|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
nasa'nın mars’taki kutup bölgesini incelemek üzere gönderdiği uzay aracı |
mars polar lander i.
|
|
2 |
Genel |
nasa'nın mars’taki kutup bölgesini incelemek üzere gönderdiği uzay aracı |
mars surveyor '98 lander i.
|
|
3 |
Genel |
atı incelemek için hafif koşu yaptırmak |
breeze i.
|
|
4 |
Genel |
yeniden incelemek |
reconsider f.
|
|
5 |
Genel |
iyice incelemek |
search into f.
|
|
6 |
Genel |
değerini belirtmek için (birşeyi) incelemek |
criticize f.
|
|
7 |
Genel |
inceden inceye incelemek |
dissect f.
|
|
8 |
Genel |
dikkatle incelemek |
traverse f.
|
|
9 |
Genel |
satılık malları karıştırarak incelemek |
pick over f.
|
|
10 |
Genel |
parçalayıp incelemek |
dissect f.
|
|
11 |
Genel |
ayrıntılı incelemek |
scrutinize carefully f.
|
|
12 |
Genel |
dikkatle incelemek |
scrutinize f.
|
|
13 |
Genel |
birisini son derece dikkatli bir gözle incelemek |
watch someone with an eagle eye f.
|
|
14 |
Genel |
şöyle bir incelemek |
walk through f.
|
|
15 |
Genel |
kadavrayı incelemek |
dissect f.
|
|
16 |
Genel |
parçalara ayırıp incelemek |
anatomize f.
|
|
17 |
Genel |
bir daha incelemek |
review f.
|
|
18 |
Genel |
incelemek (iyiyi kötüden ayırt etmek amacıyla) |
screen f.
|
|
19 |
Genel |
dikkatle incelemek |
anatomize f.
|
|
20 |
Genel |
gramer bakımından incelemek |
parse f.
|
|
21 |
Genel |
yeniden incelemek |
revise f.
|
|
22 |
Genel |
ayrıntılı incelemek |
examine in detail f.
|
|
23 |
Genel |
böcekleri incelemek |
entomologize f.
|
|
24 |
Genel |
iyice incelemek |
get to the bottom of f.
|
|
25 |
Genel |
yeniden incelemek |
review f.
|
|
26 |
Genel |
iyice incelemek |
scrutinise f.
|
|
27 |
Genel |
dikkatle incelemek |
scrutinise f.
|
|
28 |
Genel |
iyice incelemek |
scan f.
|
|
29 |
Genel |
yerinde incelemek |
investigate on site f.
|
|
30 |
Genel |
dikkatle incelemek |
examine closely f.
|
|
31 |
Genel |
okuyup incelemek |
read and review f.
|
|
32 |
Genel |
kitapları incelemek |
go over the books f.
|
|
33 |
Genel |
parçalara ayırıp incelemek |
dissect f.
|
|
34 |
Genel |
incelemek üzere kesip ayırmak |
dissect f.
|
|
35 |
Genel |
başvuru incelemek |
consider an application f.
|
|
36 |
Genel |
başvuru incelemek |
screen an application f.
|
|
37 |
Genel |
başvuru incelemek |
examine an application f.
|
|
38 |
Genel |
başvuru incelemek |
process an application f.
|
|
39 |
Genel |
mikroskop altında incelemek |
examine under the microscope f.
|
|
40 |
Genel |
numune incelemek |
examine sample f.
|
|
41 |
Genel |
tümcenin öğelerini incelemek |
construe f.
|
|
42 |
Genel |
detaylı incelemek |
examine in detail f.
|
|
43 |
Genel |
-i incelemek |
go over f.
|
|
44 |
Genel |
şaşkınlıkla çevresini incelemek |
gaze around f.
|
|
45 |
Genel |
şaşkınlıkla çevresini incelemek |
gaze round f.
|
|
46 |
Genel |
derinlemesine incelemek |
anatomize f.
|
|
47 |
Genel |
dikkatle incelemek |
dissect f.
|
|
48 |
Genel |
yeniden incelemek |
reexamine f.
|
|
49 |
Genel |
kısaca incelemek |
look over f.
|
|
50 |
Genel |
iyice incelemek |
scrutinize f.
|
|
51 |
Genel |
dikkatle incelemek |
vet f.
|
|
52 |
Genel |
işi incelemek |
go in the matter f.
|
|
53 |
Genel |
sözleşmeyi incelemek |
review the contract f.
|
|
54 |
Genel |
(birini) incelemek |
look up and down f.
|
|
55 |
Genel |
tekrar incelemek |
reconsider f.
|
|
56 |
Genel |
bağlamından bağımsız incelemek |
decontextualize f.
|
|
57 |
Genel |
bağlamından bağımsız incelemek |
decontextualise f.
|
|
58 |
Genel |
detaylı incelemek |
work through f.
|
|
59 |
Genel |
uzun uzadıya incelemek |
work through f.
|
|
60 |
Genel |
yakından incelemek |
examine closely f.
|
|
61 |
Genel |
piyasayı incelemek |
test the market f.
|
|
62 |
Genel |
hesabı incelemek |
audit an account f.
|
|
63 |
Genel |
arabayı incelemek |
check the car f.
|
|
64 |
Genel |
arabayı incelemek |
check the vehicle f.
|
|
65 |
Genel |
aracı incelemek |
check the vehicle f.
|
|
66 |
Genel |
arabayı incelemek |
inspect the vehicle f.
|
|
67 |
Genel |
aracı incelemek |
check the car f.
|
|
68 |
Genel |
aracı incelemek |
inspect the vehicle f.
|
|
69 |
Genel |
derinlemesine incelemek |
probe f.
|
|
70 |
Genel |
dosyasını incelemek |
peruse one’s file f.
|
|
71 |
Genel |
olay yerini/suç mahallini incelemek |
investigate the crime scene f.
|
|
72 |
Genel |
durumu incelemek |
review the situation f.
|
|
73 |
Genel |
kanıt için bu cesedi incelemek |
examine the body for evidence f.
|
|
74 |
Genel |
güvenlik kamerası görüntülerini incelemek |
examine security footage f.
|
|
75 |
Genel |
yeniden incelemek |
reinvestigate f.
|
|
76 |
Genel |
derinlemesine incelemek |
examine all parts of something f.
|
|
77 |
Genel |
incelemek için bitki toplamak |
botanize f.
|
|
78 |
Genel |
bitkileri incelemek |
botanize f.
|
|
79 |
Genel |
raporları incelemek |
examine the reports f.
|
|
80 |
Genel |
incelemek için bitki toplamak |
botanise f.
|
|
81 |
Genel |
değerini belirtmek için (birşeyi) incelemek |
criticise f.
|
|
82 |
Genel |
böcekleri incelemek |
entomologise f.
|
|
83 |
Genel |
bitkileri incelemek |
botanise f.
|
|
84 |
Genel |
yeniden incelemek |
re-examine f.
|
|
85 |
Genel |
derinlemesine incelemek |
anatomise f.
|
|
86 |
Genel |
dikkatle incelemek |
anatomise f.
|
|
87 |
Genel |
parçalara ayırıp incelemek |
anatomise f.
|
|
88 |
Genel |
dosya incelemek |
examine one's file f.
|
|
89 |
Genel |
dosya incelemek |
review one's file f.
|
|
90 |
Genel |
iyice incelemek |
consider f.
|
|
91 |
Genel |
mahkeme kararını yeniden incelemek |
review f.
|
|
92 |
Genel |
dava incelemek |
examine a case f.
|
|
93 |
Genel |
vaka incelemek |
examine a case f.
|
|
94 |
Genel |
yeniden incelemek |
re-analyse f.
|
|
95 |
Genel |
kısaca incelemek |
range f.
|
|
96 |
Genel |
derinlemesine incelemek |
examine thoroughly f.
|
|
97 |
Genel |
doğruluğu, niteliği ya da durumunu belirlemek için incelemek |
check into f.
|
|
98 |
Genel |
başparmak ile incelemek |
thumb f.
|
|
99 |
Genel |
parçalara ayırarak incelemek |
unpick f.
|
|
100 |
Genel |
her parçayı ayrı ayrı incelemek |
unpick f.
|
|
101 |
Genel |
en küçük ayrıntılarını incelemek |
zoom in f.
|
|
102 |
Genel |
(bir belgeyi) incelemek |
excuss f.
|
|
103 |
Genel |
yakından incelemek |
bolt f.
|
|
104 |
Genel |
mikroskopla bakıyormuşçasına yakından incelemek |
microscope f.
|
|
105 |
Genel |
mineralleri incelemek |
mineralize f.
|
|
106 |
Genel |
mineralleri incelemek |
mineralise f.
|
|
107 |
Genel |
(at veya koyunun) yaşını tespit etme gibi amaçlarla dişlerini incelemek |
mouth f.
|
|
108 |
Genel |
yeniden incelemek |
reperuse f.
|
|
109 |
Genel |
ürünün kopyasını oluşturmak için tasarım ve yapı bilgilerini incelemek |
reverse-engineer f.
|
|
110 |
Genel |
hızlıca incelemek |
gallop f.
|
|
111 |
Genel |
alameti incelemek |
observe f.
|
|
112 |
Genel |
işareti incelemek |
observe f.
|
|
113 |
Genel |
kehaneti incelemek |
observe f.
|
|
114 |
Genel |
kısaca incelemek |
dip f.
|
|
115 |
Genel |
baştan sona özenli şekilde incelemek |
rummage f.
|
|
116 |
Genel |
ayrıntılı incelemek |
rummage f.
|
|
117 |
Genel |
enine boyuna incelemek |
drill f.
|
|
118 |
Genel |
el yordamıyla incelemek |
feel f.
|
|
119 |
Genel |
ölçerek incelemek |
feel f.
|
|
120 |
Genel |
kaldırarak incelemek |
feel f.
|
|
121 |
Genel |
detaylarıyla incelemek |
interrogate f.
|
|
122 |
Genel |
yakından incelemek |
flyspeck f.
|
|
123 |
Genel |
iyice incelemek |
outlook f.
|
|
124 |
Genel |
(cümleyi) öğelerine ayırıp gramer bakımından incelemek |
parse f.
|
|
125 |
Genel |
detaylı şekilde incelemek |
parse f.
|
|
126 |
Genel |
(kumaşı) kontrol tepsisinden geçirerek kusurlarını incelemek |
perch f.
|
|
127 |
Genel |
fizyonomisini incelemek |
physiognomize f.
|
|
128 |
Genel |
fizyonomisini incelemek |
physiognomise f.
|
|
129 |
Genel |
önden incelemek |
preapprove f.
|
|
130 |
Genel |
önden incelemek |
pre-approve f.
|
|
131 |
Genel |
önceden incelemek |
preexamine f.
|
|
132 |
Genel |
baştan aşağı incelemek |
scope (out) f.
|
|
133 |
Genel |
(daha sonra internetten alınacak ürünler için) mağazaya giderek ürünleri incelemek |
showroom f.
|
|
134 |
Genel |
(ürünü) mağazaya girerek incelemek |
showroom f.
|
|
135 |
Genel |
kereste verimini incelemek |
cruise f.
|
|
136 |
Genel |
(siteyi, seçenekleri) gezinerek incelemek |
cruise f.
|
|
137 |
Genel |
kısmen incelemek |
smatter f.
|
|
138 |
Genel |
prob ile incelemek |
poke into f.
|
|
139 |
Genel |
detaylıca incelemek |
spy f.
|
|
140 |
Genel |
iyice incelemek |
superinspect f.
|
|
141 |
Genel |
derinlemesine incelemek |
survey f.
|
|
142 |
Genel |
üstünkörü incelemek |
survise [obsolete] f.
|
|
143 |
Genel |
eş anlamlılarını incelemek |
synonymize f.
|
|
144 |
Genel |
incelemek için |
on approval zf.
|
|
145 |
Genel |
incelemek üzere |
on approval zf.
|
|
146 |
Genel |
(bir mülkiyeti) incelemek üzere |
round zf.
|
|
Phrasals |
|
147 |
Öbek Fiiller |
dikkatlice incelemek |
rake over f.
|
|
148 |
Öbek Fiiller |
durumu detaylıca incelemek |
look about f.
|
|
149 |
Öbek Fiiller |
(birini veya bir şeyi) incelemek/kontrol etmek/araştırmak |
see about someone or something f.
|
|
150 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi veya bir yeri) incelemek/eşelemek |
snoop about (something or some place) f.
|
|
151 |
Öbek Fiiller |
ayrıntılı olarak incelemek |
elaborate on f.
|
|
152 |
Öbek Fiiller |
biriyle bir şeyi gözden geçirmek/incelemek |
review something with someone f.
|
|
153 |
Öbek Fiiller |
birini bir şeyi baştan sona incelemek/muayene etmek |
work someone or something over f.
|
|
154 |
Öbek Fiiller |
biriyle bir şeyi gözden geçirmek/incelemek |
run over something with someone f.
|
|
155 |
Öbek Fiiller |
detaylı olarak incelemek |
elaborate on f.
|
|
156 |
Öbek Fiiller |
derinlemesine incelemek |
sift through something f.
|
|
157 |
Öbek Fiiller |
derinlemesine araştırmak/incelemek |
comb through something f.
|
|
158 |
Öbek Fiiller |
tekrar/yeniden gözden geçirmek/incelemek |
go back over f.
|
|
159 |
Öbek Fiiller |
dikkatlice incelemek |
go through f.
|
|
160 |
Öbek Fiiller |
iyice incelemek |
go through f.
|
|
161 |
Öbek Fiiller |
derinlemesine incelemek |
drill down f.
|
|
162 |
Öbek Fiiller |
detaylı incelemek |
drill down f.
|
|
163 |
Öbek Fiiller |
ayrıntılı incelemek |
drill down f.
|
|
164 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi/kişiyi başka bir şeyle) karşılaştırarak incelemek |
juxtapose (someone or something) with (someone or something else) f.
|
|
165 |
Öbek Fiiller |
önceye ait bir bilgiyi dönüp incelemek |
refer back to (someone or something) f.
|
|
166 |
Öbek Fiiller |
(bir yeri) incelemek |
go over f.
|
|
167 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi/şeyleri incelemek |
check through something f.
|
|
168 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) biriyle incelemek |
run over with (something) f.
|
|
169 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi gözlemleyip incelemek |
take something in f.
|
|
170 |
Öbek Fiiller |
bir yazıyı/metni titizlikle incelemek |
strain through (something) f.
|
|
171 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi başka biriyle/bir şeyle) karşılaştırarak incelemek |
juxtapose (someone or something) to (someone or something else) f.
|
|
172 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle karşılaştırarak incelemek |
juxtapose someone or something to someone or something f.
|
|
173 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi belli bir süreliğine/düzeyde) incelemek |
see (some amount) of (something) f.
|
|
174 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi belli bir süreliğine/düzeyde incelemek |
see something of someone or something f.
|
|
175 |
Öbek Fiiller |
hızla incelemek |
whip through f.
|
|
176 |
Öbek Fiiller |
detaylıca incelemek |
work over f.
|
|
177 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi incelemek |
go over someone or something f.
|
|
178 |
Öbek Fiiller |
(biriyle) bir şeyi incelemek |
go over something (with someone) f.
|
|
179 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi incelemek |
check someone or something over f.
|
|
180 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi incelemek |
check something out f.
|
|
181 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi) ayrıntılı olarak incelemek |
elaborate on (someone or something) f.
|
|
182 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir şey bulmak amacıyla incelemek/muayene etmek |
examine someone or something for something f.
|
|
183 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şey) bulmak amacıyla incelemek/muayene etmek |
examine (one) for (something) f.
|
|
184 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi bulmak amacıyla incelemek/muayene etmek |
examine for f.
|
|
185 |
Öbek Fiiller |
ile dokunarak incelemek |
feel with f.
|
|
186 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyin nasıl olduğuyla ilgili senaryoları, olasılıkları, stratejileri) incelemek/araştırmak |
game out f.
|
|
187 |
Öbek Fiiller |
ile karşılaştırarak incelemek |
juxtapose to f.
|
|
188 |
Öbek Fiiller |
(birini) baştan aşağı incelemek |
look (one) up and down f.
|
|
189 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi) incelemek |
look at (someone or something) f.
|
|
190 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) incelemek |
look into (something) f.
|
|
191 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) hızlıca incelemek |
look through (something) f.
|
|
192 |
Öbek Fiiller |
(özel, gizli hassas bir şeyi) incelemek |
nose into (something) f.
|
|
193 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) dikkatlice incelemek |
peer over (something) f.
|
|
194 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) detaylıca incelemek |
peer over (something) f.
|
|
195 |
Öbek Fiiller |
önceye ait bir bilgiyi dönüp incelemek |
refer back to f.
|
|
196 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir şeyi) incelemek |
research into (someone or something) f.
|
|
197 |
Öbek Fiiller |
için notları, materyalleri, dokümanları incelemek |
review for f.
|
|
198 |
Öbek Fiiller |
(bir şey) için notları, materyalleri, dokümanları incelemek |
review for (something) f.
|
|
199 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi) dikkatlice incelemek |
worry through (something) f.
|
|
Phrases |
|
200 |
İfadeler |
incelemek için |
in order to examine expr.
|
|
Colloquial |
|
201 |
Konuşma Dili |
bakmak (incelemek) |
weed through f.
|
|
202 |
Konuşma Dili |
sadece incelemek |
be just looking f.
|
|
203 |
Konuşma Dili |
(birini) yakından incelemek |
eye (someone) up f.
|
|
204 |
Konuşma Dili |
(bir şeyi) yakından incelemek |
eye up (something) f.
|
|
205 |
Konuşma Dili |
ayrıntılı şekilde incelemek |
gen up [uk] f.
|
|
Idioms |
|
206 |
Deyim |
iyice incelemek |
bolt to the bran f.
|
|
207 |
Deyim |
önemli bir şeyi keşfetmek için incelemek |
bolt to the bran f.
|
|
208 |
Deyim |
iyice/çok/etraflıca düşünmek/incelemek |
bend your efforts to something f.
|
|
209 |
Deyim |
iyice/çok/etraflıca düşünmek/incelemek |
bend (one's) mind f.
|
|
210 |
Deyim |
derinlemesine incelemek |
look beneath the surface f.
|
|
211 |
Deyim |
(bir şeyi) incelemek |
take (something) under consideration f.
|
|
212 |
Deyim |
bir şeyi özellikle incelemek |
make a study of something f.
|
|
213 |
Deyim |
birini tepeden tırnağa incelemek |
give someone the big eye f.
|
|
214 |
Deyim |
bir şeyi iyice incelemek (özellikle satın almadan önce) |
kick the wheels f.
|
|
215 |
Deyim |
bir şeyi iyice incelemek (özellikle satın almadan önce) |
kick the tyres f.
|
|
216 |
Deyim |
bir şeyi iyice incelemek (özellikle satın almadan önce) |
kick the tires f.
|
|
217 |
Deyim |
bir belgeyi en ince ayrıntısına kadar incelemek |
read the small print f.
|
|
218 |
Deyim |
bir belgeyi en ince ayrıntısına kadar incelemek |
read the fine print f.
|
|
219 |
Deyim |
dikkatli ve etraflıca incelemek |
take a long hard look at something f.
|
|
220 |
Deyim |
ince ince ayrıntısına kadar incelemek |
pull something apart f.
|
|
221 |
Deyim |
ince ince ayrıntısına kadar incelemek |
pull apart something f.
|
|
222 |
Deyim |
yakından bakmak/incelemek/görmek |
look under the bonnet f.
|
|
223 |
Deyim |
yakından bakmak/incelemek/görmek |
look under the hood f.
|
|
224 |
Deyim |
uzun uzadıya incelemek |
split hairs f.
|
|
225 |
Deyim |
(bir şeyi) yeni bir gözle incelemek |
plumb new depths (of something) f.
|
|
226 |
Deyim |
(bir şeyin) asıl anlamını incelemek |
fathom the depths of (something) f.
|
|
227 |
Deyim |
bir şeyle dokunarak incelemek |
feel something with something f.
|
|
228 |
Deyim |
durumu iyice incelemek |
weigh (something) in the balance f.
|
|
229 |
Deyim |
yakından incelemek |
eye up f.
|
|
230 |
Deyim |
dikkatli ve etraflıca düşünmek/incelemek |
take a long look at something f.
|
|
231 |
Deyim |
sakin ve dikkatlice düşünmek/incelemek |
take a long look at something f.
|
|
232 |
Deyim |
dikkatli ve etraflıca düşünmek/incelemek |
take a cool look at something f.
|
|
233 |
Deyim |
sakin ve dikkatlice düşünmek/incelemek |
take a cool look at something f.
|
|
234 |
Deyim |
dikkatli ve etraflıca düşünmek/incelemek |
take a hard look at something f.
|
|
235 |
Deyim |
sakin ve dikkatlice düşünmek/incelemek |
take a hard look at something f.
|
|
236 |
Deyim |
(birini) incelemek |
run the rule over (one) [uk] f.
|
|
237 |
Deyim |
(birini) detaylı bir biçimde incelemek |
run the rule over (one) [uk] f.
|
|
238 |
Deyim |
hızlıca incelemek |
run the rule over [uk] f.
|
|
239 |
Deyim |
yoğun bir şekilde incelemek |
powerstudy f.
|
|
240 |
Deyim |
bir şeyi kısa zamanda derinlemesine incelemek |
powerstudy f.
|
|
241 |
Deyim |
durumu incelemek |
be on the case f.
|
|
242 |
Deyim |
(bir şeyi) detaylıca incelemek/analiz etmek |
cast an eye on (something) f.
|
|
243 |
Deyim |
ikinci el arabayı iyice incelemek (özellikle satın almadan önce) |
kick tires f.
|
|
244 |
Deyim |
birini baştan aşağı incelemek |
look somebody up and down f.
|
|
245 |
Deyim |
ayrıntılı olarak incelemek |
slice and dice f.
|
|
246 |
Deyim |
etraflıca incelemek |
go through with a fine-toothed comb f.
|
|
247 |
Deyim |
enine boyuna incelemek |
pull apart f.
|
|
Trade/Economic |
|
248 |
Ticaret/Ekonomi |
bir kurum tarafından belli bir meseleyi incelemek üzere görevlendirilmiş seçkin kişiler heyeti |
eminent persons group i.
|
|
249 |
Ticaret/Ekonomi |
iyice incelemek |
scan f.
|
|
250 |
Ticaret/Ekonomi |
kısa süreli alacaklı hesapları ödeme sürelerinin dolmasına göre incelemek |
age f.
|
|
251 |
Ticaret/Ekonomi |
tekrar incelemek |
review f.
|
|
252 |
Ticaret/Ekonomi |
tashih amacıyla yeniden incelemek |
revise f.
|
|
253 |
Ticaret/Ekonomi |
yeniden incelemek |
review f.
|
|
Law |
|
254 |
Hukuk |
(mecliste) oylanmış bir tasarıyı yeniden ele alıp incelemek |
reconsider f.
|
|
255 |
Hukuk |
davaya delil göstermek için (birisinin şahitliğini) incelemek |
examine-in-chief f.
|
|
256 |
Hukuk |
(bir şahidi veya iddiayı) önceden incelemek |
precognosce [scotland] f.
|
|
Technical |
|
257 |
Teknik |
bir bölgeyi jeolojik olarak incelemek |
geologize f.
|
|
258 |
Teknik |
bir bölgeyi jeolojik olarak incelemek |
geologise f.
|
|
259 |
Teknik |
bir şeyi bulmak amacıyla incelemek |
examine for f.
|
|
260 |
Teknik |
detaylı bir biçimde incelemek |
scrutinise f.
|
|
261 |
Teknik |
detaylı bir biçimde incelemek |
scrutinize f.
|
|
262 |
Teknik |
iyice incelemek |
scrutinize f.
|
|
263 |
Teknik |
iyice incelemek |
scrutinise f.
|
|
264 |
Teknik |
yeniden incelemek |
review f.
|
|
265 |
Teknik |
fotometre ile incelemek |
photometer f.
|
|
Computer |
|
266 |
Bilgisayar |
web sayfası incelemek |
review the web page f.
|
|
267 |
Bilgisayar |
web sayfasını incelemek |
review the web page f.
|
|
268 |
Bilgisayar |
adları incelemek için msn'e bağlan |
connect to msn to check names expr.
|
|
Textile |
|
269 |
Tekstil |
kumaşı incelemek ve kusurları gidermek için büyük rulolardan çözüp daha küçük rulolara geri saran tekstil işçisi |
tuber i.
|
|
Marine |
|
270 |
Denizcilik |
kumu incelemek |
touch on the sand f.
|
|
Medical |
|
271 |
Medikal |
mikroskop altında incelemek için alınmış organik doku |
smear i.
|
|
272 |
Medikal |
eklemi incelemek, doku çıkarmak, gibi amaçlarla ekleme yerleştirilen tüp şeklinde bir alet |
arthroscope i.
|
|
273 |
Medikal |
beynin yapısını incelemek için ultrason dalgaları kullanılan müdahalesiz teşhis işlemi |
echoencephalography i.
|
|
274 |
Medikal |
fetüs gelişimini ve vücut organlarını incelemek için kullanılan ultrason görüntüsü |
echogram i.
|
|
275 |
Medikal |
beyin gibi yumuşak dokuları incelemek için kullanılan bir bilgisayarlı radyoloji tekniği |
emiscan® i.
|
|
276 |
Medikal |
korneanın ön yüzeyini incelemek için kullanılan bir araç |
keratoscope i.
|
|
277 |
Medikal |
yemek borusunu incelemek için kullanılan bir alet |
oesophagoscope i.
|
|
278 |
Medikal |
içinden ışık geçirerek incelemek ya da muayene etmek |
transilluminate f.
|
|
279 |
Medikal |
x-ışınları kullanarak bazı maddelerin vücut organlarındaki dağılımını incelemek |
photoscan f.
|
|
280 |
Medikal |
cerrahi aletle incelemek |
search f.
|
|
281 |
Medikal |
stetoskop ile incelemek |
stethoscope f.
|
|
Anatomy |
|
282 |
Anatomi |
(anatomi dersi için) kadavrayı açık olarak incelemek |
prosect f.
|
|
Psychology |
|
283 |
Psikoloji |
kendi aralarındaki iletişimi incelemek üzere eğitim veya tedavi amacıyla bir araya gelen grup |
t-group i.
|
|
284 |
Psikoloji |
aşırı incelemek |
overanalyze f.
|
|
285 |
Psikoloji |
aşırı incelemek |
overanalyse f.
|
|
Dentistry |
|
286 |
Diş Hekimliği |
ağzı veya dişleri incelemek için kullanılan küçük ayna |
mouth glass i.
|
|
Physics |
|
287 |
Fizik |
mikrofotometre ile incelemek |
microphotometer f.
|
|
288 |
Fizik |
yukarı atmosferi incelemek ile ilgili |
aeronomic s.
|
|
Biology |
|
289 |
Biyoloji |
canlı bir organizmanın belirli çevresel koşullara tepkisini incelemek için kullanılan iklim kontrollü oda |
biotron i.
|
|
290 |
Biyoloji |
toplanmış dna dizilerinden üretilen ve proteinlerin hastalıklardaki metabolik işlevlerini incelemek, yeni ilaçlar sentezlemek ve diğer proteomik araştırmaları yürütmek için kullanılan protein koleksiyonu |
library i.
|
|
291 |
Biyoloji |
(ölü canlıyı) yapısını incelemek için kesmek |
dissect f.
|
|
Botanic |
|
292 |
Botanik |
bitki incelemek |
herborize f.
|
|
Tobacco |
|
293 |
Tütün |
satılabilir kalitede olup olmadığını incelemek için tütün topağını fıçıdan çıkarıp yaymak |
break f.
|
|
Social Sciences |
|
294 |
Sosyal Bilimler |
(görüşü vb.) temelindeki sorunları ortaya çıkarmak amacıyla parçalara ayırıp incelemek |
deconstruct f.
|
|
Linguistics |
|
295 |
Dilbilim |
gramer açısından incelemek |
parse f.
|
|
296 |
Dilbilim |
dilbilimsel olarak incelemek |
analyse f.
|
|
297 |
Dilbilim |
(cümleyi) gramer açısından yanlış incelemek |
misparse f.
|
|
298 |
Dilbilim |
eş anlamlılarını incelemek |
synonymise f.
|
|
Geology |
|
299 |
Jeoloji |
jeolojik açıdan incelemek |
geologize f.
|
|
300 |
Jeoloji |
jeolojik açıdan incelemek |
geologise f.
|
|
Military |
|
301 |
Askeri |
(belge, geçit törenindeki askeri personeli) resmi olarak incelemek |
inspect f.
|
|
302 |
Askeri |
(doğru nişan almak için) atışı incelemek |
spot f.
|
|
Latin |
|
303 |
Latince |
bir sorunu incelemek için yapılan toplantı |
colloquium i.
|
|
Archaic |
|
304 |
Eski Kullanım |
hastalığı teşhis için (idrarı) incelemek |
cast f.
|
|
305 |
Eski Kullanım |
incelemek için bitki toplamak |
herbarize f.
|
|
306 |
Eski Kullanım |
bitkileri incelemek |
herbarize f.
|
|
307 |
Eski Kullanım |
incelemek için bitki toplamak |
herbarise f.
|
|
308 |
Eski Kullanım |
bitkileri incelemek |
herbarise f.
|
|
Entomology |
|
309 |
Böcek Bilimi |
böcekleri incelemek |
entomologise f.
|
|
310 |
Böcek Bilimi |
böcekleri incelemek |
entomologize f.
|
|
Slang |
|
311 |
Argo |
planlama yapmak için suç işlenecek yeri detaylıca gezip incelemek |
case i.
|
|
312 |
Argo |
online/çevrimiçi bir toplulukta kendisi bir paylaşım yapmadan/herhangi bir yorum ya da mesaj bırakmadan yapılan paylaşımları okumak/incelemek |
lurk f.
|
|
313 |
Argo |
dijital bir görüntüyü piksellerine kadar incelemek |
pixel peep f.
|
|
314 |
Argo |
şöyle bir incelemek |
take a captain cook [uk] f.
|
|
315 |
Argo |
tinder uygulamasında kişilerin profillerini incelemek |
be tindering f.
|
|
Modern Slang |
|
316 |
Modern Argo |
sürtünmenin az olduğu ortamda hareketi incelemek için kullanılan bilimsel bir alet |
air track i.
|
|