strain - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

strain

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"strain" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 100 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
strain i. zorlama
strain i. gerilme
strain i. gerginlik
strain f. gerilmek
strain f. gerilerek zorlanmak (kaslar)
strain f. gerginleştirmek
strain f. kasılmak
strain f. çok gayret etmek
General
strain i. incinme
strain i. burkulma
strain i. özellik
strain i. şarkı
strain i. ifade
strain i. iz
strain i. karakter
strain i. germe
strain i. ırk
strain i. makam
strain i. basınç
strain i. belirti
strain i. hava
strain i. tür (bitki için)
strain i. mizaç
strain i. aile
strain i. yük
strain i. eser
strain i. silsile
strain i. yapı
strain i. melodi
strain i. anlatım
strain i. anlam
strain i. cins (hayvan için)
strain i. usul
strain i. irsi özellik
strain i. tarz
strain i. nesil
strain i. zorluk
strain i. baskı
strain i. şekil değiştirme
strain i. zor
strain i. biçimsizleşme
strain i. kuvvet
strain i. deformasyon
strain i. kan
strain i. soy
strain i. varyant
strain f. saptırmak
strain f. burkmak
strain f. didinmek
strain f. çarpıtmak
strain f. filtre etmek
strain f. zorlayarak incitmek (kası)
strain f. süzgeçten geçirmek
strain f. eğilmek
strain f. kasmak
strain f. ıkınmak
strain f. çabalamak
strain f. kucaklamak
strain f. yormak
strain f. kendini zorlamak
strain f. incitmek
strain f. burkulmak
strain f. gayret etmek
strain f. zorlamak
strain f. zarar vermek
strain f. süzmek
strain f. germek
strain f. ayırıp kenara koymak
strain f. filtrelemek
strain f. arasından seçmek
strain f. elekten geçirmek
strain f. çalışmak
strain f. zora sokmak
Technical
strain i. biçim değiştirme
strain i. gerinim
strain i. gerilim
strain i. gerginlik
strain i. gerinim
strain i. şekil değiştirme
strain i. zorlanma
strain f. germek
strain f. süzmek
strain f. zorlamak
Construction
strain i. birim şekil değiştirme
strain i. gerinme
Automotive
strain i. gerinim
Marine
strain i. deformasyon
strain i. şekil değiştirme
Psychology
strain i. gerilme
strain i. strese bağlı sinirlilik durumu
Food Engineering
strain i. gerinim
strain i. suş
Chemistry
strain i. zorlama
Biology
strain i. suş
Biochemistry
strain i. tür
Marine Biology
strain i. aynı özellikteki balıklar
strain i. soy
strain i. türdeş
Music
strain i. nağme
strain i. ses

"strain" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 415 sonuç

İngilizce Türkçe
General
strain gauge i. gerinim ölçer
shear strain i. kayma gerinimi
eye strain i. göz yorgunluğu
elongation strain i. uzama gerilimi
strain eyes i. gergin gözler
strain at a gnat and swallow a camel f. ufak bir kabahati mesele yapıp büyük bir yanlışa aldırmamak
strain one's mind f. zihnini kurcalamak
grunt and strain f. ıkınıp sıkınmak
strain one's eyes f. gözlerine zarar vermek
strain off f. süzerek ayırmak
strain at f. gayret etmek
strain out f. süzerek ayırmak
strain something out of f. bir sıvıyı süzgeçten geçirip ondan bir şey çıkarmak
strain every nerve f. elinden geleni yapmak
strain every nerve (to do something) f. şartlarını zorlamak
strain every nerve f. yırtınmak
strain after f. gayret etmek
strain every nerve f. büyük bir çaba göstermek
strain every nerve f. paralanmak
strain at f. çabalamak
strain somebody to one's breast f. kucaklamak
strain a gnat f. titizlenmek
strain at a gnat and swallow a camel f. önemsiz bir şeyi mesele yapıp önemli bir şeye hiç aldırmamak
strain the pasta f. makarnayı süzmek
strain the pasta f. makarna süzmek
strain eyes f. gözü yormak
put a strain f. zorluk getirmek
put a strain f. sıkıntı vermek
put a strain f. zorlamak
strain the eyes f. göz yormak
strain courtesy f. nazik olmak adına abartılı derecede ısrar etmek
strain courtesy f. nezaketin bokunu çıkarmak
Phrasals
strain through (something) f. (bir şeyi) süzgeçten geçirmek
strain through (something) f. (bir şeyi) süzmek
strain through (something) f. zar zor (bir şeyden) geçmek
strain through (something) f. güçlükle (bir şeyin) arasından/içinden geçmek
strain through (something) f. bir metinde/yazıda didik didik aramak
strain through (something) f. bir yazıda/metinde dikkatlice araştırmak
strain through (something) f. bir yazıyı/metni titizlikle incelemek
strain through (something) f. kısık gözlerle bakmak
strain through (something) f. kısık gözlerle (bir şeyi) görmeye çalışmak
strain through (something) f. zar zor (bir şeyi) seçmeye çalışmak
strain through (something) f. (bir şeyi) aradan görmeye çalışmak
strain through (something) f. (bir şeyi) bir aralıktan görmeye çalışmak
strain something through something f. bir şeyi bir şeyle süzmek
strain something through something f. bir şeyi bir şeyden geçirip süzmek
strain (something) off of (something else) f. (bir şeyi bir şeyden) süzerek ayırmak/çıkarmak
strain (something) off of (something else) f. (bir şeyi bir şeyden) filtre ederek ayırmak
strain (something) off of (something else) f. (bir şeyi bir şeyden) filtrelemek
strain (something) off of (something else) f. (bir şeyi bir şeyden) seçip çıkarmak
strain (something) off of (something else) f. (bir şeyin bir şeyini) süzmek
strain after (something) f. (bir şeye) gayret etmek
strain after (something) f. (bir şey) üretmeye/başarmaya uğraşmak
strain at (something) f. (bir şeyi) zorlamak
strain away f. uzaklaşmak
strain away f. geri çekilmek
strain away f. kurtulmaya çalışmak
strain away f. kendini çekmek
strain away f. çok uğraşmak/çabalamak
strain away f. çok çalışmak
strain away f. kendini paralamak
strain away f. çok gayret etmek
strain off of f. -den süzerek ayırmak/çıkarmak
strain off of f. -den filtre ederek ayırmak
strain off of f. -den filtrelemek
strain off of f. '-den seçip çıkarmak
strain off of f. '-i süzmek
Colloquial
strain at the leash f. kabına sığmamak
strain at the leash f. sabırsızlık göstermek
strain at the leash f. sabırsızlanmak
strain at the leash f. yerinde duramamak
don't strain yourself expr. (aman) zahmet etme
don't strain yourself expr. (aman) rahatını bozma
Idioms
strain a point f. yetkisini genişletmek
strain a point f. özel çaba sarf etmek
strain at gnats and swallow camels f. ağaca bakmaktan ormanı görememek
strain at gnats and swallow camels f. ayrıntılara takılıp bütünü görememek
place a strain on someone f. birini baskı altında tutmak
place a strain on someone f. birine yük olmak
strain at gnats and swallow camels f. büyük sorunları göz ardı edip ufak tefeklerle uğraşmak
put a strain on one's pocket f. birinin kesesine (ekonomik yönden) yük olmak
strain away (at something) f. bir şeye kendini kaptırmak
strain for an effect f. çok uğraşmak
strain for an effect f. çok çaba sarfetmek
strain every nerve f. çalmadık kapı bırakmamak
strain every nerve f. elinden geleni yapmak
strain every nerve f. her yolu denemek
strain every nerve f. her çareye başvurmak
crack under the strain f. iş yükünden/stresinden bunalıma girmek
be under a lot of strain f. oldukça (çok) gergin/stresli olmak
put a strain on somenone's nerve f. sinirlerini germek
strain at a gnat f. pireyi deve yapmak
strain one's voice f. sesini zorlamak
strain every sinew f. tüm şartları zorlamak
strain every nerve f. tüm şartları zorlamak
strain away (at something) f. üzerinde çok uğraşmak/çabalamak
put strain on f. üzerine baskı uygulamak
strain one's eyes f. (bir şeyi görmek için) gözlerini zorlamak
strain one's ears f. (duymak için) kulaklarını zorlamak
strain at (one's) stool f. kabızlık çekmek
strain at (one's) stool f. kabız olmak
strain at (one's) stool f. dışkısını yapmada zorlanmak
strain at stool f. kabızlık çekmek
strain at stool f. kabız olmak
strain at stool f. dışkısını yapmada zorlanmak
place a strain on (someone or something) f. (birine/bir şeye) yük olmak
place a strain on (someone or something) f. (birini/bir şeyi) baskı altında tutmak
put a strain on f. -in kesesine yük olmak
put a strain on f. -in sırtına yük olmak
put a strain on (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) kesesine yük olmak
put a strain on (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) sırtına yük olmak
strain every nerve and muscle f. çok çabalamak/uğraşmak
strain every nerve and muscle f. tüm gücüyle uğraşmak/çabalamak
strain every nerve and muscle f. elinden geleni yapmak
strain every nerve and muscle f. varını yoğunu ortaya koymak
strain every nerve and muscle f. yırtınmak
strain every nerve and muscle f. paralanmak
strain for effect f. artistik/dramatik bir etki yaratmaya çalışmak/çabalamak
strain for effect f. zorlama bir etki yaratmaya çalışmak
strain for effect f. yapmacık bir artistik/dramatik etki yaratmak
Speaking
it's better not to strain yourself expr. kendini zorlamazsan iyi olur
Trade/Economic
mental strain i. zihinsel gerginlik
strain one's credit f. kredisini zorlamak
Technical
yield strain i. akma uzaması
yield point strain i. akma uzaması
principal direction of strain i. asal şekil değiştirme doğrultuları
viscous strain i. akışmaz biçim değiştirme
viscous strain i. akışmaz biçimdeğiştirme
yield strain i. akma gerinimi
yield point strain i. akma sınırı deformasyonu
instantaneous strain i. ani deformasyon
nominal strain i. anma gerinimi
residual strain i. artık deformasyon
principal strain i. asal şekil değiştirme
bain strain i. bain gerinimi
compressive strain i. basma gerinimi
initial strain i. başlangıç gerinimi
compression strain i. basma gerinimi
necking strain i. belverme gerinimi
compressive strain i. basınç deformasyonu
unit strain i. birim gerinim
strain gauge i. birim deformasyon ölçer
strain gage i. birim deformasyon ölçer
rate of strain i. biçim değiştirme hızı
stress per units of strain i. birim şekil değiştirme gerilmesi
instantaneous strain i. birden biçim değiştirme
elastic tensile strain i. çekme etkisiyle elastik uzama
tensile strain i. çekme deformasyonu
elastic strain energy in tension i. çekmede elastik şekil değiştirme enerjisi
tensile strain i. çekme gerinimi
tensile strain i. çekme şekil değiştirmesi
shear apparatus equipped with strain control i. defarmasyon kontrollü kesme aleti
shear box with strain control i. deformasyon kontrollü kesme aleti
strain controlled load test i. deformasyon kontrollü yükleme testi
strain control i. deformasyon kontrolü
invariant plane strain i. değişmez düzlem gerinimi
strain properties i. deformasyon özellikleri
strain meter i. deformasyon ölçer
dielectric strain i. dielektrik gerinimi
strain tensor i. deformasyon tensörü
controlled strain test i. deformasyon kontrollü test
strain-time curve i. deformasyon-zaman eğrisi
strain rate i. deformasyon hızı
strain measurement i. deformasyon ölçümleri
increase of strain i. deformasyon artması
linear compressive strain i. doğrusal basma gerinimi
plane-strain fracture toughness i. düzlemsel gerinimli kırılma tokluğu
dislocation strain energy i. dislokasyon gerinim erki
natural strain i. doğal gerinim
plane strain i. düzlemsel deformasyon
rotating strain gauge i. döner gerinim ölçer
strain marks i. dip izleri
transformation strain i. dönüşüm gerinimi
linear tensile strain i. doğrusal çekme gerinimi
plane-strain conditions i. düzlemsel gerinim koşulları
linear strain i. doğrusal gerinim
dynamic strain test i. dinamik gerilme deneyi
plane strain i. düzlemsel gerinim
elastic true strain i. esnek gerçek gerinim
elastic strain i. elastik boy değiştirme
edge strain i. enlemesine gerinim
transverse strain i. enine gerinim
bending strain i. eğilme uzaması
elastic strain i. esnek gerilim
elastic strain energy i. esnek gerinim erki
elastic strain i. esnek gerinim
transverse strain i. enine deformasyon
elastic strain i. esnek deformasyon
elastic strain i. elastik uzama
elastic strain recovery i. esnek gerinim toparlanması
elastic tensile strain i. elastik çekme uzaması
elastic strain i. esnek uzama
maximum strain i. en yüksek gerinim
axial strain i. eksenel gerinim
limit of elastic strain i. elastik boy değiştirme sınırı
inelastic strain i. esnemez deformasyon
electrical resistance strain gages i. elektrik dirençli gerinim ölçütü
temporary strain i. geçici gerinim
effective strain rate i. etkin gerinim hızı
effective strain i. etkin gerinim
strain relaxation i. gerinim gevşemesi
modulus of strain-hardening i. gerinim sertleştirmesi katsayısı
strain rate i. gerinim hızı
strain gage i. gerinim ölçer
strain aging i. gerinim yaşlanması
state of strain i. gerinim durumu
stress-strain curve i. gerilme şekil değiştirme eğrisi
volume strain i. hacimsel gerinim
strain rods i. gerinim çubukları
strain gauge i. gerilme göstergesi
tensile strain i. gerilme dayanımı
rate of strain hardening i. gerinim sertleştirmesi hızı
true strain diagramme i. gerçek gerinim çizgesi
volumetric strain i. hacimsel şekil değiştirme
strain-free objective i. gerinimsiz nesnel mercek
strain relief flexibility i. gerilim azaltma esnekliği
strain ageing i. gerinim yaşlanması
volumetric strain i. hacimsel bozulma
strain analysis i. gerinim çözümlemesi
volumetric strain i. hacimsel deformasyon
strain- hardening coefficient i. gerinim sertleşme katsayısı
strain aging i. gerinim yaşlandırması
strain markings i. gerinim izleri
strain ellipsoid i. gerilmeli elipsoit
strain amplitude i. gerinim genliği
strain-bearing element i. gergi taşıyıcı eleman
stress-strain curve i. gerilim-gerinim eğrisi
strain gauge i. gerilim ölçer
modulus of strain-hardening i. gerinim sertleşmesi katsayısı
stress-strain relation i. gerilme şekil değiştirme bağıntısı
true strain i. gerçek gerinim
strain rate i. gerilme oranı
strain gauge i. gerinimölçer
strain rate sensitivity i. gerinim duyarlılığı
strain energy i. gerinim erki
strain distribution i. gerinim dağılımı
strain-age embrittlement i. gerinim yaşlandırması gevrekleşmesi (düşük karbonlu çelik)
strain hardening i. gerinim sertleştirmesi
stress-strain function i. gerilme-deformasyon fonksiyonu
strain gauge i. gerinim pulu
strain gage i. gerinim pulu
strain disc i. gerinimli cam disk
stress-strain behaviour i. gerilim-gerinim davranımı
strain- hardening coefficient i. gerinim sertleştirme katsayısı
conventional strain i. genelleşmiş gerinim
strain gauge i. gerilme mastarı
strain unit i. germe ünitesi
stress-strain diagramme i. gerilim-gerinim çizgesi
stress-strain relation i. gerilme-deformasyon bağıntısı
strain viewer i. gerinim izleyici
strain curve i. gerinim eğrisi
rate of strain hardening i. gerinim sertleşmesi hızı
strain hardening i. gerinim sertleşmesi
homogeneous strain i. homojen deformasyon
relieved strain i. hafifletilmiş gerilme
dielectric strain i. içyükül gerinimi
strain hardening i. işlem sertleşmesi
temperature strain i. ısıl deformasyon
temperature strain i. ısısal deformasyon
thermal strain i. ısıl zorlanma
internal strain i. iç deformasyon
evaluation of thermal strain by physiological measurement i. ısıl zorlanmanın fizyolojik ölçümle değerlendirilmesi
temperature strain i. ısı genleşmesi
internal strain i. iç gerilme
permanent strain i. kalıcı gerinim
permanent strain i. kalıcı biçim değiştirme
plastic strain i. kalıcı deformasyon
permanent strain i. kalıcı uzama
shear strain i. kesme gerinimi
strain at failure i. kırılma deformasyonu
strain point i. katılaşma noktası
edge strain lines i. kenar gerinim çizgileri
shear strain i. kesme deformasyonu
shear-strain rate i. kesme-deformasyon hızı
strain failure i. kırılma uzaması
shear strain response i. kayma gerilmesi cevabı
strain point i. katılaşma sıcaklığı
failure strain i. kırılma şekil değiştirmesi
breaking strain i. kırılma uzaması
shearing strain i. kesme deformasyonu
strain failure i. kopma uzaması
breaking strain i. kopma uzaması
critical strain i. kritik gerinim
critical shear strain i. kritik kesme gerinimi
linear strain i. lineer deformasyon
logarithmic strain i. logaritmik gerinim
martensite transformation strain i. martensit dönüşüm gerinimi
engineering stress-engineering strain curve i. mühendislik gerilimi-mühendislik gerinimi eğrisi
engineering stress-engineering strain diagram i. mühendislik gerilimi-mühendislik gerinimi çizgesi
engineering strain i. mühendislik gerinimi
specific strain i. özgül şekil değiştirme
strain-hardening coefficient i. pekleşme katsayısı
plastic strain i. plastik deformasyon
strain hardening i. pekleştirme
strain-hardening exponent i. pekleşme üsteli
plastic strain ratio i. plastik gerinim oranı
plastic strain i. plastik şekil değiştirme
load test at constant strain rate i. sabit deformasyon hızında yükleme testi
constant pre-strain test i. sabit ön gerilme deneyi
compression strain i. sıkma gerinimi
state of strain i. şekil değiştirme hali
anelastic strain i. süreli esnek gerinim
strain hardening i. şekil değiştirme sertleşmesi
strain meter i. streyin metre
strain conditions i. şekil değiştirme şartları
potential energy of strain i. şekil değiştirme potansiyel enerji
strain analysis i. şekil değiştirme analizi
rate of strain i. şekil değiştirme hızı
strain rate i. şekil değiştirme hızı
strain gage i. strengeç
strain energy i. şekil değiştirme enerjisi
strain element i. süzgeç elemanı
plain of strain i. şekil değiştirme düzlemi
strain gauge i. strengeç
creep strain i. sürünme gerinimi
strain acceleration i. şekil değiştirmenin hızlandırılması
energy of strain i. şekil değiştirme enerjisi
strain gauge i. strengeyç
uniform strain i. tekdüze gerinim
thermal strain i. termal gerinim
uniaxial strain i. tekeksenli gerinim
uniform strain rate i. tekdüze gerinim hızı
strain due to torsion i. torsiyon deformasyonu
strain due to torsion i. torsiyon şekil değiştirmesi
linear strain i. tineer uzama
strain due to torsion i. torsiyon uzaması
logarithmic strain i. tersüstel gerinim
strain gauge i. uzama ölçer
strain hardening i. uzanma sertleşmesi
strain gage i. uzama ölçeri
strain-time curve i. uzama-zaman eğrisi
strain gauge i. uzama ölçeri
strain ageing i. uzama yaşlanması
strain measurement i. uzama ölçümü
semiconductor strain gage i. yarıiletken gerinimölçer
viscous strain i. viskoz şekil değiştirme
strain failure i. yenilme uzaması
volumetric strain i. volumetrik deformasyon
slow strain rate test i. yavaş gerinme hız deneyi
tensile stress and strain properties of vulcanized and thermoplastic rubbers i. vulkanize edilmiş ve termoplastik lastiklerin çekme gerilmesi ve uzama özellikleri
plastic strain i. yoğruk gerinim
shear strain rate i. kesme gerinimi hızı
strain gauge i. basınç ölçer
bulk strain i. hacimsel gerinim
Electric
strain relief i. sünmez (kablo vb)
Mechanic
strain hardening i. gerinim sertleşmesi
strain hardening i. pekleşme
strain hardening i. sekil değiştirme sertleşmesi
strain analysis i. şekil değiştirme analizi
strain hardening i. uzama sertleşmesi
Textile
determination of stress-strain characteristics in compression i. sıkıştırma halinde gerilme uzama özelliklerinin belirlenmesi
Construction
creep strain under compression i. basınç altında sünme
longitudinal strain i. boyuna deformasyon
elastic strain i. esnek birim şekil değiştirme
strain hardening i. gerinme sertleşmesi
strain gauge i. gerinim ölçer
stress strain curve i. gerilme şekil değiştirme eğrisi
strain gauge i. gerinimi elektriksel sinyale dönüştüren cihaz
elastic strain i. geri dönebilen birim şekil değiştirme
strain gauge i. gerinme ölçer
strain residual i. kalıcı zorlama
strain gage i. şekil değiştirme ölçer
strain gage i. şekil değiştirme ölçer
lateral strain transducer i. yanal gerilme ileticisi
Automotive
strain hardening i. gerinim sertleşmesi
strain in the drivetrain i. güç aktarma organlarında gerinim
Marine
strain gage-type wave direction meter i. deformasyon göstergeli dalga yönölçeri
stress-strain diagram i. gerilme deformasyon diyagramı
residual strain i. kuvvetin etkisini yitirmesi sonrasında kalan deplasman
maximum strain i. maksimum dayanım
Mining
compression strain i. basınçsal deformasyon
compression strain i. sıkma gerinimi
Medical
repetitive strain disorder i. aşırı kullanma sonucu kas veya bir organda meydana gelen rahatsızlık
repetitive strain injury i. aşırı kullanma sonucu kas veya bir organda meydana gelen rahatsızlık
live vaccine strain i. canlı aşı suşu
ebola–zaire strain i. ebola-zair suşu
gram strain and acridine orange strain i. gram boya ve akridin oranj boyası
heat strain i. ısı yükü
muscle strain i. kas gerginliği
mayinga strain i. mayinga suşu
rsi (repetitive strain (or stress) injury) kısalt. tekrar eden eklem incinmesi
Psychology
role strain i. rol gerilimi
nervous strain i. strese bağlı sinirlilik durumu
mental strain i. strese bağlı sinirlilik durumu
structural strain i. yapısal gerilme
Pathology
repetetive strain injury i. aşırı kullanma sonucu kas veya organda meydana gelen rahatsızlık
repetetive strain injury i. hastayı güçten düşüren kas gerilmesi kaynaklı bozukluk
rsd (repetitive strain disorder) kısalt. tekrarlayan zorlanma bozukluğu
Parasitology
poinsettia strain (bemisia tabaci) i. pamuk beyazsineği
Veterinary
avian infectious bursal disease virus strain i. Kanatlı bulaşıcı bursal hastalığı virüs suşu
Food Engineering
shear strain i. kayma gerinimi
Physics
strain aging i. deformasyon yaşlanması
Chemistry
tensile stress-strain i. çekme gerilme-uzama
Biology
bacterial strain i. bakteri varyantı
cell strain i. hücre soyu
strain specific s. bakteri suşuna özgü
strain specific s. bakteri suşuna bağlı değişen
strain-specific s. bakteri suşuna bağlı olarak değişen
strain-specific s. suşa özgü
inter-strain s. dna suşları arası
Agriculture
strain breeding i. bir ırkın ıslahı
Apiculture
pure strain i. saf hat
Environment
calculation of the predicted heat strain i. beklenen ısıl gerilmenin hesaplanması
strain meter i. gerilme ölçer
strain energy i. gerilme enerjisi
strain tensor i. gerilme tensörü
volumetric strain-meter i. hacimsel gerilim ölçer
shear strain i. kesme gerilmesi
cumulative plastic strain energy i. kümülatif plastik gerilme enerjisi
stress-strain curve i. stres-gerilme ilişkisi
Geography
crustal strain i. kabuk şekil değiştirmesi
Geology
strain softening i. birim deformasyon yumuşaması
strain elipsoid i. birim deformasyon elipsoyidi
strain gauge i. birim deformasyon ölçer
Hunting
strain screw i. revolverlerde kabza içinde horozun gergin olarak muhafazasını sağlayan vida