koy - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

koy



"koy" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 28 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
koy bay i.
koy cove i.
General
koy indentation i.
koy sound i.
koy bay i.
koy bight i.
koy creek i.
koy inlet i.
koy embayment i.
koy loch i.
koy armlet i.
koy cove i.
koy harbour i.
koy mere [obsolete] i.
koy fleet [dialect] [uk] i.
koy slue i.
Technical
koy cove i.
Geography
koy bay i.
koy inlet i.
koy cove i.
koy bight i.
koy recess i.
koy harbor i.
koy hole i.
koy hope [scotland] i.
koy looch i.
koy sinus i.
Archaic
koy voe i.

"koy" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 108 sonuç

Türkçe İngilizce
General
batak gibi koy slough i.
alaskada bulunan bir koy funter i.
bakir koy secluded bay i.
koy girişi brace [obsolete] i.
tenha koy secluded bay i.
yeniden koy vermek relet f.
(duygu, tepki) koy vermek let fly f.
Proverb
aldığın şeyi yerine koy a place for everything, and everything in its place
Colloquial
ellerini görebileceğim bir yere koy! put your hands where i can see them! i.
ellerini başının arkasına koy put your hand behind your head i.
çantana koy put it in your bag expr.
cüzdanına koy put it in your wallet expr.
kendini onun yerine koy put yourself in his position expr.
kendini onun yerine bir koy pretend you're in his/her place expr.
kendini diğer insanların yerine koy put yourself in other people's shoes expr.
koy çantana put it in your bag expr.
kendini onun yerine bir koy put yourself into her shoes expr.
kendini onun yerine bir koy put yourself into his shoes expr.
silahını kılıfına koy holster your weapon expr.
tencereye su koy put water into the pot expr.
koy ver let it drop expr.
koy ver let it rest expr.
her şeyini ortaya koy! give it all you've got! expr.
bükemediğin eli öp başına koy if you can't beat 'em expr.
Idioms
zor günler için kenara koy save it for a rainy day expr.
ilerisi için kenara koy save it for a rainy day expr.
zor günler için kenara koy keep it for a rainy day expr.
ilerisi için kenara koy keep it for a rainy day expr.
Speaking
yastığın altına koy put it under the pillow i.
göze çarpan bir yere koy put it in a prominent place i.
görünen bir yere koy put it in a prominent place i.
adını sen koy you name it expr.
bunu üzerinde adının yazılı olduğu kutuya koy put in the box with your name on it expr.
bunu üzerinde ismin yazan kutuya koy put in the box with your name on it expr.
bunu masama koy put this on my desk expr.
elini vicdanına koy söyle put your hand on your heart and tell me expr.
kendini benim yerime koy put yourself in my shoes expr.
kendini benim yerime koy put yourself in my place expr.
parayı güvenli bir yere koy put the money someplace safe expr.
sözüme mim koy mark my words expr.
sen koy adını you name it expr.
parayı çantaya koy put the money in the bag expr.
topu yere koy put the ball on the floor expr.
kelimeleri oluşturmak için harfleri doğru sıraya koy put the letters in the correct order to create words expr.
sözcükleri oluşturmak için harfleri doğru sıraya koy put the letters in the correct order to create words expr.
Technical
koy bölgesi bay region i.
Computer
cetvel koy insert ruler i.
eklerken resim yazısı koy add caption when inserting i.
gösterge koy add legend i.
yerine koy substitute i.
araya çizgi koy line between expr.
iadeyi işleme koy process refund expr.
iletiye bayrak koy flag message expr.
kenarlara iz koy trace edges expr.
onay işareti koy check expr.
kaldır-yerine koy remove restore expr.
sayfa sonu işareti koy insert page break expr.
sayfa sonu imi koy set page break expr.
sayfa sonu işareti koy set page break expr.
yerine koy put away expr.
yerine koy put back expr.
Marine
kıyıyı koy haline getiren oyukluk embayment i.
koy ile açık deniz arasındaki su değişiminin hızlanması hastening of water exchange between bay and ocean i.
koy ve okyanus sularının birbiriyle karşıması exchange of bay and ocean waters i.
koyun içindeki küçük koy cove i.
geçilmesi zor olan küçük ve sığ koy gunkhole i.
koy haline getirilmiş embayed s.
Physics
alaska körfezinde yer alan bir koy prince william sound i.
Fishery
köpekbalıklarının koy veya körfeze girişlerini önlemek için gerilen uzun ağ shark mesht [australia] i.
köpekbalıklarının koy veya körfeze girişlerini önlemek için gerilen uzun ağ shark net [australia] i.
Environment
kütük girmemesi için koy veya körfez ağzına konan zincirlenmiş kütük şeridi shearwater i.
Geography
güney afrika cumhuriyati'nin güney batısında, capetown'da büyük bir koy table bay i.
kuzeydoğu new jersey'de yer alan bir koy newark bay i.
meksika körfezi'nde bir koy apalachee bay i.
antarktika'daki güney shetland adaları'nda bir koy yantra cove i.
hawaii'nin merkezindeki oahu adası'nın doğu kıyısında bir koy kaneohe bay i.
kuzeybatı alaska'da çukçi denizi'nde bir koy kotzebue sound i.
batı hindistan'da umman denizi kıyısında bir koy gulf of kutch i.
meksika'nın kuzeybatı pasifik kıyılarında bir koy magdalena bay i.
küçük bir koy vae i.
doğu michigan'da yer alan huron gölü'nde bir koy saginaw bay i.
hawaii'de bir koy waimea bay i.
güneydoğu teksas'ta, meksika körfezi'nde yer alan bir koy matagorda bay i.
güney mozambik'te, hint okyanusu kıyısında yer alan bir koy maputo bay i.
küçük koy wick [scotland] i.
antarktika'daki ross denizi'nin batı kesiminde, ross adası ile victoria toprakları kıyısı arasında yer alan bir koy mcmurdo sound i.
japonya'nın kyushu adasının batı sahilinde bir koy minamata bay i.
avustralya'da bir koy moreton bay i.
filipinler'de bir koy moro gulf i.
meksika körfezi'nde bir koy galveston bay i.
derin, dar ve kayalıklı koy geo [scotland] i.
güneydoğu alaska'nın pasifik kıyısında yer alan dar bir koy glacier bay i.
hint okyanusu'nda bir koy delagoa bay i.
abd'de michigan gölü'nde bir koy green bay i.
küçük koy covelet i.
teksas'ta bir koy corpus christi bay i.
filipinler'de bir koy davao gulf i.
kıyıdaki bir geminin kereste yüklemek için demir attığı ufak koy doghole [dialect] i.
(iskandinavya'da) koy fiord i.
sarp yamaçlar arasında yer alan uzun, dar ve derin koy fjord i.
avustralya'nın batı kıyısında bulunan bir koy shark bay i.
erie gölü'nün batısında bir koy put-in-bay i.
Slang
koy götüne piss on it expr.
koy ver gitsin piss on it expr.
koy götüne gitsin! piss on it! expr.
koy ver gitsin! piss on it! expr.
bir kadeh daha koy hit me expr.
bir kadeh daha koy hit me again expr.