kıskanç - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kıskanç



"kıskanç" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 18 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
kıskanç envious s.
kıskanç jealous s.
General
kıskanç grudger i.
kıskanç jaundiced s.
kıskanç envious of s.
kıskanç yellow s.
kıskanç jealous s.
kıskanç grudging s.
kıskanç green-eyed s.
kıskanç begrudging s.
kıskanç green s.
kıskanç grudgeful s.
kıskanç invidious s.
kıskanç squint-eyed s.
Colloquial
kıskanç jellies s.
Archaic
kıskanç yellow s.
Slang
kıskanç jelly s.
kıskanç jel (jealous) s.

"kıskanç" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kıskanç koca jealous husband i.
kıskanç öykünme emulation i.
kıskanç davranmak act jealous f.
kıskanç olmayan unjealous s.
kıskanç olmayan unenvious s.
kıskanç olmayan ungrudging s.
kıskanç olmayan unjaundiced s.
aşırı kıskanç overjealous s.
kıskanç bir şekilde enviably zf.
Speaking
hiç kıskanç değil he/she doesn't have a jealous bone in his/her body expr.
karın kıskanç bir kadın mıdır? is your wife a jealous woman? expr.