Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
ortaya çıkarmak
"ortaya çıkarmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 103 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
ortaya çıkarmak
find out
f.
2
Yaygın Kullanım
ortaya çıkarmak
reveal
f.
General
3
Genel
ortaya çıkarmak
ascertain
f.
4
Genel
ortaya çıkarmak
discover
f.
5
Genel
ortaya çıkarmak
bring into the open
f.
6
Genel
ortaya çıkarmak
uncover
f.
7
Genel
ortaya çıkarmak
lay bare
f.
8
Genel
ortaya çıkarmak
call forth
f.
9
Genel
ortaya çıkarmak
deduce
f.
10
Genel
ortaya çıkarmak
throw into relief
f.
11
Genel
ortaya çıkarmak
bring out
f.
12
Genel
ortaya çıkarmak
get at
f.
13
Genel
ortaya çıkarmak
smoke out
f.
14
Genel
ortaya çıkarmak
unveil
f.
15
Genel
ortaya çıkarmak
disclose
f.
16
Genel
ortaya çıkarmak
bring to pass
f.
17
Genel
ortaya çıkarmak
ferret out
f.
18
Genel
ortaya çıkarmak
hit off
f.
19
Genel
ortaya çıkarmak
unlock
f.
20
Genel
ortaya çıkarmak
bring to light
f.
21
Genel
ortaya çıkarmak
show up
f.
22
Genel
ortaya çıkarmak
unravel
f.
23
Genel
ortaya çıkarmak
detect
f.
24
Genel
ortaya çıkarmak
reveal
f.
25
Genel
ortaya çıkarmak
sift out
f.
26
Genel
ortaya çıkarmak
search out
f.
27
Genel
ortaya çıkarmak
expose
f.
28
Genel
ortaya çıkarmak
determine
f.
29
Genel
ortaya çıkarmak
create
f.
30
Genel
ortaya çıkarmak
unearth
f.
31
Genel
ortaya çıkarmak
pick out
f.
32
Genel
ortaya çıkarmak
conceive
f.
33
Genel
ortaya çıkarmak
uncloak
f.
34
Genel
ortaya çıkarmak
wheel out
f.
35
Genel
ortaya çıkarmak
bring light
f.
36
Genel
ortaya çıkarmak
introduce a new thing
f.
37
Genel
ortaya çıkarmak
elicit
f.
38
Genel
ortaya çıkarmak
introduce
f.
39
Genel
ortaya çıkarmak
pose
f.
40
Genel
ortaya çıkarmak
unfold
f.
41
Genel
ortaya çıkarmak
sniff out
f.
42
Genel
ortaya çıkarmak
catalyse
f.
43
Genel
ortaya çıkarmak
catalyze
f.
44
Genel
ortaya çıkarmak
unbare
f.
45
Genel
ortaya çıkarmak
unbreast
f.
46
Genel
ortaya çıkarmak
unbury
f.
47
Genel
ortaya çıkarmak
uncope
f.
48
Genel
ortaya çıkarmak
uncurtain
f.
49
Genel
ortaya çıkarmak
unhele [obsolete]
f.
50
Genel
ortaya çıkarmak
unhide
f.
51
Genel
ortaya çıkarmak
engender
f.
52
Genel
ortaya çıkarmak
unkennel
f.
53
Genel
ortaya çıkarmak
unplight
f.
54
Genel
ortaya çıkarmak
unshale [obsolete]
f.
55
Genel
ortaya çıkarmak
unvail [obsolete]
f.
56
Genel
ortaya çıkarmak
unwray
f.
57
Genel
ortaya çıkarmak
unwrie
f.
58
Genel
ortaya çıkarmak
blackwash
f.
59
Genel
ortaya çıkarmak
wray
f.
60
Genel
ortaya çıkarmak
wrey
f.
61
Genel
ortaya çıkarmak
hold up
f.
62
Genel
ortaya çıkarmak
hold up
f.
63
Genel
ortaya çıkarmak
muster (with)
f.
64
Genel
ortaya çıkarmak
deliver
f.
65
Genel
ortaya çıkarmak
deplume
f.
66
Genel
ortaya çıkarmak
rout
f.
67
Genel
ortaya çıkarmak
develop [obsolete]
f.
68
Genel
ortaya çıkarmak
discure [obsolete]
f.
69
Genel
ortaya çıkarmak
disembosom
f.
70
Genel
ortaya çıkarmak
display [obsolete]
f.
71
Genel
ortaya çıkarmak
cipher [obsolete]
f.
72
Genel
ortaya çıkarmak
discoure [obsolete]
f.
73
Genel
ortaya çıkarmak
root (out)
f.
74
Genel
ortaya çıkarmak
spy
f.
75
Genel
ortaya çıkarmak
survey
f.
76
Genel
ortaya çıkarmak
breed
f.
77
Genel
ortaya çıkarmak
unmask
f.
Phrasals
78
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
show forth
f.
79
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
look out
f.
80
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
open up
f.
81
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
draw out
f.
82
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
come at
f.
83
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
show someone up as something
f.
84
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
find out about
f.
85
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
call forth
f.
86
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
dig up
f.
87
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
bring on
f.
88
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
pile on
f.
89
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
pile onto
f.
90
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
get out
f.
91
Öbek Fiiller
ortaya çıkarmak
dope out
f.
Colloquial
92
Konuşma Dili
ortaya çıkarmak
bring to light
f.
93
Konuşma Dili
ortaya çıkarmak
unclasp [obsolete]
f.
94
Konuşma Dili
ortaya çıkarmak
lay open
f.
95
Konuşma Dili
ortaya çıkarmak
let it rip
f.
Idioms
96
Deyim
ortaya çıkarmak
to crack something wide open
f.
97
Deyim
ortaya çıkarmak
bring into view
f.
98
Deyim
ortaya çıkarmak
show up as
f.
Law
99
Hukuk
ortaya çıkarmak
ascertain
f.
Technical
100
Teknik
ortaya çıkarmak
introduce
f.
101
Teknik
ortaya çıkarmak
pose
f.
Archaic
102
Eski Kullanım
ortaya çıkarmak
rip (up)
f.
Slang
103
Argo
ortaya çıkarmak
bust out
f.
"ortaya çıkarmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 158 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
yeniden ortaya çıkarmak
resuscitate
f.
2
Genel
ortaya çıkarmak (gerçeği)
elicit
f.
3
Genel
rezaletleri ortaya çıkarmak
muckrake
f.
4
Genel
gerçeği ortaya çıkarmak
elicit
f.
5
Genel
kazıyıp ortaya çıkarmak
excavate
f.
6
Genel
yeniden ortaya çıkarmak
resurrect
f.
7
Genel
birinin foyasını ortaya çıkarmak
show someone up
f.
8
Genel
kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmak
show one's misdeeds
f.
9
Genel
gerçek kişiliğini ortaya çıkarmak
unmask
f.
10
Genel
gerçekleri ortaya çıkarmak
reveal the truths
f.
11
Genel
gerçekleri ortaya çıkarmak
find out the truths
f.
12
Genel
gerçekleri ortaya çıkarmak
uncover the truths
f.
13
Genel
yeteneğini ortaya çıkarmak
unearth one's talent
f.
14
Genel
yeniden ortaya çıkarmak
exhume
f.
15
Genel
kazıp ortaya çıkarmak
dig out
f.
16
Genel
bir şeyin güzelliğini ortaya çıkarmak
set off
f.
17
Genel
tehlikeli bir durum ortaya çıkarmak
pose a danger
f.
18
Genel
tehlikeli bir durum ortaya çıkarmak
pose a threat
f.
19
Genel
tehlikeli bir durum ortaya çıkarmak
pose a risk
f.
20
Genel
foyasını ortaya çıkarmak
unmask
f.
21
Genel
bir yalanı ortaya çıkarmak
reveal a lie
f.
22
Genel
gözlerini ortaya çıkarmak
bring out one’s eyes
f.
23
Genel
gerçeği ortaya çıkarmak
bring out the truth
f.
24
Genel
gizli gücü ortaya çıkarmak
potentize
f.
25
Genel
gizli gücü ortaya çıkarmak
potentise
f.
26
Genel
ilişkisini ortaya çıkarmak
correlate
f.
27
Genel
gerçeği ortaya çıkarmak
reveal the truth
f.
28
Genel
ortaya çıkarmak (göbeği vb)
accentuate
f.
29
Genel
(skandalı vb.) ortaya çıkarmak
rake (up)
f.
30
Genel
yeniden ortaya çıkarmak
re-expose
f.
31
Genel
bir şeyi ortaya çıkarmak
unearth
f.
32
Genel
özünü ortaya çıkarmak
make
f.
33
Genel
gerçeği ortaya çıkarmak
elicitate [obsolete]
f.
34
Genel
sırrını ortaya çıkarmak
undo
f.
35
Genel
ortaya çıkarmak (enerji, tutku)
unharness
f.
36
Genel
(duyguları, tepkileri) ortaya çıkarmak
enkindle
f.
37
Genel
bir şeyin güzelliğini ortaya çıkarmak
mangonize
f.
38
Genel
bir şeyin güzelliğini ortaya çıkarmak
mangonise
f.
39
Genel
(bilgiyi) ortaya çıkarmak
milk
f.
40
Genel
kurnazca ortaya çıkarmak
worm (out of)
f.
41
Genel
amonyum tuzuyla ortaya çıkarmak
hartshorn
f.
42
Genel
temel unsurlarını ve dizilimini ortaya çıkarmak
break
f.
43
Genel
(mekanizma yüzeyinin bir bölümünü) normalde gizli olan detayları ortaya çıkarmak için kırılmış gibi çizmek veya boyamak
break out
f.
44
Genel
yokluğunu ortaya çıkarmak
miss
f.
45
Genel
titiz arama sonrası bulmak, ortaya çıkarmak
hunt
f.
46
Genel
(anlaşılması zor bir şeyi) inceleyip anlamını ortaya çıkarmak
decipher
f.
47
Genel
önemli özelliklerini ortaya çıkarmak
heighten
f.
48
Genel
gizemini ortaya çıkarmak
crack
f.
49
Genel
(nahoş durumu) ortaya çıkarmak
drag up
f.
50
Genel
(gerçeği) ortaya çıkarmak
draw
f.
51
Genel
yoğun çabayla ortaya çıkarmak
fetch
f.
52
Genel
üst üste darbelerle ortaya çıkarmak
pound
f.
53
Genel
kimliğini ortaya çıkarmak
discover
f.
54
Genel
içgörüyle ortaya çıkarmak
divine
f.
55
Genel
önceden ortaya çıkarmak
pre-expose
f.
56
Genel
önceden ortaya çıkarmak
preexpose
f.
57
Genel
tam potansiyelini ortaya çıkarmak
self-actualize
f.
58
Genel
tam potansiyelini ortaya çıkarmak
self-actualise
f.
Phrasals
59
Öbek Fiiller
(skandalı vb.) ortaya çıkarmak
rake up
f.
60
Öbek Fiiller
kurnazca başkalarının düşüncelerini ve duygularını ortaya çıkarmak
draw (one) out
f.
61
Öbek Fiiller
acele/telaş ile bir şey ortaya çıkarmak
throw something together
f.
62
Öbek Fiiller
acele/telaş ile bir şey ortaya çıkarmak
toss something together
f.
63
Öbek Fiiller
acele/telaş ile bir şey ortaya çıkarmak
slap something together
f.
64
Öbek Fiiller
toprağı sürerken (bir şey/nesne) ortaya çıkarmak/bulmak
plow something up
f.
65
Öbek Fiiller
yeniden ortaya çıkarmak
get back out
f.
66
Öbek Fiiller
(birinde bir tepkiyi duyguyu) ortaya çıkarmak, (birinde bir tepkiyi, duyguyu) uyandırmak
elicit (something) from (someone)
f.
67
Öbek Fiiller
bilgileri bir araya getirerek tutarlı/mantıklı bir sonuç ortaya çıkarmak
reconstruct (something) from (something else)
f.
68
Öbek Fiiller
birini ortaya çıkarmak
find (someone or something) out
f.
69
Öbek Fiiller
acilen bir şey ortaya çıkarmak
knock something out
f.
70
Öbek Fiiller
koklayarak ortaya çıkarmak
sniff out
f.
71
Öbek Fiiller
hava şartlarıyla aşındırarak ortaya çıkarmak
weather out
f.
72
Öbek Fiiller
tekrar ortaya çıkarmak
warm over
f.
73
Öbek Fiiller
bir şeyi tekrar ortaya çıkarmak
warm something over
f.
74
Öbek Fiiller
çabucak ortaya çıkarmak
bang out
f.
75
Öbek Fiiller
(birinin içindeki) bir şeyi ortaya çıkarmak
bring something out (in someone)
f.
76
Öbek Fiiller
birinin foyasını ortaya çıkarmak
catch someone out
f.
77
Öbek Fiiller
(birinde bir tepkiyi duyguyu) ortaya çıkarmak
elicit from
f.
78
Öbek Fiiller
bir şeyi (birinden/bir şeyden) ortaya çıkarmak
ferret something out (of someone or something)
f.
79
Öbek Fiiller
bir şeyi (birinden/bir şeyden) ortaya çıkarmak
ferret something out
f.
80
Öbek Fiiller
bir şeyi bulmak/ortaya çıkarmak
find something out
f.
81
Öbek Fiiller
(biriyle/bir şeyle) ilgili (bir şeyi) ortaya çıkarmak/açığa vurmak/belli etmek
say (something) about (someone or something)
f.
82
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin bir özelliğini) ortaya çıkarmak
show (someone or something) up as (something)
f.
83
Öbek Fiiller
(bir şeyden) ortaya çıkarmak
start from (something)
f.
Colloquial
84
Konuşma Dili
yanlışlarını ortaya çıkarmak
pull apart
f.
85
Konuşma Dili
yanlışları ortaya çıkarmak
pick holes in
f.
86
Konuşma Dili
birinin kim olduğunu ortaya çıkarmak/tespit etmek
make someone
f.
Idioms
87
Deyim
nedenini ortaya çıkarmak
get to the bottom of something
f.
88
Deyim
(birinin) sırrını ortaya çıkarmak/dökmek
give someone away
f.
89
Deyim
birisinin kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmak
dig some dirt up on someone
f.
90
Deyim
birisinin olumsuz yönlerini ortaya çıkarmak
dig some dirt up on someone
f.
91
Deyim
kimliğini ortaya çıkarmak
blow someone's cover
f.
92
Deyim
(bir skandalı) gözler önüne sermek/ortaya çıkarmak
crack something wide open
f.
93
Deyim
(bir giysi için) hatlarının güzelliğini ortaya çıkarmak
flatter one's figure
f.
94
Deyim
(bir skandalı) gözler önüne sermek/ortaya çıkarmak
crack something open
f.
95
Deyim
yeni bir şey ortaya çıkarmak
break new ground
f.
96
Deyim
bir bilinmezi ortaya çıkarmak
crack the code
f.
97
Deyim
birinin foyasını ortaya çıkarmak
put someone's pot on [australia]
f.
98
Deyim
haberi ortaya çıkarmak
break the story
f.
99
Deyim
haberi ortaya çıkarmak
break a story
f.
100
Deyim
içindeki cevheri ortaya çıkarmak
bring out the best in
f.
101
Deyim
içindeki iyiliği/iyi özellikleri ortaya çıkarmak
bring out the best in
f.
102
Deyim
(birinin) içindeki cevheri ortaya çıkarmak
bring out the best in (one)
f.
103
Deyim
(birinin) içindeki iyiliği/iyi özellikleri ortaya çıkarmak
bring out the best in (one)
f.
104
Deyim
birinin içindeki cevheri ortaya çıkarmak
bring out the best in somebody
f.
105
Deyim
birinin içindeki iyiliği/iyi özellikleri ortaya çıkarmak
bring out the best in somebody
f.
106
Deyim
(birinin) içindeki kötülüğü ortaya çıkarmak
bring out the worst in (one)
f.
107
Deyim
(birinin) içindeki kötü özellikleri ortaya çıkarmak
bring out the worst in (one)
f.
108
Deyim
birinin içindeki kötülüğü ortaya çıkarmak
bring out the worst in somebody
f.
109
Deyim
birinin içindeki kötü özellikleri ortaya çıkarmak
bring out the worst in somebody
f.
110
Deyim
(birinin) blöfünü ortaya çıkarmak
call (one's) bluff
f.
111
Deyim
blöfünü ortaya çıkarmak
call bluff
f.
112
Deyim
kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmak
dig some dirt up
f.
113
Deyim
olumsuz yönlerini ortaya çıkarmak
dig some dirt up
f.
114
Deyim
foyasını ortaya/meydana çıkarmak
dig some dirt up
f.
115
Deyim
(birinin/bir şeyin) kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmak
dig up dirt on (someone or something)
f.
116
Deyim
(birinin/bir şeyin) olumsuz yönlerini ortaya çıkarmak
dig up dirt on (someone or something)
f.
117
Deyim
(birinin/bir şeyin) foyasını ortaya/meydana çıkarmak
dig up dirt on (someone or something)
f.
118
Deyim
(bir giysi için) hatlarının güzelliğini ortaya çıkarmak
flatter figure
f.
119
Deyim
gizli iş planlarını ortaya çıkarmak
open one's kimono
f.
120
Deyim
hızlıca bir şeyleri birleştirip bir şey ortaya çıkarmak/yapmak
knock something together
f.
121
Deyim
acele/telaş ile bir şey ortaya çıkarmak
knock something together
f.
122
Deyim
hızlıca bir şeyleri birleştirip bir şey ortaya çıkarmak/yapmak
throw something together
f.
123
Deyim
acele/telaş ile bir şey ortaya çıkarmak
throw something together
f.
124
Deyim
(bir şeyi) meydana/ortaya çıkarmak
lift the veil (on something)
f.
125
Deyim
gizli iş planlarını ortaya çıkarmak
open kimono
f.
126
Deyim
planlarını ortaya çıkarmak/ifşa etmek
open kimono
f.
127
Deyim
gizli iş planlarını ortaya çıkarmak
open the kimono
f.
128
Deyim
planlarını ortaya çıkarmak/ifşa etmek
open the kimono
f.
129
Deyim
(bir şeyi) tesadüfen ortaya çıkarmak
pluck (something) out of the air
f.
130
Deyim
(bir şeyi) tesadüfen ortaya çıkarmak
pluck (something) out of the thin air
f.
131
Deyim
(bir şeyi) tesadüfen ortaya çıkarmak
pull (something) out of the/thin air
f.
132
Deyim
bir anda ortaya çıkarmak
pull it out of the hat
f.
133
Deyim
hiç hesapta yokken ortaya çıkarmak
pull it out of the hat
f.
134
Deyim
sürpriz şekilde ortaya çıkarmak
pull it out of the hat
f.
135
Deyim
bir anda ortaya çıkarmak
pull one out of the hat
f.
136
Deyim
hiç hesapta yokken ortaya çıkarmak
pull one out of the hat
f.
137
Deyim
sürpriz şekilde ortaya çıkarmak
pull one out of the hat
f.
138
Deyim
bir anda ortaya çıkarmak
pull out of a hat
f.
139
Deyim
hiç hesapta yokken ortaya çıkarmak
pull out of a hat
f.
140
Deyim
sürpriz şekilde ortaya çıkarmak
pull out of a hat
f.
Industry
141
Sanayi
kusurları gidermek veya daha kaliteli deriyi ortaya çıkarmak için postun üzerinden ince tabaka alan işçi
whitener
i.
Media
142
Medya
(haberi) yerel önemini ortaya çıkarmak için yazmak
localize
f.
143
Medya
(basın bildirisi) yerel önemini ortaya çıkarmak için yeniden yazmak
localize
f.
144
Medya
(haberi) yerel önemini ortaya çıkarmak için yazmak
localise
f.
145
Medya
(basın bildirisi) yerel önemini ortaya çıkarmak için yeniden yazmak
localise
f.
Technical
146
Teknik
kaviteyi ortaya çıkarmak veya temizlemek için kullanılan sivri uçlu düz alet
blowpipe
i.
147
Teknik
(maddeyi) rengini ortaya çıkarmak için işlemek
develop
f.
Mining
148
Maden
mineral damarını ortaya çıkarmak veya cevher yıkamak için su fışkırtma
hushing
i.
149
Maden
toprağın altındaki tabakaları ve değerli madenleri ortaya çıkarmak için suyla aşındırmak
hush
f.
150
Maden
verimli maden damarı ortaya çıkarmak için altını patlatmak
salt
f.
Chemistry
151
Kimya
yapısındaki bozuklukları ortaya çıkarmak için metal filmi (kristalin) üzerine buharlaştırmak
decorate
f.
Social Sciences
152
Sosyal Bilimler
(görüşü vb.) temelindeki sorunları ortaya çıkarmak amacıyla parçalara ayırıp incelemek
deconstruct
f.
Archaic
153
Eski Kullanım
gerçeği ortaya çıkarmak için tasarlanmış şey
draw
i.
154
Eski Kullanım
gerçek yüzünü ortaya çıkarmak
bewray
f.
Slang
155
Argo
planlarını ortaya çıkarmak/ifşa etmek
open one's kimono
f.
156
Argo
planlarını ortaya çıkarmak/ifşa etmek
open up one's kimono
f.
157
Argo
acilen ortaya bir şey çıkarmak
hack out
f.
158
Argo
hızlıca ortaya çıkarmak
bust out
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of ortaya çıkarmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy