| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | improve the quality f. | kaliteyi arttırmak | ||
|
My group shares the Commission’s intention to improve the quality of bathing water. Grubum, Komisyon'un yüzme suyunun kalitesini arttırma niyetini paylaşmaktadır. More Sentences |
||||
| Genel | improve the quality f. | kaliteyi artırmak | ||
|
More of a relationship with provincial politics will improve the quality of our supranational democracy. Taşra siyaseti ile daha fazla ilişki uluslarüstü demokrasimizin kalitesini artıracaktır. More Sentences |
||||
| Genel | (quality) improve f. | kalite artmak | ||
|
We expect that improved quality of training will result in a significant improvement in safety in road traffic. Eğitim kalitesinin artmasının karayolu trafiğinde güvenliğin önemli ölçüde artmasını sağlayacağını umuyoruz. More Sentences |
||||
| Genel | improve the quality of life f. | yaşam kalitesini artırmak | ||
| Genel | improve one's quality of life f. | yaşam kalitesini artırmak | ||
| Genel | one's quality improve f. | kalitesi yükselmek | ||
| Genel | (one's) quality to improve f. | kalitesi artmak | ||
| Genel | improve the quality f. | kaliteyi yükseltmek | ||
| Genel | improve the quality f. | kalite yükseltmek | ||
| Genel | improve the quality of service f. | hizmet kalitesi seviyesini yükseltmek | ||
| Genel | improve one's quality of life f. | yaşam kalitesini yükseltmek | ||
| Genel | improve the quality of life f. | yaşam kalitesini yükseltmek | ||
