmek
37
Genel
draw interest
f.
faiz getirmek
38
Genel
draw a breath
f.
nefes almak
39
Genel
draw a parallel between
f.
benzetmek
40
Genel
draw near
f.
sokulmak
41
Genel
draw lots
f.
kura çekmek
42
Genel
draw a lesson
f.
ibret almak
43
Genel
draw on
f.
yaklaşmak
44
Genel
draw somebody out about something
f.
söyletmek
45
Genel
draw out
f.
söyletmek
46
Genel
draw in
f.
aklını çelmek
47
Genel
draw up
f.
yığılmak
48
Genel
draw up
f.
tanzim etmek
49
Genel
draw out
f.
açmak
50
Genel
draw on
f.
kullanmak
51
Genel
draw on
f.
cezbetmek
52
Genel
draw off
f.
çekmek
53
Genel
draw rein
f.
durmak
54
Genel
draw out
f.
uzatmak
55
Genel
draw off
f.
boşaltmak
56
Genel
draw the line
f.
reddetmek
57
Genel
draw close
f.
yanaşmak
58
Genel
draw back
f.
çekilmek
59
Genel
draw up
f.
yazmak
60
Genel
draw a bow at a venture
f.
boş atıp dolu tutmak
61
Genel
draw a breath
f.
ferahlamak
62
Genel
draw near
f.
yanaşmak
63
Genel
draw out
f.
uzamak
64
Genel
draw it fine
f.
kısa kesmek
65
Genel
draw up
f.
kontrat imzalamak
66
Genel
draw into
f.
yanaşmak
67
Genel
draw on
f.
giymek
68
Genel
cause to draw
f.
çektirmek
69
Genel
draw up
f.
arabanın durması
70
Genel
draw up
f.
sıvamak
71
Genel
draw up
f.
yetişmek
72
Genel
draw together
f.
büzdürmek
73
Genel
draw out
f.
görevlendirmek
74
Genel
draw one's last breath
f.
dünyaya gözlerini kapamak
75
Genel
draw a vessel for caulking
f.
kalafata çekmek
76
Genel
draw the long bow
f.
abartmak
77
Genel
draw the boundary
f.
sınır koymak
78
Genel
draw information
f.
bilgi almak
79
Genel
draw a ticket
f.
kura çekmek
80
Genel
draw aside
f.
kenara çekmek
81
Genel
draw the line at
f.
yapmamak
82
Genel
draw the sword
f.
kılıç çekmek
83
Genel
draw up
f.
akdetmek
84
Genel
draw one's gun
f.
tabanca çekmek
85
Genel
draw off
f.
çıkarmak
86
Genel
draw up
f.
dizmek
87
Genel
draw to a close
f.
bitmek
88
Genel
draw lots
f.
ad çekmek
89
Genel
draw a bead on
f.
nişan almak
90
Genel
draw interest
f.
ilgi görmek
91
Genel
draw away
f.
geri çekmek
92
Genel
draw a conclusion
f.
sonuç çıkarmak
93
Genel
draw up
f.
durmak
94
Genel
draw into
f.
girmek
95
Genel
draw all attention towards oneself
f.
tüm dikkatleri üzerine çekmek
96
Genel
draw off
f.
geri çekmek
97
Genel
draw out
f.
yerleştirmek
98
Genel
draw a blank
f.
hava almak
99
Genel
draw close
f.
yaklaşmak
100
Genel
draw in
f.
nefes almak
101
Genel
draw the line at
f.
reddetmek
102
Genel
draw a sigh
f.
iç çekmek
103
Genel
draw ahead
f.
yavaş yavaş öne geçmek
104
Genel
draw somebody out about something
f.
konuşturmak
105
Genel
draw a blank
f.
avucunu yalamak
106
Genel
draw on
f.
zamanın yaklaşması
107
Genel
draw the curtain
f.
perdeyi kapamak
108
Genel
draw the net
f.
ağ çekmek
109
Genel
draw breath
f.
soluk almak
110
Genel
draw up
f.
yaklaşıp durmak
111
Genel
draw to a close
f.
sona ermek
112
Genel
draw a number
f.
kura çekmek
113
Genel
draw lots
f.
adçekmek
114
Genel
draw something out
f.
uzatmak
115
Genel
draw a check
f.
çek yazmak
116
Genel
draw away
f.
çekilmek
117
Genel
draw advantage from
f.
faydalanmak
118
Genel
draw the long bow
f.
atıp tutmak
119
Genel
draw attention
f.
dikkat çekmek
120
Genel
draw up in someone's name
f.
adına düzenlemek
121
Genel
draw water
f.
su çekmek
122
Genel
draw breath
f.
nefes almak
123
Genel
draw the longbow
f.
atmak
124
Genel
draw a cheque
f.
çek yazmak
125
Genel
draw a picture
f.
resim çizmek
126
Genel
draw the line
f.
bir sınır koymak
127
Genel
draw the line at
f.
bir sınır koymak
128
Genel
draw back
f.
gerilemek
129
Genel
draw the long bow
f.
dozunu kaçırmak
130
Genel
draw attention
f.
ilgi çekmek
131
Genel
draw a parallel between
f.
karşılaştırmak
132
Genel
draw in
f.
kısalmak (günler)
133
Genel
draw inspiration
f.
feyzalmak
134
Genel
draw attention
f.
parmak basmak
135
Genel
want to draw attention
f.
dikkat çekmek istemek
136
Genel
draw advantage from
f.
istifade etmek
137
Genel
draw somebody out
f.
(kibarca) söyletmek
138
Genel
draw attention
f.
dikkatleri üzerine çekmek
139
Genel
draw away
f.
çekmek
140
Genel
draw a caricature of
f.
karikatürünü yapmak
141
Genel
draw the attention
f.
göze çarpmak
142
Genel
draw up
f.
ayarlamak
143
Genel
draw reaction
f.
tepki çekmek
144
Genel
draw out
f.
çıkarmak
145
Genel
draw on
f.
neden olmak
146
Genel
draw away
f.
kendini çekmek
147
Genel
draw up
f.
hazırlamak (kontrat/senet vb'ni)
148
Genel
draw out
f.
taslağını çizmek
149
Genel
draw a lesson from
f.
ibret almak
150
Genel
draw back
f.
geri çekilmek
151
Genel
draw attention to
f.
parmak basmak
152
Genel
draw a line
f.
çizgi çekmek
153
Genel
draw out
f.
konuşturmak
154
Genel
draw down
f.
indirmek
155
Genel
draw up alongside
f.
yanaşmak
156
Genel
draw back
f.
geri kalmak
157
Genel
draw up
f.
kaleme almak
158
Genel
draw in
f.
solumak
159
Genel
draw on
f.
hesap vb'nden para çekmek
160
Genel
draw near
f.
yakınlaşmak
161
Genel
draw up
f.
düzenlemek
162
Genel
draw a cheque
f.
çek keşide etmek
163
Genel
draw away
f.
ayrılmak
164
Genel
draw in
f.
kısmak
165
Genel
draw a number
f.
tombala çekmek
166
Genel
draw off
f.
saptırmak
167
Genel
draw one's last breath
f.
son nefesini vermek
168
Genel
draw back
f.
geri almak
169
Genel
draw blood
f.
kan akıtmak
170
Genel
draw blood
f.
çileden çıkarmak
171
Genel
draw somebody into talk
f.
lafa tutmak
172
Genel
draw heavy attention
f.
yoğun ilgi görmek
173
Genel
draw intense interest
f.
yoğun ilgi görmek
174
Genel
draw with
f.
ile berabere kalmak (finallerde vb)
175
Genel
draw the audience
f.
seyirciyi çekmek
176
Genel
draw an audience
f.
seyirci çekmek
177
Genel
draw in one's horns
f.
yelkenleri suya indirmek
178
Genel
draw up
f.
oluşturmak
179
Genel
draw goods from warehouse
f.
depodan mal çekmek
180
Genel
draw a frame for
f.
çerçeve çizmek
181
Genel
try to draw one's attention
f.
dikkatini çekmeye çalışmak
182
Genel
draw caricature
f.
karikatür çizmek
183
Genel
draw up a contract
f.
sözleşme düzmek
184
Genel
draw up a contract
f.
sözleşme yapmak
185
Genel
draw up a contract
f.
sözleşme düzenlemek
186
Genel
draw up a contract
f.
mukavele düzenlemek
187
Genel
draw up an agreement
f.
mukavele düzenlemek
188
Genel
draw up an agreement
f.
sözleşme hazırlamak
189
Genel
draw up an agreement
f.
sözleşme düzenlemek
190
Genel
draw up a contract
f.
sözleşme hazırlamak
191
Genel
draw up an agreement
f.
sözleşme düzmek
192
Genel
draw up an agreement
f.
sözleşme yapmak
193
Genel
draw a sword
f.
kılıç çekmek
194
Genel
draw up a document
f.
belge düzenlemek
195
Genel
draw a sword
f.
savaş ilan etmek
196
Genel
draw up a list
f.
liste hazırlamak
197
Genel
draw (out) a knife
f.
bıçak çekmek
198
Genel
draw up a list
f.
liste oluşturmak
199
Genel
draw baton
f.
cop çekmek
200
Genel
draw a project
f.
proje çizmek
201
Genel
draw up a list
f.
liste düzenlemek
202
Genel
draw a knife
f.
bıçak çizmek
203
Genel
draw inspiration
f.
esin almak
204
Genel
draw the curtain
f.
perdeyi çekmek
205
Genel
draw current
f.
akım çekmek
206
Genel
draw tourist
f.
turist çekmek
207
Genel
draw up a budget
f.
bütçe hazırlamak
208
Genel
draw one's gun
f.
silahını çekmek
209
Genel
draw up a strategy
f.
strateji çizmek
210
Genel
draw up a contract
f.
şartname hazırlamak
211
Genel
draw something into syringe
f.
şırıngaya çekmek
212
Genel
draw up document
f.
evrak düzenlemek
213
Genel
be quick on the draw
f.
erken davranmak
214
Genel
draw up a plan
f.
plan hazırlamak
215
Genel
draw in
f.
istasyona girmek
216
Genel
draw in
f.
kenara yanaşmak
217
Genel
draw in
f.
kısalmak (gün)
218
Genel
draw attention
f.
dikkatleri üzerine toplamak
219
Genel
draw on a cigarette
f.
sigara çıkarmak
220
Genel
draw up a contract
f.
sözleşme akdetmek
221
Genel
draw a plan
f.
plan oluşturmak
222
Genel
draw up budget
f.
bütçe oluşturmak
223
Genel
draw conclusion
f.
sonuca varmak
224
Genel
draw conclusion
f.
sonuç çıkarmak
225
Genel
draw up a report
f.
rapor düzenlemek
226
Genel
draw sketch
f.
kroki çizmek
227
Genel
draw an analogy
f.
benzetme yapmak
228
Genel
draw attention to (a point)
f.
parmak basmak
229
Genel
draw a graph
f.
grafik çizmek
230
Genel
draw a graph
f.
grafik yapmak
231
Genel
draw the line at
f.
bir konuda sınır koymak
232
Genel
draw a circle
f.
daire çizmek
233
Genel
draw considerable interest
f.
büyük ilgi çekmek
234
Genel
draw great interest
f.
büyük ilgi görmek
235
Genel
draw considerable interest
f.
büyük ilgi görmek
236
Genel
draw great interest
f.
büyük ilgi çekmek
237
Genel
draw a half moon
f.
yarımay çizmek
238
Genel
draw up
f.
sıralamak
239
Genel
draw the line
f.
sınır çizmek
240
Genel
draw on
f.
duman çekmek (sigaradan)
241
Genel
draw on
f.
(sigaradan) duman çekmek
242
Genel
draw away
f.
hızla çekmek
243
Genel
draw away
f.
uzaklaştırmak
244
Genel
draw on
f.
(sigaradan) nefes çekmek
245
Genel
draw on
f.
nefes çekmek (sigaradan)
246
Genel
draw out
f.
yaymak
247
Genel
draw the line
f.
limit çizmek
248
Genel
draw upon
f.
yararlanmak
249
Genel
draw the line at
f.
sınır çizmek
250
Genel
draw the line at
f.
limit çizmek
251
Genel
draw upon
f.
kullanmak
252
Genel
draw out
f.
hesabından para çekmek
253
Genel
draw a rebuff
f.
tepki çekmek
254
Genel
draw a rebuff
f.
terslenmek
255
Genel
draw foreign capital
f.
yabancı sermaye çekmek
256
Genel
draw attention to
f.
dikkati bir yöne çekmek
257
Genel
draw attention to
f.
ilgiyi bir yöne çekmek istemek
258
Genel
draw attention to
f.
dikkat verilmesini istemek
259
Genel
draw audience
f.
izleyici çekmek
260
Genel
draw audience
f.
seyirci çekmek
261
Genel
draw attention
f.
dikkati çekmek
262
Genel
draw a meaning (out of something)
f.
mana çıkarmak
263
Genel
draw to the close
f.
bitmek
264
Genel
draw up the statement of an average
f.
dispeçi tespit etmek
265
Genel
draw to the close
f.
sona ermek
266
Genel
draw up a deed
f.
senet düzenlemek
267
Genel
draw up a deed
f.
senet tanzim etmek
268
Genel
draw to the close
f.
hitam bulmak
269
Genel
draw a jury
f.
jüri üyelerini seçmek
270
Genel
draw a bill
f.
poliçe keşide etmek
271
Genel
draw lots
f.
kur’a çekmek
272
Genel
draw a correspondence
f.
paralellik kurmak
273
Genel
draw an analogy
f.
paralellik kurmak
274
Genel
draw a parallelism
f.
paralellik kurmak
275
Genel
draw in one's belly
f.
göbeğini içine çekmek
276
Genel
draw in one's belly
f.
göbeğini çekmek
277
Genel
draw the attention
f.
dikkat çekmek
278
Genel
draw cash
f.
nakit çekmek
279
Genel
draw in
f.
kendine çekmek
280
Genel
draw a distinction
f.
iki şey arasındaki farkı belirtmek
281
Genel
draw one's salary
f.
maaşını almak
282
Genel
draw one's salary
f.
maaşını çekmek
283
Genel
draw the bow
f.
yayı germek
284
Genel
draw a sketch
f.
eskiz çizmek
285
Genel
draw back in horror
f.
korkuyla geri çekilmek
286
Genel
draw something apart
f.
(perde vb.) çekmek
287
Genel
draw heavy criticism
f.
ağır eleştirilere maruz kalmak
288
Genel
draw blood
f.
canını yakmak
289
Genel
draw a picture
f.
resim yapmak
290
Genel
draw rein
f.
at dizginlemek
291
Genel
draw interest
f.
ilgi çekmek
292
Genel
draw for something
f.
kura çekmek
293
Genel
draw something to someone's attention
f.
bir şeyi birisinin dikkatine sunmak
294
Genel
draw the family together
f.
aileyi bir araya getirmek
295
Genel
draw something forth
f.
öne çekmek
296
Genel
draw one's strength from
f.
gücünü -den almak
297
Genel
draw on something
f.
bir şeyin üstüne resim vb çizmek
298
Genel
draw from
f.
yararlanmak
299
Genel
draw together
f.
bir araya getirmek
300
Genel
draw lots
f.
çekiliş yapmak
301
Genel
draw a bill
f.
senet düzenlemek
302
Genel
draw nigh
f.
üzerini (üzerine) örtmek
303
Genel
draw rope
f.
ip çekmek
304
Genel
draw a balloon
f.
balon çizmek
305
Genel
draw a star
f.
yıldız çizmek
306
Genel
draw a horse
f.
bir at çizmek
307
Genel
draw a road map
f.
yol haritası çizmek
308
Genel
draw a comparison
f.
benzerlik kurmak
309
Genel
draw criticism
f.
eleştiri almak
310
Genel
draw a bow
f.
ok atmak üzere yayı bükmek
311
Genel
draw a cover
f.
masa oyununun kapağını temizlemek
312
Genel
draw a curtain
f.
perdeyi çekmek
313
Genel
draw cuts
f.
eşit olmayan parçalara bölmek
314
Genel
draw the line
f.
sınır çizmek
315
Genel
draw to memory
f.
kaydetmek
316
Genel
draw the line
f.
sınır koymak
317
Genel
draw to memory
f.
yazmak
318
Genel
draw the line
f.
dur demek
319
Genel
draw to memory
f.
kayda geçirmek
320
Genel
draw a square
f.
kare çizmek
321
Genel
draw the curtain
f.
perdeyi açmak
322
Genel
draw someone (or an animal)
f.
birini/bir hayvanı çekmek
323
Genel
draw someone (or an animal)
f.
birini/bir hayvanı cezbetmek
324
Genel
draw [obsolete]
f.
(hendek, duvar) uzunlamasına inşa etmek
325
Genel
draw [obsolete]
f.
(hendek, duvar) yana doğru uzatmak
326
Genel
draw [obsolete]
f.
(belirli bir duruma) meyletmek
327
Genel
draw from memory
f.
akıldan çizmek
328
Genel
draw from memory
f.
referansa bakmadan çizmek
Phrasals
329
Öbek Fiiller
draw rein
f.
(birinin) hızını veya ilerlemesini azaltmak
330
Öbek Fiiller
draw (one) out
f.
kurnazca başkalarının düşüncelerini ve duygularını ortaya çıkarmak
331
Öbek Fiiller
draw (one) to
f.
kışkırtmak
332
Öbek Fiiller
draw back
f.
geri döndürmek
333
Öbek Fiiller
draw in
f.
toplamak
334
Öbek Fiiller
draw off
f.
geri çekmek
335
Öbek Fiiller
draw on
f.
getirmek
336
Öbek Fiiller
draw out
f.
çıkarmak
337
Öbek Fiiller
draw over
f.
sona erdirmek
338
Öbek Fiiller
draw up
f.
taslak oluşturmak
339
Öbek Fiiller
draw out
f.
ayırmak
340
Öbek Fiiller
draw up
f.
birlikleri sıralamak
341
Öbek Fiiller
draw off
f.
çekmek
342
Öbek Fiiller
draw in
f.
ikna etmek
343
Öbek Fiiller
draw back
f.
indirim uygulamak
344
Öbek Fiiller
draw over
f.
pes ettirmek
345
Öbek Fiiller
draw (one) to
f.
teşvik etmek
346
Öbek Fiiller
draw on
f.
vesile olmak
347
Öbek Fiiller
draw out
f.
(birinin) fikirlerini söylemesini sağlamak
348
Öbek Fiiller
draw off
f.
çekilmek
349
Öbek Fiiller
draw in
f.
kandırmak
350
Öbek Fiiller
draw back
f.
kesinti yapmak
351
Öbek Fiiller
draw up
f.
sırayla yazmak
352
Öbek Fiiller
draw (one) to
f.
tahrik etmek
353
Öbek Fiiller
draw on
f.
tetiklemek
354
Öbek Fiiller
draw up
f.
(kendini) öne çıkarmak
355
Öbek Fiiller
draw in
f.
ayartmak
356
Öbek Fiiller
draw off
f.
damıtarak ayırmak
357
Öbek Fiiller
draw out
f.
ifade etmesini sağlamak
358
Öbek Fiiller
draw up
f.
(kendini) dik tutmak
359
Öbek Fiiller
draw in
f.
kabaca çizmek
360
Öbek Fiiller
draw out
f.
ortaya çıkarmak
361
Öbek Fiiller
draw in
f.
her bir bölümün alanı bir öncekinden küçük olacak şekilde biçimlendirmek
362
Öbek Fiiller
draw out
f.
rakiplerinin önüne geçmek
363
Öbek Fiiller
draw up
f.
son vermek
364
Öbek Fiiller
draw up
f.
hitama erdirmek
365
Öbek Fiiller
draw in
f.
hızlıca sona doğru ilerlemek
366
Öbek Fiiller
draw in
f.
mevsimsel olarak kısalmak
367
Öbek Fiiller
draw in
f.
daha tasarruflu hale gelmek
368
Öbek Fiiller
draw in
f.
muhafazakarlaşmak
369
Öbek Fiiller
draw someone's fire away
f.
ateş ederek dikkatini başka bir yöne çekmek
370
Öbek Fiiller
draw someone's fire away from something
f.
ateş ederek dikkatini başka bir yöne çekmek
371
Öbek Fiiller
draw something out of some place
f.
bir yerden bir şeyi çekip çıkarmak
372
Öbek Fiiller
draw something out
f.
bir yerden bir şeyi çekip çıkarmak
373
Öbek Fiiller
draw in
f.
içine çekmek
374
Öbek Fiiller
draw away
f.
rakiplerinin önüne geçmek
375
Öbek Fiiller
draw away
f.
rakiplerini sollamak
376
Öbek Fiiller
draw away
f.
(rakipleriyle) arayı açmak
377
Öbek Fiiller
draw down
f.
-i tüketip bitirmek
378
Öbek Fiiller
draw down
f.
birine silah doğrultmak
379
Öbek Fiiller
draw down
f.
birine silah çekmek
380
Öbek Fiiller
draw up
f.
belge haline getirmek
381
Öbek Fiiller
draw up
f.
belgeleştirmek
382
Öbek Fiiller
draw up
f.
belge/tasarı/taslak hazırlamak
383
Öbek Fiiller
draw up
f.
yerinden fırlamak
384
Öbek Fiiller
draw up
f.
öfkeyle kalmak
385
Öbek Fiiller
draw up
f.
aniden ayağa kalkmak
386
Öbek Fiiller
draw up
f.
fırlamak
387
Öbek Fiiller
draw up
f.
yakına çekmek
388
Öbek Fiiller
draw up
f.
yaklaştırmak
389
Öbek Fiiller
draw up
f.
yanaştırmak
390
Öbek Fiiller
draw up
f.
birden/aniden durmak
391
Öbek Fiiller
draw up
f.
durdurmak
392
Öbek Fiiller
draw up
f.
aniden/birden durdurmak
393
Öbek Fiiller
draw up
f.
hizaya sokmak
394
Öbek Fiiller
draw up
f.
hizaya getirmek
395
Öbek Fiiller
draw up
f.
toparlamak
396
Öbek Fiiller
draw up
f.
bir araya getirmek
397
Öbek Fiiller
draw up
f.
daralmak
398
Öbek Fiiller
draw up
f.
sıkılaşmak
399
Öbek Fiiller
draw up
f.
daha sıkı hale gelmek
400
Öbek Fiiller
draw up
f.
belirli bir forma göre yazmak/oluşturmak/düzenlemek
401
Öbek Fiiller
draw up
f.
belge düzenlemek
402
Öbek Fiiller
draw up
f.
hizaya sokmak
403
Öbek Fiiller
draw up
f.
hizaya getirmek
404
Öbek Fiiller
draw up
f.
toparlamak
405
Öbek Fiiller
draw up
f.
bir araya getirmek
406
Öbek Fiiller
draw up
f.
sıraya sokmak
407
Öbek Fiiller
draw up
f.
dizmek
408
Öbek Fiiller
draw up
f.
durmak
409
Öbek Fiiller
draw up
f.
durma noktasına gelmek
410
Öbek Fiiller
draw up
f.
dikleşmek
411
Öbek Fiiller
draw up
f.
dik bir duruş takınmak
412
Öbek Fiiller
draw up
f.
doğrulmak
413
Öbek Fiiller
draw up
f.
dimdik durmak
414
Öbek Fiiller
draw up
f.
belirli bir forma göre yazmak/oluşturmak/düzenlemek
415
Öbek Fiiller
draw up
f.
belge düzenlemek
416
Öbek Fiiller
draw up
f.
yakına çekmek
417
Öbek Fiiller
draw up
f.
yaklaştırmak
418
Öbek Fiiller
draw up
f.
yanaştırmak
419
Öbek Fiiller
draw up
f.
doğrulmak
420
Öbek Fiiller
draw up
f.
dikleşmek
421
Öbek Fiiller
draw up
f.
dik bir duruş takınmak
422
Öbek Fiiller
draw up
f.
durmak
423
Öbek Fiiller
draw up
f.
durma noktasına gelmek
424
Öbek Fiiller
draw up
f.
durdurmak
425
Öbek Fiiller
draw up
f.
neredeyse durdurmak
426
Öbek Fiiller
draw up
f.
hizaya sokmak
427
Öbek Fiiller
draw up
f.
hizaya getirmek
428
Öbek Fiiller
draw up
f.
toparlamak
429
Öbek Fiiller
draw up
f.
bir araya getirmek
430
Öbek Fiiller
draw (something) over (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) üstünü örtmek/kaplamak
431
Öbek Fiiller
draw (something) over (someone or something)
f.
örtüyle örtmek
432
Öbek Fiiller
draw (something) over (someone or something)
f.
örtü çekmek
433
Öbek Fiiller
draw something over someone or something
f.
birinin/bir şeyin üstünü örtmek
434
Öbek Fiiller
draw something over someone or something
f.
örtüyle örtmek
435
Öbek Fiiller
draw something over someone or something
f.
örtü çekmek
436
Öbek Fiiller
draw (something) to
f.
(bir şeyi) kapatmak
437
Öbek Fiiller
draw (something) to
f.
çekip kapatmak
438
Öbek Fiiller
draw someone or something to someone or something
f.
birini/bir şeyi çekmek
439
Öbek Fiiller
draw someone or something to someone or something
f.
birini/bir şeyi yaklaştırmak
440
Öbek Fiiller
draw someone or something to someone or something
f.
birini/bir şeyi yanaştırmak
441
Öbek Fiiller
draw someone or something toward someone or something
f.
birini/bir şeyi çekmek
442
Öbek Fiiller
draw someone or something toward someone or something
f.
birini/bir şeyi yaklaştırmak
443
Öbek Fiiller
draw someone or something toward someone or something
f.
birini/bir şeyi yanaştırmak
444
Öbek Fiiller
draw something to
f.
bir şeyi kapatmak/çekmek/örtmek (perde, örtü)
445
Öbek Fiiller
draw something to
f.
bir şeyi aralık/hafif açık bırakmak (perde, kapı)
446
Öbek Fiiller
draw forth
f.
öne sürmek
447
Öbek Fiiller
draw forth
f.
ortaya sürmek/koymak
448
Öbek Fiiller
draw forth
f.
göstermek
449
Öbek Fiiller
draw forth
f.
gözler önüne sermek
450
Öbek Fiiller
draw forth
f.
açığa çıkarmak
451
Öbek Fiiller
draw forth
f.
sunmak
452
Öbek Fiiller
draw (someone or something) toward (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) çekmek
453
Öbek Fiiller
draw (someone or something) toward (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) yaklaştırmak
454
Öbek Fiiller
draw (someone or something) toward (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) doğru çekmek
455
Öbek Fiiller
draw (someone or something) toward (someone or something)
f.
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) doğru yaklaştırmak
456
Öbek Fiiller
draw from
f.
bir şeyden çizmek
457
Öbek Fiiller
draw from
f.
bir şeye bakarak çizmek
458
Öbek Fiiller
draw from
f.
bir şeyi referans alarak çizmek
459
Öbek Fiiller
draw (someone or something) out of (someone or something)
f.
(birinin) ağzından laf almak
460
Öbek Fiiller
draw (someone or something) out of (someone or something)
f.
(birine) bir şeyi söyletmek/anlattırmak
461
Öbek Fiiller
draw (someone or something) out of (someone or something)
f.
(birinden bir bilgi) almak
462
Öbek Fiiller
draw (someone or something) out of (someone or something)
f.
(birinden bir şeyi) öğrenmek
463
Öbek Fiiller
draw (something) out of (someone)
f.
(birinin) ağzından laf almak
464
Öbek Fiiller
draw (something) out of (someone)
f.
(birine) bir şeyi söyletmek/anlattırmak
465
Öbek Fiiller
draw (something) out of (someone)
f.
(birinden bir bilgi) almak
466
Öbek Fiiller
draw (something) out of (someone)
f.
(birinden bir şeyi) öğrenmek
467
Öbek Fiiller
draw (someone or something) out of (something)
f.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çıkarmak
468
Öbek Fiiller
draw (someone or something) out of (something)
f.
(birinin/bir şeyin) saklandığı yerden çıkmasını sağlamak
469
Öbek Fiiller
draw (up) alongside someone or something
f.
birinin/bir şeyin yanına yaklaşmak
470
Öbek Fiiller
draw (up) alongside someone or something
f.
birinin/bir şeyin yanına yetişmek
471
Öbek Fiiller
draw (up) alongside
f.
birinin/bir şeyin yanına yaklaşmak
472
Öbek Fiiller
draw (up) alongside
f.
birinin/bir şeyin yanına yetişmek
473
Öbek Fiiller
draw (up) alongside someone or something
f.
birinin/bir şeyin yanına yaklaşmak
474
Öbek Fiiller
draw (up) alongside someone or something
f.
birinin/bir şeyin yanına yetişmek
475
Öbek Fiiller
draw (up) alongside
f.
birinin/bir şeyin yanına yaklaşmak
476
Öbek Fiiller
draw (up) alongside
f.
birinin/bir şeyin yanına yetişmek
477
Öbek Fiiller
draw something up
f.
bir şeyi çekmek
478
Öbek Fiiller
draw something up
f.
bir şeyi yakına çekmek
479
Öbek Fiiller
draw something up
f.
bir şeyi yanaştırmak/yaklaştırmak
480
Öbek Fiiller
draw something up
f.
belge düzenlemek
481
Öbek Fiiller
draw something up
f.
evrak hazırlamak
482
Öbek Fiiller
draw someone or something out of some place
f.
birini/bir şeyi bir yerden çekip çıkarmak
483
Öbek Fiiller
draw someone or something out
f.
birini/bir şeyi bir yerden çekip çıkarmak
484
Öbek Fiiller
draw ahead (of someone or something )
f.
(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
485
Öbek Fiiller
draw ahead (of someone or something )
f.
(hareket halindeki birini/bir şeyi) geçmek
486
Öbek Fiiller
draw alongside
f.
yanaşmak
487
Öbek Fiiller
draw alongside
f.
yaklaşmak
488
Öbek Fiiller
draw alongside
f.
yetişmek
489
Öbek Fiiller
draw apart (from someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) kendini geri çekmek
490
Öbek Fiiller
draw apart (from someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
491
Öbek Fiiller
draw apart (from someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
492
Öbek Fiiller
draw away (from someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) kendini geri çekmek
493
Öbek Fiiller
draw away (from someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
494
Öbek Fiiller
draw away (from someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
495
Öbek Fiiller
draw aside
f.
kenara çekilmek
496
Öbek Fiiller
draw aside
f.
yana çekilmek/kaymak
497
Öbek Fiiller
draw someone aside
f.
birini kenara çekmek
498
Öbek Fiiller
draw someone aside
f.
birini yana çekmek
499
Öbek Fiiller
draw away from (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) uzaklaşmak
500
Öbek Fiiller
draw away from (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) geri çekilmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of draw
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy