entrust

"entrust" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 19 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General

1	Genel	entrust f.	vermek
2	Genel	entrust f.	ısmarlamak
3	Genel	entrust f.	görevlendirmek
4	Genel	entrust f.	emniyet etmek
5	Genel	entrust f.	tevdi etmek
6	Genel	entrust f.	emanet etmek
7	Genel	entrust f.	tevdi kılmak
8	Genel	entrust f.	güvenmek
9	Genel	entrust f.	(yetki) vermek
10	Genel	entrust f.	emanet bırakmak
11	Genel	entrust f.	başkasına havale etmek
12	Genel	entrust f.	başkasına devretmek
13	Genel	entrust f.	görev vermek
14	Genel	entrust f.	yetkilendirmek
15	Genel	entrust f.	(bir şeyin) bakımını devretmek
16	Genel	entrust f.	koruma için görevlendirmek
Trade/Economic

17	Ticaret/Ekonomi	entrust f.	havale etmek
Law

18	Hukuk	entrust f.	bağlamak
Technical

19	Teknik	entrust f.	emanet etmek

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General

1	Genel	entrust a task f.	görev vermek

2	Genel	entrust authority f.	yetkiyle donatmak
3	Genel	entrust with authority f.	yetkiyle donatmak
4	Genel	entrust with full authority f.	tam yetki vermek
5	Genel	entrust the procuration f.	vekaletname vermek
6	Genel	entrust a procuration f.	vekaletname vermek
7	Genel	entrust the guardianship f.	velayetini vermek
8	Genel	entrust the guardianship f.	velayet vermek
9	Genel	entrust someone to someone f.	birini bir başka birine emanet etmek
Phrasals

10	Öbek Fiiller	entrust someone with someone or something f.	birini/bir şeyi birine emanet etmek
11	Öbek Fiiller	entrust someone with someone or something f.	birini/bir şeyi birinin gözetimine bırakmak
12	Öbek Fiiller	entrust someone with someone or something f.	birine bir şeyi emanet/ödünç vermek
13	Öbek Fiiller	entrust (someone or something) to (someone or something) f.	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) emanet etmek
14	Öbek Fiiller	entrust (someone or something) to (someone or something) f.	(birini/bir şeyi birine/bir şeye) bırakmak
15	Öbek Fiiller	entrust (someone or something) with (someone or something) f.	(birine/bir şeye) güvenip (birini/bir şeyi) emanet etmek
16	Öbek Fiiller	entrust (someone or something) with (someone or something) f.	(birine/bir şeye) güvenip (birini/bir şeyi) bırakmak
17	Öbek Fiiller	entrust with f.	-e güvenip emanet etmek
18	Öbek Fiiller	entrust with f.	-e güvenip bırakmak
Law

19	Hukuk	entrust to f.	tevdi etmek
20	Hukuk	entrust the procuration f.	vekaletname vermek