ifade etmek - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ifade etmek



"ifade etmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 74 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
ifade etmek state f.
ifade etmek express f.
General
ifade etmek word f.
ifade etmek import f.
ifade etmek amount f.
ifade etmek give voice to f.
ifade etmek ventilate f.
ifade etmek emit f.
ifade etmek verbalize f.
ifade etmek sign f.
ifade etmek breathe f.
ifade etmek predicate f.
ifade etmek figure f.
ifade etmek point out f.
ifade etmek render f.
ifade etmek enounce f.
ifade etmek conceive f.
ifade etmek phrase f.
ifade etmek represent f.
ifade etmek connote f.
ifade etmek express f.
ifade etmek reflect f.
ifade etmek voice f.
ifade etmek signify f.
ifade etmek be enunciative of f.
ifade etmek utter f.
ifade etmek mean f.
ifade etmek register f.
ifade etmek frame f.
ifade etmek explain f.
ifade etmek couch f.
ifade etmek denote f.
ifade etmek purport f.
ifade etmek describe f.
ifade etmek imply f.
ifade etmek put f.
ifade etmek set forth f.
ifade etmek connotate f.
ifade etmek refer to f.
ifade etmek verbalise f.
ifade etmek announce f.
ifade etmek indicate f.
ifade etmek act out f.
ifade etmek raise f.
ifade etmek air f.
ifade etmek cast f.
ifade etmek remean [obsolete] f.
ifade etmek tell f.
ifade etmek term [obsolete] f.
ifade etmek come f.
ifade etmek emit f.
ifade etmek beg f.
ifade etmek wield [obsolete] f.
ifade etmek wreak f.
ifade etmek repercuss f.
ifade etmek give f.
ifade etmek give vent f.
ifade etmek riddle f.
ifade etmek delineate f.
ifade etmek demonstrate [obsolete] f.
ifade etmek discharge f.
ifade etmek outspeak [dialect] f.
ifade etmek steven [dialect] f.
ifade etmek surrender f.
ifade etmek ex (express) kısalt.
Colloquial
ifade etmek be f.
Idioms
ifade etmek give voice to f.
Law
ifade etmek imply f.
ifade etmek explain f.
ifade etmek state f.
Linguistics
ifade etmek articulate f.
Archaic
ifade etmek denotate f.
ifade etmek set f.
Slang
ifade etmek shake a stick at f.

"ifade etmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 328 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kabul veya doğrulama ifade etmek için başını eğme niddle-noddle i.
kabul veya doğrulama ifade etmek için başını eğme nid-nod i.
(dalga geçmek veya karşıdakine katılmama gibi durumları ifade etmek veya konuşmanın bir yerine dikkat çekmek için) ellerle havada yapılan tırnak işareti air quote i.
bir fikri ifade etmek için kullanılan en uygun terim word i.
kronolojik, coğrafi veya matematiksel dakikaları ifade etmek için kullanılan işaret minute mark i.
(müzik, şiir) eğlendirmek veya ikna etmek yerine etkilemek üzere tasarlanmış ifade incantation i.
yetersiz ifade etmek declare unfit f.
uygun sözcük ve cümlelerle ifade etmek phrase f.
yanlış ifade etmek misstate f.
belirtmek (ifade etmek) indicate f.
zımnen ifade etmek imply f.
kesinlikle ifade etmek enunciate f.
sözlü ifade etmek articulate f.
başka bir şekilde ifade etmek reword f.
ilahi okuyarak kutlamak veya ifade etmek hymn f.
anlam ifade etmek make sense f.
çok şey ifade etmek mean everything to (me/him/her) f.
yeniden ifade etmek restate f.
meramını ifade etmek express oneself f.
sembollerle ifade etmek symbolize f.
şükranlarını ifade etmek express one's thanks f.
şiirle ifade etmek poetize f.
açık bir şekilde ifade etmek articulate f.
açık ve kesin ifade etmek formulate f.
geçersiz ifade etmek declare void f.
başka kelimelerle ifade etmek reword f.
sembollerle ifade etmek emblematize f.
yeniden ifade etmek rearticulate f.
tam anlamıyla ifade etmek not to put too fine a point on it f.
sözle ifade etmek verbalize f.
şiir ile ifade etmek versify f.
başka bir şekilde ifade etmek rephrase f.
birine hayranlığını ifade etmek take one's hat off to someone f.
sembollerle ifade etmek symbolise f.
memnuniyetini ifade etmek express one's satisfaction f.
anlam ifade etmek make a sense f.
memnuniyetini ifade etmek show one's appreciation f.
memnuniyetini ifade etmek express one's appreciation f.
çok şey ifade etmek matter a lot f.
çok şey ifade etmek be important f.
duygularını ifade etmek express one's feelings f.
kendini ifade etmek express oneself f.
sözle ifade etmek verbalise f.
tekrar ifade etmek reexpress f.
bir ifade icat etmek coin a phrase f.
(bir iyiliğe karşı) şükranlarını/teşekkürlerini ifade etmek acknowledge f.
görüşünü ifade etmek express an opinion f.
formül halinde ifade etmek formulate f.
kabul veya doğrulama ifade etmek için başını eğmek niddle-noddle f.
kabul veya doğrulama ifade etmek için başını eğmek nid-nod f.
kesin ifade etmek enunciate f.
ümidini ifade etmek express the hope f.
üzüntüsünü ifade etmek express regret f.
lehine hüküm ifade etmek inure to the benefit of f.
açık biçimde ifade etmek state explicitly f.
açık biçimde ifade etmek express explicitly f.
açık biçimde ifade etmek express clearly f.
açık biçimde ifade etmek state clearly f.
iyi ifade etmek express well f.
varlıkbilimsel olarak ifade etmek ontologize f.
bir şeyi birine açıkça ifade etmek enunciate something to someone f.
çok şey ifade etmek mean a lot f.
kendini iyi ifade etmek express oneself well f.
beklentilerini ifade etmek express one's expectations f.
sembollerle ifade etmek emblematise f.
şiirle ifade etmek poetise f.
anlam ifade etmek mean f.
tenkitlerini ve suçlamalarını ifade etmek (eski kullanım) animadvert f.
ilaveten ifade etmek adsignify f.
yeniden ifade etmek re-articulate f.
yeniden ifade etmek re-explain f.
yeniden ifade etmek re-express f.
farklı bir şekilde ifade etmek re-express f.
farklı şekilde ifade etmek reframe f.
hazır olduğunu ifade etmek express one's readiness f.
(olguyu) bilimsel teorilerle çelişmeyecek şekilde doğal terimlerle ifade etmek naturalise f.
(olguyu) bilimsel teorilerle çelişmeyecek şekilde doğal terimlerle ifade etmek naturalize f.
bir ifade icat etmek coin a term f.
özgürce ifade etmek let loose f.
söz ile ifade etmek utter f.
sembollerle ifade etmek emblem f.
sembollerle ifade etmek emblemize f.
sembollerle ifade etmek emblemise f.
açıkça ifade etmek enunciate f.
şiir ile ifade etmek verse f.
keder ifade etmek waiment f.
üzüntüyü ifade etmek waiment f.
geleceğe veya talihe ilişkin bir istek veya umut ifade etmek wish well f.
metrik sistem kullanarak fiziksel miktarları ifade etmek metricate f.
metrik sistemde ifade etmek metricize f.
metrik sistemde ifade etmek metricise f.
eğilerek ifade etmek bow f.
irlandalılara özgü bir şekilde ifade etmek hibernicize f.
irlandalılara özgü bir şekilde ifade etmek hibernicise f.
hiyerogliflerle ifade etmek hieroglyph f.
hiyerogliflerle ifade etmek hieroglyphic [obsolete] f.
olumlu bir şekilde ve inanarak ifade etmek hold f.
bağırarak ifade etmek holler f.
küçümseyerek ifade etmek huff f.
mırıldanma ile ifade etmek hum f.
yanlış ifade etmek misaver f.
kötü ifade etmek misphrase f.
yanlış ifade etmek misphrase f.
(kendini) kötü ifade etmek misspeak f.
(kendini) yanlış ifade etmek misspeak f.
pişmanlığını ifade etmek mourn f.
kısa ve özlü bir şekilde ifade etmek mouth f.
abartarak ifade etmek mouth f.
yeniden ifade etmek revoice f.
abartılı şekilde ifade etmek hyperbolise f.
abartılı şekilde ifade etmek hyperbolize f.
çizgilerle ifade etmek line f.
sesleri veya kelimeleri ifade etmek için harfleri kullanmak literation f.
böğürerek ifade etmek low f.
sözlü olarak ifade etmek give f.
dilek olarak ifade etmek give f.
hoşnutsuzluk hislerini ifade etmek give voice (to) f.
vızıldayarak ifade etmek buzz f.
(dini mesajı) akılcı şekilde yeniden ifade etmek demythologise [uk] f.
(dini mesajı) akılcı şekilde yeniden ifade etmek demythologize [us] f.
farklı bir isim, terim veya ifade ile hitap etmek designate f.
sert bir şekilde ifade etmek growl f.
hırıltı ile ifade etmek grunt f.
hırıltı ile ifade etmek gruntle [uk] f.
(olayları) tarihi bağlamda ifade etmek historicize f.
(olayları) tarihi bağlamda ifade etmek historicise f.
onaylamadığını ifade etmek rubbish [uk] f.
fikrini ifade etmek commit f.
genişleterek ifade etmek develop f.
konuşarak ifade etmek dialogue f.
diyalogla ifade etmek dialogue f.
ilahi bir etkiyle ifade etmek inspire f.
uygun dille ifade etmek clothe f.
reveransla ifade etmek courtesy f.
formül halinde ifade etmek draw f.
duygusallıkla ifade etmek drool f.
sevinç nidası ile ifade etmek paean f.
açık ve kesin şekilde ifade etmek platform [obsolete] f.
detaylarıyla ifade etmek pour f.
sansürsüzce ifade etmek pour out f.
sembollerle ifade etmek sample f.
ciddiyetle ifade etmek prim f.
kendini sakin ve gerçekçi bir şekilde ifade etmek deadpan f.
parmak alfabesiyle ifade etmek fingerspell f.
resmi gazetede ifade etmek gazetteer f.
bedenle ifade etmek physicalize f.
bedenle ifade etmek physicalise f.
önceden ifade etmek premiss f.
önceden ifade etmek presignify f.
somurtarak ifade etmek scowl f.
belli belirsiz ifade etmek shadow (forth) f.
belli belirsiz ifade etmek shadow (out) f.
omuz silkerek ifade etmek shrug f.
işaret dilinde ifade etmek sign f.
gülümseyerek ifade etmek smirk f.
gülerek ifade etmek snicker f.
gülerek ifade etmek snigger f.
gülerek ifade etmek snirt [scotland] f.
gülerek ifade etmek snirtle [scotland] f.
gülerek ifade etmek snirt [scotland] f.
gülerek ifade etmek snirtle [scotland] f.
ıslıkla ifade etmek sowth [scotland] f.
saygısızca ifade etmek squib f.
dolaylı şekilde ifade etmek subindicate f.
(söz, ifade) … diye devam etmek supply f.
eş anlamlı sözcüklerle ifade etmek synonymize f.
basitçe ifade etmek popularize f.
kısaca ifade etmek gerekirse briefly stated zf.
eğlenmek veya alay etmek için kullanılan ifade he ünl.
şaşkınlık veya keyif ifade etmek, dikkat çekmek veya harekete geçirmek için kullanılan bir ifade ho ünl.
Phrasals
bir anlam ifade etmek stack up f.
açıkça ifade etmek peg down f.
belli bir şekilde ifade etmek couch in f.
genel hatlarıyla tasvir/ifade etmek sketch out something f.
genel hatlarıyla tasvir/ifade etmek sketch in something f.
kesin olarak ifade etmek lay something down f.
kesin olarak ifade etmek lay down something f.
(biri/bir şey) hakkında üzüntüsünü dile getirmek/ifade etmek weep for (someone or something) f.
bir şeyi belli bir şekilde ifade etmek frame something in something f.
bir şeyi belli bir çerçevede ifade etmek frame something in something f.
(bir şeyde birini/bir şeyi) anlatmak/ifade etmek represent (someone or something) in (something) f.
(birine/bir şeye) ifade etmek represent to (someone or something) f.
birine bir şeyi ifade etmek represent something to someone f.
(biri/bir şey) hakkında (birine kendini) ifade etmek express (oneself) to (someone) on (someone or something) f.
(biri/bir şeyle) ilgili olarak (birine kendini) ifade etmek express (oneself) to (someone) on (someone or something) f.
bir şey hakkında birine (kendini) ifade etmek express (oneself) to someone on something f.
biri/bir şeyle ilgili olarak (kendini) birine ifade etmek express (oneself) to someone on something f.
(bir şeyde birini/bir şeyi) ifade etmek represent (someone or something) in (something) f.
(birine) bir anlam ifade etmek click with (one) f.
(bir şeyi düşünüp tasarlayarak/temkinli biçimde) ifade etmek couch (something) in (something) f.
(bir şeyi belli bir şekilde) ifade etmek couch (something) in (something) f.
-e bir anlam ifade etmek count with f.
(bir şeyi birine) açıkça ifade etmek enunciate (something) to (one) f.
-e açıkça ifade etmek enunciate to f.
rastgele ifade etmek fling out f.
belli bir şekilde ifade etmek frame in f.
belli bir çerçevede ifade etmek frame in f.
kendini açıkça ifade etmek get through f.
(kendini) ifade etmek get (oneself) across f.
bir şeyi ifade etmek get something across f.
bir şeyi ifade etmek put something across (to someone) f.
(bir şeyi birine) ifade etmek get (something) across to (one) f.
-de anlatmak/ifade etmek represent in f.
düşüncesizce dile getirmek/ifade etmek spout off f.
(birine bir şey) ifade etmek tell (something) to (one) f.
(bir şeyi daha basit/anlaşılır bir dilde) ifade etmek translate (something) to (something) f.
(bir şeyi farklı bir şekilde) ifade etmek translate (something) to (something) f.
(bir şeyi farklı bir sanatsal araçla) ifade etmek translate (something) to (something) f.
(bir şeyi farklı bir sanat dalında) ifade etmek translate (something) to (something) f.
(bir şeyi başka bir formda) ifade etmek translate (something) to (something) f.
(birinin/bir şeyin) ardından kederlerini ifade etmek weep about (someone or something) f.
(birinin/bir şeyin) ardından kederlerini ifade etmek weep over (someone or something) f.
Phrases
daha açıkça ifade etmek gerekirse to put it more explicitly expr.
daha net olarak ifade etmek gerekirse to put a finer point on it expr.
daha açık ifade etmek gerekirse to put a finer point on it expr.
Colloquial
hiçbir şeyi umursamadan herhangi bir durumda tüm zorluklara rağmen istediğini elde etmek anlamına gelen bir ifade thug life i.
trump'ın gazetecilere hakaret etmek amacıyla söylediği olumsuz bir ifade covfefe i.
kendini aynı şekilde tekrar ifade etmek repeat oneself f.
kendini aynı sözlerle ifade etmek repeat oneself f.
gerçek düşüncelerini/hislerini ifade etmek let rip f.
kendini coşkulu/hararetli bir şekilde ifade etmek let rip f.
ayrıntılı bir şekilde ifade etmek pour it on f.
bir şey ifade etmek mean something f.
bir anlam ifade etmek mean something f.
(bir şey) bir şey ifade etmek be something to (something) f.
(biri) için bir anlam ifade etmek mean to (one) f.
Idioms
(fuck kelimesini ifade etmek amacıyla söylenen) dört harfli söz/küfür a four-letter word i.
(fuck kelimesini ifade etmek amacıyla söylenen) dört harfli söz/küfür four-letter word i.
karnından konuşanları taklit/temsil etmek için kullanılan bir ifade gottle of geer [cliché] i.
bir şey ifade etmek mean something f.
(biri için) çok şey ifade etmek mean something f.
daha açık sözlerle ifade etmek chew it finer f.
büyük anlam ifade etmek carry a lot of weight with someone f.
bir anlam ifade etmek count with someone f.
birine özel anlam ifade etmek mean something special for someone f.
birinin nezdinde değeri/önemi olmak/anlam ifade etmek carry a lot of weight with someone f.
görüşü ifade etmek pass an opinion f.
iyi ifade etmek put something across (to someone) f.
iyi ifade etmek get something across (to someone) f.
kesin olarak ifade etmek lay it on the line f.
kesin olarak ifade etmek put it on the line f.
sözcüklerle ifade etmek put into words f.
daha açık ifade etmek put (something) into plain english f.
daha düz bir dille/ingilizceyle ifade etmek put (something) into plain english f.
daha anlaşılır ifade etmek chew it finer f.
daha basit/yalın bir şekilde ifade etmek chew it finer f.
fikirlerini/isteklerini ifade etmek make (oneself) heard f.
hislerini/düşüncelerini belli bir tonda ifade etmek sound a note (of something) f.
hislerini/düşüncelerini belli bir tarzda ifade etmek sound a note (of something) f.
hislerini/düşüncelerini belli bir tonda ifade etmek strike a note (of something) f.
hislerini/düşüncelerini belli bir tarzda ifade etmek strike a note (of something) f.
(birine/bir şeye) bir/pek anlam ifade etmek carry (a lot of) weight (with someone or something) f.
(birinin/bir şeyin) nezdinde anlam ifade etmek carry (a lot of) weight (with someone or something) f.
(birine/bir şeye) bir anlam ifade etmek carry weight with (someone or something) f.
(birine) bir şey ifade etmek carry weight (with someone) f.
(birine) saygılarını ifade etmek give props to (one) f.
bir şeyi ifade etmek give voice to something f.
(bir şeyi) basit bir dille ifade etmek/anlatmak put (something) into plain language f.
(bir şeyi) yalın bir dille ifade etmek/anlatmak put (something) into plain language f.
(bir şeyi) anlaşılır bir dille ifade etmek/anlatmak put (something) into plain language f.
(bir şeyi) düz bir dille ifade etmek/anlatmak put (something) into plain language f.
(bir şeyi) açıkça ifade etmek/anlatmak put (something) into plain language f.
(bir şeyi) herkesin anlayabileceği bir dille ifade etmek/anlatmak put (something) into plain language f.
açık şekilde ifade etmek dot the i f.
(birine/bir şeye) hayranlığını ifade etmek take (one's) hat off to (someone or something) f.
(birine/bir şeye) hayranlığını ifade etmek take off (one's) hat (to someone or something) f.
hayranlığını ifade etmek take off hat f.
akıllıca/zarif bir şekilde/ustalıkla ifade etmek turn a phrase f.
Trade/Economic
yararına hüküm ifade etmek enure to the benefit of f.
pareto tarafından gelirin toplumdaki sıklık dağılımını ifade etmek için kullanılan yasa veya matematiksel formüle dair pareto s.
Law
ileride hüküm ifade etmek üzere bağışlanan mallardan yararlanma hakkı executory interest i.
hüküm ifade etmek take effect f.
görüşünü ifade etmek express an opinion f.
hüküm ifade etmek enure f.
Politics
karşıt görüşlerin ifade edilmesini temin etmek üzere atanan kurul fairness commission i.
kaygılarını ifade etmek express concern f.
yeminle ifade etmek depose f.
Media
paragrafta ifade etmek paragraph f.
Technical
gökcisimleri arasındaki mesafeyi ifade etmek için kullanılan bir uzaklık birimi kiloparsec i.
bir şeyi belirli parametrelerle ifade etmek parametrise f.
bir şeyi belirli parametrelerle ifade etmek parametrize f.
parametrelerle ifade etmek parameterise f.
parametrelerle ifade etmek parameterize f.
Mechanic
ingiltere'de standart ölçü birimi olmamasına rağmen belirli silindir oranlarını ifade etmek için kullanılan terim nominal horse power i.
Math
deşifre edilmesi gereken sayıları ifade etmek için harfleri kullanan matematik bulmacası alphametic i.
cebirsel olarak ifade etmek algebraize f.
sayısal olarak ifade etmek evaluate f.
matematiksel ifade etmek mathematize f.
matematiksel ifade etmek mathematise f.
matematiksel ifade etmek mathematicize f.
matematiksel ifade etmek mathematicise f.
deşifre edilmesi gereken sayıları ifade etmek için harfleri kullanan (matematik bulmacası) alphametic s.
Physics
(süreci) izafiyet terimleriyle ifade etmek relativize f.
(süreci) izafiyet terimleriyle ifade etmek relativise f.
Chemistry
henüz keşfedilmemiş bir elementi ifade etmek için periyodik cetvelde iki üst sırasında bulunan bilinir elementin önüne getirilen ek dwi- ök.
Biology
belirli bir karakteristiği ifade etmek için bir arada bulunmaları gereken gen çiftlerinden her biri complementary gene i.
Literature
düşünceleri ve anlamları ifade etmek/iletmek için kullanılan sembol ve karakterler charactery i.
şiir ile ifade etmek rimey f.
Linguistics
nesneler arasındaki ilişkiyi ifade etmek için tamlama ekinin kullanımı objective genitive i.
açık ve net ifade etmek clip f.
benzetmelerle ifade etmek similize f.
benzetmelerle ifade etmek similise f.
eş anlamlı sözcüklerle ifade etmek synonymise f.
genel anlamı ifade etmek yerine kaynak metinde karşılık gelen her kelime için hedef metinde yeni bir kelime kullanan word-for-word s.
History
japon ailelerinde eski feodal soyluluğu ifade etmek için cila, çömlek ve kumaş üzerinde kullanılan daire biçimli bir arma mon i.
Religious
özellikle hindular arasında kibar veya saygılı bir selamlama veya veda ifade etmek için kullanılan el hareketi namaste i.
Meteorology
hizmet bileşenlerince sağlanan tüm meteorolojik ve oşinografik faktörleri ifade etmek için kullanılan bir terim meteorological and oceanographic i.
hizmet bileşenlerince sağlanan tüm meteorolojik ve oşinografik faktörleri ifade etmek için kullanılan bir terim metoc (meteorological and oceanographic) kısalt.
Baseball
(atıcı) tutucunun yaptığı yönlendirmeyi kabul etmediğini ifade etmek shake off f.
Art
soyut şekilde ifade etmek (resim, heykel) present f.
Music
bir orkestradaki üflemeli çalgıları ifade etmek için kullanılan bir terim wind band i.
müzikle ifade etmek music f.
Archaic
sözlere dökerek ifade etmek terminate f.
(bir duyguyu) müzikle ifade etmek tune f.
memnuniyetini ifade etmek gratulate f.
başka bir unsurla beraber (bir anlamı) ifade etmek consignify f.
reveransla ifade etmek curtsey f.
reveransla ifade etmek curtsy f.
ağlayarak ifade etmek outweep f.
Slang
müslümanları ifade etmek için söylenen son derece kaba/aşağılayıcı bir ifade goatfucker i.
büyük anlam ifade etmek mean a hell of a lot to f.
saygılarını ifade etmek give props to somebody f.
etkili ifade etmek say f.
vurgulayarak ifade etmek say f.
Modern Slang
yetişkin konuşması (amerika'da politikacılar arasında muhalefetin çocuk gibi davrandığını ima etmek için kullanılan bir ifade) adult conversation i.
fbi, atf, irs, nsa, cia gibi isimleri kısaltılarak anılan federal devlet kurumlarını ifade etmek için kullanılan argo bir ifade alphabet agency i.
fbi, atf, irs gibi isimleri kısaltılarak anılan federal devlet kurumlarını ifade etmek için kullanılan argo bir ifade alphabet boys i.
anoreksiya ve blumiayı ifade etmek için kullanılan kod isim ana/mia i.