güzellik - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

güzellik



"güzellik" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 36 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
güzellik beauty i.
General
güzellik pulchritude i.
güzellik comeliness i.
güzellik good looks i.
güzellik beauty i.
güzellik kindness i.
güzellik grandeur i.
güzellik grace i.
güzellik picturesqueness i.
güzellik elegance i.
güzellik gentleness i.
güzellik goodness i.
güzellik niceness i.
güzellik fineness i.
güzellik fairness i.
güzellik handsomeness i.
güzellik loveliness i.
güzellik prettiness i.
güzellik beauteousness i.
güzellik beautifulness i.
güzellik charms i.
güzellik glory i.
güzellik quaintise i.
güzellik bonniness [scotland] i.
güzellik fair i.
güzellik fairhood [obsolete] i.
güzellik lovelihead [obsolete] i.
güzellik decorum [obsolete] i.
güzellik dollhood i.
güzellik sightliness i.
güzellik looker i.
güzellik favor i.
güzellik favour i.
güzellik cosmetic s.
Colloquial
güzellik beaut (beauty) i.
güzellik cupcake ünl.

"güzellik" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 188 sonuç

Türkçe İngilizce
General
güzellik ve bakım beauty and care i.
güzellik kraliçesi beauty queen i.
güzellik salonu beauty shop i.
güzellik merkezleri beauty shops i.
güzellik uzmanı beautician i.
makyajlı güzellik painted beauty i.
devletçe kamunun kullanımı ve yararı için korunan ve doğal güzellik ve özelliklere sahip bölge national park i.
güzellik yarışması beauty contest i.
ideal güzellik beau geste i.
güzellik salonu beauty salon i.
güzellik (hareketlerdeki) poise i.
güzellik bakımı beauty care i.
doğal güzellik scenic beauty i.
güzellik uzmanı cosmetician i.
dış güzellik gloss i.
ideal güzellik beau ideal i.
güzellik malzemeleri cosmetics i.
güzellik uykusu beauty sleep i.
güzellik salonu beauty parlour i.
el değmemiş güzellik unspoiled beauty i.
bakir güzellik unspoiled beauty i.
nefes kesici güzellik breathtaking beauty i.
güzellik yarışması beauty competition i.
güzellik merkezi beauty salon i.
güzellik merkezi beauty parlour i.
doğal güzellik natural beauty i.
aşırı güzellik raw beauty i.
saf güzellik pure beauty i.
fiziksel güzellik physical beauty i.
güzellik ürünü beauty product i.
güzellik uzmanı cosmetologist i.
güzellik salonu beauty parlor i.
güzellik maskesi face-pack i.
güzellik uzmanı expert of beauty i.
güzellik anlayışı sense of beauty i.
iç güzellik inner beauty i.
duru güzellik pure beauty i.
nefes kesen güzellik breathtaking beauty i.
sade güzellik pure beauty i.
güzellik uzmanı visagiste i.
dillere destan güzellik legendary beauty i.
büyüleyici güzellik fascinating beauty i.
erkek güzellik uzmanı visagist i.
erkek güzellik uzmanı make-up man i.
göz alıcı güzellik an eye-catching beauty i.
güzellik yarışması beauty pageant i.
güzellik salonları beauty parlors i.
güzellik merkezi beauty spot i.
ham güzellik raw beauty i.
saklı güzellik hidden beauty i.
güzellik merkezi beauty center i.
güzellik merkezi beauty centre i.
tarihi güzellik historical beauty i.
tarihi güzellik historic beauty i.
güzellik ilmi aesthetics i.
sağlık ve güzellik health and beauty i.
güzellik beni beauty spot i.
güzellik salonu beauty center i.
güzellik uzmanı beauty consultant i.
güzellik danışmanı beauty consultant i.
güzellik sembolü symbol of beauty i.
güzellik sevgisi philocaly i.
muhteşem güzellik magnificent beauty i.
güzellik okulu beauty school i.
masalsı güzellik, huzur ve aydınlanmayı temsil eden yer ya da zaman camelot i.
baş döndüren güzellik stunning beauty i.
güzellik yarışması pageant finery i.
güzellik uzmanı trichologist i.
yüz güzellik uzmanı facialist i.
(tazelik, güzellik bakımından) çiçeğe benzeyen şey blossom i.
güzellik ve cazibe ile ilişkilendirilen kadın glamour girl i.
yapay güzellik gloss i.
yüzeysel güzellik gilt i.
değersiz güzellik gilt i.
güzellik yağı oil i.
aşırı güzellik overniceness i.
fiziksel güzellik feature [obsolete] i.
güzellik yarışması pageant i.
güzellik merkezi salon i.
uhrevi güzellik ethereal beauty i.
bu dünyadan olmayan güzellik ethereal beauty i.
güzellik bakımı beauty i.
güzellik uzmanı beauty therapist i.
uyumlu proporsiyon ile gelen güzellik symmetry i.
simetrik güzellik symmetry i.
orantılı güzellik symmetry i.
(yarışma, güzellik) kraliçe queen i.
güzellik yarışmasına katılmak enter the beauty contest f.
ekstra güzellik katmak add an extra beauty f.
ayrı bir güzellik katmak add an extra beauty f.
güzellik ipuçları vermek give beauty tips f.
güzellik katmak add beauty f.
güzellik vermek jewel f.
güzellik katmak grace f.
güzellik yapmak treat f.
güzellik düşkünü esthetic s.
güzellik düşkünü aesthetic s.
gençliğe özgü güzellik ve sağlığa sahip blooming s.
güzellik amaçlı beauty s.
sağlık ve güzellik bakımı hbc (health and beauty care) kısalt.
Phrasals
(bir şeye) güzellik katmak grace with (something) f.
Phrases
güzellik sadece dıştadır beauty is only skin deep expr.
Proverb
asıl güzellik yürektedir true beauty lies within
asıl güzellik yürektedir outer beauty is merely superficial
asıl güzellik yürektedir physical beauty is superficial
fiziksel güzellik yüzeyseldir physical beauty is superficial
fiziksel güzellik yüzeyseldir true beauty lies within
fiziksel güzellik yüzeyseldir outer beauty is merely superficial
asıl güzellik yürektedir beauty is only skin-deep
fiziksel güzellik yüzeyseldir beauty is only skin-deep
herkesin güzellik anlayışı ayrıdır beauty is in the eye of the beholder
güzellik yalnızca dış görünüştedir beauty is only skin deep
güzellik geçici karakter kalıcıdır beauty is only skin deep
güzellik görecelidir beauty is in the eye of the beholder
güzellik görecelidir beauty lies in the eyes of the beholder
güzellik bakanın gözündedir beauty is in the eye of the beholder
zorla güzellik olmaz you can take a horse to water but you can't make him drink
zorla güzellik olmaz you can lead a horse to water but you can't make it drink
güzellik bakanın gözlerindedir beauty lies in the eye of the beholder
güzellik bakanın gözlerindedir beauty is in the eye of the beholder
gerçek güzellik içtedir true beauty lies within
dünyayı güzellik kurtaracak beauty will save the world
bir güzellik bin acıyı alır a spoonful of sugar helps the medicine go down
mühim olan dış güzellik değil ruh güzelliği beauty is more than skin deep
asıl güzellik yürektedir beauty is more than skin deep
herkesin güzellik anlayışı ayrıdır beauty lies in the eyes of the beholder
güzellik bakanın gözündedir beauty lies in the eyes of the beholder
zorla güzellik olmaz you can lead a horse to water but you can't make him drink
zorla güzellik olmaz you cannot make a crab walk straight
Colloquial
güzellik yapmak do a favor f.
güzelliğine güzellik katmaya kalkmak gild the lily f.
(birine) bir güzellik yapmak do (one) a favor f.
bu ne güzellik you are a vision expr.
bu ne güzellik you look a vision expr.
Idioms
dış güzellik the body beautiful i.
fiziksel güzellik the body beautiful i.
ideal güzellik the body beautiful i.
bir grup güzel kız (güzellik yarışması vb) bevy of beauties i.
güzellik uykusu somebody's beauty sleep i.
güzellik uykusu forty winks i.
güzellik uykusu beauty sleep i.
güzellik abidesi the glass of fashion and the mold of form i.
güzellik beni beauty mark i.
(birine) bir güzellik yapmak do (one) a kindness f.
birine bir güzellik yapmak do someone a kindness f.
(birine) bir güzellik yapmak do (one) a service f.
(birine/kendine) bir güzellik yapmak do (someone or oneself) a favor f.
(kendine) bir güzellik yapmak do (oneself) a favor f.
birine bir güzellik yapmak do somebody a good turn f.
güzellik uykusunu almak get (one's) beauty sleep f.
güzellik uykusuna yatmak get (one's) beauty sleep f.
güzellik uykusuna yatmak get your beauty sleep f.
güzellik uykusunu almak get your beauty sleep f.
tarifi zor bir güzellik/özellik there's something about (someone or something) expr.
Speaking
bana bir iyilik/güzellik yap do me a solid expr.
bir güzellik yap do me favour expr.
güzellik ondur dokuzu dondur beauty is what you wear expr.
kendine bir güzellik yap do yourself a favor expr.
sende bu güzellik varken parayı kim ne yapsın? who needs money when you got good looks? expr.
yap bana bir güzellik do me a favour expr.
Tourism
doğal güzellik natural beauty i.
Medical
güzellik amacıyla cilde elektroterapi uygulaması cathiodermie i.
güzellik ameliyatı plastic surgery i.
güzellik bakımı beauty culture i.
güzellik tedavisi beauty treatment i.
vücudun krem, losyon, şifalı otlar vb. ile kaplanıp bezle sıkıca sarıldığı bir güzellik terapisi wrap i.
Psychology
güzellik ilkesi beauty principle i.
Physics
güzellik kuarkı beauty quark i.
Botanic
güzellik çalısı beauty bush i.
güzellik çalısı linnaea amabilis i.
güzellik çalısı beautybush i.
güzellik çalısı beauty-bush i.
güzellik çalısı kolkwitzia amabilis i.
Literature
eserlerinin konusu aşk ve güzellik olan, 12. ve 14. yüzyıllar arasında yaşamış alman lirik şair ve müzisyenlerin meydana getirdiği aristokratik bir sınıf minnesänger i.
Religious
hinduizm'de şans ve güzellik tanrıçası lakshmi i.
Environment
olağanüstü doğal güzellik bölgesi area of outstanding natural beauty i.
halkın eğlenip dinlenmesi için ayrılmış doğal güzellik alanı scenic reserve [new zealand] i.
Art
(özellikle güzellik veya mimari) yunan ideallerine uyan grecian s.
Mythology
güzellik tanrıçası euphrosyne i.
roma mitolojisinde aşk ve güzellik tanrıçası venus i.
antik roma mitolojisinde aşk ve güzellik tanrıçası cytherea i.
(iskandinav mitolojisinde) aşk ve güzellik tanrıçası freya i.
(iskandinav mitolojisinde) aşk ve güzellik tanrıçası freyja i.
Abbreviation
olağanüstü doğal güzellik bölgesi aonb (area of outstanding natural beauty) i.
olağanüstü doğal güzellik bölgesi aonb (area of outstanding natural beauty) i.
Archaic
güzellik katmak beauty f.
Slang
(birine) bir güzellik yapmak do (one) a solid f.
Modern Slang
genelgeçer güzellik normlarına uymayan model alternative model i.