drift - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

drift

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"drift" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 140 sonuç

İngilizce Türkçe
General
drift i. düşünme
drift i. demek istenilen şey
drift i. eğilim
drift i. moren
drift i. çekilme
drift i. akıntıya kapılma
drift i. kar birikintisi (rüzgarın yığdığı)
drift i. kar yığıntısı
drift i. sürükleniş
drift i. belirsizlik
drift i. sürükleme
drift i. akıntı
drift i. etki
drift i. amaçsızca sürüklenme
drift i. yöneliş
drift i. sürükleyiş
drift i. erek
drift i. amaç
drift i. gidişat
drift i. göç
drift i. temayül
drift i. hedef
drift i. anlama
drift i. yönelim
drift i. anlam
drift i. kayma
drift i. sapma
drift i. sürüklenme
drift i. çivi zımbası
drift i. akım
drift i. sürüklenen şey
drift i. yığıntı
drift i. birikinti
drift i. maksat
drift i. dalgalanan ince veya yumuşak şey
drift i. yükseğe nişan alınan ok atışı
drift i. dalgalarla kıyıya vuran şey
drift i. aslından sapma
drift i. doğru örnekten sapma
drift i. (güney afrika dilinde) nehrin geçit yeri
drift i. aletin sıfır noktasındaki kademeli değişim
drift i. aletin sabit parçasındaki aşamalı kayma
drift i. (motor yarışında) sürücülerin yüksek hızda viraj alırken kullandıkları kontrollü ve dört tekerlekli kızak
drift f. yığmak
drift f. sürüklenmek (rüzgarın/akıntının etkisiyle)
drift f. kendini koyvermek
drift f. bir yerde sürekli kalmadan yaşamak
drift f. yığılmak
drift f. hayatın akışına bırakmak
drift f. sürüklenmek
drift f. tıkanmak
drift f. birikmek
drift f. gayesiz yaşamak
drift f. bir iş sonuçlanıncaya kadar boş yere gecikmelerle uğramak
drift f. toplanmak
drift f. biriktirmek
drift f. sürüklemek
drift f. şaşırmak
drift f. süzülmek
drift f. yavaş ve telaşsız bir şekilde hareket etmek
drift f. yavaşça göç etmek
drift f. çaba sarf etmeden geçmek
drift f. güç kesildikten sonra bir süre daha momentumu korumak
drift f. acele etmeden ve amaçsızca dolaşmak
drift f. fırtınada bir araya gelip evden uzaklaşmak (sığır sürüsü)
drift f. gezgin işçi olarak dolaşmak
drift f. iş arayarak dolaşmak
drift f. işi şansa bırakmak
drift f. sürüklenerek yığın haline gelmek
drift f. çerçöple kaplanmak
drift f. rotadan çıkmak
drift f. ayardan sapmak
drift f. (fiyat, gelir) sapma göstermek
drift f. savrulmak
drift f. kaymak
drift f. akıntıda sürüklemek
drift f. rüzgarla savrulup yığınlar halinde birikmek
drift f. çerçöple kaplamak
drift f. (delikleri genişletmek, hizalamak için) pim zımbası kullanmak
drift f. (direk) tepesinden eğilmek
Technical
drift i. akıntı, rüzgar gibi nedenlerle bir gemi veya uçağın rotasından sapması
drift i. akım
drift i. mandren kaması
drift i. pim zımbası
drift i. sürüklenme
drift i. torna aynası
drift i. uçuşta esas baş ile yol arasında rüzgarın neden olduğu fark
drift i. güç kesildikten sonra eylemsizlik nedeniyle makine hareketinin devam etmesi
drift i. tokmak
drift i. sıkma aleti
drift i. cıvata boyutu ile sokulduğu deliğin büyüklüğü arasındaki fark
drift i. çember çevresinin takılacağı direğin çevresiyle arasındaki fark
drift i. eski gemilerde güverte kavsinin yüksekte olup küpeşte korkuluğunun sona erdiği yer
drift i. kare şekilli ve birkaç kesme yüzeyi olan delgi
drift i. anahtarları çıkarmak için ucu gövdesine doğru eğik olan zımba
drift i. sevkiyat sırasında ağırlığı değiştirme
drift i. sevkiyat sırasında değiştirilen ağırlık miktarı
drift i. sünme
drift f. rüzgarın veya akıntının etkisiyle sürüklenmek
Telecom
drift i. sürüklenme
drift i. sürükleme
Television
drift i. frekans kayması
Construction
drift i. kemerin yaptığı yatay basınç
Automotive
drift i. savrulma
drift f. sürüklemek
Traffic
drift f. (taşıtta) kontrolü korurken fazla savrularak hızla dönmek
drift f. drift yapmak
Aeronautic
drift i. düşme
Marine
drift i. akıntı yolu
drift i. geminin akıntıyla sürüklenmesi
drift i. taşınım
drift i. yan rüzgarlar ve akıntı sebebiyle belirlenmiş rotadan sapma
drift i. denizci halatının düğüm atıldıktan sonra kalan kısmının uzunluğu
drift i. yükün gemi deposundan ambara kadar götürüleceği mesafe
drift i. hızlı ilerleyen geniş ve sığ okyanus akıntısı
drift i. okyanus akıntısının deniz mili cinsinden akışı
drift i. okyanus akıntısının deniz mili cinsinden hızı
drift i. palanganın iki bloğu arasındaki mesafe
drift i. birbirine geçen iki parçanın çapı arasındaki fark
Mining
drift i. galeri
drift i. madende iki büyük tüneli birleştiren enine kesit
drift i. keşif amaçlı açılan maden tüneli
drift f. tünel açmak
Dentistry
drift i. dişin normal konumundan kayması
Biology
drift i. belirli gen gruplarının rastgele kaybolması ya da çoğalmasıyla küçük popülasyonların genotipinde değişim
Botanic
drift i. uzun sıra halinde dikilmiş bir grup çiçek
Agriculture
drift f. (sürüyü) otlamalarına izin verecek şekilde yavaşça gütmek
Fishery
drift i. bir tür balık ağı
drift i. sürüklenme ağı
drift f. sürüklenme ağlarıyla balık tutmak
Social Sciences
drift i. kültürdeki davranış veya inançtaki çeşitlilikten kaynaklanıp yeni bir model ve biçimle sonuçlanan kademeli değişim
Linguistics
drift i. dilin yapısında zaman içinde ortaya çıkan değişiklikler
drift f. (dil) değişim trendi doğrultusunda gelişmek
Environment
drift i. sürülen bir grup hayvan
drift i. doğal etkenlerin sürüklediği şey
Geology
drift i. açılma
drift i. uzaklaşma
Military
drift i. rotasyon ve hava direnci nedeniyle silahtan çıkan merminin ateş düşey düzleminden sapması
Sport
drift i. (kriket) topun havada yana doğru hareket etmesi
Engineering
drift i. zımba olarak kullanılan bakır veya pirinç çubuk

"drift" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 325 sonuç

İngilizce Türkçe
General
continental drift i. karaların kayması
drift anchor i. deniz demiri
drift wood i. kütük yüzdürme
drift anchor i. çapa
drift diving i. sürüklenme dalışı
day drift i. aydınlık bacası
drift compensation i. sürüklenme dengelenmesi
drift stuff i. denizde kendi halinde yüzen şeyler
drift [dialect] i. sürü
drift [dialect] i. hayvan sürüsü
drift [dialect] i. (insan) kalabalık
drift [dialect] i. insan topluluğu
drift apart f. tedricen ayrı düşmek
drift apart f. sürüklenmek
drift apart f. uzaklaşmak
drift into sleep f. uykuya dalmak
drift off f. uykuya dalmak
let things drift f. oluruna bırakmak
drift apart f. teması kesmek
drift away f. bağı kopmak
drift apart f. birbirlerinden ayrı düşmek
drift away f. birisiyle olan bağı kopmak
drift apart f. birisiyle olan bağı kopmak
drift away f. bağları kopmak
drift away f. teması kesmek
drift away f. birbirlerinden ayrı düşmek
drift apart f. bağı kopmak
drift apart f. bağları kopmak
drift apart f. uzak düşmek
drift apart f. ırak düşmek
drift away f. bir yerden kopmak
drift into a state of chaos f. kaosa sürüklenmek
drift with the current f. akıntıyla sürüklenmek
drift away from the topic f. konudan sapmak
drift around aimlessly f. amaçsızca dolanmak
Phrasals
drift away f. bir şeyden uzaklaşmak
drift out f. bir yerden yavaş yavaş çıkmak
drift off f. içi geçmek
drift toward something f. -e doğru gelmek/sürüklenmek
drift off f. (yavaşça) geçip gitmek
drift off f. yavaşça hareket etmek/ilerlemek
drift in f. (yavaş yavaş) bir yere doğru ilerlemek
drift off f. uyuyakalmak
drift back f. sürüklenmek
drift back f. suda sürüklenmek
drift back (to someone or something) f. suyun üstünde yavaşça (birine/bir şeye doğru) sürüklenmek
drift back (to someone or something) f. suyun üstünde sürüklenerek bir yere yaklaşmak
drift back f. bir yere doğru sürüklenmek
drift back f. akıntının etkisiyle bir yere doğru hareket etmek
drift back f. akıntıyla beraber bir yerde toplanmak
drift along f. sürüklenmek
drift along f. kapılıp gitmek
drift along f. başıboş geçirmek
drift along f. aklı havalarda yaşamak
drift along f. plansız programsız yaşamak
drift in (something) f. (bir şeye/yere) toplanmak
drift in (something) f. (bir şeye/yere) yığılmak
drift into (something) f. (bir şeye/yere) toplanmak
drift into (something) f. (bir şeye/yere) yığılmak
drift toward f. -e doğru gelmek/sürüklenmek
drift toward (someone or something) f. (birine/bir şeye) doğru gelmek/sürüklenmek
drift toward (someone or something) f. (birine/bir şeye) doğru yaklaşmak
drift with f. ile sürüklenmek
drift with f. -e kapılıp gitmek
drift with (something) f. (bir şeyle) sürüklenmek
drift with (something) f. (rüzgara, suya) kapılıp gitmek
drift with (something) f. (başkalarının kararlarıyla/düşünceleriyle) hareket etmek
drift with (something) f. (başkalarının düşüncelerine/kararlarına göre) yön değiştirmek
drift with (something) f. (başkalarının) etkisinde kalmak
Phrases
drift with the stream f. akıntıya uymak
drift with the stream f. standartlara uyum sağlamak
drift with the stream f. ayak uydurmak
drift with the stream f. boyun eğmek
Colloquial
get drift f. anlamak
get drift f. dediğini/söylediğini anlamak
get drift f. kastettiğini anlamak
get drift f. ne ima ettiğini anlamak
get drift f. demek istediğini anlamak
if you catch my drift expr. eğer beni anladıysan
get my drift? expr. demek istediğimi anladın mı?
get my drift? expr. demek istediğimi çaktın mı?
get my drift? expr. ne kast/ima ettiğimi anladın mı?
Idioms
churchillian drift i. bir söz veya şiarın yanlış kişiye mal edilmesi
churchillian drift i. başkasının söylediği bir özlü sözü bilmeden daha tanınmış/başka bir kişiye mal etme
drift with the tide f. akıntıya kapılıp gitmek
catch/get one's drift f. anlamak
catch somebody's drift f. birisini anlamak
get someone's drift f. birisinin ne demek istediğini anlamak
get somebody's drift f. birisinin ne demek istediğini anlamak
get somebody's drift f. birisini anlamak
get the drift of something f. bir şeyin özünü/ana fikrini anlamak
drift with the tide f. başkasının etkisinde kalmak/sürüklenmek
catch somebody's drift f. birisinin dediğini/söylediğini anlamak
get the drift f. birisinin dediğini/söylediğini anlamak
get somebody's drift f. birisinin dediğini/söylediğini anlamak
get the drift f. birisinin ne demek istediğini anlamak
get the drift f. birisini anlamak
catch somebody's drift f. birisinin ne demek istediğini anlamak
catch the drift f. birisinin dediğini/söylediğini anlamak
catch the drift f. birisinin ne demek istediğini anlamak
catch the drift f. birisini anlamak
drift with the tide f. çoğunluğa uymak
get the drift f. ne kastettiğini anlamak
get somebody's drift f. ne kastettiğini anlamak
get somebody's drift f. kastettiğini anlamak
catch somebody's drift f. kastettiğini anlamak
get someone's drift f. kastettiğini anlamak
catch the drift f. kastettiğini anlamak
get someone's drift f. ne kastettiğini anlamak
catch the drift f. ne kastettiğini anlamak
get the drift f. kastettiğini anlamak
catch somebody's drift f. ne kastettiğini anlamak
drift with the tide f. sürüye uymak
drift off course f. plandan sapmak
get someone's drift f. parmak bastığı noktayı anlamak
catch the drift f. parmak bastığı noktayı anlamak
catch somebody's drift f. parmak bastığı noktayı anlamak
get the drift f. parmak bastığı noktayı anlamak
get somebody's drift f. parmak bastığı noktayı anlamak
get somebody's drift f. (birisini) anlamak
catch somebody's drift f. (birisini) anlamak
drift off to sleep f. uykuya dalmak
drift off to sleep f. yavaş yavaş uykuya dalmak
get the drift f. (birisini) anlamak
drift off course f. yoldan/rotadan sapmak
catch the drift f. (birisini) anlamak
drift off course f. yoldan/rotadan çıkmak
lose the drift (of something) f. ipin ucunu kaçırmak
lose the drift (of something) f. (konuyu) kaçırmak
lose the drift (of something) f. (konunun içinde) kaybolmak
lose the drift (of something) f. (bir şeyi) anlamamaya başlamak
lose the drift/thread of something f. ipin ucunu kaçırmak
lose the drift/thread of something f. olaylar arasındaki bağlantıyı kuramamak
lose the drift/thread of something f. (konuyu) kaçırmak
lose the drift/thread of something f. (konunun içinde) kaybolmak
lose the drift/thread of something f. bir şeyi anlamamaya başlamak
lose the drift/thread of something f. (bir hikayeyi, tartışmayı) takip edememek/anlamamak/kaçırmak
catch (one's) drift f. (birinin) ne demek istediğini anlamak
catch (one's) drift f. (birinin) ne ima ettiğini anlamak
catch (one's) drift f. (birinin) sözlerinin altında yatan imayı/kinayeyi anlamak
catch (one's) drift f. (birinin) ne kastettiğini anlamak
catch (one's) drift f. (birini) anlamak
catch (one's) drift f. (birinin) dediğini/söylediğini anlamak
catch/get somebody's drift f. ne demek istediğini anlamak
catch/get somebody's drift f. ne ima ettiğini anlamak
catch/get somebody's drift f. sözlerinin altında yatan imayı/kinayeyi anlamak
catch/get somebody's drift f. ne kastettiğini anlamak
catch/get somebody's drift f. anlamak
catch/get somebody's drift f. dediğini/söylediğini anlamak
get (one's) drift f. (birinin) ne demek istediğini anlamak
get (one's) drift f. (birinin) ne ima ettiğini anlamak
get (one's) drift f. (birinin) ne kastettiğini anlamak
get (one's) drift f. (birinin) parmak bastığı noktayı anlamak
get the drift of f. -in özünü/ana fikrini anlamak
on the drift expr. ülkede işsiz işsiz dolaşma
on the drift expr. ülkede iş arayarak dolaşma
Speaking
do you get my drift? expr. demek istediğimi anladın mı?
if you get my drift expr. ne demek istediğimi/kastettiğim şeyi anlıyorsan
do you get my drift? expr. neyi kastettiğimi anladın mı?
Trade/Economic
wage drift i. ek ödemeler
base drift i. temel eğilim
Law
drift [uk] i. ormanda mülkiyeti belirlemek için sığırların sürülmesi
drift of the forest i. ormanın mülkiyetini belirlemek için içinde otlayan sığırların takip edilmesi
Technical
drift anchor i. açık deniz çapası
drift-expanding test i. ağız genişleme deneyi
tube-drift expansion test i. boru-ağız genişletme deneyi
hollow drift i. boru takoz
point drift i. çalışma noktası kayması
assembly drift i. çekme takozu
drift eliminator i. damla tutucu
impact drift i. darbeli çektirme
drift meter i. derivometre
drift pin i. ekleme çivisi
electron drift i. elektron sürüklenmesi
frequency drift i. frekans kayması
plastic deformation by drift expansion i. göz genişletilmesi ile plastik deformasyon
drift expanding test i. genişletme deneyi
thermal drift i. ısıl kayma
drift transistor i. ivme alanlı transistor
snow drift i. kar toplanması
key drift i. kama çıkarma zımbası
calibration drift i. kalibrasyon kayması
drill drift i. mandren kaması
centering drift i. merkezleme mandreli
specimen drift i. numune kayması
drift of pose characteristics i. poz karakteristiklerinin kayması
press drift i. pres takozu
wind and drift chart i. rüzgar ve tabii yan düzeltme çizelgesi
drift sand i. savurma kumu
drift pin i. saplama
drift punches i. rayba
hollow drift i. rakor mandreli
drift pin i. saplama çivi
drift space i. serbest uçuş bölgesi
zero drift i. sıfır noktası sapması
drift error i. sürüklenme hatası
drift mobility i. sürüklenme devingenliği
drift velocity i. sürüklenme hızı
drift mobility i. sürüklenme çevikliği
drift transistor i. sürüklenmeli transistör
drift angle i. sürüklenme açısı
support drift i. takoz
drift plate i. zımba plakası
drift [obsolete] i. birbirine kenetli sıralar halinde batmış yığınlar
Computer
point drift i. çalışma noktası kayması
continental drift i. kıtaların kayması
drift compensation i. sürüklenme dengelenmesi
Informatics
point drift i. çalışma noktasının kayması
frequency drift i. frekans sürüklenmesi
drift rate i. sürüklenme hızı
drift compensation i. sürüklenme dengelenmesi
Telecom
frequency drift i. frekans sapması
drift compensation i. sapma dengelemesi
drift rate i. sapma oranı
drift radio network controller i. sürüklenmeli telsiz şebeke denetleyicisi
Electric
electron drift i. elektron sürüklenmesi
frequency drift i. frekans kayması
drift space i. serbest uçuş bölgesi
drift transistor i. sürüklenmen' transistor
drift mobility i. sürüklenme çevikliği
Mechanic
cutting drift i. yivsiz cıvata
square drift i. yivsiz cıvata
Construction
interstory drift i. göreli kat ötelenmesi
interstory drift i. göreli kat ötelemesi
drift ratio i. ötelenme oranı
Automotive
steering drift i. çekme
four-wheel drift i. dört tekerlekle yanlama
drift stick i. drift kolu
drift punch i. konik pim zımba
four-wheel drift i. viraj hakimiyeti
drift punch i. zımba
Aeronautic
drift sight i. derivometre
drift meter i. derivometre
drift rate i. düşme hızı
elastic restraint drift rate i. elastik alıkoyma kayma hızı
acceleration sensitive drift rate i. ivme duyarlı kayma derecesi
acceleration insensitive drift rate i. ivme duyarsız kayma derecesi
drift rate i. kayma hızı
drift rate i. sapma hızı
drift-up i. düz tırmanma
drift angle i. bir uçağın boylamasına ekseni ile yere göre izlediği yol arasındaki yatay açı
drift angle i. baş ile güzergah arasındaki açı
drift down f. süzülerek alçalmak
Marine
squid drift-net fishery i. ağı sürükleyerek balık yakalama
wave drift force i. dalga sürükleme kuvveti
varying drift force i. değişken dalga sürükleme kuvveti
wave drift force coefficient i. dalga sürükleme kuvveti katsayısı
drift diving i. dalgıçların kendilerini akıntıya saldıkları dalış türü
drift anchor i. deniz demiri
oscillating drift force i. değişken sürüklenme kuvveti
drift angle i. düşme açısı
source of littoral drift i. kıyı bölgesi katı madde taşınım kaynağı
alongshore drift i. kıyı boyunca oluşan taşınım
survey of littoral drift i. kıyı bölgesi taşınımı incelemeleri
littoral drift i. kıyı bölgesindeki kum hareketi
littoral drift control i. kıyı bölgesindeki kum hareketinin kontrolü
littoral drift control structure i. kıyı bölgesindeki katı madde taşımasının kontrolü için yapılan yapı
predominant direction of littoral drift i. kıyı bölgesindeki sürüklenmenin baskın yönü
beach drift i. kumsal sürüklenmesi
beach drift control works i. kumsal sürüklenmesi kontrol çalışmaları
wind-drift effect i. rüzgar sürükleme etkisi
drift current i. sürüklemeli akıntı
steady drift force i. sürekli taşınım kuvveti
down drift i. taşınan maddelerin ana hareket yönü
slow drift oscillation i. yavaş sürüklemeli salınım
drift sail i. fırtına sırasında geminin sürüklenmesini azaltmak için suya batırılmış yelken
Mining
main conveyor drift i. ana taşıyıcı yolu
sill drift i. eşik yolu
opening up of drift i. galeri açma
haulage drift i. nakliyat yolu
haulage drift i. taşıma yolu
fan drift i. vantilatör galerisi
fan drift i. yelvuran galerisi
gopher drift i. plansızca açılan cevher araştırma galerisi
Medical
antigenic drift i. antijen sapması
cathodic drift i. katodik sapma
drift maximum i. maksimum akıntı
drift reduction i. sapma azalması
Psychology
genetic drift i. genetik sürüklenme
observer drift i. gözlemci yakınsaması
instinctive drift i. içgüdüsel yakınsama
Physics
drift velocity i. sürüklenme hızı
drift tube i. parçacığı sabit hızda ileten bir tür kılıf
Biology
genetic drift i. genetik kayma
Marine Biology
west wind drift i. batı rüzgarları akıntısı
southwest and norteast monsoon drift i. güneybatı ve kuzeydoğu muson akıntısı
north pacific drift i. kuzey büyük okyanus akıntısı
drift net i. sürüklenme ağı
drift fishing i. sürüklenme balıkçılığı
Astronomy
stellar drift i. yıldız sapması
star drift i. yıldız kayması
Fishery
drift net i. balıkçı teknesinin arkasındaki akıntıyla sürüklenen çok uzun bir balık ağı
drift netter i. sürüklenme ağıyla balık tutan kimse
Environment
longshore drift i. kıyı boyu sürüklenme
continental drift i. kıtasal sürüklenme
littoral drift i. sahil yıkaması
drift avalanche i. toz kar çığı
cloud drift i. toz böcek ilacını uçakla yayma yöntemi
Geography
drift net i. akıntı ağı
littoral drift i. kıyı sürüklenmesi
north atlantic drift i. kuzey atlantik serbest akıntısı
north pacifc drift i. kuzey büyük okyanus akıntısı
drift wave i. sapma dalgası
drift ice i. yüzer buz
Meteorology
snow drift i. kar sürülmesi
cloud drift i. gökyüzünde sürüklenen bulut kütlesi
Geology
drift epoch i. buzul çağı
glacial drift i. buzulların taşıdığı taş ve toprak
glacial drift i. buzul birikintisi
continental drift i. karaların kayması
continental drift i. kıta seyri
continental drift i. kıtasal kayma
Military
multi-drift wind velocity i. çok yönlü rüzgar hızı
drift signal i. düşme şamandırası
drift float i. düşüş ölçme şamandırası
Hunting
spin drift i. dönüş sapması
Slang
drift off f. bitip tükenmek
drift off f. çöküp kalmak
drift off f. uyuyup kalmak
drift off f. yorgunluktan bitkin düşmek
Star Wars
bakisian drift i. bakisian akıntısı
cron drift i. cron sapması
drift hills republic depot i. akıntı tepeleri cumhuriyet deposu
drift hills republic hangar i. akıntı tepeleri cumhuriyet hangarı
the drift i. akıntı