know about - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

know about

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"know about" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
General
know about f. malumatı olmak
know about f. anlamak
know about f. bilmek
know about f. haberi olmak

"know about" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 171 sonuç

İngilizce Türkçe
General
not know about f. haberi olmamak
know very little about something f. bir şeyi çok az bilmek
know very little about something f. bir şey hakkında çok az bilgisi olmak
know a thing or two (about something) f. (bir şeyler hakkında) bir iki şey bilmek
know very little about someone f. biri hakkında çok az şey bilmek
know little about someone f. biri hakkında çok az şey bilmek
know very little about something f. bir konu hakkında çok az bilgisi olmak
know a lot about someone f. birisi hakkında çok şey bilmek
Phrasals
know about (someone or something) f. (birinden/bir şeyden) haberi olmak
know about (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) farkında olmak
know about (someone or something) f. (birinden/bir şeyden) haberdar olmak
know about (someone or something) f. (birini/bir şeyi) bilmek
know about (something) f. (bir şey) hakkında bilgili olmak
know about (something) f. (bir şeyi) bilmek
know about (something) f. (bir şey) hakkında yetenekli olmak
know about (something) f. (bir şeyde) becerikli olmak
Colloquial
know what (one) is about f. kendinden emin olmak
know what (one) is about f. ne yaptığını iyi bilmek
know what you are about f. ne yaptığını iyi bilmek
know what you are about f. yaş tahtaya basmamak
know one's way about f. yolunu bilmek
know one's way about f. yolunu bulabilmek
know one's way about f. insanlarla/durumlarla nasıl başa çıkacağını bilmek
know one's way about f. insanları/durumları nasıl idare edeceğini bilmek
know one's way about f. işini bilmek
know your way about/around (something) f. (bir şeye) aşina olmak
know your way about/around (something) f. (bir şeyde) tecrübe sahibi olmak
know your way about/around (something) f. (bir şeyi) bilmek
know what (one) is talking about f. ne dediğini bilmek
know what (one) is talking about f. ağzından çıkanı kulağı duymak
know what (one) is talking about f. neden söz ettiğini bilmek
know what (one) is talking about f. neden bahsettiğini bilmek
know what you're talking about f. ne dediğini bilmek
know what you're talking about f. ağzından çıkanı kulağı duymak
know what you're talking about f. neden söz ettiğini bilmek
know what you're talking about f. neden bahsettiğini bilmek
doesn't know beans (about something) expr. bir bok bilmez
doesn't know beans (about something) expr. hiçbir şey bilmez
I wouldn't know ((anything) about that) expr. (bu konuda) hiçbir şey bilmiyorum
I wouldn't know ((anything) about that) expr. (bu konuyla ilgili) hiçbir fikrim/bilgim yok
Idioms
know nothing and care less (about someone or something) f. hiçbir şey bilmemek ve bilmek de istememek
know nothing and care less (about someone or something) f. hiç bilgisi olmamak, bilmek de istememek
know nothing and care less (about someone or something) f. ne bilmek ne de bilmek istemek
know nothing and care less (about someone or something) f. (bir kişi veya konu hakkında) tamamen ilgisiz olmak
know nothing and care less (about someone or something) f. (bir kişiye veya konuya) hiç ilgisi olmamak
know little and care less (about someone or something) f. çok az şey bilmek ama bilmek de istememek
know little and care less (about someone or something) f. daha fazla bilmek de istememek
know (one's) way about f. (bir yeri, yapıyı, alanı) iyi tanımak/avucunun içi gibi bilmek
know (one's) way about f. (bir yere, yapıya, alana) aşina olmak
know (one's) way about f. (bir şeyin işleyişini) iyi bilmek/anlamak
know your way about (something) f. (bir yeri, yapıyı, alanı) iyi tanımak/avucunun içi gibi bilmek
know your way about (something) f. (bir yere, yapıya, alana) aşina olmak
know little and care less (about someone or something) f. (biri veya bir şey hakkında) bir şey bildiği ve umursadığı olmamak
know little and care less (about someone or something) f. pek bir şey bilmeyip hiç umurunda olmamak
know little and care less (about someone or something) f. bihaber ve kayıtsız olmak
not know beans about f. bihaber olmak
not know beans about f. hiçbir şey çakmamak
not know the first thing about f. hiçbir fikri olmamak
not know beans about f. hiçbir fikri olmamak
not know beans about f. hiçbir şey bilmemek
not know beans about f. hiçbir bilgisi olmamak
not know the first thing about f. hiçbir şey bilmemek
know one's way about f. (bir yere giden) yolu bilmek
know no more about than a frog knows about bedsheets f. (bir konu hakkında) hiçbir bilgisi olmamak
know as much about something as a hog knows about sunday f. (bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek
know as much about as a hog knows about sunday f. (bir konu hakkında) hiçbir bilgisi olmamak
not know beans about f. yabancı kalmak
know no more about than a frog knows about bedsheets f. (bir konuyu) hiç bilmemek
know one's way about f. (bir yere) nasıl gidileceğini bilmek
know as much about (something) as a pig knows about Sunday f. (bir şey) hakkında hiçbir şey bilmemek
know as much about (something) as a pig knows about Sunday f. (bir şey) hakkında hiçbir bilgisi olmamak
know as much about (something) as a pig knows about Sunday f. (bir şeyi) zerre kadar bilmemek
know as much about (something) as a pig knows about Sunday f. (bir şeyden) zerre kadar haberi olmamak
know no more about (something) than a pig knows about sunday f. (bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek
know no more about (something) than a pig knows about sunday f. (bir konu hakkında) hiçbir bilgisi olmamak
know no more about (something) than a pig knows about sunday f. (bir konu hakkında) hiçbir fikri olmamak
know no more about (something) than a pig knows about sunday f. (bir konuyu) hiç bilmemek
know as much about (something) as a pig knows about Sunday [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek
know as much about (something) as a pig knows about Sunday [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir bilgisi olmamak
know as much about (something) as a pig knows about Sunday [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir fikri olmamak
know as much about (something) as a pig knows about Sunday [us] f. (bir konuyu) hiç bilmemek
know what you're doing/about f. ne yaptığını bilmek
know what you're doing/about f. ne yaptığının farkında olmak
know what you're doing/about f. ne yaptığını iyi bilmek
know what you're doing/about f. yaş tahtaya basmamak
know no more about (something) than a frog knows about bedsheets [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir bilgisi olmamak
know no more about (something) than a frog knows about bedsheets [us] f. (bir konuyu) hiç bilmemek
know no more about (something) than a frog knows about bedsheets [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek
know no more about (something) than a frog knows about bedsheets [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir fikri olmamak
know no more about (something) than a hog knows about sunday [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir bilgisi olmamak
know no more about (something) than a hog knows about sunday [us] f. (bir konuyu) hiç bilmemek
know no more about (something) than a hog knows about sunday [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir şey bilmemek
know no more about (something) than a hog knows about sunday [us] f. (bir konu hakkında) hiçbir fikri olmamak
know your way about/around f. -e aşina olmak
know your way about/around f. '-de tecrübe sahibi olmak
know your way about/around f. '-i bilmek
know your way about/around f. ne yapacağını iyi bilmek
not know any more about (something) than a hog knows about Sunday [us] f. (bir konu) hakkında hiçbir şey bilmemek
not know any more about (something) than a hog knows about Sunday [us] f. (bir konu) hakkında hiçbir bilgisi olmamak
not know any more about (something) than a hog knows about Sunday [us] f. (bir konuyu) hiç bilmemek
not know any more about (something) than a hog knows about Sunday [us] f. (bir konu) hakkında hiçbir fikri olmamak
not know any more about (something) than a pig knows about Sunday [us] f. (bir konu) hakkında hiçbir şey bilmemek
not know any more about (something) than a pig knows about Sunday [us] f. (bir konu) hakkında hiçbir bilgisi olmamak
not know any more about (something) than a pig knows about Sunday [us] f. (bir konuyu) hiç bilmemek
not know any more about (something) than a pig knows about Sunday [us] f. (bir konu) hakkında hiçbir fikri olmamak
not know beans (about something) f. (bir şeyden) bihaber olmak
not know beans (about something) f. (bir şey hakkında) hiçbir fikri olmamak
not know beans (about something) f. (bir konuda) hiçbir şey bilmemek
not know beans (about something) f. (bir konuda) hiçbir bilgisi olmamak
not know beans (about something) f. (bir şeyden) hiçbir şey çakmamak
not know beans (about something) f. (bir konuya) yabancı kalmak/olmak
not know the first thing about (someone or something) f. (biri/bir şey) hakkında hiçbir şey bilmemek
not know the first thing about (someone or something) f. (biri/bir şey) hakkında hiçbir fikri olmamak
Speaking
what do you know about astrology? expr. astroloji hakkında ne biliyorsun?
you don't know anything about me expr. benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun
do you know anything about this? expr. bununla ilgili bir şey biliyor musunuz?
do you know anything about this? expr. bununla ilgili bir şey biliyor musun?
I don't know what i can do about it expr. bunun hakkında ne yapabileceğimi bilmiyorum
how'd you know those things about me? expr. benim hakkımdaki onca şeyi nereden biliyordun?
what did you know about it? expr. bundan nasıl haberin oldu?
do you know anything about this? expr. bu konuyla ilgili bir şey biliyor musun?
how'd you know about those sort of things? expr. bu tip şeyleri nasıl biliyorsun?
failure is something I know too much about expr. başarısızlık iyi bildiğim bir şeydir
do you know anything about it? expr. bunun hakkında bir şey biliyor musun?
I don't know about that expr. bundan haberim yok
do you know anything about this? expr. bu konuyla ilgili bir şey biliyor musunuz?
did you know about this? expr. bunu biliyor muydun?
nice to know you're concerned about me expr. beni merak ettiğini bilmek güzel
I don't know anything about that expr. bu konuda hiçbir şey bilmiyorum
you know what I like about this? expr. bunun nesini seviyorum biliyor musun?
what else do you know about me? expr. hakkımda başka ne biliyorsun?
you know what the worst part about this is? expr. en kötü yanı ne biliyor musun?
I know about it expr. haberim var
what do you know about me? expr. hakkımda ne biliyorsun?
I know nothing about it expr. haberim yok
there are things you don't know about me expr. hakkımda bilmediğin şeyler var
tell me everything I need to know about you expr. hakkında bilmem gereken her şeyi anlat
you know exactly what i'm talking about expr. neden söz ettiğimi gayet iyi biliyorsun
I don't know anything about that expr. o konuda hiç bir şey bilmiyorum
I don't know what you're talking about expr. neden bahsettiğini bilmiyorum
you don't know what you're talking about expr. neden bahsettiğini bilmiyorsun
you know what i'm talking about expr. ne dediğimi gayet iyi biliyorsun
what do you know about him? expr. onunla ilgili ne biliyorsun?
you don't seem to know much about her expr. onun hakkında pek fazla şey bildiğiniz söylenemez
what do you know about her? expr. onunla ilgili ne biliyorsun?
what do you know about her? expr. onun hakkında ne biliyorsun?
I don't know what you are talking about expr. neden bahsettiğini anlamıyorum
I know what i'm talking about expr. neden söz ettiğimi biliyorum
I don't want anybody to know about it expr. kimsenin bilmesini istemiyorum
why do you want to know about her/him? expr. neden onunla ilgili bir şeyler öğrenmek istiyorsun?
what do you know about him? expr. onun hakkında ne biliyorsun?
you know what i'm talking about? expr. neden bahsettiğimi anlıyor musun?
you don't seem to know much about him expr. onun hakkında pek fazla şey bildiğiniz söylenemez
I know why you're worried about expr. neden endişelendiğini biliyorum
what do you know about that? expr. nasıl olur?
what do you know about that day? expr. o gün hakkında ne biliyorsun?
I don't know about you but expr. sizi bilmem ama
I don't know that much about poetry expr. şiirden pek anlamam
what do you know about that expr. şaşırtıcı!
you know what I love about you expr. senin neyini seviyorum biliyor musun
I don't know about you, but expr. seni bilmem ama
what do you know about turkey? expr. türkiye hakkında ne biliyorsunuz?
what do you know about turkey? expr. türkiye hakkında ne biliyorsun?
don't talk about people you don't know expr. tanımadığın insanlar hakkında konuşma
Slang
not know shit (about something) f. (bir şey hakkında) bir bok bilmemek
not know shit (about something) f. (bir şey hakkında) bir boktan haberi olmamak
not know shit (about something) f. (bir şeyden) bir bok anlamamak
not know shit (about something) f. (bir şey konusunda) cahil/bilgisiz olmak
not know shit (about something) f. (bir şeyden) bihaber olmak
you don't know shit about what happened to me expr. bana ne olduğuna dair en ufak bir fikrin bile yok
I don't know who you talking about expr. kimden bahsettiğini bilmiyorum