Geçmiş

fold

"fold" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 120 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	fold i.	kat
2	Yaygın Kullanım	fold i.	kıvrım
3	Yaygın Kullanım	fold f.	bükülmek
4	Yaygın Kullanım	fold f.	katlamak
General
5	Genel	fold i.	sürü
6	Genel	fold i.	kilise
7	Genel	fold i.	ağıl
8	Genel	fold i.	misil
9	Genel	fold i.	dürüm
10	Genel	fold i.	lüle
11	Genel	fold i.	aile ocağı
12	Genel	fold i.	katlama
13	Genel	fold i.	koyun sürüsü
14	Genel	fold i.	pasta
15	Genel	fold i.	cemaat
16	Genel	fold i.	yuva
17	Genel	fold i.	oyuk
18	Genel	fold i.	pli
19	Genel	fold i.	çukur
20	Genel	fold i.	pas
21	Genel	fold i.	katlama sebebiyle oluşan çizgi veya iz
22	Genel	fold i.	kırışık
23	Genel	fold i.	bobin
24	Genel	fold i.	kavis
25	Genel	fold i.	ortak inanç ve amaçlar etrafında birleşmiş bir grup kuruluş
26	Genel	fold i.	highland sığırı sürüsü
27	Genel	fold i.	inançlı cemaat
28	Genel	fold i.	erdemli topluluk
29	Genel	fold i.	ortak bir davanın taraftarları
30	Genel	fold i.	tabaka
31	Genel	fold i.	kaplama
32	Genel	fold i.	yılanın çöreklenmesi
33	Genel	fold i.	kağıdın katlanması ile oluşturulan kitap sayfaları veya yaprakları
34	Genel	fold i.	gazeteyi ikiye katlayarak oluşturulan kat yeri
35	Genel	fold i.	baskı malzemesi kat yerini geçmeyecek şekilde katlanmış olan basılı sirküler
36	Genel	fold i.	ön sayfa gibi başlıca sayfalarda birincil önemdeki hikayeleri diğerlerinden ayıran pratik çizgi
37	Genel	fold f.	ağıla kapamak
38	Genel	fold f.	kıvırmak
39	Genel	fold f.	kırmak
40	Genel	fold f.	kavuşturmak
41	Genel	fold f.	kıvrılmak
42	Genel	fold f.	devşirmek
43	Genel	fold f.	yavaş yavaş katmak
44	Genel	fold f.	topu atmak
45	Genel	fold f.	kapanmak
46	Genel	fold f.	çırpmak
47	Genel	fold f.	sarmak
48	Genel	fold f.	çökmek
49	Genel	fold f.	bürünmek
50	Genel	fold f.	katlanmak
51	Genel	fold f.	sarılmak
52	Genel	fold f.	iflas etmek
53	Genel	fold f.	bükmek
54	Genel	fold f.	kaplamak
55	Genel	fold f.	istiflemek
56	Genel	fold f.	pokerde oyundan çekilmek
57	Genel	fold f.	pokerde kağıtları bırakmak
58	Genel	fold f.	açık pozisyondan kapalı pozisyona getirmek
59	Genel	fold f.	sıkı pozisyondan geniş veya yayılmış pozisyona getirmek
60	Genel	fold f.	(katlanmış bir şeyi) açmak
61	Genel	fold f.	yaymak
62	Genel	fold f.	bir araya getirip iç içe geçirmek
63	Genel	fold f.	sarmalamak
64	Genel	fold f.	sımsıkı tutmak
65	Genel	fold f.	bürümek
66	Genel	fold f.	paketlemek
67	Genel	fold f.	kat kat sarmak
68	Genel	fold f.	(hafif bir malzemeyi) birkaç nazik karıştırma hareketiyle daha ağır bir karışıma yedirmek
69	Genel	fold f.	katlanabilir olmak
70	Genel	fold f.	katlanabilmek
71	Genel	fold f.	sıkı sıkı birleştirmek
72	Genel	fold f.	(kuşatarak) bir şeyin parçası haline getirmek
73	Genel	fold f.	(tek katlı iki veya daha fazla ipliği) birlikte bükmek
74	Genel	fold f.	çift katlı hale gelmek
75	Genel	fold f.	pileli hale gelmek
76	Genel	fold f.	ikiye katlanarak daha düz veya küçük hale gelmek
77	Genel	fold snk.	(iki, üç …) türlü
78	Genel	fold snk.	…yönlü
79	Genel	fold snk.	kat
80	Genel	fold snk.	misli
81	Genel	fold expr.	benden pas
Colloquial
82	Konuşma Dili	fold f.	faaliyetini durdurmak
83	Konuşma Dili	fold f.	iflas etmek
84	Konuşma Dili	fold f.	çabalamaktan zayıf düşmek
85	Konuşma Dili	fold f.	uğraşmaktan çökmek
86	Konuşma Dili	fold f.	pes etmek
87	Konuşma Dili	fold f.	teslim olmak
88	Konuşma Dili	fold f.	boyun eğmek
Technical
89	Teknik	fold i.	kıvırma
90	Teknik	fold i.	katlantı
91	Teknik	fold i.	kıvrım
92	Teknik	fold i.	pli
93	Teknik	fold f.	bir şeyi bükerek bir parçasını diğerinin üstüne koymak
94	Teknik	fold f.	istiflemek
95	Teknik	fold f.	paftalamak
Computer
96	Bilgisayar	fold i.	kat
97	Bilgisayar	fold expr.	katla
Medical
98	Medikal	fold i.	(embriyoda) dokunun ince tabaka halinde geçici olarak çoğalması
Anatomy
99	Anatomi	fold i.	(zarın) katlanması ile oluştuğu düşünülen kıvrım veya çizgi
Gastronomy
100	Mutfak	fold i.	kıvırmak (kumaş vb)
101	Mutfak	fold f.	(çırpılmış bir karışımı) altı üstüne gelecek şekilde kaşık yardımı ile yavaşça başka malzemelerle karıştırmak
Zoology
102	Zooloji	fold f.	(kanatları) gergin bir konumdayken bir araya getirmek
Agriculture
103	Tarım	fold f.	ağılda toplamak
104	Tarım	fold f.	ağıla kapatmak
105	Tarım	fold f.	(araziyi) gübrelemek için koyunları ağıla kapatmak
106	Tarım	fold f.	(mahsulü) toplamak için otlak hayvanlarını ağıla kapatmak
Tobacco
107	Tütün	fold f.	bükmek
108	Tütün	fold f.	katlamak
Literature
109	Edebiyat	fold f.	(şiirsel) tamamen örtmek
110	Edebiyat	fold f.	(şiirsel) bütünüyle kaplamak
Archaeology
111	Arkeoloji	fold i.	büklüm
Religious
112	Dini	fold i.	kilise ahalisi
Geology
113	Jeoloji	fold i.	kayaç tabakasında büklüm
114	Jeoloji	fold f.	(kayaç tabakasında) büklümler oluşturmak
Card
115	İskambil	fold f.	(kartları) pes etme anlamında masaya ters olarak koymak
Wagering
116	Bahisçilik	fold i.	kombinasyon bahislerde seçilen karşılaşmaların toplamı
117	Bahisçilik	fold i.	pokerde pas
Cinema
118	Sinema	fold i.	büklüm
Archaic
119	Eski Kullanım	fold i.	çift kanatlı kapı veya geçidin kanatlarından biri
120	Eski Kullanım	fold i.	kanat

"fold" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 297 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	sheep fold i.	ağıl
2	Genel	sheep-fold i.	ağıl
3	Genel	eight fold i.	sekiz misli
4	Genel	fold up bed i.	çek yat
5	Genel	fold-up bike i.	katlanır bisiklet
6	Genel	fold-up bicycle i.	katlanır bisiklet
7	Genel	the fold i.	ortak inanca veya ilgiye sahip bir grup insan
8	Genel	thresh-fold i.	eşik
9	Genel	fold [dialect] [uk] i.	evi çevreleyen avlu
10	Genel	fold [dialect] [uk] i.	eve bitişik bahçe kısmı
11	Genel	fold-up i.	katlanabilir portatif eşya
12	Genel	fold-up i.	son verme
13	Genel	fold-up i.	son bulma
14	Genel	fold-up i.	sonlandırma
15	Genel	fold-up i.	kapama
16	Genel	fold-up i.	kapatma
17	Genel	fold-up i.	kapanma
18	Genel	fold-up i.	çöküş
19	Genel	fold-up i.	yıkılma
20	Genel	fold-up i.	teslim olma
21	Genel	fold-up i.	şartlı teslim
22	Genel	fold down f.	kıvırmak
23	Genel	fold up f.	çökmek
24	Genel	fold one's arms f.	kollarını kavuşturmak
25	Genel	fold in one's arms f.	kucaklamak
26	Genel	fold up f.	katlamak
27	Genel	fold up f.	kapanmak
28	Genel	fold down f.	katlamak
29	Genel	fold up f.	sarmak
30	Genel	fold in one's arms f.	kollarına almak
31	Genel	herd into a fold f.	ağıllamak
32	Genel	fold down f.	bükmek
33	Genel	fold in two f.	ikiye kıvırmak
34	Genel	fold over f.	katlamak
35	Genel	fold out f.	kıvırmak
36	Genel	fold in half f.	ikiye katlamak
37	Genel	fold into f.	bir şeyi kıvırıp birşeyin içine yerleştirmek
38	Genel	fold in two f.	ikiye katlamak
39	Genel	fold back f.	geriye doğru katlamak
40	Genel	fold in half f.	ikiye kıvırmak
41	Genel	fold back f.	(elbise) kıvırmak
42	Genel	fold a paper f.	kağıt katlamak
43	Genel	fold one's hands f.	ellerini birleştirmek
44	Genel	fold into thirds f.	(kağıdı vb) üçe katlamak
45	Genel	fold into half f.	(kağıdı vb) ikiye katlamak
46	Genel	fold laundry f.	çamaşır katlamak
47	Genel	fold a handkerchief f.	mendil katlamak
48	Genel	fold clothes f.	giysi dürmek
49	Genel	fold clothes f.	giysi katlamak
50	Genel	fold up f.	direnişe son vermek
51	Genel	fold up f.	pes etmek
52	Genel	fold up f.	başarısız olmak
53	Genel	fold up f.	vazgeçmek
54	Genel	fold up f.	yenilgiyi kabul etmek
55	Genel	fold up f.	kıvırıp küçültmek
56	Genel	fold up f.	sıkılaştırmak
57	Genel	fold up f.	katlanmak
58	Genel	fold up f.	katlanmış hale gelmek
59	Genel	fold up f.	kepenk kapamak
60	Genel	fold up f.	iflas etmek
61	Genel	fold up f.	ticareti kesmek
62	Genel	fold up f.	katlayarak sıkılaştırmak
63	Genel	fold up f.	katlanıp sıkılaşmak
64	Genel	two fold s.	iki katlı
65	Genel	two-fold s.	2 katlı
66	Genel	two-fold s.	iki katlı
67	Genel	eight fold s.	sekiz katı
68	Genel	eight fold s.	sekiz kat
69	Genel	two-fold s.	iki tür
70	Genel	nine-fold s.	dokuzlu
71	Genel	nine-fold s.	dokuz bölümlü
72	Genel	nine-fold s.	dokuz parçalı
73	Genel	ten-fold s.	on kat büyük
74	Genel	ten-fold s.	on misli
75	Genel	five-fold s.	beş bölümlü
76	Genel	five-fold s.	beş parçadan oluşan
77	Genel	five-fold s.	beşli
78	Genel	five-fold s.	beş birimli
79	Genel	five-fold s.	beş bileşenli
80	Genel	fold-up s.	katlanır
81	Genel	fold-up s.	katlanabilen
82	Genel	six-fold s.	altılı
83	Genel	six-fold s.	altı birimli
84	Genel	six-fold s.	altı bileşenli
85	Genel	four-fold s.	dört birimli
86	Genel	four-fold s.	dört bileşenli
87	Genel	four-fold s.	dörtlü
88	Genel	two-fold zf.	iki misli
89	Genel	two-fold [scottish] zf.	iki büklüm
90	Genel	-fold snk.	… katı anlamını veren bir son ek
91	Genel	-fold snk.	…de biri anlamını veren bir son ek
92	Genel	-fold snk.	… parçaya ayrılmış anlamını veren bir son ek
Phrasals
93	Öbek Fiiller	fold something away f.	katlayıp kaldırmak
94	Öbek Fiiller	fold away f.	katlayıp kaldırmak
95	Öbek Fiiller	fold something into something f.	bir şeyi bir şeye karıştırmak
96	Öbek Fiiller	fold something into something f.	bir şeyi bir şeyin içine yedirmek
97	Öbek Fiiller	fold something into something f.	bir şeyi kıvırıp bir şey yapmak
98	Öbek Fiiller	fold something into something f.	bir şeyi katlayıp bir şey yapmak
99	Öbek Fiiller	fold something back f.	bir şeyi geriye doğru katlamak
100	Öbek Fiiller	fold something back f.	bir şeyi geriye doğru kıvırmak
101	Öbek Fiiller	fold down f.	eğilmek
102	Öbek Fiiller	fold down f.	iki büklüm olmak
103	Öbek Fiiller	fold down f.	eğmek
104	Öbek Fiiller	fold down f.	iki büklüm etmek
105	Öbek Fiiller	fold down f.	yıkmak
106	Öbek Fiiller	fold down f.	çöktürmek
107	Öbek Fiiller	fold down f.	bir aletin ses çıkış kalitesini düşürmek
108	Öbek Fiiller	fold something over f.	bir şeyi katlamak
109	Öbek Fiiller	fold up f.	bayılmak
110	Öbek Fiiller	fold up f.	kendinden geçmek
111	Öbek Fiiller	fold something up f.	bir şeyi katlamak
112	Öbek Fiiller	fold something up f.	bir şeye son vermek
113	Öbek Fiiller	fold something up f.	işi kapatmak
114	Öbek Fiiller	fold something up f.	işi durdurmak
115	Öbek Fiiller	fold something up f.	tasfiye gitmek
116	Öbek Fiiller	fold down f.	çökmek
117	Öbek Fiiller	fold down f.	yığılmak
118	Öbek Fiiller	fold down f.	katlanmak
119	Öbek Fiiller	fold down f.	(bir dizi ayrı ses kanalını) daha az sayıda ses kanalı oluşturmak için birleştirmek
120	Öbek Fiiller	fold up f.	iflas etmek
121	Öbek Fiiller	fold up f.	batmak
122	Öbek Fiiller	fold up f.	kapanmak (işyeri)
Colloquial
123	Konuşma Dili	hold some, fold some expr.	bir kısmını elinde tut, bir kısmını sat
124	Konuşma Dili	hold some, fold some expr.	bazı hisse senetlerini tut, bazılarını sat
Idioms
125	Deyim	fold (someone) in (one's) arms f.	kollarının arasına almak
126	Deyim	fold (someone) in (one's) arms f.	kucaklamak
127	Deyim	fold (someone) in (one's) arms f.	kollarıyla sarmak/sarmalamak
128	Deyim	fold (someone) in (one's) arms f.	kollarını açmak
129	Deyim	fold like a cheap suitcase f.	parmağının ucuyla dokunsan yıkılmak
130	Deyim	fold like a cheap suitcase f.	çok zayıf olmak
131	Deyim	fold like a cheap suitcase f.	kolayca alt edilmek/yenilmek
132	Deyim	come back to the fold f.	dönüp dolaşıp aynı yere gelmek
133	Deyim	return to the fold f.	dönüp dolaşıp aynı yere gelmek
134	Deyim	return to the fold f.	kürkçü dükkanına geri dönmek
135	Deyim	come back to the fold f.	kürkçü dükkanına geri dönmek
136	Deyim	bring into the fold f.	saflarına çekmek
137	Deyim	come back to the fold f.	sürüye geri dönmek
138	Deyim	return to the fold f.	sürüye geri dönmek
139	Deyim	bring into the fold f.	saflarına katmak
140	Deyim	fold (up) (one's) tent f.	pılısını pırtısını toplamak
141	Deyim	fold (up) (one's) tent f.	pes etmek
142	Deyim	fold (up) (one's) tent f.	bırakmak
143	Deyim	fold (up) (one's) tent f.	çekilmek
144	Deyim	fold (up) (one's) tent f.	toparlanmak
145	Deyim	fold (up) (one's) tent f.	toplanmak
146	Deyim	fold hands f.	ellerini birleştirmek
147	Deyim	fold one's tent f.	pılısını pırtısını toplamak
148	Deyim	fold one's tent f.	pes etmek
149	Deyim	fold one's tent f.	bırakmak
150	Deyim	fold one's tent f.	çekilmek
151	Deyim	fold one's tent f.	toparlanmak
152	Deyim	fold one's tent f.	toplanmak
153	Deyim	fold somebody in your arms f.	birini kollarının arasına almak
154	Deyim	fold somebody in your arms f.	birini kollarıyla sarmak
155	Deyim	fold somebody in your arms f.	birine sarılıp bağrına basmak
156	Deyim	fold somebody in your arms f.	birine sarılmak
157	Deyim	fold, spindle, or mutilate f.	bozmak
158	Deyim	fold, spindle, or mutilate f.	eğip bükmek
159	Deyim	fold, spindle, or mutilate f.	buruşturmak
160	Deyim	fold, spindle, or mutilate f.	yırtmak
161	Deyim	fold, spindle, or mutilate f.	zarar vermek
162	Deyim	(let us) fold our tents expr.	toplanıp gidelim
163	Deyim	(let us) fold our tents expr.	kalkıp gidelim
164	Deyim	(let us) fold our tents expr.	sessizce gidelim
165	Deyim	(let us) fold our tents expr.	pılımızı pırtımızı toplayıp gidelim
166	Deyim	(let us) fold our tents expr.	sessiz sedasız gidelim
Speaking
167	Konuşma	do not fold, spindle, or mutilate expr.	katlamayın, bükmeyin, buruşturmayın/yırtmayın
168	Konuşma	fold your arms expr.	kollarını kavuştur
Trade/Economic
169	Ticaret/Ekonomi	fold up f.	işi durdurmak
170	Ticaret/Ekonomi	fold up f.	tasfiye gitmek
Media
171	Medya	below-the-fold zf.	gazetenin katlama yerinin altında kalan kısmında
172	Medya	above the fold expr.	manşetten
Advertising
173	Reklam	above-the-fold (atf) s.	manşetten
Technical
174	Teknik	saprogenous fold i.	açınımlı kıvrım
175	Teknik	flowage fold i.	akım kıvrımı
176	Teknik	thousand fold i.	bin kat
177	Teknik	fulling fold i.	dinkleme kırışığı
178	Teknik	transverse fold i.	enine kıvrım
179	Teknik	fold angle i.	katlama açısı
180	Teknik	fold change i.	son değerin başlangıca oranını gösteren bir ölçü birimi
181	Teknik	recumbent fold i.	yatık kıvrım
182	Teknik	two-fold s.	simetrisi her 180 derecede bir tekrar eden (kristal)
183	Teknik	two-fold s.	iki kat
184	Teknik	two-fold s.	iki misli
Computer
185	Bilgisayar	blank book fold i.	boş kitap katlaması
186	Bilgisayar	size and fold i.	boyut ve katlama
187	Bilgisayar	fold options i.	katlama seçenekleri
188	Bilgisayar	book fold i.	kitap katlaması
189	Bilgisayar	booklet fold i.	kitapçık katlama
190	Bilgisayar	book fold i.	katlı kitap
191	Bilgisayar	top-fold card i.	üstten katlı kart
192	Bilgisayar	top fold card i.	üstten katlı kart
193	Bilgisayar	tri-fold style i.	üçe katlı stili
194	Bilgisayar	half-fold i.	yarım klasör
195	Bilgisayar	side-fold card i.	yandan katlı kart
196	Bilgisayar	side fold card i.	yandan katlı kart
197	Bilgisayar	tent fold s.	ortadan katlanmış
198	Bilgisayar	below the fold zf.	internet sayfasının ekranın görünmeyen alt bölümünde kalan kısmında
199	Bilgisayar	no fold options expr.	katlama seçeneği yok
Informatics
200	Bilişim	k-fold cross validation i.	k katlı çapraz geçerlilik
201	Bilişim	k-fold cross validation i.	k katlamalı çapraz geçerlilik
Telecom
202	Telekom	edge fold i.	kenar katlaması
Textile
203	Tekstil	fold fast i.	dayanıklı pile
204	Tekstil	fulling fold i.	dinkleme kırışığı
205	Tekstil	crossways fold i.	enlemesine kat
206	Tekstil	crossways fold with nap i.	havlı enlemesine kat
207	Tekstil	partial fold i.	kısmi katlama
208	Tekstil	fold edge f.	kenar katlamak
Architecture
209	Mimarlık	bi-fold door i.	iç kapı
Mining
210	Maden	inverted fold i.	devrik kıvrım
Medical
211	Medikal	pharyngoepiglottic fold i.	epiglot ile farinks arasındaki kıvrım
212	Medikal	fold-change i.	kat değişimi
213	Medikal	inframammary fold position i.	meme altı kıvrım pozisyonu
214	Medikal	inframammary fold i.	meme altı kıvrımı
215	Medikal	paradoxical vocal fold movement disorder i.	paradoksal vokal kord hareketi hastalığı
216	Medikal	nail fold i.	tırnak kıvrımı
217	Medikal	nail fold i.	tırnak yatağı
218	Medikal	treves’ fold i.	treves katlantısı
219	Medikal	epicanthal fold i.	üst göz kapağının burna yakın kısımdan katlanmış olması
220	Medikal	epicanthic fold i.	üst göz kapağının burna yakın kısımdan katlanmış olması
221	Medikal	ventricular fold i.	yalancı vokal kordlar
222	Medikal	fat-fold test i.	vücuttaki yağ oranını ölçmek için üst kolun triseps bölümündeki deriyi kıvırarak yapılan antropometrik ölçüm
223	Medikal	vocal fold i.	vokal kort
224	Medikal	false vocal fold i.	yalancı vokal kordlar
225	Medikal	vestibular fold i.	yalancı vokal kordlar
Anatomy
226	Anatomi	thyroarytenoid fold i.	gırtlaktaki dört elastik bağ dokudan herhangi biri
227	Anatomi	true vocal fold i.	gırtlağı oluşturan iki alt ses telinden her biri
228	Anatomi	inferior vocal fold i.	gırtlağı oluşturan iki alt ses telinden her biri
229	Anatomi	vocal fold i.	ses teli
Food Engineering
230	Gıda	dead fold i.	ölü kat yeri
Gastronomy
231	Mutfak	fold in f.	içine katmak
232	Mutfak	fold in f.	kıvırmak
Chemistry
233	Kimya	two-fold axis of symmetry i.	iki katlı simetri ekseni
Biology
234	Biyoloji	protective fold i.	örttüğü kısmı koruyan doku tabakası
Marine Biology
235	Deniz Biyolojisi	dermal fold i.	derikanat
Zoology
236	Zooloji	epigastric fold i.	karın kıvrımı
237	Zooloji	scottish fold i.	katlı kulakları olan kısa tüylü bir kedi ırkı
Agriculture
238	Tarım	fold [uk] i.	kümes hayvanlarını veya tavşanları taze çimlerin üzerinde dolaştırmak için kümes veya kafese takılan taşınabilir küçük tel parmaklık
239	Tarım	fold yard [uk] i.	koyun veya sığırların konulduğu etrafı çevrili alan
Breeding
240	Hayvancılık	sheep fold i.	koyun ağılı
Literature
241	Edebiyat	fold [dialect] [obsolete] i.	dünya
242	Edebiyat	fold [dialect] [obsolete] i.	yeryüzü
243	Edebiyat	fold [dialect] [obsolete] i.	toprak
244	Edebiyat	fold [dialect] [obsolete] i.	kara
245	Edebiyat	fold [dialect] [obsolete] i.	diyar
246	Edebiyat	fold [dialect] [obsolete] i.	ülke
Religious
247	Dini	eight-fold path i.	(budizm'de) sekiz aşamalı yol
248	Dini	five-fold cross i.	kudüs haçı
Environment
249	Çevre	active fold i.	aktif kıvrım
Geography
250	Coğrafya	synclinal fold i.	senklinal kıvrım
251	Coğrafya	synclinal fold i.	tekne kıvrım
252	Coğrafya	fold [uk] i.	dalgalı arazide tepe veya vadi
Geology
253	Jeoloji	open fold i.	açık kıvrım
254	Jeoloji	supratenuous fold i.	açınımlı kıvrım
255	Jeoloji	flowage fold i.	akış kıvrımı
256	Jeoloji	flow fold i.	akma kıvrımı
257	Jeoloji	chevron fold i.	akordiyon kıvrım
258	Jeoloji	parasitic fold i.	asalak kıvrım
259	Jeoloji	asymmetrical fold i.	asimetrik kıvrım
260	Jeoloji	asymmetric fold i.	asimetrik kıvrım
261	Jeoloji	symmetrical fold i.	bakışımlı kıvrım
262	Jeoloji	subsidiary fold i.	bağlı kıvrım
263	Jeoloji	compound fold i.	bileşik kıvrım
264	Jeoloji	overturned fold i.	devrik kıvrım
265	Jeoloji	diapiric fold i.	diyapirik kıvrım
266	Jeoloji	disharmonic fold i.	disharmonik kıvrım
267	Jeoloji	flexural slip fold i.	eğilti atımlı fay
268	Jeoloji	concentric fold i.	iç-içe kıvrım
269	Jeoloji	closed fold i.	kapalı kıvrım
270	Jeoloji	fold belt i.	kıvrım kuşağı
271	Jeoloji	fold limb i.	kıvrım kanadı
272	Jeoloji	fold mountains i.	kıvrım dağları
273	Jeoloji	fold patterns i.	kıvrım dokuları
274	Jeoloji	fold angle i.	kıvrım açısı
275	Jeoloji	fold axis i.	kıvrım ekseni
276	Jeoloji	fold nappe i.	kıvrım napı
277	Jeoloji	box fold i.	kutu kıvrım
278	Jeoloji	concentric fold i.	konsantrik kıvrım
279	Jeoloji	concentric fold i.	ortak merkezli kıvrım
280	Jeoloji	symmetrical fold i.	simetrik kıvrım
281	Jeoloji	box fold i.	şekilli kıvrım
282	Jeoloji	drag fold i.	sürüme kıvrım
283	Jeoloji	chevron fold i.	şevron kıvrımı
284	Jeoloji	chevron fold i.	şevron kıvrım
285	Jeoloji	chevron fold i.	v biçimli kıvrım
286	Jeoloji	disharmonic fold i.	uyumsuz kıvrım
287	Jeoloji	fan fold i.	yelpaze kıvrım
288	Jeoloji	recumbent fold i.	yatık kıvrım
289	Jeoloji	chevron fold i.	zik zak kıvrım
290	Jeoloji	chevron fold i.	zik-zak kıvrım
291	Jeoloji	fold and thrust belt i.	kıvrım ve bindirme kuşağı
Hunting
292	Silah/Atıcılık	fold net i.	kuş yakalamada kullanılan bir ağ
Art
293	Sanat	blind fold i.	adalet heykelinin gözlerinde takılı olan göz bağı
Printery
294	Matbaa	fold line i.	kat izi
295	Matbaa	long fold s.	kağıdın uzun tarafı yönünde döndürülen (makine)
Slang
296	Argo	know when to hold them and when to fold f.	neyin ne olduğunu bilmek
297	Argo	know when to hold them and when to fold f.	ne zaman uğraşıp ne zaman pes edeceğini bilmek